evet arkadasim zaten cok yorgunum doctora sordum normal dedi ikitane oldugu icin cok yoruyormus ama cok uyuyup duruyorum canim vede su mide bulantisi olmasa sabah basliyor aksama kadar burdaki herkezin tatmasi dilegiyle bu arada biz bugun 6+1 gunluguz
Bizler icin biraz daha itinali bir surec olcak ama bunada sukur.En yakin zamanda diger arkadaslarimizinda bebislerine kavusmasini diliyorum.
 
kac à tuttu seninkisi cek cumhuriyetinde
5600 eu uc transfer hakkıniz oluyor bizim aldigimiz pakette.biricide tutmazsa ikinci transfer 900 eu ucuncu transfer ucretsiz yapiliyor.daha uyguna veya yuksek paketlerde var.biz bu paketi tercih etmistik.
 
İnş bizimde tutar güzel sonuçlae alırız gerçekten çok zor bi süreç hem maddi olarak hem manevi bende Dünya Tüpe karar verdim hayırlısıyla poxitif olur inş
 
İnş bizimde tutar güzel sonuçlae alırız gerçekten çok zor bi süreç hem maddi olarak hem manevi bende Dünya Tüpe karar verdim hayırlısıyla poxitif olur inş
İnsallah ilk denemenizde tutar.Allah kimseyi bunlarin eline dusurmesin bizlerin maduriyetini firsata ceviren kan emici bunlar(butun merkezler ).Transfer sonrasi hergun bir bardak taze yada yuzde yuz hazir havucsuyu icin ben oyle yapmisti belki etkisi olmustur
 
Gerçektende öyle canım inş benimde bu sefer tutar başka neler tavsiye edebilirsin transfer sonrası ben ilkinde hiçbişey içmemiştim ilaçları kulllanmıştım sadece
 
Bizler icin biraz daha itinali bir surec olcak ama bunada sukur.En yakin zamanda diger arkadaslarimizinda bebislerine kavusmasini diliyorum.
Benim rahim kalinlasmadigi icin bir iki bitki cayi iciyordum bunun disinda hergun bir tatli kasigi kirilmis keten togumu ve bir tatli kasigi oguttugum corek otunu yogurda karistirip yiyordum bunu transferden bir gun oncesine kadar yaptim daha sonra biraktim.Daha onceki transferlerimde 12 gun genelini uzanarak cok az harek ediyordum.Bu transferimde temizlik yemek gunluk hayatda yaptigim seyleri kendimi cok yormadan yaptim.Tutmiycagini dusundugumden olsa gerek (rahim 6 mm oldugundan )daha rahat davraniyordum.En onemlisi olacagina inanip pozitif dusunme.İnsallah anne olma mucadelesi veren butun kadinlar mukafatini kucaklarina alirlar.
 
Bu haberi belki okumuşsunuzdur ama tekrar paylaşıyorum çünkü bu istismara cok açık bir olay ve siz onlara güvenirken onlar sizi suistimal edebilir. Eger benim çocuğum olursa ilk işim DNA testi yaptırmak olacak.
Aşağıdaki olay hsngi merkezde oldu bilmiyorum.

KKTC'de İngiliz kadına tüp bebek şoku

Kürtaj skandalı ile çalkanan KKTC'de tüp bebek alanında da usülsüzlüklerin yapıldığı öne sürülürken, KKTC'de tüp bebek yöntemi ile üçüz çocuk sahibi olan İngiliz kadın D.B'nin yaşadıkları bu kadarı olmaz dedirtti.29 Şubat 2016 08:41:00

Star Kıbrıs Gazetesi'nden Suna Erden'in haberine göre, KKTC'de Tüp bebek yöntemi ile anne olan İngiliz D.B isimli bir kadının bilgisi dışında kendisine uygulama yapıldığı iddia edildi ve kadının Sağlık Bakanlığı'na başvuruda bulunduğu öğrenildi.

Dava çamaya hazırlanan ve avukatları aracılığı ile şikayet dilekçesini Sağlık Bakanlığı'na ileten D.B'nin başından şunların geçtiği öne sürüldü.

“Bekar olan 32 yaşındaki D.B isimli kadın, Ekim ayı başlarında 2013 tarihinde KKTC'deki bir tüp bebek merkezine başvurup, tüp bebek yapma talebinde bulundu.

D.B, Amerika'da bulunan dünyanın en iyi sperm bankası ve Fud and Drug Administration (FUD) onayı ile ilgili devletlerden alınmış gerekli tüm ruhsatlara ve izinlere sahip olan, ayrıca diğer ülkelere sperm ihraç etmek için gerekli tüm koşulları yerine getiren X.C şirketinden sperm aldı. D.B'nin satın aldığı sperm, KKTC'deki söz konusu tüp bebek merkez ile X.C şirketi arasındaki imzalı anlaşma uyarınca, tüp bebek merkezi yetkilileri aracılığı ile Limasol üzerinden KKTC'ye getirildi.

KKTC vatandaşı donör tavsiyesi

İngiltere'den KKTC'ye gelen D.B, işlemleri başlatmak için anlaştığı tüp bebek merkezine gitti.

Spermi X.C'den D.B, embriyo işleminde kendi yumurtasının kullanılmasını istedi. Hastane doktorları, kendisinden sağlıklı yumurta çıkmaması durumunda kullanılmak üzere bir donörden yumurta toplanılması için tavsiyede bulundu. D.B, bir sorun çıkması halinde destek tedavi olsun diye, kendisine tavsiye edilen donörler arasından, KKTC vatandaşı, 20 yaşındaki ve kendisi ile aynı kan grubuna sahip bir kadına ait yumurtanın kullanılmasını istedi. Yapılan tedavi ve uygulamalar sonucunada hastane yetkilileri, 21 Ekim 2013 tarihinde D.B'den 2 adet sağlıklı yumurta ve 20 yaşındaki donörden 12 adet yumurta aldı. Hastane yetkilileri, 23 Ekim 2013 tarihinde D.B ile iletişime geçerek, kendisinden alınan 2 yumurta ve donöre ait birçok yumurta ile seçilmiş dölleme işlemlerinin başarıyla yapıldığı bilgisini verdi.

NE SÖYLENDİ, NE YAPILDI?

D.B, 24 Ekim 2013 tarihinde döllenmiş embriyoların kendisine aşılanması için söz konusu tüp bebek merkezine gitti. D.B'ye kendisinden alınan 2 yumurta ile oluşturulmuş embriyo ile donörden alınan yumurta ile oluşturulmuş 1 embriyonun aşılanması gerektiği yönünde bilgi verildi. Ancak D.B, sadece kendisine ait embriyonun kullanılmasını istese de hastane yetkilileri başarısızlık şansının azalması ve destekleyici olması gerektiği konusunda D.B'yi ikna etti. tüm bunların ardından D.B'ye ait olduğu söylenen 2 embriyo ve 1 donör embriyosu aşı edildi.

Hayatı pahasına üçüzde ısrar etti

Aşılama işleminin ardından D.B ülkesine döndü ve tedavi sonucunu beklemeye başladı. Üç haftalık bir bekleyişten sonra D.B üçüz çocuğa hamile kaldığını öğrendi. Üç bebekten ikisinin kendisine ait olduğunu düşünen D.B, İngiltere'deki doktorların hamilelikte riskler olduğunu söylemesine rağmen üçüz hamileliğe devam etme kararı aldı.

Çocukları kendisinden sandı

Tüm bu çileli sürecin ardından, erken doğum yaparak İngiltere'de 18 Mayıs 2014'te üç erkek çocuk dünyaya getiren D.B, erken doğum dolayısıyla bebeğe kan verilmesi zorundalığı ile karşılaştı.

Ancak iki bebeğin kan grubu incelendiğinde korkunç gerçek ortaya çıktı. Bebeklerde belirlenen iki kan grubu sonuçları, çocukların ne kendisinden, ne aynı kan grubundan seçtiği donörden ne de seçtiği spermden olmadığını ortaya çıkardı.

Bebeklerin kendi seçtiği sperm ve donörlerden olmadığını öğrenen ve şok geçiren D.B, hastan yetkilileri ile temasa geçti. Hastane yetkilileri, ilk etapta 20 yaşındaki donörden alınan bir embriyonun üçe bölündüğünü söyledi. Hastanenin açıklamasına göre, bir yumurtanın üçe bölünmesi sonucu oluşan hamilelik sonucu tek yumurta üçüzü olması gerekiyordu. Ancak çocuklar tek yumurta üçüzü değildi. Hastane ile tekrar iletişime geçen D.B, 20 yaşındaki donörden bir değil 3 embriyo ve kendisinden 2 embriyo olmak üzere toplam 5 embriyo aşılandığını söyledi.

Dava açmaya hazırlanıyor

D.B daha sonra hastane yetkilileri ile defalarca iletişime geçmeye çalışsa da başarılı olamadı.

Bilgisi dışında hiç bilmediği kişilere ait embriyoların kendisine aşılandığını, psikolojisinin bozulduğunu maddi manevi zarara uğradığını savunan D.B avukatları aracılığı ile KKTC Sağlık Bakanlığı'na başvurdu. Dava açmaya hazırlanan D.B, 2015 yılında KKTC makamlarına yaptığı başvuruda, hastaneden tedavi süresince tutulan kayıtları, gerçek donörün kim olduğunu bilmek istediğini talep etti. D.B'nin hastaneye tazminat davası açacağı belirtildi.
 
Bu haberi belki okumuşsunuzdur ama tekrar paylaşıyorum çünkü bu istismara cok açık bir olay ve siz onlara güvenirken onlar sizi suistimal edebilir. Eger benim çocuğum olursa ilk işim DNA testi yaptırmak olacak.
Aşağıdaki olay hsngi merkezde oldu bilmiyorum.

KKTC'de İngiliz kadına tüp bebek şoku

Kürtaj skandalı ile çalkanan KKTC'de tüp bebek alanında da usülsüzlüklerin yapıldığı öne sürülürken, KKTC'de tüp bebek yöntemi ile üçüz çocuk sahibi olan İngiliz kadın D.B'nin yaşadıkları bu kadarı olmaz dedirtti.29 Şubat 2016 08:KK4:00

Star Kıbrıs Gazetesi'nden Suna Erden'in haberine göre, KKTC'de Tüp bebek yöntemi ile anne olan İngiliz D.B isimli bir kadının bilgisi dışında kendisine uygulama yapıldığı iddia edildi ve kadının Sağlık Bakanlığı'na başvuruda bulunduğu öğrenildi.

Dava çamaya hazırlanan ve avukatları aracılığı ile şikayet dilekçesini Sağlık Bakanlığı'na ileten D.B'nin başından şunların geçtiği öne sürüldü.

“Bekar olan 32 yaşındaki D.B isimli kadın, Ekim ayı başlarında 2013 tarihinde KKTC'deki bir tüp bebek merkezine başvurup, tüp bebek yapma talebinde bulundu.

D.B, Amerika'da bulunan dünyanın en iyi sperm bankası ve Fud and Drug Administration (FUD) onayı ile ilgili devletlerden alınmış gerekli tüm ruhsatlara ve izinlere sahip olan, ayrıca diğer ülkelere sperm ihraç etmek için gerekli tüm koşulları yerine getiren X.C şirketinden sperm aldı. D.B'nin satın aldığı sperm, KKTC'deki söz konusu tüp bebek merkez ile X.C şirketi arasındaki imzalı anlaşma uyarınca, tüp bebek merkezi yetkilileri aracılığı ile Limasol üzerinden KKTC'ye getirildi.

KKTC vatandaşı donör tavsiyesi

İngiltere'den KKTC'ye gelen D.B, işlemleri başlatmak için anlaştığı tüp bebek merkezine gitti.

Spermi X.C'den D.B, embriyo işleminde kendi yumurtasının kullanılmasını istedi. Hastane doktorları, kendisinden sağlıklı yumurta çıkmaması durumunda kullanılmak üzere bir donörden yumurta toplanılması için tavsiyede bulundu. D.B, bir sorun çıkması halinde destek tedavi olsun diye, kendisine tavsiye edilen donörler arasından, KKTC vatandaşı, 20 yaşındaki ve kendisi ile aynı kan grubuna sahip bir kadına ait yumurtanın kullanılmasını istedi. Yapılan tedavi ve uygulamalar sonucunada hastane yetkilileri, 21 Ekim 2013 tarihinde D.B'den 2 adet sağlıklı yumurta ve 20 yaşındaki donörden 12 adet yumurta aldı. Hastane yetkilileri, 23 Ekim 2013 tarihinde D.B ile iletişime geçerek, kendisinden alınan 2 yumurta ve donöre ait birçok yumurta ile seçilmiş dölleme işlemlerinin başarıyla yapıldığı bilgisini verdi.

NE SÖYLENDİ, NE YAPILDI?

D.B, 24 Ekim 2013 tarihinde döllenmiş embriyoların kendisine aşılanması için söz konusu tüp bebek merkezine gitti. D.B'ye kendisinden alınan 2 yumurta ile oluşturulmuş embriyo ile donörden alınan yumurta ile oluşturulmuş 1 embriyonun aşılanması gerektiği yönünde bilgi verildi. Ancak D.B, sadece kendisine ait embriyonun kullanılmasını istese de hastane yetkilileri başarısızlık şansının azalması ve destekleyici olması gerektiği konusunda D.B'yi ikna etti. tüm bunların ardından D.B'ye ait olduğu söylenen 2 embriyo ve 1 donör embriyosu aşı edildi.

Hayatı pahasına üçüzde ısrar etti

Aşılama işleminin ardından D.B ülkesine döndü ve tedavi sonucunu beklemeye başladı. Üç haftalık bir bekleyişten sonra D.B üçüz çocuğa hamile kaldığını öğrendi. Üç bebekten ikisinin kendisine ait olduğunu düşünen D.B, İngiltere'deki doktorların hamilelikte riskler olduğunu söylemesine rağmen üçüz hamileliğe devam etme kararı aldı.

Çocukları kendisinden sandı

Tüm bu çileli sürecin ardından, erken doğum yaparak İngiltere'de 18 Mayıs 2014'te üç erkek çocuk dünyaya getiren D.B, erken doğum dolayısıyla bebeğe kan verilmesi zorundalığı ile karşılaştı.

Ancak iki bebeğin kan grubu incelendiğinde korkunç gerçek ortaya çıktı. Bebeklerde belirlenen iki kan grubu sonuçları, çocukların ne kendisinden, ne aynı kan grubundan seçtiği donörden ne de seçtiği spermden olmadığını ortaya çıkardı.

Bebeklerin kendi seçtiği sperm ve donörlerden olmadığını öğrenen ve şok geçiren D.B, hastan yetkilileri ile temasa geçti. Hastane yetkilileri, ilk etapta 20 yaşındaki donörden alınan bir embriyonun üçe bölündüğünü söyledi. Hastanenin açıklamasına göre, bir yumurtanın üçe bölünmesi sonucu oluşan hamilelik sonucu tek yumurta üçüzü olması gerekiyordu. Ancak çocuklar tek yumurta üçüzü değildi. Hastane ile tekrar iletişime geçen D.B, 20 yaşındaki donörden bir değil 3 embriyo ve kendisinden 2 embriyo olmak üzere toplam 5 embriyo aşılandığını söyledi.

Dava açmaya hazırlanıyor

D.B daha sonra hastane yetkilileri ile defalarca iletişime geçmeye çalışsa da başarılı olamadı.

Bilgisi dışında hiç bilmediği kişilere ait embriyoların kendisine aşılandığını, psikolojisinin bozulduğunu maddi manevi zarara uğradığını savunan D.B avukatları aracılığı ile KKTC Sağlık Bakanlığı'na başvurdu. Dava açmaya hazırlanan D.B, 2015 yılında KKTC makamlarına yaptığı başvuruda, hastaneden tedavi süresince tutulan kayıtları, gerçek donörün kim olduğunu bilmek istediğini talep etti. D.B'nin hastaneye tazminat davası açacağı belirtildi.
Ne yaptiklarini bilemiyoruz malesef tamamen onlarin vicdanina kalmisiz güvenmekten başka çaremiz de yok Allah karşimiza iyi insanlar çıkarsin ben daha yeni donasyon yaptirdim ve negatif sonuç aldım en iyi kalite embriyolar neden tutmaz bilemiyorum aklimda cevapsiz sorular
 
Ne yaptiklarini bilemiyoruz malesef tamamen onlarin vicdanina kalmisiz güvenmekten başka çaremiz de yok Allah karşimiza iyi insanlar çıkarsin ben daha yeni donasyon yaptirdim ve negatif sonuç aldım en iyi kalite embriyolar neden tutmaz bilemiyorum aklimda cevapsiz sorular
 
Bu haberi belki okumuşsunuzdur ama tekrar paylaşıyorum çünkü bu istismara cok açık bir olay ve siz onlara güvenirken onlar sizi suistimal edebilir. Eger benim çocuğum olursa ilk işim DNA testi yaptırmak olacak.
Aşağıdaki olay hsngi merkezde oldu bilmiyorum.

KKTC'de İngiliz kadına tüp bebek şoku

Kürtaj skandalı ile çalkanan KKTC'de tüp bebek alanında da usülsüzlüklerin yapıldığı öne sürülürken, KKTC'de tüp bebek yöntemi ile üçüz çocuk sahibi olan İngiliz kadın D.B'nin yaşadıkları bu kadarı olmaz dedirtti.29 Şubat 2016 08:KK4:00

Star Kıbrıs Gazetesi'nden Suna Erden'in haberine göre, KKTC'de Tüp bebek yöntemi ile anne olan İngiliz D.B isimli bir kadının bilgisi dışında kendisine uygulama yapıldığı iddia edildi ve kadının Sağlık Bakanlığı'na başvuruda bulunduğu öğrenildi.

Dava çamaya hazırlanan ve avukatları aracılığı ile şikayet dilekçesini Sağlık Bakanlığı'na ileten D.B'nin başından şunların geçtiği öne sürüldü.

“Bekar olan 32 yaşındaki D.B isimli kadın, Ekim ayı başlarında 2013 tarihinde KKTC'deki bir tüp bebek merkezine başvurup, tüp bebek yapma talebinde bulundu.

D.B, Amerika'da bulunan dünyanın en iyi sperm bankası ve Fud and Drug Administration (FUD) onayı ile ilgili devletlerden alınmış gerekli tüm ruhsatlara ve izinlere sahip olan, ayrıca diğer ülkelere sperm ihraç etmek için gerekli tüm koşulları yerine getiren X.C şirketinden sperm aldı. D.B'nin satın aldığı sperm, KKTC'deki söz konusu tüp bebek merkez ile X.C şirketi arasındaki imzalı anlaşma uyarınca, tüp bebek merkezi yetkilileri aracılığı ile Limasol üzerinden KKTC'ye getirildi.

KKTC vatandaşı donör tavsiyesi

İngiltere'den KKTC'ye gelen D.B, işlemleri başlatmak için anlaştığı tüp bebek merkezine gitti.

Spermi X.C'den D.B, embriyo işleminde kendi yumurtasının kullanılmasını istedi. Hastane doktorları, kendisinden sağlıklı yumurta çıkmaması durumunda kullanılmak üzere bir donörden yumurta toplanılması için tavsiyede bulundu. D.B, bir sorun çıkması halinde destek tedavi olsun diye, kendisine tavsiye edilen donörler arasından, KKTC vatandaşı, 20 yaşındaki ve kendisi ile aynı kan grubuna sahip bir kadına ait yumurtanın kullanılmasını istedi. Yapılan tedavi ve uygulamalar sonucunada hastane yetkilileri, 21 Ekim 2013 tarihinde D.B'den 2 adet sağlıklı yumurta ve 20 yaşındaki donörden 12 adet yumurta aldı. Hastane yetkilileri, 23 Ekim 2013 tarihinde D.B ile iletişime geçerek, kendisinden alınan 2 yumurta ve donöre ait birçok yumurta ile seçilmiş dölleme işlemlerinin başarıyla yapıldığı bilgisini verdi.

NE SÖYLENDİ, NE YAPILDI?

D.B, 24 Ekim 2013 tarihinde döllenmiş embriyoların kendisine aşılanması için söz konusu tüp bebek merkezine gitti. D.B'ye kendisinden alınan 2 yumurta ile oluşturulmuş embriyo ile donörden alınan yumurta ile oluşturulmuş 1 embriyonun aşılanması gerektiği yönünde bilgi verildi. Ancak D.B, sadece kendisine ait embriyonun kullanılmasını istese de hastane yetkilileri başarısızlık şansının azalması ve destekleyici olması gerektiği konusunda D.B'yi ikna etti. tüm bunların ardından D.B'ye ait olduğu söylenen 2 embriyo ve 1 donör embriyosu aşı edildi.

Hayatı pahasına üçüzde ısrar etti

Aşılama işleminin ardından D.B ülkesine döndü ve tedavi sonucunu beklemeye başladı. Üç haftalık bir bekleyişten sonra D.B üçüz çocuğa hamile kaldığını öğrendi. Üç bebekten ikisinin kendisine ait olduğunu düşünen D.B, İngiltere'deki doktorların hamilelikte riskler olduğunu söylemesine rağmen üçüz hamileliğe devam etme kararı aldı.

Çocukları kendisinden sandı

Tüm bu çileli sürecin ardından, erken doğum yaparak İngiltere'de 18 Mayıs 2014'te üç erkek çocuk dünyaya getiren D.B, erken doğum dolayısıyla bebeğe kan verilmesi zorundalığı ile karşılaştı.

Ancak iki bebeğin kan grubu incelendiğinde korkunç gerçek ortaya çıktı. Bebeklerde belirlenen iki kan grubu sonuçları, çocukların ne kendisinden, ne aynı kan grubundan seçtiği donörden ne de seçtiği spermden olmadığını ortaya çıkardı.

Bebeklerin kendi seçtiği sperm ve donörlerden olmadığını öğrenen ve şok geçiren D.B, hastan yetkilileri ile temasa geçti. Hastane yetkilileri, ilk etapta 20 yaşındaki donörden alınan bir embriyonun üçe bölündüğünü söyledi. Hastanenin açıklamasına göre, bir yumurtanın üçe bölünmesi sonucu oluşan hamilelik sonucu tek yumurta üçüzü olması gerekiyordu. Ancak çocuklar tek yumurta üçüzü değildi. Hastane ile tekrar iletişime geçen D.B, 20 yaşındaki donörden bir değil 3 embriyo ve kendisinden 2 embriyo olmak üzere toplam 5 embriyo aşılandığını söyledi.

Dava açmaya hazırlanıyor

D.B daha sonra hastane yetkilileri ile defalarca iletişime geçmeye çalışsa da başarılı olamadı.

Bilgisi dışında hiç bilmediği kişilere ait embriyoların kendisine aşılandığını, psikolojisinin bozulduğunu maddi manevi zarara uğradığını savunan D.B avukatları aracılığı ile KKTC Sağlık Bakanlığı'na başvurdu. Dava açmaya hazırlanan D.B, 2015 yılında KKTC makamlarına yaptığı başvuruda, hastaneden tedavi süresince tutulan kayıtları, gerçek donörün kim olduğunu bilmek istediğini talep etti. D.B'nin hastaneye tazminat davası açacağı belirtildi.
 
Ne kadar acı,ne yazıkki kapalı kapılar arkasında ne yaptıkları muamma,vicdanlarına kalmış,o kadar yüksek maliyette bir tedavi yöntemi buna rağmen senin isteklerin göz ardı ediliyor....Çocuk oyuncağımı bu sonuçta bi canlıyı dünyaya getireceksin,o kadın şimdi bu çocukları nasıl benimseyecek üstelik psikolojiside bozulmuş....Tedavim esnasında benim bu tarz kaygılarım hep oldu yumurta zaten bize ait değil ,acaba eşimin spermleri başkasıyla karıştırılırmı diye düşündüm durdum ,bunu sesli dilede getirdim ama böyle bi karışıklığın söz konusu olmayacağı söylendi...Hava civa,laf işte bal gibide oluyormuş,hemde bilinçli yapmışlar
 
hayirli hap kulaniyorum dun gece acildeydim resm'en kirmizi kan bosaldi bakti laroche bebekler iyi ama kan pihtisi dusurursen kork dediler gece eve geldi koca bir kan pihtisi ne yapmaliyim kizlar lutfen

doktoru ara hemen durumunu anlat bakalım ne dicek.
kanı kesmek için iğne vericektir.
hemen ara zehra hnm
 
Ne kadar acı,ne yazıkki kapalı kapılar arkasında ne yaptıkları muamma,vicdanlarına kalmış,o kadar yüksek maliyette bir tedavi yöntemi buna rağmen senin isteklerin göz ardı ediliyor....Çocuk oyuncağımı bu sonuçta bi canlıyı dünyaya getireceksin,o kadın şimdi bu çocukları nasıl benimseyecek üstelik psikolojiside bozulmuş....Tedavim esnasında benim bu tarz kaygılarım hep oldu yumurta zaten bize ait değil ,acaba eşimin spermleri başkasıyla karıştırılırmı diye düşündüm durdum ,bunu sesli dilede getirdim ama böyle bi karışıklığın söz konusu olmayacağı söylendi...Hava civa,laf işte bal gibide oluyormuş,hemde bilinçli yapmışlar
Kıbrıs kuralın kaydin olmadığı bir ülke, Türkiye’den baska kimseye legal sorumlulugu yok gibi ama Türkiye ile olan ilişkisi de menfaatler ayarlanarak dengelenmis. Örneğin kumar turkiyede yasak kibrista serbest, donasyon Türkiye’de yasak Kibrista serbest. Türkiye guya böylelikle kendini temize cikarip kendi tasvip etmediği şeylere Kibrista izin veriyor, kibris da bundan kar sagliyor. Karşılıklı menfaat yani. Bunun yansıra kayıt kuyut yok, nasıl denk gelirse. Tabi bu ingiliz hanimdan essek yukuyle para aldıkları icin riske etmenek adına kapali kapilar ardinda het usulsüzlugu yapmislar. Birçoğunuzun hemfikir olacagi gibi çoğunu ln ahlak adalet anlayışı yok.
Ama hic degilse bir parça gozdagi vermek adına hangi merkez olursa olsun, bakin ben çocuk digunca DNA yaptiracagim ona gore diye söylerseniz, belki merkez 'ya bunlar ilerde başarısı olmasın bize'' diye böyle gayri insani ve ahlaki olaylara girmekten cekinir.
 
Back
X