Alkolden kurtaramayacağımı biliyorum.ben ne yapmalıyım.

Çok sevindim adına.. Dün itibarı ile davayı açtım. Gerekli yazışmalardan sonra duruşma tarihi verilecek. Hayırlısıyla kurtulacağım inşallah. Bu zor süreci kolaylıkla atlatırım inşallah..
inşallah Allah yardımcın olsun
kocanın yanı sıra bide o lanet ailelerini çekmek insanı canından bezdirir
 
inşallah Allah yardımcın olsun
kocanın yanı sıra bide o lanet ailelerini çekmek insanı canından bezdirir

Evet maalesef. Bir de onlar var tabi ki. Yazlıkta o ruh hastası kayınvalide ile kaldığımız günler geldi aklıma. Sırf onu hoş tutmak için türlü türlü yalaka hareketler yapmaya zorlanmak da çok kötüydü. Olsun yeter ki kocam mutlu olsundu. Ama hepsi boşmuş. Hiç mutlu olmadı ki...
 
Konuyu 4 yıl önce açmışsınız ama boşanma davası açmaya ancak cesaret edebilmişsiniz... Üstelik 10 yıllık evlisiniz ve evliliğinizin ilk zamanlarında başlamış bu sorunlar.

Benim anlamadığım, iyi kötü bir iş sahibi olan kadın nasıl olur da bu korkunç hayata bunca zaman katlanır? Niçin boşanmak için illa ailesinin desteğini bekler? Nasıl olur da kendi rızası dışında bir çocuk (hatta iki tane) dünyaya getirir?

Yani anlamak mümkün değil... Koskoca 10 yıl, içip içip sizi ve çocuklarınızı taciz eden, şiddet uygulayan bir adamla yaşamışsınız. Ben bu noktada sizi de suçlu buldum. Umarım bundan sonra da cesaretiniz kırılmadan yolunuza devam eder ve çocuklarınızı layığıyla büyütürsünüz.
 
Konuyu 4 yıl önce açmışsınız ama boşanma davası açmaya ancak cesaret edebilmişsiniz... Üstelik 10 yıllık evlisiniz ve evliliğinizin ilk zamanlarında başlamış bu sorunlar.

Benim anlamadığım, iyi kötü bir iş sahibi olan kadın nasıl olur da bu korkunç hayata bunca zaman katlanır? Niçin boşanmak için illa ailesinin desteğini bekler? Nasıl olur da kendi rızası dışında bir çocuk (hatta iki tane) dünyaya getirir?

Yani anlamak mümkün değil... Koskoca 10 yıl, içip içip sizi ve çocuklarınızı taciz eden, şiddet uygulayan bir adamla yaşamışsınız. Ben bu noktada sizi de suçlu buldum. Umarım bundan sonra da cesaretiniz kırılmadan yolunuza devam eder ve çocuklarınızı layığıyla büyütürsünüz.

Ne deseniz haklısınız... Mantık çerçevesi içinde bakılınca evet beklememeliydim bunca zaman. Ama bunların altında yatan bazı nedenler vardı. En başta dul kalma ihtimali. Benim için toplumun ne düşündüğü çokta önemli değil ama ailem için çok önemli. O kadar önemliydi ki daha ben nişanlıyken eşimin yaptığı bir hareketten rahatsız olmuş babama nişanı atmak istediğimi de söylemiştim. Bana verdiği yanıt: 'davetiyeler dağıtıldı bunun için artık çok geç.' Ben de illa ki babam benim için benden daha iyi düşünüyordur ben gereksiz yere büyüttüm bu durumu diye düşünmüştüm.
Aman bu kız dul kalırsa düşman akrabalar sevinir... Zaten bekarken okuduğum halde bile kendi yanında çalıştırılmaya işte bu düşman akrabalar sevinmesin diye zorlanmıştım. Aaa ne derler babasının işi varken gitmiş yabancı yerlerde çalışıyor derlermiş. Bakar mısınız baskıya.

Evet ben neden bekledim. Ben kendimi sevmiyormuşum. Bunu yeni anladım. Çocukken babamdan yediğim dayaklar sonucu olsa gerek bu. Ne çocuğu en son 21 yaşındaydım dayak yediğimde. Hem de şirkette ve 3-5 kişinin gözü önünde. Rezil olmuştum ve çok utanmıştım. Buradan da şöyle bir sonuç çıkarıyorum, dayak yiyerek büyüyen çocuklar itaatkar, özgüvensiz ve pasif oluyor tıpkı ben gibi :KK43: Baskıcı babası ne derse evet o herşeyi benden daha iyi biliyor diye düşünüyor...
 
Ne deseniz haklısınız... Mantık çerçevesi içinde bakılınca evet beklememeliydim bunca zaman. Ama bunların altında yatan bazı nedenler vardı. En başta dul kalma ihtimali. Benim için toplumun ne düşündüğü çokta önemli değil ama ailem için çok önemli. O kadar önemliydi ki daha ben nişanlıyken eşimin yaptığı bir hareketten rahatsız olmuş babama nişanı atmak istediğimi de söylemiştim. Bana verdiği yanıt: 'davetiyeler dağıtıldı bunun için artık çok geç.' Ben de illa ki babam benim için benden daha iyi düşünüyordur ben gereksiz yere büyüttüm bu durumu diye düşünmüştüm.
Aman bu kız dul kalırsa düşman akrabalar sevinir... Zaten bekarken okuduğum halde bile kendi yanında çalıştırılmaya işte bu düşman akrabalar sevinmesin diye zorlanmıştım. Aaa ne derler babasının işi varken gitmiş yabancı yerlerde çalışıyor derlermiş. Bakar mısınız baskıya.

Evet ben neden bekledim. Ben kendimi sevmiyormuşum. Bunu yeni anladım. Çocukken babamdan yediğim dayaklar sonucu olsa gerek bu. Ne çocuğu en son 21 yaşındaydım dayak yediğimde. Hem de şirkette ve 3-5 kişinin gözü önünde. Rezil olmuştum ve çok utanmıştım. Buradan da şöyle bir sonuç çıkarıyorum, dayak yiyerek büyüyen çocuklar itaatkar, özgüvensiz ve pasif oluyor tıpkı ben gibi :KK43: Baskıcı babası ne derse evet o herşeyi benden daha iyi biliyor diye düşünüyor...
Evet gerçekten çok acı... Baba çok önemli bir figür insanın hayatında. Siz gerçekten şanssızmışsınız ki dört bir yandan baskılanıp sıkıştırılmışsınız. Fakat şimdi her şeyin farkındasınız. Artık büyüdünüz ve ne bir babaya ne de kocaya ihtiyacınız var. Ben bir sürü kadın tanıyorum çalışan ve çocuklarına hem annelik hem babalık eden. Hepsi de çok güçlü, bağımsız kadınlar. İnanın siz de yapabilirsiniz ve o zaman çocuklarınız size adeta taparlar. Onlara gücünüz ve cesaretinizle bir rol model olun. Onlara güven aşılayın. Olumlu düşünün. Yeniden doğduğunuzu düşünün. Hayat çok güzel, ancak kendinize sahip çıkmanız gerek.
Kendinizi ifade ediş tarzınızdan eğitimli ve zeki olduğunuz zaten anlaşılıyor. Korktuğunuz anlarda şunu söyleyin: "Şimdiye kadar yaşadığım şey hayat değildi, ne kaybedebilirim ki? Kaybedecek neyim var?" Bir açıldıktan sonra devamı gelecek ve bir bakmışsınız bir süre sonra inanamayacaksınız bunca yıl yaşadıklarınıza, hepsi rüya gibi gelecek. Sadece cesaret... Bir de nacizane önerim, çocuklarınız üniversiteye gidene kadar bir daha evlenmeyin.

İyi şanslar diliyorum.
 
Evet gerçekten çok acı... Baba çok önemli bir figür insanın hayatında. Siz gerçekten şanssızmışsınız ki dört bir yandan baskılanıp sıkıştırılmışsınız. Fakat şimdi her şeyin farkındasınız. Artık büyüdünüz ve ne bir babaya ne de kocaya ihtiyacınız var. Ben bir sürü kadın tanıyorum çalışan ve çocuklarına hem annelik hem babalık eden. Hepsi de çok güçlü, bağımsız kadınlar. İnanın siz de yapabilirsiniz ve o zaman çocuklarınız size adeta taparlar. Onlara gücünüz ve cesaretinizle bir rol model olun. Onlara güven aşılayın. Olumlu düşünün. Yeniden doğduğunuzu düşünün. Hayat çok güzel, ancak kendinize sahip çıkmanız gerek.
Kendinizi ifade ediş tarzınızdan eğitimli ve zeki olduğunuz zaten anlaşılıyor. Korktuğunuz anlarda şunu söyleyin: "Şimdiye kadar yaşadığım şey hayat değildi, ne kaybedebilirim ki? Kaybedecek neyim var?" Bir açıldıktan sonra devamı gelecek ve bir bakmışsınız bir süre sonra inanamayacaksınız bunca yıl yaşadıklarınıza, hepsi rüya gibi gelecek. Sadece cesaret... Bir de nacizane önerim, çocuklarınız üniversiteye gidene kadar bir daha evlenmeyin.

İyi şanslar diliyorum.

Çok teşekkür ederim moral aşılayıcı yazınız için. Maalesef şanstan nasibimi alamamışım bunca yıl. Evet büyüdüm 38 yaşında, ama büyüdüm. Bu aşamada dediğiniz gibi çocuklarım önemli olan.. Onları, hasara uğramış ruhlarını onarmak..

Tek ihtiyacım biraz zaman.. Ne kadar sürer bilemiyorum ama kendimi de onarmam gerekecek. Yaşanmış bunca değersiz yılı bundan sonraki hayatımda yaşanacaklarla değerli bir hale sokabilmek.. Evlenmek mi? Mümkün mü. Böyle bir evlilikten sonra kimlere güvenebilirim ki......
 
X