Kalıyor ama devlet %50 kesiyor. Hani hiç okul yüzü görmemişim belki üni gider hayalim gerçekleşir diye hayal ederdim ama maalesef. Şuan tek istediğim hayalini kurduğum bölümde kendimi geliştirebilmek ama ne yazık ki türkiye gibi l*net bir ekonomiye sahip olduğumuz için geleceğimi para için satmam gerekiyor. Borçlar için yaşamam gerekiyor. Zam üstüne zam. Şurada telefonum bozulsa kendime yenisi hatta en kötüsünü bile alamayacağım. Çok doluyum ne yazacağımı şaşırdım.Tam olarak anlayamadım, öncelikle başın sağolsun. 13 yaşından sonra neden okul okumamıştın? Şimdi lise mezunu olunca üniversite kazanırsan ve işten ayrılsan babandan sana kalan bir maaş olur mu? Istanbul dışı bir yerde iyi bir bölüm kazansan yurt da çıkarsa babandan da maaşın varsa kredi ya da burs da çıkar zaten idare edemez misin?
Yetim aylığı bağlanmıştır maaşın tamamini alamaz o yüzden yarısı kesilmiştir.23 yaş lise için gec bir yaş. Neden okuyamamıştınız bir rahatsızlık vs mi oldu ?
Babanızdan alabileceğiniz parayı neden kesiyor devlet borç vs mi var ?
Biraz detaylandirin konuyu daha verimli cevaplar alırsınız
Basin sagolsun.Hikayem aslında ben daha 13 yaşımdayken başlıyor. Babamın ve annemin boşandığı döneme yani aslında ben 13 yaşımda hayata atıldım denebilir. Her neyse, yıllar geçti ben artık kalıcı olarak babamın yanında yaşamaya başladım. Biz istanbul da yaşıyoruz. Annem avrupa yakasında, babamla ben anadolu yakasında kalıyoruz. Benim babam çok zeki bir insandı. Akıllı olmasıyla birlikte dinine düşkün, her zaman doğrucu bir adam rolünde bana ve kardeşime yıllarca bakmaya devam etti. Bir anne bir baba oldu. İşinde de çok iyiydi. Muhasebede çalışıyordu, kim babam hakkında konuşsa babanı sakın üzme, kıymetini bilin ya da öpüp başınıza koyun derlerdi. Bana gelirsek, ben hiç okula gitmedim ya da en kötüsü hiç iş hayatına adım atmadım. Geçen sene babamın çalıştığı şirkette babamla birlikte çalışmaya başladım. Departman olarak farklı yerlerde ama mola sıralarında hep bir arada olurduk. Babam yanımda olduğu zaman hep dik durmam da yardımcı olurdu. Akıl verirdi fikir verirdi ve bu benim çok hoşuma giderdi. Onun attığı adımları takip ederdim hep. Karanlığa girdiğimde tutar çıkartırdı beni. Ben babamı iki ay önce kaybettim. Ve babamın senelerini verdiği şirkette çalışmaya hala devam ediyorum. Beni sarsan ve boşluğa iten de bu. Nereye baksam babam geliyor aklıma ve ben artık dayanamıyorum. Daha önce iş tebrübem olmadığı için bazı işleri beceremiyorum ve oradaki insanların gözüne batıyor bu beceriksizliğim. Birçok dağılım oldu birden fazla iş değişimi oldu ve ben yaptığım işlerden mutlu değilim. İyi kötü de olsam insanların gözlerine batıyorum. Gözlerimin önünde beceriksizliğimi konuşuyorlar. Oysa ben hep sessiz kendi halinde takılan, işine gücüne bakan bir insanım ama bir süre sonra bunlar ağır gelmeye başlıyor. İşten çıkmak istiyorum ama bunun sonrası da var diyerek olduğum yerde duruyorum. Çıkarsam eğer kira nasıl ödenecek faturalar nasıl ödenecek diye düşünüp kafayı yiyorum. Seneye evden çıkmamız gerekiyor ve benim aldığım maaş ev kirasına bile yetmiyor. Bir süre sonra ölüm daha cazip gelmeye başlıyor. Oradan çıkarsam eğer girebileceğim bir iş yok. Ben daha 23 yaşındayım lise sona gidiyorum ve babam hep okumamı üniversiteye gitmemi isterdi. Üniversite istediğim bölümü okuyamayacağım. Eğer ki diyorum ülkenin durumu iyi olmuş olsaydı bunları düşünmek zorunda kalmayacaktım. Gençliğimi hayatımı bir para uğruna satmayacaktım. Bu ülkeden gitmek istiyorum çünkü biliyorum böyle devam ederse hiçbir yere varamayacağım. Ne kadar iyi olursam olayım. Öyle içimi dökeyim dedim.
Sizi çok iyi anlıyorum ama bu karamsarlıkta devam etmemeniz lazım. 18 yaşımda babamı 25 yaşında annemi kaybettim. Kardeşlerimin sorumluluğu üzerime kaldı. Borçlarla baş başa kaldım. İlk başlarda bende hayata olumsuz bakıyor başıma gelenlere lanet okuyordum. Ancak sonrasında kabullenmekten başka çarem olmadığını anladım. Ve değiştirebileceğim şeylerin listesini çıkarıp ilerisini planladım. Maddi yetersizlikten üniversiteye gidememiştim. Çalıştığım yerde herkesten fazla çalıştım çünkü ayrılma gibi bir lüksüm yoktu borçlar vardı. Ama sürekli orada da çalışmak istemiyordum bu nedenle arta kalan zamanda kendimi geliştirdim. Yabancı diller öğrendim. Şİmdi freelance olarak çeviri yapıyorum. İstediğim gün ve saatte çalışıyorum. Bunları hayatın bitmediğini ve her şeyin kötü gitmeyeceğini anlamanız için yazdım. Ancak kendinizi ve algılarını değiştirmeniz gerekiyor yoksa hiçbir şey değişmez.Hikayem aslında ben daha 13 yaşımdayken başlıyor. Babamın ve annemin boşandığı döneme yani aslında ben 13 yaşımda hayata atıldım denebilir. Her neyse, yıllar geçti ben artık kalıcı olarak babamın yanında yaşamaya başladım. Biz istanbul da yaşıyoruz. Annem avrupa yakasında, babamla ben anadolu yakasında kalıyoruz. Benim babam çok zeki bir insandı. Akıllı olmasıyla birlikte dinine düşkün, her zaman doğrucu bir adam rolünde bana ve kardeşime yıllarca bakmaya devam etti. Bir anne bir baba oldu. İşinde de çok iyiydi. Muhasebede çalışıyordu, kim babam hakkında konuşsa babanı sakın üzme, kıymetini bilin ya da öpüp başınıza koyun derlerdi. Bana gelirsek, ben hiç okula gitmedim ya da en kötüsü hiç iş hayatına adım atmadım. Geçen sene babamın çalıştığı şirkette babamla birlikte çalışmaya başladım. Departman olarak farklı yerlerde ama mola sıralarında hep bir arada olurduk. Babam yanımda olduğu zaman hep dik durmam da yardımcı olurdu. Akıl verirdi fikir verirdi ve bu benim çok hoşuma giderdi. Onun attığı adımları takip ederdim hep. Karanlığa girdiğimde tutar çıkartırdı beni. Ben babamı iki ay önce kaybettim. Ve babamın senelerini verdiği şirkette çalışmaya hala devam ediyorum. Beni sarsan ve boşluğa iten de bu. Nereye baksam babam geliyor aklıma ve ben artık dayanamıyorum. Daha önce iş tebrübem olmadığı için bazı işleri beceremiyorum ve oradaki insanların gözüne batıyor bu beceriksizliğim. Birçok dağılım oldu birden fazla iş değişimi oldu ve ben yaptığım işlerden mutlu değilim. İyi kötü de olsam insanların gözlerine batıyorum. Gözlerimin önünde beceriksizliğimi konuşuyorlar. Oysa ben hep sessiz kendi halinde takılan, işine gücüne bakan bir insanım ama bir süre sonra bunlar ağır gelmeye başlıyor. İşten çıkmak istiyorum ama bunun sonrası da var diyerek olduğum yerde duruyorum. Çıkarsam eğer kira nasıl ödenecek faturalar nasıl ödenecek diye düşünüp kafayı yiyorum. Seneye evden çıkmamız gerekiyor ve benim aldığım maaş ev kirasına bile yetmiyor. Bir süre sonra ölüm daha cazip gelmeye başlıyor. Oradan çıkarsam eğer girebileceğim bir iş yok. Ben daha 23 yaşındayım lise sona gidiyorum ve babam hep okumamı üniversiteye gitmemi isterdi. Üniversite istediğim bölümü okuyamayacağım. Eğer ki diyorum ülkenin durumu iyi olmuş olsaydı bunları düşünmek zorunda kalmayacaktım. Gençliğimi hayatımı bir para uğruna satmayacaktım. Bu ülkeden gitmek istiyorum çünkü biliyorum böyle devam ederse hiçbir yere varamayacağım. Ne kadar iyi olursam olayım. Öyle içimi dökeyim dedim.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?