Bu arada belirteyim; senin ki henüz 7 aylık, yatak-kucak çocuğu. Benim büyüğü saymayayım o oldu olası değişik bir kuduruk ama küçüğü çok usluydu.
Eşimle bakar bakar, yav bu bebeyse ablası neydi, ablası bebeyse bu ne, derdik. Çünkü uyuyan, gazsız ve dertsiz bir bebeydi küçüğü. -di diyerek geçmiş zaman eki kullanıyorum çünkü bir aydır pervane gibi peşindeyim. Henüz 10 aylık. Son 1-1.5 aydır diş çıkarma sancıları çekiyoruz. Geçen gece saat 1'de uyandı 4'e kadar uyumadı. Bu hafta iki dişi de patladı. Son bir aydır geri geri sürünüyordu, girmediği delik kalmadı. Son iki haftadır dizlerinin üstünde geri gidiyor, bu hafta da kolları ile çekilerek öne doğru gitmeye başladı. Koltukların altına giriyordu zaten. Orta sehpayı duvara çekmiştik. Geçen gün ikramlık sehpanın küçüğünü yerinden çıkarıp üstüne düşürdü. Allahtan bezine denk geldi. Onu da ortalıktan toz ettim. Ben o sırada ne mi yapıyordum? Hemen yanı başında masanın tozunu alıyordum. Bunlar daha başlangıç... ben ki bebekler için ölürüm. Bayılırım bebeğe.
Mutfak çekmecelerinin boşaltılacağı, süzgeçlerin ortalık yerde gezeceği, ayaklanıp çekmecekeri merdiven gibi kullanacağı, çekmece içlerine girmeye çalışacağı günleri hemen gelip geçsin diye dört gözle bekliyorum. Erkenden iyice fıttırayım olsun bitsin. Bunlar saydıklarımdı. Sayamadığım daha çok şey var. Eltimin bebesi klozete girmişti. Benim büyüğü de bir dönem klozetin suyuna elini sokuyordu 20 aylıktı o zaman. Benim temizlik yaptığım bir ara fırsattan istifade duşakabine girip suyu açmış boy abdesti almıştı. Bunlar ne ki... bir makyaj operasyonu düzenlemişti ki bir sabah, akıllara durgunluk verir.