gel bacım ben seni anladım.
forumu uzun zamandır takip ediyordum, üyelik almayı da düşünüyordum ama senin konunu görünce aldım, bugüne kısmetmiş.
sana biraz kendimden bahsetmek isterim.
9 senelik bir ilişkim var ve artık yavaş yavaş evlenme aşamasına geçiyoruz. ailece gelip gitmeler, tarih konuşmalar falan.
ben memur çocuğuyum, gurbette bakıcı elinde, kreşte büyüdüm. teyze falan benim için yazdan yaza görülen kişiler ve benim için çok fazla anlam ifade etmiyorlar. bana kadının her zaman başının çaresine bakabiliyor olması gerektiği öğretildi. gece 12de de eve girebilirim, ailem kiminle nerde olduğumu bildiği müddetçe.
sevgilimin sülalesi burda. herkesin evi birbirine yakın. herkesin ev anahtarı birbirinde var, çalışan kadınların yemeği, temizliği yapılıyor. evinde ne eksikse alınıp konuluyor, pazarı falan da görülüyor. kimin yaptığı önemli değil, kim uygunsa o yapıyor, çocuk varsa da çocuğu ortalıkta dolanırken görüyorsunuz ama kimin çocuğu olduğunu bilemiyorsunuz çünkü herkes annesiymişçesine ilgileniyor. kadınlar asla tek başlarına bir yere gönderilmiyor, gitmesi gereken yere götürülüyorlar, işleri bitince ordan alınıp eve getiriliyorlar.
şimdi buna da imrenip benim yerimde de olmak istediniz değil mi arkadaşlar? ben çok şanslıyım size göre?
değil işte. çünkü ben alışık değilim. bana evin mahrem olduğu öğretildi. benim evime birinin anahtarla girecek olması düşüncesi de bana cehennemi yaşatıyor mesela. benim çocuğuma altı yedi kişinin aynı anda terbiye verecek olma ihtimali beni çileden çıkarıyor. beni evime bıraktıkları zaman kendimi başımın çaresine bakamıyormuş gibi hissediyorum.
ben de şımarığım sizin dediğinize göre o zaman?
aslında demek istediğim şu; sahip olduklarımız her zaman hayal ettiklerimiz değildir ve benim sahip olduğum için şikayet ettiğim şeyler başka bir kadının hayali olmamalı. çünkü aşık olduğumuz için evleniyoruz pek çoğumuz. şikayet ettiğimiz şeyler, aşık olduğumuz adamın hayatının parçaları. kabullenecek kadar çok seviyorsak evleniriz, kabullenemeyeceksek baştan kendi yolumuza gider kimseyi üzmeyiz.
ha siz burda "ayy tam hayalimdeki koca" diyorsanız başkalarının kocaları için, bence siz evlenmiş olmak için evlenmişsiniz.
bacım uzattım kusura bakma ama durumunun anlaşılabilmesi için farklı bir örnek vermek istedim, belki biraz daha açıklayıcı olabilir diye. bu arada bence sen eşinle "özel alanlar"la ilgili konuşmalısın, çünkü belli ki kendine ait çok fazla özel alanın kalmadığı için bunalmışsın. bazı şeyleri ayrı ayrı ama ev işlerini beraber yapabilirsiniz mesela.