• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Yalnızım

Sizi 33 yaşında bekar biri olarak çok iyi anlıyorum.
Önce sosyal medya konunuza değineceğim. Bir kere şu an sosyal medyada Hedonist kültür hakim.
Yani sürekli zevk için yaşayanlar. Hayatın amacının sadece zevk almak, maddi ve manevi doyum almak olduğunu savunanlar.Bu yüzden de şu an çoğu insan evdeyken sürekli sosyal medyayı uzantıları olarak kullanıp ruhlarını doyurmaya çalışıyorlar.

Hedonist kültürde her daim mutlu, başarılı, en iyi, en harika olman lazımdır. Zevk almalısın. Her daim iyi olmalısın. Bunlar illüzyon. Gerçek değil. Bir insan hayatta ne kadar iyi bir ilişkisi ve iyi bir evliliği olsa da hep aynı duygu durumunda olamaz. Bu insan yapısına aykırı.
Yani özetlersem, sosyal medyayı bırakın. Benim 9 yıldır yok. Ve kafam rahat. Siz benim gibi tümden kapatmak istemiyor olabilirsiniz. O zamanda sırf hava atmak ,için günde 123456 kere kızının/oğlunun ve eşinin fotoğraflarını hatta aynı pozlarını koyan insanları silin. Öyle insanları görmek zorunda değilsiniz.Size huzur veren hesaplar kalsın.

Diğer konuya gelirsem; bu gönül işleri ne zaman tüm beklentiyi kafanızda bitirirseniz o zaman oluyor. Benim öyle oldu. Kendimi rahat bırakıp kabule geçtim. Evet yalnız olmayı kimse istemez. İsterim diyene de ben inanmıyorum. Biz sosyal canlılarız. Sürekli yalnız yapamayız ama şunu düşünün kalabalıklar içinde yalnız olmak daha da kötüdür. Kendinizi illa evlenmeliyim diye şartlamayın. Olursa olur diye bakın. Bu arada şunu unutmayın ister evli, ister bekar olsun herkes bir gün yalnız kalacak. Mazallah bir kaza olmadıkça herkes yalnız ölüyor.

Tabi ki bir eş istiyorsunuz. Belki bir çocuk istiyorsunuz. Bunlar çok normal istekler. Evde beraber film izlemek istiyorsunuz. Beraber el ele yürüyüşe gitmek istiyorsunuz. (Tabi corona geçince) Duygusal bir şeyler yaşamak istiyorsunuz. Ortak bir canlı oluşturmak istiyorsunuz. Ama şunu unutmayın bunlar gerçekten duygusal bağ kurabileceğiniz biriyle yapılınca güzel. Benim çevremde sırf mantık evliliği yapmış kişiler de var. İnanın çok mutsuzlar. Siz de duygusal bağ kuracağınız biri olacaksa evlenin. Çocuk konusuna gelince, olacağı varsa olur. Olmazsa da evlatlık alırsınız. 45 50 yaşında evlenip sonradan evlatlık edinenler de var. Her kadın çocuk doğurabilir ama her kadın anne olamaz.

Ben kader kısmet işine inanıyorum. Bazen ne kadar istesen de olmuyor. Neden derseniz bende bilmiyorum. Bu benim veya buradaki herhangi birinin bileceği bir şey bence değil. Olmuyor işte. Ben bunu biraz da kader, kısmet olaylarına bağlıyorum. Çünkü hep şuna inandım. Karşımızdaki insanın kalbine hükmedemeyiz. Zorla olmaz. Bazen istesek de olmaz. Hayat bu. Hayat herkese aynı şeyi sunmaz. Hayat bazen her insana aynı zaman diliminde de aynı şeyi sunmaz. Belki siz de evleneceksiniz. Ama bu yaşıtlarınızdan daha sonra olacak. Zaman herkes için aynı akmıyor.

Toparlamam gerekirse, sosyal medyayı ya kapatın ya da sizi huzursuz eden kişileri silin. Ve gönül konularında asla kıyas yapmayın. Herkes kendi zaman diliminde bir şeyler yaşayacak. Yakınımız bir zamanda evlendi diye bizde o zaman evleneceğiz diye bir durum yoktur. Ben buna kader kısmet derim. Eğer sizde inanıyorsanız diyebilirsiniz. Bunu kaderci olduğu için demiyorum. Bazı şeylerin özellikle duygusal olayların yüzde yüzünün elimde olmadığını hatırlatmak için diyorum. Duygusal olayların yüzde ellisi elimizde. Diğeri karşı tarafta.
Umarım buraya yazan tüm bekar kadınlar, istediği gibi evlilikler yapar, en kısa zamanda evlenirler.. :dua:
(Bende dahil:halay:)

Not: Bekar olduğum için, bu konulara hep baya uzun yazarım.Size de uzun yazdım. Umarım yazdılarım bir nebze size farklı bir bakış açısı sunmuştur.:KK28:
 
Son düzenleme:
Genelde bu konularda teselli veriliyor her yaşta evlilik oluyor diye ama hiç evlenmeyenler de var. Benim işyerimde biri 48, diğeri 55 bir diğeri de 60 yaşında hiç evlenmemiş üç kadın var. İnsanlar arkalarından dalga geçiyor açılmadan iade olacaklar, kız kuruları vs. diye insanlar çok acımasız.

Bir de belli bir yaştan sonra kadın için evlenebilmek çok zor çünkü cazibe gitmiş oluyor. Benim teyzem canım 47 yaşında eşini kaybetti yalnızlığa hiç dayanamaz evde hiç yalnız kalamaz canım teyzem tekrar evlenmek istedi bir ses bir nefes istedi çok uğraştı netten tanıştıklarıyla buluştu hep kalbini kırdılar, hatta buluştuğu bir adam "sen yaşlısın açık konuşayım senle evlenmem evlenecek olsam 35 yaşında kız kuruları var onlardan birini alırım" demiş bu lafı eden adam 50 yaşında teyzemin akranı üstelik! sabahlara kadar ağladı o gün kalbi çok kırıldı şimdi yapayalnız bir hayat sürüyor teyzem..
Bu forumda çok nadir bunu demişimdir.
Teyzenize sen yaşlısın diyene yazıklar olsun. Bu nasıl bir laf. Nasıl bir terbiyesizlik. Umarım o adama da aynı şekilde muamele ederler.

O isyerinizdeki o üç kadıncağız için yazarken bile sinirden delirdiğim "Geldikleri gibi iade olacaklar.!! :KK34:" Laflarını diyenler o lafın altında kalsın. Bu büyük konuşmanın karşılığını alsınlar.

Bu dünyada anlamıyorum ne kadar büyük konusuyor insanlar.. sanki kendisi, yakını, torunu , kızı yaşayamaz gibi nasıl atıp tutuyor aklım almıyor..
Nasıl bir hadsizlik bu..:KK62:
Allah onları kısasla ıslah etsin..

Bunu yürekten diliyorum..
 
Yazınızı okuyunca bi yer değiştiresim geldi. Evde bitmeyen mutfak işleri, yemek, bulaşık, çamaşır, ev toplama, çocuklarla etkinlik, hergün bitmeyen çocuklarım didişmeleri-kavgaları :KK4: , bir de açlıktan dengesizleşen kocacığım gerçeği, unutmadan kuaförsüz geçen 1,5-2 ayın ardından artık bende de saç sakalı birbirine karıştırmışken, :KK70:sokağa çıkma yasağıyla 90 m2 de kaçacak yer kalmamışken böyle bir yazıya raslamak çok traji komik oldu.
İstersen ben bu aralar ki hayallerimden bahsedeyim belki seni oyalayacak yanlızlık duygunu mutluluğa dönüştürecek bir fikir çıkar.
1- Kedi, köpek büyütsem
2- El sanatları, örgü, resim, ahşap ya da cam boyama veya çini gibi bi uğraşla üretken olsam
3- İzlemek istediğim film ve dizi serilerini hayata geçirsem ve sabaha kadar günlerce izlesem. Sonra benim gibi film severlerin platformlarında bende görüş belirtsem.
4- çiçek, çilek, bitki ağaç yetiştirsem
5- tatil planlarımı gözden geçirip seneye gideceğim yerle ilgili derin araştırmalar yapsam
6- Değişik ülke ve kültürlerin yemeklerini denesem. Nasıl olsa kötü olunca aç kalacak benden başka mızmızlanacak kimse yok 😉
7- Kısa film mi çeksem ya da fotoğraf yarışmalarına mı katılsam.
8- Online uzaktan kurslardan gitar dersi ya da mesleki uzmanlık dersleri alıp sertifika mı alsam vs uzayıp gidiyor.

Sizin bu tüm yapmak istedikleriniz Maslow Ihtiyaç Hiyerarşisinde son basamak. Kendini gerçekleştirme.

Konu sahibinin istedikleri 3.basamak. Ait olma ve Sevgi htiyacı.

Not: Bu hiyerarşiye görme insan ruhu önce Fizyolojik Ihtiyaçları ( su ve yemek ) gidermeye çalışır sonra güvenlik ihtiyacını ( barınma & giysi & korunma) sonra ait olma ve Sevgi ihtiyacını ( Evlilik & çocuk) sonra değer ihtiyaçları ( yararlılık) en son kendini gerçekleştirme (mesleki tatmin) gelir..
Basamak önce tabandan başlar sonra yukarı gider.

Yani önce;
1. Fizyolojik Ihtiyaçlar
2. Güvenlik Ihtiyacı
3. Ait olma ve Sevgi Ihtiyacı
4. Değer Ihtiyacları
5. Kendini Gerçekleştirme

Yani özetle konu sahibinin ihtiyacı daha öncelikli sıralamada. Piramidin görüntüsü de aşağıda. Bir bakın. Internetten araştırın isterseniz. Sizinki de önemli. Ama konu sahibinin ki daha öncelikli sıralamada.

images (1).jpeg
 
Kimse sosyal medyaya kötü olan bi ruh halini atmaz ki. Hatta öyle olsa bilee allanıp pullanıp atar çoğu :)

Aslında yalnız olup kendinle kalıp bişeyler yapmak da çok güzel. :) Zaten bundan zevk almak lazım. Gerisi de ondan sonra gerçekten geliyor :)
 
Sizin bu tüm yapmak istedikleriniz Maslow Ihtiyaç Hiyerarşisinde son basamak. Kendini gerçekleştirme.

Konu sahibinin istedikleri 3.basamak. Ait olma ve Sevgi htiyacı.

Not: Bu hiyerarşiye görme insan ruhu önce Fizyolojik Ihtiyaçları ( su ve yemek ) gidermeye çalışır sonra güvenlik ihtiyacını ( barınma & giysi & korunma) sonra ait olma ve Sevgi ihtiyacını ( Evlilik & çocuk) sonra değer ihtiyaçları ( yararlılık) en son kendini gerçekleştirme (mesleki tatmin) gelir..
Basamak önce tabandan başlar sonra yukarı gider.

Yani önce;
1. Fizyolojik Ihtiyaçlar
2. Güvenlik Ihtiyacı
3. Ait olma ve Sevgi Ihtiyacı
4. Değer Ihtiyacları
5. Kendini Gerçekleştirme

Yani özetle konu sahibinin ihtiyacı daha öncelikli sıralamada. Piramidin görüntüsü de aşağıda. Bir bakın. Internetten araştırın isterseniz. Sizinki de önemli. Ama konu sahibinin ki daha öncelikli sıralamada.

Eki Görüntüle 2632899

 
  • Beğen
Reactions: 000
Konu sahibesi sosyal ve aktif dünyada daha mutlu olacağınızı ve kendinizi iyi hissettikçe bunun ilişki kurma ve çift olmada daha çok işinize yarayacağını düşünüyorum. Lütfen sosyalleşin ve hoşunuza giden gruplara aktif katılım gösterin. Doğru kişi buralarda olabilir hatta siz bulunduğunuz ortamda mutluyken ve artık eş aramıyorken o kişi karşınıza bile çıkabilir. Bunların hiçbir olmasa da mutlu ve tatmin olmuş bir kadın olabilirsiniz. Umarım hayallerinize kavuşursunuz
 
O duvarlara bos bos bakiyorsunuz ya Kafanızı duvarlara çarpan bir eşiniz olmadığı için sukredin. Evlilik dogru insanla yapildginda mutlaka cok guzel bunu etrafimda gorebiliyorum.ben de yeni bosandim.neler yasadim.inanamazSiniz.yasim gelmisti cevrem azdi sizin gibi yalnizlikla karamsar negatif dusunup karsima ilk cikanla tanımadan tek evim yuvam olsun iyi kötü yaşarım gecinirim diye evlendim .hic haketmedigim seyler yasadim.ancak sanirimm insan en cok ney istiyorsa neye cok deger veriyorsa onla imtihan oluyor. Bu halime de sukrediuorum. sizi cok iyi anliyorum. Allah iyilerle karsilastirsin.InşaAllah en hayırlısı sizi bulur
 
Kızlar yalnızım. Şu karantina beni mahvetti. İyi kötü evli olsam, çocuklarım olsaydı belki onlarla vakit geçirirdim. Şimdi ben duvarlara bakıyorum, duvarla bana. Kızlar sizce yalnızlık kader mi? Hayatımın sonuna kadar böyle mi yaşayacağım. Arkadaşlarımın sosyal medya hesaplarına bakınca çok moralim bozuluyor. Hiç umudum kalmadı.
Hayattan beklentinizi belirtmişsiniz. Evlilik çocuk falan normal bunlar.
Peki fazla mutsuz, depresif takılıp düşük enerjiyle insanları itiyor olabilir misiniz?
 
Bu forumda çok nadir bunu demişimdir.
Teyzenize sen yaşlısın diyene yazıklar olsun. Bu nasıl bir laf. Nasıl bir terbiyesizlik. Umarım o adama da aynı şekilde muamele ederler.

O isyerinizdeki o üç kadıncağız için yazarken bile sinirden delirdiğim "Geldikleri gibi iade olacaklar.!! :KK34:" Laflarını diyenler o lafın altında kalsın. Bu büyük konuşmanın karşılığını alsınlar.

Bu dünyada anlamıyorum ne kadar büyük konusuyor insanlar.. sanki kendisi, yakını, torunu , kızı yaşayamaz gibi nasıl atıp tutuyor aklım almıyor..
Nasıl bir hadsizlik bu..:KK62:
Allah onları kısasla ıslah etsin..

Bunu yürekten diliyorum..

Kendi kızlarının başına hiç gelmeyeceğini zannediyorlar, kendi kızlarına gelecek taliplerin kapılarında kuyruk oluşturacağını zannediyorlar çünkü. Bu kadınlarla dalga geçen adamlardan birinin 12 yaşında kızı var, diyor ki " 8 sene sonra erkekler kızımın peşinde koşturmaya başlayacaklar başım belaya girmese bari " deyip gevrek gevrek gülüyor. Kendi kızının evde kalmayacağına inancı tam. Ki kızını da gördüm, fiziki anlamda albenisi olmayan bir kız.

Bir de o 3 kadının kimseye zararı yok. 55 ve 60 yaşında olanların annesi hayatta anneye bakıyorlar, kızkardeşleri var ve kızkardeşlerinin çocuğu var, kızkardeşleriyle sosyalleşiyorlar ve yazları Bodrum'a tatile gidiyorlar. Hiç evde kaldık diye ağlaşmıyorlar. 48 yaşında olan mutsuz bir kadın ailesi hayatta değil ve kendisinden büyük abisi var, abisinin karısı yüzünden abisiyle araları bozulmuş çok yalnız kalmış evlenemediği için çok üzülüyor hatta bir defasında kadının doğum gününü kutladılar pasta kesildi, densizin biri en kısa zamanda düğün pastanızı da yiyelim deyip kahkaha attı. Kadın 2 saat boyunca ağladı ya, evlenmemiş biriyle dalga geçmek neden ???
 
Geçen sene bir arkadaşım kocasının kendini aldattığını öğrendi, küstüler, birde ne göreyim kadın sosyal medyadan aşkınlı canikli doğumgünü mesajı paylaşmış, ben şok. Başka bir arkadaşım çocuğuyla vakit gecirmketen nefret eder, sürekli kötü konuşur çocukla ama sosyal medyada görseniz aman kızım akıllı kızım...
 
Kadınların arkasından yapılan yorumları okuyunca çok üzüldüm insanlar çok acımasız ayrıca bu yaş problemi neden sadece kadınlar için geçerli oluyor biz bu kafaları nasıl düzelteceğiz ya

Çünkü toplumdaki erkekler dehşet bir özgüvene sahip biz erkeğiz her yaşta evleniriz her yaşta babalığı tadarız diye düşünüyorlar kafaları çok rahat. Tanıdığım biri var 55 yaşlarında adam, karısı kendisinden on yaş ufak olmasına rağmen benim hanım artık yaşlandı boşayacağım 30-35 yaşlarında ikinci eş alacağım diye ortalıklarda geziniyor adama eee sen 55 yaşındasın dediklerinde ben erkeğim bana 30-35 yaş civarı kadın olur 40 üstü yaşlı kırışmış olur çocuk doğuramaz diyor özgüvene bakın !!!!!!!
 
Hayattan beklentinizi belirtmişsiniz. Evlilik çocuk falan normal bunlar.
Peki fazla mutsuz, depresif takılıp düşük enerjiyle insanları itiyor olabilir misiniz?
Aslında normalde çok mutsuz ve depresif değilimdir. Sadece bu konuyla ilgili inanılmaz bir umutsuzluğum var.
 
İlla evlenip eş ve çocuk sahibi mi olmanız gerekiyor? Şartlarınız uyuyorsa evlat edinin. İmkanlarınızı zorlamadan yalnızım diye üzülmek bana doğru gelmiyor.
 
Yalnız da mutlu olmayı öğrenmelisinciler
İlla koca mı lazım diyenler
Ah şimdiki aklım olsa evlenmezdimciler
Yemek hazırlayacagıma kitap okurdum bi başıma diyenler vs vs
bu yorumları yazıp gidip ya sex yaptılar ya sarılıp uyudular ya da en azından öpüştüler sarıldılar ya da 2 kelam ettiler...
Sizde haklısınız herkes kendince haklı.
 
Kendi kızlarının başına hiç gelmeyeceğini zannediyorlar, kendi kızlarına gelecek taliplerin kapılarında kuyruk oluşturacağını zannediyorlar çünkü. Bu kadınlarla dalga geçen adamlardan birinin 12 yaşında kızı var, diyor ki " 8 sene sonra erkekler kızımın peşinde koşturmaya başlayacaklar başım belaya girmese bari " deyip gevrek gevrek gülüyor. Kendi kızının evde kalmayacağına inancı tam. Ki kızını da gördüm, fiziki anlamda albenisi olmayan bir kız.

Bir de o 3 kadının kimseye zararı yok. 55 ve 60 yaşında olanların annesi hayatta anneye bakıyorlar, kızkardeşleri var ve kızkardeşlerinin çocuğu var, kızkardeşleriyle sosyalleşiyorlar ve yazları Bodrum'a tatile gidiyorlar. Hiç evde kaldık diye ağlaşmıyorlar. 48 yaşında olan mutsuz bir kadın ailesi hayatta değil ve kendisinden büyük abisi var, abisinin karısı yüzünden abisiyle araları bozulmuş çok yalnız kalmış evlenemediği için çok üzülüyor hatta bir defasında kadının doğum gününü kutladılar pasta kesildi, densizin biri en kısa zamanda düğün pastanızı da yiyelim deyip kahkaha attı. Kadın 2 saat boyunca ağladı ya, evlenmemiş biriyle dalga geçmek neden ???
Çok haklısınız. Her kelimesine katılıyorum.:KK9:
İnsanlar çoğu olayın kendi başlarına veya yakınlarının başlarına gelmeyeceğini sanıyorlar.
İnsanları küçümseyip, üzüp, kalplerini ve gururlarını kırıp sonunda ibrenin kendilerine dönmeyeceğini sanıyorlar.
Bu çok saçmalık. Ben eminim gönülden yapılan bir ah o alay eden kişilerin bir yakınından çıkar. Kimsenin ahı kimsede kalmıyor. Mesela bizim memlekette de bazı cahil teyzeler var. Hatta bir tanesi çok atıp tutuyor. İki tane kız torunu var. Ona rağmen yok onun kızı evlenemez, yok onun kızını kimse istemez yok o çirkin nasıl evlilik teklifi alır vs..
İnanılmaz büyük konuşuyorlar. İnanın hangi konuda hayatta büyük konuştuysam, hep başıma geldi. Bu dünyada büyük konuşmayacaksın. Ben o evli adamlara, kadınlara da şaşırıyorum. Nereden biliyorlar evliliklerin bitmeyeceğini? Senet mi imzaladılar evlenirken? Bu nasıl bir öz güven anlamadım ki.. Bu özgüven değil ahmaklık..


Dediğiniz o iki kadın iyilik yapıyor, annelerine bakıyorlar. Bir hayat amaçları var. Kimisi evlenir çocuğuna bakar yetiştirir. Kimi de annesine babasına bakar. Evlenmez. Hayatta tek bir yaşayış tarzı yok. Biz bunu daha kabul edemedik. o 48 yaşındaki kadında eşini kaybetmiş. Ölüm vakti bellidir derler. O densiz lafı eden nereden biliyor eşinin 90 yaşına kadar yaşayacağını? Allah bu densiz lafları edenleri ıslah etsin..
 


Sizin bu tüm yapmak istedikleriniz Maslow Ihtiyaç Hiyerarşisinde son basamak. Kendini gerçekleştirme.

Konu sahibinin istedikleri 3.basamak. Ait olma ve Sevgi htiyacı.

Not: Bu hiyerarşiye görme insan ruhu önce Fizyolojik Ihtiyaçları ( su ve yemek ) gidermeye çalışır sonra güvenlik ihtiyacını ( barınma & giysi & korunma) sonra ait olma ve Sevgi ihtiyacını ( Evlilik & çocuk) sonra değer ihtiyaçları ( yararlılık) en son kendini gerçekleştirme (mesleki tatmin) gelir..
Basamak önce tabandan başlar sonra yukarı gider.

Yani önce;
1. Fizyolojik Ihtiyaçlar
2. Güvenlik Ihtiyacı
3. Ait olma ve Sevgi Ihtiyacı
4. Değer Ihtiyacları
5. Kendini Gerçekleştirme

Yani özetle konu sahibinin ihtiyacı daha öncelikli sıralamada. Piramidin görüntüsü de aşağıda. Bir bakın. Internetten araştırın isterseniz. Sizinki de önemli. Ama konu sahibinin ki daha öncelikli sıralamada.

Eki Görüntüle 2632899
Kendi kendime bazen sorardim insanlar neden evlenmeye ihtiyac duyar.ayrica etrafta aman evlenme o kadar matah bi sey degilmis napcan bosver diyenler bile varken israrla neden insanlar evlilik kurumuyla bu kadar haşır neşir diye.sorunun cevabini da simsi yazdiginiz bu mesajla buldum tesekkur ederim:) insanlar ihtiyac hiyerarsisindeki siraya gore ilerliyor ve ben de su an 3.basamaktayim.bekar biri olarak,evlenmeyi oncelerde aklimin ucundan gecirmeyen ben artik evlenmeyi ister oldum.bunun sebebi demekki bu hiyerarsideki siralamaymis😅
 
Çok haklısınız. Her kelimesine katılıyorum.:KK9:
İnsanlar çoğu olayın kendi başlarına veya yakınlarının başlarına gelmeyeceğini sanıyorlar.
İnsanları küçümseyip, üzüp, kalplerini ve gururlarını kırıp sonunda ibrenin kendilerine dönmeyeceğini sanıyorlar.
Bu çok saçmalık. Ben eminim gönülden yapılan bir ah o alay eden kişilerin bir yakınından çıkar. Kimsenin ahı kimsede kalmıyor. Mesela bizim memlekette de bazı cahil teyzeler var. Hatta bir tanesi çok atıp tutuyor. İki tane kız torunu var. Ona rağmen yok onun kızı evlenemez, yok onun kızını kimse istemez yok o çirkin nasıl evlilik teklifi alır vs..
İnanılmaz büyük konuşuyorlar. İnanın hangi konuda hayatta büyük konuştuysam, hep başıma geldi. Bu dünyada büyük konuşmayacaksın. Ben o evli adamlara, kadınlara da şaşırıyorum. Nereden biliyorlar evliliklerin bitmeyeceğini? Senet mi imzaladılar evlenirken? Bu nasıl bir öz güven anlamadım ki.. Bu özgüven değil ahmaklık..


Dediğiniz o iki kadın iyilik yapıyor, annelerine bakıyorlar. Bir hayat amaçları var. Kimisi evlenir çocuğuna bakar yetiştirir. Kimi de annesine babasına bakar. Evlenmez. Hayatta tek bir yaşayış tarzı yok. Biz bunu daha kabul edemedik. o 48 yaşındaki kadında eşini kaybetmiş. Ölüm vakti bellidir derler. O densiz lafı eden nereden biliyor eşinin 90 yaşına kadar yaşayacağını? Allah bu densiz lafları edenleri ıslah etsin..
Böyle densiz insanlar öyle çok ki... bekar ile dalga geçmekte ne ya çok ayıp neyin garantisi var su hayatta her şey Allah in ol demesiyle oluyor bizim elimizden gelen ne var bir insanın nasibinde evlilik yoksa o insan ne yapabilir bende sizin gibi kaderciyim yakinlarimda hasta ile dalga geçeni bile duydum o yüzden insanlar beni artık hiç şaşırtmıyor.. dediğiniz gibi Allah ıslah etsin
 
Çok haklısınız. Her kelimesine katılıyorum.:KK9:
İnsanlar çoğu olayın kendi başlarına veya yakınlarının başlarına gelmeyeceğini sanıyorlar.
İnsanları küçümseyip, üzüp, kalplerini ve gururlarını kırıp sonunda ibrenin kendilerine dönmeyeceğini sanıyorlar.
Bu çok saçmalık. Ben eminim gönülden yapılan bir ah o alay eden kişilerin bir yakınından çıkar. Kimsenin ahı kimsede kalmıyor. Mesela bizim memlekette de bazı cahil teyzeler var. Hatta bir tanesi çok atıp tutuyor. İki tane kız torunu var. Ona rağmen yok onun kızı evlenemez, yok onun kızını kimse istemez yok o çirkin nasıl evlilik teklifi alır vs..
İnanılmaz büyük konuşuyorlar. İnanın hangi konuda hayatta büyük konuştuysam, hep başıma geldi. Bu dünyada büyük konuşmayacaksın. Ben o evli adamlara, kadınlara da şaşırıyorum. Nereden biliyorlar evliliklerin bitmeyeceğini? Senet mi imzaladılar evlenirken? Bu nasıl bir öz güven anlamadım ki.. Bu özgüven değil ahmaklık..


Dediğiniz o iki kadın iyilik yapıyor, annelerine bakıyorlar. Bir hayat amaçları var. Kimisi evlenir çocuğuna bakar yetiştirir. Kimi de annesine babasına bakar. Evlenmez. Hayatta tek bir yaşayış tarzı yok. Biz bunu daha kabul edemedik. o 48 yaşındaki kadında eşini kaybetmiş. Ölüm vakti bellidir derler. O densiz lafı eden nereden biliyor eşinin 90 yaşına kadar yaşayacağını? Allah bu densiz lafları edenleri ıslah etsin..
Çok büyük konuşuyorlar. Bizim burda da teyze başka kızlarin namusuna laf atardı, yok evden kaçar, yok şunu yapar diye. Bir kızı evden kaçtı evlendi.ne konuşsa başına geliyor.
Ayrıca evlilik bu. İsteyen evlenir isteyen evlenmez. Hayat şartları, ruhsal durumu, geçmişi, vb. Herhangi bir yerde birsey olmuştur istemiyordur. Ya da anne olmayı çok istiyordur ama Allah kısmet etmez. Hayırlısı diyip geçmek lazım. Herseyde karalar bağlayıp depresyona gireceksek gelecek yılı göremeyiz.

Bir haber vardi.kadinin kocası evden dışarı cikartmiyormus. Sonra adam ölüyor yada boşanıyorlar kadın da maaşıyla dünyayı gezmeye başlıyor. Her ülkede bir fotoğrafı vardı. Çok hoşuma gitmişti
 
Çünkü toplumdaki erkekler dehşet bir özgüvene sahip biz erkeğiz her yaşta evleniriz her yaşta babalığı tadarız diye düşünüyorlar kafaları çok rahat. Tanıdığım biri var 55 yaşlarında adam, karısı kendisinden on yaş ufak olmasına rağmen benim hanım artık yaşlandı boşayacağım 30-35 yaşlarında ikinci eş alacağım diye ortalıklarda geziniyor adama eee sen 55 yaşındasın dediklerinde ben erkeğim bana 30-35 yaş civarı kadın olur 40 üstü yaşlı kırışmış olur çocuk doğuramaz diyor özgüvene bakın !!!!!!!
Terbiyesiz ya laflara bak. Böylesi de adamım diyip geziyor. Ay baska bir teyzenin dayısı 60 yaşındayken 16lik kızla evlenmıs.yillar yıllar önce. 4ev parası verip almış kızı. Bi de övünülecek birseymis gibi anlatırlar. Böyle zihniyetli kişiler böyle erkek çocuğu yetiştirir sonuç bu.
 
Konu sahibi endişelerini anlıyorum. Çok arkadaşım var gerçi ama hayatta kan bağı olarak anne babasından başka kimsesi olmayan biri olarak yalnızlığı çoğu zaman iliklerime kadar hissediyorum. Özellikle iç dünyamıza döndüğümüz karantina günlerinde sanırım ket vurduğumuz korkularımız ve endişelerimiz bir tık daha öne çıktı. Bende ki yalnızlık korkusu da aldı başını gitti..

Şimdiye kadar uzun süreli ilişkilerim de oldu, kısa flörtlerimde. Çok üzüldüğüm, ayrılıklar sonunda depresyona girdiğim ilişkilerde yaşadım ama hala sevmek, sevilmek, ait olmak hissini yaşamak istiyorum. Çünkü bana göre bu duygular, yurtdışına tatile gitmenin vehayut gitar, piyano kursuna gitmenin vereceği hazdan çok çok daha keyifli ve çok daha gerçekçi. Herkesin hayattan aldığı tat ve beklenti farklı işte. Ve bu yüzdendir ki; hadi artık evlenmiyor musun yaşın geçti diyenler kadar (sanki pazardan elma armut alacağız) boşverin evlenmeyin biz evlendik de ne oldu (boşanmak da bir seçenek) diyenlere gönül koyuyoruz.

Velhasıl bazı işler gerçekten kader kısmet, olmayınca olmuyor. Tabii bu demek değil ki saldım çayıra mevlam kayıra. Uzun mücadeleler sonucunda evlenen çiftleri görünce çabanın da önemi yadsınamıyor. Siz mücadelenizi verin, yeni ortamlara girin, eş dost akraba varsa evlenmek istediğinizi söyleyin. Kısmetin nereden geleceği hiç belli olmaz. Umarım bu forumda mutlu bir yuva kurup evlenmek isteyen tüm arkadaşların dilekleri gerçek olur.
 
Back
X