- Konu Sahibi selda_berrak
-
- #241
Arkadaşlar hepiniz ilişkilerinizi gardınızı alıp öylemi yaşıyorsunuz ? Ben her örneğe kendimi koyarak cevap verdim.
Hep eşim beni aldatırsa diye düşündüm ve yazdım ama sizin kadar katı gene olamadım.
Maalesef her örneğe kendimi koyduğum için farkındamısın bilmem yukarıda bahsettiğin masum ben oluyorum istesende istemesende :)))
bir dakika bir dakika siz benim ne yaptığımı nerden biliyorsunuz da bana bu nasihatlari veriyorsunuz...?
ben sanki eşimin boğazına sarılmışım gibi yazmışsınız...biz burda neyi tartışıyoruz yasak aşk nedir diye...yasak aşk karşısında yapılacak davranışları tartışıyor olsaydık ben neler yaptığımı bir bir gururla anlatırdım.
Yok öyle şey olur mu o örnekleme benim için , böyle mi davranmam gerekiyor anlamında. Yasak aşk ve yasak aşk karşısında yapılacaklar sizce ayrı şeyler mi ?
Ama gardınız çok yüksek sürekli savunma halindesiniz gerek yok bunlara sadece bunlar fikir alışverişi gerginlik niye ?
Yok cevap yazmam, yok beni tanıyor musun, yok nasihat veriyorsun. Sonuçta herkes farklı cümlelerle anlatsada doğru tek öyle değil mi ?
yasak aşk mağduru kadın ne kadar acı çekerse çeksin eşinden boşanmalıdır...
hiç bir şekilde başkasının yakasına "vermem nikahımı" diye yapışılmasını hoşgörmem..bana göre bu çok e bulandırı, alçaltıcı bir durumdur...
hiç bir hemcinsime tavsiye etmem kocalarınızın nikahını vermeyin yapışın yakasına diye.
Allah cezalarını veiyor nasıl olsa...gidin psikiyatriste gidin kendinizi toplayın ve uzaktan onların başlarına gelenleri izleyin:icecream:
gardım yüksek sürekli savunma halindeyim hanımefendi çünkü yaşayan bilir ancak
siz de çok sevdiğiniz eşiniz olmasına rağmen çok fazlasıyla sakinsiniz ..neyse beni ilgilendirmez...
öyle onur kırıcı travmatik bir durum ki şu kadarını söyleyeyim aradan 14 yıl geçmesine rağmen yakan ateş hala küllenmedi için için yanıyor....yanan Aşk değil!!!
Hayatta en büyük acı bir yakınını kaybetmektir denir. Ruhunuzun bir tarafı bilir ki 15 gün ya da 30 gün sonra bu acı hafifleyecektir. Çünkü doğduğumuzdan beri ölümlere tanık oluyoruz ve görüyoruz ki insanlar bir müddet yasını tutuyor sonra denize, sinemaya gidiyor.
Hayat bunu gerektirir.
Tek bir duygudur ölüm acısı. Aldatma böyle bir şey değil. Karışık duygular işin içine gidiyor. Terk, dışlanma, hakaret, kızgınlık gibi çok sayıda sıkıntı veren duygu oluyor. Dışlanma ve onaylanmama, genetik mirası yüzde 100 olan bir şey. Çünkü 500 bin yıl önce, dışlanma olduğunda, yani annen seni reddettiğinde bu ölüm demekti. O tür devam etmiyordu. Dışlanmayan ve yapışanların soyu devam ediyordu.
Makul bir süre içinde eşini sürekli bu nedenle suçluyorsan, bir türlü unutamıyorsan vs. travmayla uğraşan bir uzmana gitmekte fayda var. Bu durumda iş kolaylaşır. Öbür türlü travma sonrası stres bozukluğu olur. Vietnam sendromu dediğimiz şey tam da bu. Yani Vietnam’da yıllar önce bomba yemesine karşın o stresi yaşayan ve atlatamayanların durumundan farkınız olmuyor.
Diyelim ki deniz kazası geçirdiniz, denize giremiyorsunuz, uçak türbülansa kapıldı artık uçağa binemiyorsunuz, eşiniz sizi aldattı bir daha ona yaklaşamıyorsunuz...
Zihinsel süreç bunların tümünde aynıdır. Aldatılmanın yarattığı stres uzamışsa, kronik hale gelmişse çözülmesi zorlaşıyor. Aldatılma travmasını çözüyoruz ama bazen bir yere geliyoruz ve duruyor.
Davranış Bilimleri Enstitüsü’nden Psikolog Emre Konuk
kımseler yasamaz dılerım ki... :1shok:
B]
Yerinize bir başkasının seçilmiş olmasının verdiği değersizlik hissi, dışlanmak, acı ve öfke nöbetleri gibi bir sürü olumsuz hal iç içe yaşanır ve her şey arapsaçına döner. Kafa sürekli bu konuyla meşguldür. Dolayısıyla bunu yaşayan insan ciddi bir şekilde yıpranır."
3,5-4 yıl önce ihanetle noktalanan ilişkim olmuştu zakkum..
4 yıl filan sürmüştü ve evliliğe doğru sağlam olduguna inandığım adımlar atılmaya başlanmıştı..
tam o anda öğrendim aldatıldığımı..
ayrıldım tabiki..
yüzüne bile bakmadım bir daha..
kolay atlattım , fazla hasar bırakmadı allahtan diye düşünürken bazen farkediyorumki güven duygularım alt üst olmuş..
kimseye inanmıyorum artık..
kimseye güvenmiyorum.
biri bir laf ettiği zaman altında buzağı arara buluyorum kendimi..
istisnasız herkez yalacı benim gözümde ..
kimseye sıkı sıkı sarılamıyorum artık..
İthaf ettiğiniz güzel söz için teşekkürler. Tabiki çok doğru şeyler ve takibi eşimin beni aldatmasını istemem. Hem fikir olduğumuz konu yasakta olsa aşk başa gelince gönül isterki 2 kişi idare edilmesin. Ama adı üstünde aşk kimin başına gelirse karşısındakinin yapacak bir şeyi kalmıyor maalesef. Eşim bir gün beni aldatsada aşka inancım bitmeyecektir. Allah böyle birşeyle imtihan etmesin demekte lazım tabi :)))))))
hemde kaç kişiye birden yaşatıyorlar bu duyguları sardunyam bi bilsen, acı çekenin yakınlarıda bitiyor mahvoluyor.Allahım kimseye yaşatmasın.
ne güzel kınamadım temennide bulundum :))))))))))) Yukarıda da bahsettiğim gibi kendimi koyduğum rol "eşimin beni aldatması" böyle birşey yaşarsam ne yaparım bilmiyorum ama aradan çekilirim gibi geliyor çünkü beni istemeyeni ben hiç istemem. Ben eşime büyük bir aşka bağlıyım.Peki ya başka bir kadında ona böyle bir aşkla bağlanırsa ?
Ama her ne olursa olsun aşkın kimin karşısına, ne zaman nerede, ne şartta çıkacağı belli olmaz.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?