Yolun sonundayız artık

eğitim düzeyiniz hakkında doğru söylediğinize inanamadım ben nedense.bu konuda söylenen her şeyi geçiştiriyorsunuz çünkü.
verilen tavsiyelere kulak tıkayan bir tavrınız var.ne yaparım diyeceğinize neler yapıldı bana peşindesiniz.
eşiniz kesinlikle sorunlu bir insan.tek çare uzaklaşmak bu da açık.
gerisi sizin irade ve kararlarınıza bağlı.
 
Ben neden mutlu edemedim eşimi.needen sevilmedim sanki,niçin ben sarışın değilim,niçin zayıf karakterliyim,neden büyük sehirde doğmadım,zengin olmadı babam.,niçin elimde olmayan seyler icin suçlanıyoum

ya bu ne eziklik.
arkadaşım, çocuğun var senin.
seni geçtim çocuğun için üzüldüm yeminle...
 
fıstığım yeterince sabrettin zaten, bazen olmayınca olmuyo belki senin sınavın sabretmek değil, ayrılığın da üstesinden gelmektir bilemeyiz bunu, annesin biliyorum zor ama gerekiyosa bi süre için çocuğunu da bırakıp gitmelisin kendini dinlemelisin, o odun beyinli eşin kendi acizliğini seni aşağılayarak kapatmaya, senin güzelliğini kıskandığı için çirkin aşağılık birymişsin fikrine alıştırmaya çalışıyo, neden peki çünkü ona muhtaç hissetmeni sağlamak istiyo, ondan başka seni kimse kabullenmez diye düşünmeni istiyo seni kendisine bağımlı yapmak istiyor,

onsuz da yapabildiğini kendisinin vazgeçilmez olmadığını göstermelisin, bi tahtı sallanmalı artık, sen o evden ayrılmadıkça o kendisini haklı görecek ve buı hep böyle artarak devam edecek
 
Çok üzüldüm yaşadıklarınıza, hele de çocuğunuzun babasını örnek alarak size farklı davranması içime oturdu.

Bir yerlerde doktorum demişsiniz, neden çalışmıyorsunuz?

Para demek herşey demek değil, eşinin bir sürü evi olabilir, arabası olabilir, geliri çok iyi olabilir bunlar sizin çalışmanızı etkilememeli.

Bence önce en kısa zamanda kendi ayaklarının üstünde durmalısın, yerle bir edilmiş güvenini tekrar kazanmalı, kendine güvenmelisin, onun seni ezdiği noktaların üstüne gidebilirsin.
 

ne güzel ifade etmişsin
"o odun beyinli eşin kendi acizliğini seni aşağılayarak kapatmaya, senin güzelliğini kıskandığı için çirkin aşağılık birymişsin fikrine alıştırmaya çalışıyo, neden peki çünkü ona muhtaç hissetmeni sağlamak istiyo, ondan başka seni kimse kabullenmez diye düşünmeni istiyo seni kendisine bağımlı yapmak istiyor,"


hatta bekli kızı bağımlılık sendromuna sokmuştur
tıpta Bağımlı Kişilik Bozukluğu şeklinde adlandırılıyor
 
sizin gerçekten sinirleriniz bozulmuş.

tam ezik kadın gibi konuşuyorsunuz.

merhamet adlı dizide bir kadın var. REcebim de Recebim diyor sürekli.

Açın google da aratın bir izleyin.

Bakalım sonra mutlu olacak mısınız kendinizden?

Bir silkelenin yahu!

nedir bu eziklik?

Madem bol bol para veriyor gidin gizlice doktora.

yok karayım, yok zengin değilim...

heee ben de mavi gözlü değilim. Napayım ben ?


Siz gerçekten bir çözüm arıyorsanız, eyleme geçin..

Hayal ile hedef arasındaki tek fark eylemdir.


Ya ben hiç sevmem hayatta kendini çok ezdiren insanları.

Bir evlat olarak da annem böyle olsa vallahi silerim..

Evet kadın olmak demek katlanmak demek ama bu kadar da değilki...

hadi bir dedi, iki dedi, o an sinirliydi vesaire vesaire olabilir tüm evliliklerde.

Ama sizde normal bir anda bile aşağılama...


herkes kendi değerini kendi belirler..

gerçi şimdi böyle dan dan diye yazıyorum silkelenin ayağa kalkın diye,

çünkü bende işe yarıyor.

FAkat sizde nasıl etkisi olabilir bilmiyorum.

Adam dan dan etmediği hakereti bırakmamış...



Bu kadarı da filmler de oluyor diyor insan.

Ya acaba hasta mı?

ya da öfke krizi geçridiğinde mi bunları söylüyor? ( bu bir nebze olsun belki kabul edilebilir) Yoksa hep mi?


her zamansa çekilir mi be kardeşim?

çocuğum için diyorsun.

Sen sıkıntıları içine ata ata dertler dert üstüne bindikçe,

ya hasta olsan ? Allah göstermesin annesiz kalsa çocuk?

bu mu çocuğunu düşünme?

Bırak Allah'ını seversen.


kendine acımayı bırak.

mıymıntılık yapma, dert yanma artık.

hareket geç!

CESUR OL.

SEN ANNESİN.

SEN KADINSIN

hem de eğitimli




Ben neden mutlu edemedim eşimi.needen sevilmedim sanki,niçin ben sarışın değilim,niçin zayıf karakterliyim,neden büyük sehirde doğmadım,zengin olmadı babam.,niçin elimde olmayan seyler icin suçlanıyoum
 
Son düzenleme:
Ben konu sahibinin ruh halini çok iyi anlayabiliyorum, çünkü ben de o durumda idim. (Bu arada ben de üniversite mezunu ve doktora yapmış biriyim) Eşim de konu sahibibi eşi gibi çevresi tarafından çok sevilen biriydi. Bu bir kişilik bozukluğu ama anlatmak çok zor. Ben herkese onun bana yaptıklarını anlattığımda onu tanıyanlar bana inanmıyordu. Narsiszm galiba bunun adı. Kendini beğenme, karşısındakini ezme, yok etme, kullanıp işi bitince de atma. Lütfen aşağıdaki linli okuyun belki daha iyi anlarsınız:

Duygusal vampir: Narsist erkek - Mesude ERAN - Hrriyet
 
Anneme hep anlatıyorum,şöyle şöyle yatağımız bile ayrı,o evde huzurum yok diyorum o da geçiştiriyor sanki.bak ona,bak buna diye ornekler veriyor.ailesine bakabilmesi,namuslu olması ona yetiyor .belki kendisi hep maddi sıkıntı ve borç içinde yaşadığı içindir.
Artı doktor olduğuma inanmayan,inanmak zorunda değilsin.ben de ıspatlamak zorunda değilim,zaten canım yanıyor,uğrasamam.ama çalışmam uzmanlık okumadan çunki böyle yarımın
 
ben eşlerinizin hastalık durumlarını anladım...

tamamen narsistler.

de sizin bu durumları anlayamıyorum.

tamam çok seviyorsunuz...

ama onlar sadece kendilerini seviyorlar.

ilişki değil ki bu, evlilik değil ki...



sonanda sizin yazdıklarınızı okudum. İlgi beklemişsiniz.

yerden göğe kadar haklısınız..Ama onun dışında sırf kendine odaklı bir eşten söz etmişsiniz.

siz neyseki far etmişsiniz. Ama eşiniz gidince.

ya ben anlayamıyorum ama.

Bu kadar eğitimlisiniz. Niye kendizini sevmiyorsunuz?

Ailelerden çocukluktan mı kaynaklanıyor.

Sizin durum neyse de,

konu sahibinin kisi ise iyice içler acısı.


yok mu hiç arkadaşınız? kuzenleriniz?

canım senin ki hayat değil? neden çekiyorsun diyecek yok mu birisi?


 
bırakın anneyi babayı.

Dünyada kimse size inanmasa, destek olmasa da siz kendinize inanın.


siz kendinizden vazgeçmişsiniz ki, başkası sizden niye geçmesin?

yazıktır günahtır,

hiç mi üzülmüyorsunuz kendinize?

olan gençliğinize oluyor.

hadi harekete geçin,

çıkın planı, parayı hazırlayıp o kapıdan



 
anlattıklarına göre kocanın katlanılacak bir yanı yok canımmesleğinde varmış yavaş yavaş kendine iş ara para biriktir ve maddi manevi kendini hazır hissettiğinde o evden o adamdan ayrıl.ben bu evliliğin sonunu göremiyorum adam iyice psikolojinide bozmuş doktora git yardım al ve bir an önce toparlan kendini kurtar canım
 
Norveç katliamını yapan Breivik, şizofren olduğuna dair rapor mahkemeye sunulunca, itiraz etmiş: “Narsist biriyim ancak hasta değilim!”

Narsizm tüketim toplumunun körüklediği sinsi bir hastalık. Bana göre bir tür kanser, insanı yiyip bitiriyor. Mutsuzlaştırıyor. Yalnızlaştırıyor.

Ertuğrul Özkök’ün alıntı yaptığı Le Nouvel Observateur bir narsistin özelliklerini sıralamıştı;

- O bir vampirdir. Ötekinin enerjisini emer.
- Empati duygusu sıfırdır, duygusal açıdan frijittir.
- Kronik bir tatminsizliği vardır, kendine olan hayranlığının tatmini asla yoktur.
- Dalga geçme görüntüsü altında, sürekli olarak kendini ya da partnerini çekiştirir, yerer, küçük düşürür.
- Karşısındakinin istek ve gereksinimleri onu hiç ilgilendirmez.
- Kurbanını hep yalnızlaştırır, izole eder.
- İflah olmaz bir benmerkezcidir.
- Karşısındakinde hep suçluluk duygusu yaratır.
- Kendisinin sorgulanmasına asla izin vermez ve asla özür dilemez.
- İki kişiliklidir, vitrinde sempatik, parlak, etkileyici ama gerçekte diktatör, karanlık ve yıkıcı.
- Dışarıya verdiği imaj konusunda hastalık derecesinde titizdir.
- Bir insanı kaynar sudan, soğuk suya atmada nereye kadar gideceği, hangi sınırları zorlayacağı konusunda müthiş yeteneklidir.
- Karşısındaki kendini dibe düşürmüş hissedince, narsist sapık rahatlar.

Sizce de şizofren birini tanımak narsist birini tanımaktan daha iyi değil mi? Narsist birini tanımışsanız yanıtınız hemen “evet” olur. Hiç değilse şizofreninin tedavisi var…

Kanımca Norveç katili doğru söylüyor, o bir narsisttir.
 



insanları belli olaylar karşısında nasıl davranmaları gerektiğini belirleyen öyle davranmaya zorlayan norm lar vardır bunu uygulayanada haliyle normal deniyor yerinde olan herhangi bir bayan "mesleği olmasa dahi" çalışmaya başlayıp kendini bu olumsuzluk durumundan çıkarmaya çalışırdı kaldıki senin mesleğin kolay iş bulunabilir geliri geçime yetecek bir meslek
bu sebepten herkes çalışmanı tavsiye ediyor

Sen içinde bulunduğun durumdan çıkmak yerine kalıp iyileştirme çabasındasın ama adam özveriye emeğe değer veren bir adam değilki sen verdikçe adamın gözünden düşüyorsun
 

Caramello, bunu açıklayabilmek çok zor. Onların yaptığı psikolojik şiddet ama bunu öyle güzel uyguluyorlar ki şiddete maruz kaldığınızı anlayamıyorsunuz. Anlatmak çok zor, yaşamak lazım. Çevrenize anlattığınızda da kimsenin size inanası gelmiyor. O ilk günkü adam gidip yerine canavar geliyor ve öyle bir durum yaratıyorlar ki suçlu hep sizsiniz. Siz de eskisi gibi olabilmek için uğraşıyorsunuz, o eski mükemmel adamı yeniden kazanabilmek için ama giderek daha kötü oluyor. Psikolojinizi alt üst ediyorlar, kendinize güveninizi sıfır yapıyorlar. öyle bir hale geliyorsunuz ki ona tamamen bağımlı, suçu hep kendinde arayan, ona yetmediğini düşünen biri. Anlatmak çok zor. Ben herşeyin farkındaydım ama ayrılmak için gücü kendimde bulamadım. Bir de oğlum babasına çok düşkün. Ayrılsam ailem bana asla inanmayacaktı, çünkü onlara mükemmel görünen bir koca vardı karşılarında. Anneme anlattığımda ne istiyorsun, sana ve oğluna, evine bakıyor diyordu. Yalnızdım. Ne zaman o evi terk etti, işte o zaman insanlar anladı. Tabi ilk aylar beni suçladılar. kim bilir ne cadılıklar yaptın, sen kıskançsın falan dediler. ama aradan baktılar ki 5 ay geçti ve bizi hiç umursamıyor, o zaman dediler ki ya bu nasıl koca, hiç mi çocuğunu karısını merak etmez, hiç sormaz mı bir şeye ihtiyacınız var mı diye dediler ve gerçekleri görmeye başladılar.
 
Diğer konunuza baktım az önce 25 yaşındayım demişsiniz tıp 24 yaşında biter en erken siz hem okuyup hem çocuk mu büyüttünüz? Eşiniz baya Destek olmuş o zaman size!!! Tabi anlattıklarınız doğruysa
 

Benim eşim tam bir narsist, hava atmak için elinden geleni yapar, her zaman takım elbise giyer, hep şu kelimeyi söyler; görüntü rahatlıktan önde gelir bende. Bende de tam tersidir, rahatlık önde gelir.

Bende çok karmaşı halindeyim, boşanmak boşanmamak konusunda çok gelgitler yaşıyorum.
 
o kadaaaaar güzel anlatmışsınız kiii.yani baska lafa gerek yok


Ben azerinin canım ve 3.sınıfta evlendim.sizdekinden farklı.23 yasımda bitirdim ayrıca
 
sonanda sen ve konu sahibi, problemi bulmuşsunuz

eğitiminiz sizin kendinizi ve eşinizi analiz edebilmenizi sağlamış.

siz teşhisi koymuşsunuz ve tedavinize başlamışsınız.

eee konu sahibi de yapsın.

başlasın tedavisine.

Bakın ikinizde farkındasınız narsist kişiliklerin.

Bizim söylememize bile gerek yok.

Farketmeden kanınızı emmişler. Sizi öz güvensiz yapmışlar..

dışarda farklı içerde farklı


eee tamam işte...

farketmişsiniz.

peki ya bundan sonrası?

siz aylar sonra eşiniz yalvarsa affedecek misiniz? ( bir de aldatma vardı galiba sizde? )



Abbaa123 peki ya siz?

eşiniz kolunuzdan tutup kapıdan fırlatana kadar bekleyecek misiniz?

yada içten içe kendinize üzülüp, hayattan vazgeçip herşeye yarabbi şükür mü diyeceksiniz?

birşeyler yapın.

plan program yapın...





 
doktor olmadığına bahse girerim.
ben inanıyorum çünkü uzun zamandır tanıyorum arkadaşı
fotograflarını gördüm diplomasını aldığı zaman heyecanını paylaştığı anları yaşadım
yeni üye olarak görünüyor arkadaş ama eski üyelerden farklı sebeplerden dolayı yeni bir nick ile burda
sizleri de anlıyorum her gün burada sahte bir çok konu ve şahsiyete şahit oluyoruz
ama yinede sizin kurduğunuz cümle çok iddialı olmuş
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…