çok haklısın ama çalıştığım zamanlarda evlilik konusunda yine canım sıkılıyordu. dünyanın işinini 3 kuruşa yapmak artık ağırıma gidiyor. kendimde o gücü ve enerjiyi hissetmiyorum. ama artık aileme yük olduğum için bir işe girmem gerek. artık doğum günümde bana hediye bile almıyorlar. yemeğimi ve yatağımı veriyorlar 3-5 kuruş da harçlık o kadar. hayatta amacım yok gibi
keşke ben de 26 yaşında olsaydım da biraz daha iyimser olsaydım. ama ben 30 yaşındayım. yazması bile çok zor. siz siz olun 30 yaşınıza bekar girmeyin

her gece saatlerce ağlıyorum. sığıntı gibi babamın evinde kalmaktan bıktım. hiçbiriyle anlaşamıyorum artık. evlenip gitmemi istiyorlar. haksız da değiller.
30 yaşında kendini hapsettiğin hayata bak.
kendini nasıl tanımlamışssın.
sanki hücre cezasına çarptırılmış gibi,"yemeğimi ve yatağımı veriyorlar"
hayatta amacını kendi yaratacaksın.
genç yaşında bu kadar salarsan ileride hayattan daha sert silleler yediğinde yıkılmadan nasıl duracaksın hayatta.
bak lütfen mesajları dikkatle oku.
tek odaklandığın konu evlilik olmuş.
evlenmek istemeni de çocuk sahibi olmak istemeni de çok normal buluyorum.
özlem içerisinde olman normal,zaman zaman umutsuzluğa kapılman normal,hep insani duygular bunlar.
ama öte yandan kendini hayattan soyutlayıp ta bir beyaz atlı presns gelsin beni bu berbat hayattan kurtarsın modundasın ki en büyük hatan bu.
öylece bekliyorsun,zamanı,hayatı durdurmuşssun bekliyorsun.
çalışmanı tavsiye edenler hayata karışman için bir vesile olsun diye öneriyorlar.
yukarıdaki mesajına göre de çalışmayarak ailene yük olduğu düşüncesindesin.
çalışıp çalışmamak kişinin şartlarına göre kendi karar vereceği bir mesele.
ama sen şartlar olarak çalışırsan ailen üzerindeki yükünü hafifletecek ve kendi harcamalarını kendin yapacağın için de özgüven sahibi olacağın için senin için önemli bir tavsiye.
dinlersin dinlemezssin senin bileceğin şey.
şunu da ekleyeyim ,evlilik hayatı dikensiz gül bahçesi değildir.
mutlulukları kadar mutsuzluzlukları,zorlukları da var.
evlilik kurumuna bir masal hayatı gibi bakmak ta doğru değil.
o kurum içerisinde de iki insanın ortak bir hayat sürerken çeliştiği,zorlandığı çok zaman oluyor.
çoğu arkadaş ta bunu anlatmaya çalışıyor ama sen buna da tepki gösteriyorsun.
bunu söylemek sana asla evlenme demek değil ki.
inş. ta hayırlı kısmetin çıkar evlenirsin hiç beklemediğin bir anda.
bak kendini sığıntı olarak tanımlayacak kadar psikolojin altüst olmuş.
bir şekilde silkelenmen lazım serencik.
herkes kendi hayatını kendisi kuruyor.
kimi kolay kimi zor.
sen ise kendi hayatına karşı pasifize olmuş,kumandasını yitirmişsin.
sadece tek istediğin evlenmek ve bu hayattan sıyrılmak.
hani bir sihirli kapıdan geçip te bambaşka bir hayata dalmak gibi.
herneyse iyi niyetle yapılan öneriler var değerlendir ve üzerinde düşün.
mutlaka sana faydası olacaktır içinde bulunduğun durumu daha iyi anlayabilmen için.
32 yasindaki kuzenim gecen hafta nisanlandi. Bu yasa kadar neden evlenemedi biliyo musun? Aldigi 1500 lira ayligi annesinin eline saymak zorundaydi cunku. Babasinin kumar borclarini kapatti hasta kardesini ameliyat ettirdi cunku.Ne cekiyosun gercekten merak ettim..
böyle örnekler o kadar çok ki görmesini bilene.
daha da beterleri var.
ömür boyu ailesinin bakımına kendisini adayıp kendisi mecburiyetten evlenemeyenler de var.
örnekler çoğaltılır daha yani.