Çalışan kadın ev kadınına, ev kadını çalışan kadına karşı...

çiçek64

Popüler Üye
Kayıtlı Üye
13 Haziran 2008
807
4
41
Bir sitede Betül Arslancan isimli bir yazarın yazısı ben okudum çok hoşuma gitti ve sizlerle paylaşmak istedim.

Okuyun bakalım siz hangi kategoridesiniz ve şikayetleriniz neler? a.s.


Çalışan kadının iç sesi ve ev kadını hakkındaki düşünceleri:

İlkokul birinci sınıftan bu yana sabahın erken saatlerinde evden çıkıp, servise binip, bir yerlere gidiyorum. Hayatımın üçte ikisi okulda, üçte biri de iş yaşamında geçti. Karlı bir günde pencere kenarında kahve içmeye, yani evimin sıcaklığına hasretim. Şöyle zengin bir koca bulamadım ki, biraz rölantide yaşayayım hayatımı. Hep çalışmak, hep çabalamak zorundayım.

Ev kadını olmak ne büyük bir lüks kim bilir.

Eğer ev kadını olsaydım;

Dilediğim an yan gelir yatar, dilediğim zaman yemek yapardım. O gün biraz kafam mı bozuk, "boşveeeer" der, komşuya kahveye giderdim. Çocuklarımı okula gönderdim mi, evimin tek efendisi ben olurdum.

Marketten ıspanak almaya gitmek, o günün programı olurdu. Zamanın efendisi olurdum ne de olsa. Bütün gün benim olurdu. Acele etmeme, öğle tatilinde market alışverişi yapmama, iş çıkışı koşa koşa kaş aldırmama gerek kalmazdı. Çocuğumun ne yediğini, ne giydiğini, ilaçlarını içip içmediğini, kakasının rengini bir başkasından duymama gerek kalmazdı. İki toplantı arası telefona sarılıp, yarın gidilecek doktor randevusunu organize etmek zorunda kalmazdım.

Kocamın ay sonunda getirdiği paraya razı olurdum. Belki de zaten hepimize yetiyor olurdu bu aylık. Hele bir de arabam varsa altımda, değmeyin keyfime. Bu kuaför senin, bu sinema benim gezer dururdum. Para nasıl kazanılıyormuş diye düşünmeden harcamak ne büyük bir ayrıcalık olurdu.

Çocuğum olunca "efendi"liğim katlanarak büyürdü, eğer ev kadını olsaydım. Biraz emzirir, biraz uyurdum. Biraz ütü yapar, biraz uyurdum. Ben yan gelip yattıkça, birileri benim arkamı toplardı nasıl olsa.

Her daim çocuğumun yanında olabilirdim. Hasta olduğu günlerde, o günkü "kahve" programımı iptal etmem yeterli olurdu. Özel izin belgeleri alıp, amirime onaylatmak zorunda kalmazdım. Kimseye hesap vermezdim.

Eğer ev kadını olsaydım,

Çalıştığım ve çocuğumdan ayrılmak zorunda kaldığım için psikolojik baskı altına alınmazdım. Oğlumun beni özlediği anlarda "Annem beni hep bırakıp gidiyor" sözlerini gereğinden fazla ciddiye alıp, "hakkında şikayet var" diyerek sinirlerimi yıpratanlara meydan okuyabilirdim.

Ev kadınları, bayram sabahında, kendi yaptıkları cevizli kadayıfı misafirlerine ikram ederken, ben evimi taşıyor olmazdım. Her bir tatil gününü, bir şeyler halletmek için bir fırsat olarak görmez, bizi anlamayıp hep kendi kapılarının çalınması bekleyenlere böyle uyuz olmazdım.

Eğer ev kadını olsaydım,

Dünyanın efendisi, evimin kraliçesi olurdum.

Ev kadınının iç sesi ve çalışan kadın hakkındaki düşünceleri:

Okul bittiği günden beri yan gelip yatıyorum. Yat, yat, yat. Nereye kadar? Kilolarım gitmek bilmiyor. Popom nasıl da büyüdü.

Bir can sıkıntısı, bir iç patlaması yaşıyorum ki sormayın.

Dağ gibi ütü var beni bekleyen. Elim kalkmıyor, gözüm açılmıyor. Esneye esneye akşamı ediyorum. Çocuk gürültüsü de cabası.

Bir gün üst komşuma, bir gün alt komşuma gitmekten de sıkıldım. Her gün aynı muhabbet.

Eğer çalışıyor olsaydım, hayatta bir amacım olurdu. Çocuk doğurmak ve ev işleri yapmaktan öte bir amaç. Kendim için var olduğumu hissederdim o zaman. Sabahları uyanmak için bir sebebim olurdu. Her gün "Acaba bugün ne giysem?" diye düşünürdüm. Kendime yeni giysiler alır, keyifle alışveriş yapardım.

Gündüz evden uzaklaşmak bana iyi gelirdi. Bütün gün bahçede oturup, başkalarını çekiştiren kadınlardan biri olmazdım. Bütün gün ilgileniyor muyum sanki çocukla. Sıkılıyorum hep aynı evcilik oyunlarını oynamaktan. Çocuğumla gerçekten sevgi dolu bir ilişkiyi paylaşabilirdim, sınırlı olan zamanda.

Apartman komşuları dışında da arkadaşlarım olurdu. Bazıları beni arkamdan vurmaya çalışsa da olsun, bu da bana bir tecrübe olurdu.

Köreliyorum böyle evde otur otur. Artık eskisi gibi gülümseyemediğimi fark ediyorum. Kendime güvenimi kaybediyorum zaman zaman. Hiçbir işe yaramadığımı düşünüyorum.

Eğer çalışıyor olsaydım, ara sıra iş seyahatlerine giderdim. Evimi ve ailemi ne kadar özlesem de, yeni yerler görmenin ve yeni insanlar tanımanın sevincini kendime katarak, daha mutlu dönerdim evime.

Her şeyden önemlisi kendi paramı kazanıyor olurdum. Her ay posta kutumuza atılan kredi kartı çıktılarını tek tek inceleyen kocama sinir olmazdım.

"Evimin direğine bir şey olursa ben ne yaparım?" endişesini duymaz, kendime daha çok güvenirdim. Bu güvencenin, evlerimizi tozdan arındırmaktan çok daha önemli bir misyonu olduğunu bilirdim.

Eğer çalışıyor olsaydım,

Dünyanın efendisi, hem evimin hem de iş yerimin kraliçesi olurdum.
 
Güzel ve objektif bir yazı her ikisininde avantaj ve dezavantajlarını anlatmış. Ama kocanın durumunu es geçmiş onun durumunu da ben söyleyeyim; çalışsada çalışmasada evde her zaman yat hep tatil hep tatil.
 
Valla çok güzel bi yazı, bende şikayet ediyorum zaman zaman çalışmaktan, keşke evde kös kös otursam diyorum, çalışmasam tek stresim evim ve çocuklar olurdu, ama işteki stres hepsine bedel, evdeki işler sıkıntı gibi gelmiyor bana, leydi500 arkadaşımında dediği gibi kocanın durumu yok ortada,koca işte çalışır evde yan gelir yatır, bazen içinden gelir yardım eder ama çoğu zamanda bişey yapmaz,hafta sonu akşama kadar temizlik, yemek aklına ne gelirse ve çocuk,üstüne birde kocamızın istekleri, e buyuran yorulmaz nasıl olsa söylediğini bilir,ah ah işte çok yorulsakta onlarsızda olmuyorki, yinede kıyamıyorum,ama Allah için bazende yardım ediyor işte,kendimizi böyle teselli ediyoruz
 
evlendiğim günden hamile kaldığım güne kadar çalıştım çalışırken zaman bana yetmezdi
h.sonu oldumu hem evimi temizler hem misafir ağırlardım kadın almadığım için bazı şeyler yarım kalsada kocam asla şikayet etmezsi aksine yardımcı olurdu hiçbirzaman bunu neden yapmadın demedi...o yazıdaki gibi bende ahh evde otursam dedim.....hatta bazı tatilimi,n bir haftasını evde oturarak geçirdim.....iyide geldii....
şimdi hamileliğimden ötürü evdeyim zaman geçmiyor dersem yalan olur geçiyor ama çok zahmetli bir hamilelik yaşıyorum ondan evde olmakdan çok mutluyum enerjim yok işe gitmeye evde yemeği bulaşığı eşim hallediyor ....sanırım ben tam zamanında işimden ayrıldım hayatımın geçiş döneminde
çocuklarım olunca işe devam etmeyeceğim....,ikisi ile ve evimle uğraşmak daha zavekli olur
 
hem çalışmış hemde ev hanımlığı yaşamış bir bayan olarak gerçekten doğru yaklaşımlar...
 

kesinlikle doğru bir yazı,doğru bir paylaşım olmuşş,
çok çalışmak isteyen,elindede mesleği olan biri olarak söylüyorum..
ama ne yazıkki kocişim izin vermiyor,beni olduğundan fazla kıskandığı için:nazar:
her huyu güsel kocişimin ama bu huyu işte bu huyuu..
çalışan kadın olmak,ben çalışıyordum evlenmeden önce hiçde şikayet etmedim,hep sevdim çalışamyı,ama evlilik ve çalışmak çok zor olsa gerek hiç yaşamadım
en güzeli yaşadığın herşeyden bi memnunluk çıkarmaksengözlerimebaksanab
 
Cok güzel bir yazı yerimseniben
ve de cok objektif anlatıyor
calısmak ve ev işleri aynı anda zor olsada (ki coğu zaman zor geliyor)
yinede evde oturmayı tercih etmem
 
gerçekten bencede iki durumda zor zaman, mesela geçen gün işten dönüyorum hava kararmış, ben kararmış, gün bitmiş ben bitmiş durumdaydım apartmana girerken alt komşumla karşılaştım şıkır şıkır giyinmiş pastaları börekleri yemiş altın gününden dönüyormuş içimde ohh ne güzel dedim hiç kendini yormuyor stresini de atmış evine dönüyor, sonra komşum sesli düşünerek ne güzel işten dönüyorsun biz boş boş laklaktan geliyoruz en iyisi seninki aslında dedi yani demekki iş kadını ev kadınında ev kadını iş kadınına özeniyor :)))
 
insanoğlunu temelde rahatsiz eden, butun hayatinin merkezine oturmus olan sey budur yani hep elinde olmayana karsi ozlem duymak...bu da bir ornek iste ev hanimi calisana, calisan ev hanimina ozenir...

ama sanki calisan kadinin ozlemleri daha cok gibime geldi
 
Çalışmak gibisi yok gibime geliyor.
Hem kendime güvenim, hemde ekonomik özgürlüğüm var.
Çalışma koşullarım çok ağır değil bir bayanın yetişebileceği şekilde. Evimede yetişiyorum, dinlenmemede. Çok şükür gezmekten de geri kalmıyorum. Daha ne isteyeyim ki :nazar:
 
Kadın çalışacak arkadaş. Ama parttime olacak iş hayatı. O zaman hem ev hanımı hemde iş kadını olabilir.Onun için diyorumki bayanlar için en ideal meslek öğretmenlik. Yapabilene tabi.Erkek kardeşlerim, eşleri, kocacım öğretmen olduğu için çok bayan öğretmen tanıdığım var. Çokta memnunlar hayatlarından. Çoğunun 1 günü boş. Diğer 4 günde ya öğlene kadar gidiyorlar yada sadece öğleden sonra. yani aynı anda ev hanımı hemde işkadını hemde çocuklarına anne olabiliyorlar.

ahh ahhh salak kafam vakti zamanında teptimya bu fırsatı, şimdi olsa koşa koşa giderim Batmanda olsa, Bingölde olsa.:çok üzgünüm:

Şimdi haftanın 5 günü sabah 9 akşam 6 çalış, ctesi öğlene kadar çalış, çocuğunun veli toplantısına izin alamadığın için katılamazsın, çocuğun hasta olur götüremezsin hep başkalarından rica edersin, Pratik yemekler yaparsın her zaman, ana yemekleri hafta sonuna saklarsın vakit yoktur çünkü, hep birşeyler için koşturursun, koşturursun, koşturursun. Pilin bitmiş şekilde yatağı bulursun. Gündüzleri evin keyfini çıkarmak istersin, evinde doya doya vakit geçirmek istersin ama yapamazsın, insan evini özlermi yav:nazar:, ben özlüyorum ne yalan söyliyim:çok üzgünüm:
 
benim iç sesim hep çalışan kadının içsesi

bi an bunu benmi yazdım diye düşündüm
 
Kadın çalışacak arkadaş. Ama parttime olacak iş hayatı. O zaman hem ev hanımı hemde iş kadını olabilir.Onun için diyorumki bayanlar için en ideal meslek öğretmenlik. Yapabilene tabi.Erkek kardeşlerim, eşleri, kocacım öğretmen olduğu için çok bayan öğretmen tanıdığım var. Çokta memnunlar hayatlarından. Çoğunun 1 günü boş. Diğer 4 günde ya öğlene kadar gidiyorlar yada sadece öğleden sonra. yani aynı anda ev hanımı hemde işkadını hemde çocuklarına anne olabiliyorlar.

ahh ahhh salak kafam vakti zamanında teptimya bu fırsatı, şimdi olsa koşa koşa giderim Batmanda olsa, Bingölde olsa.:çok üzgünüm:

Şimdi haftanın 5 günü sabah 9 akşam 6 çalış, ctesi öğlene kadar çalış, çocuğunun veli toplantısına izin alamadığın için katılamazsın, çocuğun hasta olur götüremezsin hep başkalarından rica edersin, Pratik yemekler yaparsın her zaman, ana yemekleri hafta sonuna saklarsın vakit yoktur çünkü, hep birşeyler için koşturursun, koşturursun, koşturursun. Pilin bitmiş şekilde yatağı bulursun. Gündüzleri evin keyfini çıkarmak istersin, evinde doya doya vakit geçirmek istersin ama yapamazsın, insan evini özlermi yav:nazar:, ben özlüyorum ne yalan söyliyim:çok üzgünüm:

ahh ahh bende nasıl özlüyorum kuzu bi bilsenn
yahu şöyle kalkıp sakin sakin kahvaltı yapmayı, o sofrayı acele acele değil canım istediği zaman toplamayıı,yeni yemekler keşfedip saatlerce onlarla uğraşmayı,pazara gidip alışveriş yapmayıı,gündüzleri kişisel bakımımla ilgilenmeyii öyle çok istiyorumkii
aahh ahhhhh ama herhalde hiç olmıycakk:1no2:
 
Bencede çok doğru bir yazı, bazen bende istiyorum evde şöyle gerile gerile bi yatsam, tv açsam elime çayımı alıp keyif yapsam ama ev işlerine olan titizliğimden dolayı bu keyfide çok yapamam gibime geliyor.Yinede hep çalışmayı isterim. Gecenlerde bi canım sıkıldı anlatamam:1shok: arabadan indim kamelyadaki kadınların yanına doğru geldim Biraz oturdum , sonra ev hanımlığından açıldı konu komşunun biri aynen şöyle dedi. Aman ne çalışıcam gecindirsin evi ben sevmem öyle çalışmayı sabah erken kalkmayı bide gelip evde koşturcam... beslesin kocam işinin adı ne dedi... Ben bi fena oldum söylediği laflar ne kadar bilinçsiz ve basitti.....Ne orda yorum yaptım nede burda yorum yapmak isterim böyle bayanlara....Çünkü herşey açık ve net
 
valla ben ev hanımıyım hayatımdanda çok memnunumyerimseniben
sabah kocamı okuluna yolcuederim, sonra çayımı alıp gazetemi okurum.


evişlerimi yapar,yemek,temizlik ara,ara kadınlar kulubü
kızımla oyunlar oynarım.ev hayatını çok seviyorum.:sm_cool:

çalışmak tabiiki güzeldir ama hem iş,ev bence çok yorucu olur.:1no2:
 
ben de her iki durumu yaşadım. evde olunca yemek temizlik ütü tüm işler bitiyor mis gibi düzenli bir evim vardı. iş bitince bulmaca çözüp kitap okurdum. yemek yapardım güzel sofralar hazırlardım ama sıkıldığımda olurdu. arkadaşım yoktu. bu yüzden yıllık izinlerimi genelde hep evde geçiriyorum.
çalışmaya başladım hep bir koşturmaca. sabah kalk kahvaltı et. bulaşıkları bile makinaya atamadan dağınık bırakarak giyin hazırlan. bazen yatağını bile toplayamıyorum.akşam eve varışım 7.00. makinaya çamaşır attığım gibi mutfakta pratik yemek hazırla. ortalığı topla. yemek ye. biraz tv. syret. eşin gelince daha konuşamadan doğru düzgün uyuyakalıyorum. haftada 6 gün çalışıyorum. pazar günleri iş mi yapayım dinleyeyim mi eşimle dinlenip vakit mi geçireyim? zaten alışverişe çıkınca gün bitiveriyor.
bayanların çalışma saatleri biraz daha az olmalı bence. keşke ben de öğretmen olsaydım. yarım gün ne rahatlar. teyzemin kızı öğretmendi. günlere bile katılıyordu.
evimi düzene koyamıyorum bazen ipin ucu kaçtı mı toparlanmıyor. napıcaz? :çok üzgünüm:
 
yazı çok güzel.

evliliğimin 2 yılında haftada 6, çoğunlukla 7 gün çalıştım.resmi tatilleri iple çekiyodum. herşeyi aceleye getirmekten çok yorulduğum için çalışma hayatıma şimdilik ara verdim. başlarda memnundum ama sıkıcı gelmeye başladı. yakın zamanda yoğun olmayacak bir tempo ile çalışmaya devam edeceğim.

bayanlar için en iyisi yarı zamanlı işler gerçekten de. bu meb'de öğretmenlik olur ya da kendi işiniz olur. hem kendimize hem de eve zaman ayırabiliriz böylece.
 
ahh ahhh bazen bende ev hanımı olmayı çok istiyorum... özellikle bebeğim olduktan sonra..

o kadar çok yoruluyor ve uykusuz kalıyorum ki ev hanımı olmak istiyorum diye çığlık atasım geliyor..

herşeyi koşturarak yapmaktan,kısacık zaman bir sürü iş sığdırmaya çalışmaktan pestilim çıkıyor resmen..

11 aylık bebeğim var bütün gün çok özlüyorum onu zaten akşam eve gidince onu uyutuncaya kadar akşam yemeği hariç hiç birşeyle uğraşammıyorum onunla hasret gidermek için..

kızımı uyuttuktan sonra başlıyor asıl maraton... ertesi günün yemeğini yap,kızımın çorbasını hazırla,evi toparla,ütü yap derken geceyarısı alıyor.. duşumu alıp yatmam gece

en erken 01.00...

kızım gecede 3 kez uyanıyır en az, bölük pörçük uyuyorum tam derin uykuya dalmışken hooopp saat çalıyor 06.30 ve gün başlıyor..

hep telaşe kaşlarımı bile ofiste alıyorum düşünün artık yani.. hatta iyice tozuttum öğle arası acaba ağdacıya mı gitsem diye plan yapıyorum artık...

ama yinede mutluyum çok şükür sağlıklı bir bebeğim mutlu bir yuvam var... tüm yorgunluğa değiyor ...
 
Son düzenleme:
valla çalıssanda çalışmasanda ev hanımısın bulasık çamasır yemek cocuk doğurmak musafir agırlamak bizde hepsini yapıyoruz sadece fark çalısan hanımların kendi emekleriyle kazandıkları belli bir para kısacası kadın olmak zor kızlarrrr
 
yanlız arkadaşlar şöyle yanlış bir imaj var;
sanki çalışan kadın ev kadını değilmiş gibi
arkadaşlar bizler hem ev hanımı hem çalışan kadınlarız
o kadar zorki
bende kuzum gibi evimi özlüyorum
heleki soğuk günlerde
 
X