Merhaba, yazını okuyunca tam olarak sorunun ne olduğu çok net anlaşılmasa da, duygusal olarak baskı altında hissettiğini fark ettim. Güncel sorunlarını anlatırken geçmişte yaşayıp çözdüğün meseleleri de dahil etmişsin. Bu da sende bir duygusal patlamaya sebep olmuş gibi görünüyor.
İlişkilerde 'alma-verme' dengesi çok önemli. Başta konuşulması gereken konular pas geçildiğinde, ilerleyen süreçte huzursuzluk ve memnuniyetsizlik ortaya çıkabiliyor. Kadın ve erkeğin görevlerinin birbirine karışması, yaradılışımıza ters düşebiliyor ve bu durum zamanla ilişkiyi zedeleyebiliyor.
Evlilik, iki kişinin hayat yolculuklarını birleştirip yeni bir rota çizmesidir. Bu nedenle her iki tarafın da geçmiş düzenlerini geride bırakıp yeni düzene ait olmak için çaba göstermesi gerekir. Anlattıklarından, mevcut düzenle evlenmiş olmanız, sana tam anlamıyla 'aitlik' duygusunu yaşatmıyor gibi görünüyor. Bu içsel boşluğu ve huzursuzluğu eşinle paylaşman çok önemli.
Ayrıca, düğün borcunu ödediğini söylemişsin ama ev kurmadığınızı belirtmişsin. Günümüz şartlarında düğünler de oldukça maliyetli ama bu durum, evin temel eksiklerinin uzun süre ertelenmesini haklı kılmaz.
İçine sinmeyen şeyin tam olarak ne olduğunu kendine sorman faydalı olabilir. Maddi konular ise açık ve net şekilde konuşulmalı. Para biriktiren erkek, tüm masrafları kadının karşıladığı bir sistem sağlıklı değildir. Para ortak birikmeli; ama evin geçim yükünü büyük ölçüde erkek üstlenmelidir.
Bence ilk fırsatta eşinle duygusal bağınızı güçlendirecek samimi bir konuşma yapmalı, ihtiyaçlarınızı ve beklentilerinizi netleştirmelisiniz. Gerekirse bir evlilik danışmanından destek alarak ilerlemeniz, sorunlarınızı daha sağlıklı bir şekilde çözmenize yardımcı olur.