Cuma Zayıflama Yarışması 13. Takım

Ebru'cum hangi cümleleri neden düşünmememiz gerektiğini anlatmış ..
Okuyordum ben de burada da paylaşayım dedim.
 




Aşermek (Craving) veya Aşırı Derecede yemek yemek bazı yiyeceklerin üzerimizde bıraktığı yeme isteği olarak görülse de kişiye, zamana ve duruma göre degişmektedir. Aşermek belli yiyeceklere karşı açlık duymak demek degildir.

Niçin aşerdigimizin basit tek bir nedeni yoktur. Aşermenin altında fiziksel ve duygusal nedenler olabilir.

Şeker Aşermesi

Şekeri istemenin temel nedenlerinden biri kan şekerimizin düşmesidir. Eğer vucudumuzun enerjisi yeterli degilse enerjiyi tamamlamak veya geriye getirmek için beyin komutuyla tatlı istegini artırır. Aynı zamanda günlük beslenmemizde yer alan beyaz ekmek, beyaz makarna, rafine edilmiş ürünler şeker seviyemizi etkileyerek yeniden ve yeniden şeker istememize neden olur.

Kan şeker seviyemizi dengede tutmak bizi tatlı ve içinde karbonhidrat buluna şeyleri istemekten alıkoyar. Günlük beslenmemizde Glisemik indeksi düşük besinler tüketirsek (Kan şeker seviyesini olumsuz etkileyecek miktarda şeker içermeyen) yiyecek isteklerimizin normal gelişmesinde kan şeker seviyesini dengeli olusunun faydasını görürüz. Günlük beslenmenizde rafine edilmiş yiyeceklerin yerine posalı ve rafine edilmemiş yiyecekleri koyarsak şekere karsı aşermemiz çok kısa sürede ortadan kalkar.

Aynı zamanda işlenmemiş protein ve essansial yağdan zengin yiyeceklerin günlük beslenmemizde yer alması da bu isteğimizi azaltır. Tereyağ yerine sandviçlere ezilmiş avakado ve light krem peynir karışımı sürmek, et ve tavuk yanına garnitür olarak patates yerine yeşil yapraklı sebze koymak, pilavı beyaz yerine kepekli pirinçten yapmak şeker aşermemizi %90 engeller.

Az miktarlarda ve 2 saatte bir yemek yemek şeker enerji seviyemizin düzenli kalışına yardımcı olur. Kısacası beslenmemizi bu şekilde düzenlersek hem vucut enerjimizde istikrar yakalar hem de şeker aşermemizi engelleriz.

Yiyecekler ve Mood'umuz

Duygularımız aşerme konusunda oldukca önemli rol oynar. Sık sık duygusal yapımızdaki iniş cıkışlar bizi yiyeceklerle bunu düzenleme isteğine sürükler. Örneğin rahatlamak istediğimiz bir anda eğer evimizde bir tatlı ya da çörek varsa onlara yönelmeniz rahatlamayı destelemek amaclıdır. Yiyecekleri daha iyi hissetmek veya stresinizi hafifletmek için kullanıyorsanız bunu kontrol altına almanız gerekecektir. Bunun anlamı her duygu iniş cıkışınız için onu

Bu durum için söylenecek en kötü senaryo 'binge eating' yani hiç nokta koyamadan duygusal bosluklarda aşırı yemek yemektir. Binge Eating duygularımızn bloke olup çözülmesine çare aradığımız anlarda yiyeceklerin çözüm noktası sanılması meyli sanılmasıdır.

Basitçe kabullenmemiz gereken şey korku, stres, üzüntü ve hatta sevinclerimizi bile yiyeceklerle çözemeyeceğimiz gerçeğidir.

Alternatif Yol

Bazı geçici terapiler bizim aşirı yeme ihtiyacımızın tedavisinde etkili olabilir. Örneğin hipnoz duygularımızdaki gelgitlere bağlı sapmaların bilinç altına inerek kendimizi sorgulamamıza yol açmakta bunun sonucunda ise rahatlamış sorgular kendini normal iştaha bırakmaktadır. Ayrıca yine hipnoz bazı yiyeceklerin bilinç altındaki tat duyusunu degiştirerek ondan uzaklaşmamızı sağlamaktadır. Örneğin asırı cikolata yiyen bir kimsenin bilinç altına 'cok Tatlı' öğretisi gönderilerek bu sağlanabiir.

Sağlıklı Tatlılar

Eger gerçekten tatlıya ihtiyaç duyan ve onsuz yapamayan bir beslenme alışkanlıgınız varsa kan şekeri seviyenizi etkilemeyen doğal tatlandırıcılardan yapılan tatlıları kulllanabilirsiniz. Pirinç şurubu,akcaagaç surubu,pekmez'le yapılan yulaf ,süt,ve meyva karısımı harika bir tatlı destegi olacaktır.Yulaf ezmesinin içine konulacak olan tarcın hem tat verecek hemde tatlı isteme meylimizi insülini dengeleme özelligi nedeni ile yok edecektir.

Su için

Suyu az içmek açlıgınızı daha kolay hatırlamanıza neden olacaktır.En az 1.5 lt su içmeniz vucudunuzun susuz kalmasından sizi alıkoyar.Suyu 1 dilim elma, 1 dilim limon ve 1 parca kabuk tarcınla tatlandırmanız sizi gereksiz acıkmalardan alıkoyacaktır.Su dısında tükettiginiz içeceklerde şekerli ve kafeinli olanlardan kaçınmanız acıkmanızı engeller.Laktozsuz diet sütün içine çubuk tarçın, 1-2 karanfil sizi mutlu edecek harika bir kış içecegidir., yatıştıracak zamn içinde belirli yiyeceklerinizin olacagıdır.

Biolojik Dürtümüz

Bazen aşırı yemek istegimiz vucudumuzdan bize bir sesleniş olabilir .çünkü saglıklı bir vucut yapısına sahipken durup dururken garip yiyecek aşermeleri bu sesin habercisi olabilir .Ama bunu degerlendirmeyi çok iyi bilmek gerekir.örnegin çikolata istegi ilk aşamada tatlı istegi gibi görülsede yüksek oranda magnesium eksikliginin göstergesidir.

Bazı besinleri nelerin eksikliginde isteriz?

• Deniz ürünleri-Omega3 istegi

• Süt,yogurt ,peynir-Kalsiyum eksikligi

• Ekmek ve pasta istegi-Niacin eksikligi

• Tuz istegi- özellikle zeytinse istenilen flour eksikligi

• Kuruyemiş istegi magnesium eksikligi

• Yeşil yapraklı sebze istegi -çinko

Aşermek (Craving) veya Aşırı Derecede yemek yemek bazı yiyeceklerin üzerimizde bıraktığı yeme isteği olarak görülse de kişiye, zamana ve duruma göre degişmektedir. Aşermek belli yiyeceklere karşı açlık duymak demek degildir.

Niçin aşerdigimizin basit tek bir nedeni yoktur. Aşermenin altında fiziksel ve duygusal nedenler olabilir.Şeker Aşermesi

Şekeri istemenin temel nedenlerinden biri kan şekerimizin düşmesidir. Eğer vucudumuzun enerjisi yeterli degilse enerjiyi tamamlamak veya geriye getirmek için beyin komutuyla tatlı istegini artırır. Aynı zamanda günlük beslenmemizde yer alan beyaz ekmek, beyaz makarna, rafine edilmiş ürünler şeker seviyemizi etkileyerek yeniden ve yeniden şeker istememize neden olur.

Kan şeker seviyemizi dengede tutmak bizi tatlı ve içinde karbonhidrat buluna şeyleri istemekten alıkoyar. Günlük beslenmemizde Glisemik indeksi düşük besinler tüketirsek (Kan şeker seviyesini olumsuz etkileyecek miktarda şeker içermeyen) yiyecek isteklerimizin normal gelişmesinde kan şeker seviyesini dengeli olusunun faydasını görürüz. Günlük beslenmenizde rafine edilmiş yiyeceklerin yerine posalı ve rafine edilmemiş yiyecekleri koyarsak şekere karsı aşermemiz çok kısa sürede ortadan kalkar.

Aynı zamanda işlenmemiş protein ve essansial yağdan zengin yiyeceklerin günlük beslenmemizde yer alması da bu isteğimizi azaltır. Tereyağ yerine sandviçlere ezilmiş avakado ve light krem peynir karışımı sürmek, et ve tavuk yanına garnitür olarak patates yerine yeşil yapraklı sebze koymak, pilavı beyaz yerine kepekli pirinçten yapmak şeker aşermemizi %90 engeller.

Az miktarlarda ve 2 saatte bir yemek yemek şeker enerji seviyemizin düzenli kalışına yardımcı olur. Kısacası beslenmemizi bu şekilde düzenlersek hem vucut enerjimizde istikrar yakalar hem de şeker aşermemizi engelleriz.

Yiyecekler ve Mood'umuz

Duygularımız aşerme konusunda oldukca önemli rol oynar. Sık sık duygusal yapımızdaki iniş cıkışlar bizi yiyeceklerle bunu düzenleme isteğine sürükler. Örneğin rahatlamak istediğimiz bir anda eğer evimizde bir tatlı ya da çörek varsa onlara yönelmeniz rahatlamayı destelemek amaclıdır. Yiyecekleri daha iyi hissetmek veya stresinizi hafifletmek için kullanıyorsanız bunu kontrol altına almanız gerekecektir. Bunun anlamı her duygu iniş cıkışınız için onu

Bu durum için söylenecek en kötü senaryo 'binge eating' yani hiç nokta koyamadan duygusal bosluklarda aşırı yemek yemektir. Binge Eating duygularımızn bloke olup çözülmesine çare aradığımız anlarda yiyeceklerin çözüm noktası sanılması meyli sanılmasıdır.

Basitçe kabullenmemiz gereken şey korku, stres, üzüntü ve hatta sevinclerimizi bile yiyeceklerle çözemeyeceğimiz gerçeğidir.

Alternatif Yol

Bazı geçici terapiler bizim aşirı yeme ihtiyacımızın tedavisinde etkili olabilir. Örneğin hipnoz duygularımızdaki gelgitlere bağlı sapmaların bilinç altına inerek kendimizi sorgulamamıza yol açmakta bunun sonucunda ise rahatlamış sorgular kendini normal iştaha bırakmaktadır. Ayrıca yine hipnoz bazı yiyeceklerin bilinç altındaki tat duyusunu degiştirerek ondan uzaklaşmamızı sağlamaktadır. Örneğin asırı cikolata yiyen bir kimsenin bilinç altına 'cok Tatlı' öğretisi gönderilerek bu sağlanabiir.

Sağlıklı Tatlılar

Eger gerçekten tatlıya ihtiyaç duyan ve onsuz yapamayan bir beslenme alışkanlıgınız varsa kan şekeri seviyenizi etkilemeyen doğal tatlandırıcılardan yapılan tatlıları kulllanabilirsiniz. Pirinç şurubu,akcaagaç surubu,pekmez'le yapılan yulaf ,süt,ve meyva karısımı harika bir tatlı destegi olacaktır.Yulaf ezmesinin içine konulacak olan tarcın hem tat verecek hemde tatlı isteme meylimizi insülini dengeleme özelligi nedeni ile yok edecektir.

Su için

Suyu az içmek açlıgınızı daha kolay hatırlamanıza neden olacaktır.En az 1.5 lt su içmeniz vucudunuzun susuz kalmasından sizi alıkoyar.Suyu 1 dilim elma, 1 dilim limon ve 1 parca kabuk tarcınla tatlandırmanız sizi gereksiz acıkmalardan alıkoyacaktır.Su dısında tükettiginiz içeceklerde şekerli ve kafeinli olanlardan kaçınmanız acıkmanızı engeller.Laktozsuz diet sütün içine çubuk tarçın, 1-2 karanfil sizi mutlu edecek harika bir kış içecegidir., yatıştıracak zamn içinde belirli yiyeceklerinizin olacagıdır.

Biolojik Dürtümüz

Bazen aşırı yemek istegimiz vucudumuzdan bize bir sesleniş olabilir .çünkü saglıklı bir vucut yapısına sahipken durup dururken garip yiyecek aşermeleri bu sesin habercisi olabilir .Ama bunu degerlendirmeyi çok iyi bilmek gerekir.örnegin çikolata istegi ilk aşamada tatlı istegi gibi görülsede yüksek oranda magnesium eksikliginin göstergesidir.

Bazı besinleri nelerin eksikliginde isteriz?
• Deniz ürünleri-Omega3 istegi
• Süt,yogurt ,peynir-Kalsiyum eksikligi
• Ekmek ve pasta istegi-Niacin eksikligi
• Tuz istegi- özellikle zeytinse istenilen flour eksikligi
• Kuruyemiş istegi magnesium eksikligi
• Yeşil yapraklı sebze istegi -çinko


 

evet ya.. artık 67 i görmem lazım.. tamam yemiyorum bişi...
 




Gün içinde kendimi tutamadım, gene diyetimi bozdum diyenlerdenseniz, bu yazı sizin için. Zayıflama konusunda, başladığınız her diyet yarım kalıyorsa, sizde kendine hakim olamama sendromu var demektir. Diyet programlarınızı yarıda bırakmak istemiyorsanız öğütlerimize kulan verin.

Birçok insan için diyet çok zordur, çünkü nasıl diyet yapacaklarını ve düzenli olarak nasıl kilo vereceklerini bilmiyorlar. Bilişsel davranış prensipleri (CBT) tedavisi uygulayarak etkili bir diyet seçebilir ve diyeti nasıl sürekli takip edeceğinizi, stres, açlık ve negatif duygularla nasıl başa çıkacağınızı öğrenebilirsiniz. Bunların hepsini düşüncenizi değiştirerek yapabilirsiniz.

CBT tedavisi insanlara problemlerin nasıl çözüleceğini öğretmek için çalışıyor. Öncelikle, yavaş ve oturarak yeme, her ısırıktan zevk alma, atıştırmalarınızı düzenli sayılarda tutma gibi ihtiyacınız olan davranışları öğrenmeniz gerekiyor. Sonra düşüncenizi değiştirmelisiniz ve bunu davranışlarınıza da yansıtmalısınız.

Dr. Judith Beck’in yazdığı kitapta kilo vermenize yardımcı olacak bazı öğütler yer alıyor.

Zayıflamanın Püf Noktaları ve Kendini Tutabilmek

1. Sabotaj düşüncelerine karşılık verin: Bunun hakkında bilinçli olmayabilirsiniz, her zaman yemeden önce durup düşünün. Örneğin, dolapta açılmış bir kurabiye paketi görürseniz, otomatik olarak bir tane almayın. Önce düşünün “Gerçekten bunu yemeyi istiyor muyum, bir tane alsam sorun olur mu acaba ?” diye düşünün. Eğer bu düşünceyi cevaplayamıyorsanız kurabiye yiyin. Eğer “Bunu gerçekten yemek istiyorum, fakat yapmamalıyım. Çünkü bu benim diyetimde yok, buna sadık kalmalıyım” derseniz yememelisin. Eğer tetikleyicileri (birinin 1 dilim kek teklif etmesi gibi) tespit etmeyi öğrenebilirsen sabotaj düşüncelerine maruz kalmayı en alt düzeye indirirsin.

2. Aç olma ve olmama arasındaki ayrımı ayırt edin: Zayıf insanlar gerçekten aç olduklarını daha kolay ayırt ederler, çünkü mideleri boştur ve boş olmadığı zaman bir şeyler yemeyi arzular. Zayıf bir insan gibi düşünmek için, açlık ve yeme isteği arasındaki farkı anlatmayı öğrenmek zorundasın. Açlık toleransınızı deneyin. Fiziksel açlık duygusunu hissedene kadar birkaç saat yemeden durun. Eğer duygu midenizdeyse muhtemelen açsınız; eğer değilse sadece yeme isteğiniz vardır.

3. Haksızlığa odaklanmayın: Birçok zayıf insan yemesini belli bir dereceye kadar sınırlandırır. Çok fazla çaba harcamadan sınırlarını kabul ederler. Diyet yapanlar ise diğerleri istediğini yerken nasıl adil olunacağı konusuna odaklanır ve kendilerini mahrum hisseder. Kendinizi başarılı şekilde diyetini uygulayanlarla karşılaştırmaya başlayın, çünkü onlar kesinlikle sınırlı bir şekilde yiyorlar. Haksızlık ve mahrumiyet duygusu hakkında kendinize şunu hatırlatın: “Ya bu yiyecekten şimdi mahrum kalacağım ya da zayıf olmaktan mahrum kalacağım. Bu nedenle hangisini istediğime ben karar vermeliyim”.

4. Düşüncelerinizi yazın: Hemen herkesin az da olsa kilo verme deneyimi olmuştur, fakat birçok insan kilodan uzak durma deneyimi yaşamamıştır. Davranışınızda kısa süreli değişiklikler yapabilirsiniz, ancak düşüncenizi değiştirmedikçe muhtemelen bu davranış değişikliğine katlanamazsınız. Düşüncelerinizi değiştirmenin bir yolu tekrar tekrar yeni fikirlerinizi uygulayın ve kart fihristinde sabotaj düşüncelerinize vereceğiniz cevapları yazın.

5. Direniş kaslarını geliştirin: En yaygın sabotaj düşüncelerinden biri, “Eğer bunu yersem sorun olmaz” düşüncesidir. Bu sadece kaloriler hakkında değil. Planlamadığın zaman her seferinde yeme isteğine teslim olursun. Bir sonraki sefer daha çok teslim olursun. Bunun tersine, direndiğin her seferde de direncin artar ve yeme isteğine karşı daha çok direnirsin. Eğer kilo vermek ve bunu sürekli korumak istiyorsan, direnç kaslarını güçlendirecek ve teslimiyet kasını zayıflatacak her fırsata ihtiyacın olacak.

6. Gerginliğinizi azaltın: İç sesimiz bize “Bunu istiyorum… Gerçekten bunu yapmamalıyım… Bu benim diyetimde yok…” gibi şeyler söyler. İç sesimiz nerede susarsa, yemeye ya da yememeye karar vermişizdir. Bu iç ses bizi gerginleştirir ve bir kere “Ben bunu yiyeceğim” kararı verirsen gerginlik hafifler. Fakat, ağzına koymadan önce ferahlama duygusuna dikkat et. Yeme kararın gerginliğini azaltacağı gibi, yememe kararın da bunu yapar. Kendini oyalayarak yeme isteğini uzaklaştırabilirsin. Farklı insanların farklı tekniklere ihtiyaçları vardır, bu nedenle birkaçını dene ve hangisinin senin için olduğunu gör. Örneğin, dişlerini fırçalamak, tırnaklarını parlatmak, arkadaşını aramak, yürüyüşe çıkmak ya da internette sörf yapmak işe yarayabilir.

7. Oturarak yemek yiyin her zaman: Kilo vermeye çalıştığın zaman yediklerini sınırlandırman gerekiyor. Maksimum fayda sağlamak için yemenin zevkine odaklanman gerekiyor. Ayaktayken dikkatin genelde bölünüyorsa yemekten maksimum zevk alamazsın. Ayakta atıştırmak nedense yemekten sayılmıyor. Ayaktayken yemeğe niyetlenirsen kendini durdur, oturarak her lokmanın tadına var.

8. Planlamanın önemi: İnsanlar için zor şeylerden biri ne zaman istersen yemek gibi spontan yemek fikrinden vazgeçmektir. Fakat “Bu geçmişte işe yarıyor muydu?” Ve insanlar bunu düşününce anlarlar. İstedikleri her zaman yemek yerine programa göre yemek yeme becerisini öğrenmek zorundadırlar. Yarın yiyeceğiniz tüm yemeklerin planını yazın. Ertesi gün planda yediklerinizi kontrol edin ve planda olmayan bir şey yediyseniz onu not edin. Bu planı haftalarca, aylarca ve hatta tüm kilolarınızı verene kadar uygulayın.

9. Duygusal nedenlerle yemeye son verin: Duygusal yemek büyük ve ciddi bir sorun, kilo sorunu olan herkes zaman zaman duygusal birtakım sebeplerden dolayı yemek yiyor. Bazı insanlar üzüntülü ya da endişeli olunca, diğerleri yalnız olduklarında ya da sıkıldıkları zaman yemek yer. Birçok diyet yapan insan kendini yemekle sakinleştirdiğini düşünüyor. Fakat yemek yemek sorunu çözmüyor, senin sıkıntını geçiriyor gibi oluyor. Aslında, başka bir soruna yol açıyor, diyetinin dışına çıktığın için kendini suçlu hissediyorsun. Yemek yemeye yönelmek yerine, bu teknikleri deneyebiliriz. Nasıl hissettiğinizi belirleyin: “Üzgünüm, aç değilim”. Kendinize seçenek vermeyin, kendi kendinize “Seçeneğim yok. Bunu yemeyeceğim” deyin ve böylece mücadeleyi kazanacaksınız.

Gün içinde kendimi tutamadım, gene diyetimi bozdum diyenlerdenseniz, bu yazı sizin için. Zayıflama konusunda, başladığınız her diyet yarım kalıyorsa, sizde kendine hakim olamama sendromu var demektir. Diyet programlarınızı yarıda bırakmak istemiyorsanız öğütlerimize kulan verin.

Birçok insan için diyet çok zordur, çünkü nasıl diyet yapacaklarını ve düzenli olarak nasıl kilo vereceklerini bilmiyorlar. Bilişsel davranış prensipleri (CBT) tedavisi uygulayarak etkili bir diyet seçebilir ve diyeti nasıl sürekli takip edeceğinizi, stres, açlık ve negatif duygularla nasıl başa çıkacağınızı öğrenebilirsiniz. Bunların hepsini düşüncenizi değiştirerek yapabilirsiniz.

CBT tedavisi insanlara problemlerin nasıl çözüleceğini öğretmek için çalışıyor. Öncelikle, yavaş ve oturarak yeme, her ısırıktan zevk alma, atıştırmalarınızı düzenli sayılarda tutma gibi ihtiyacınız olan davranışları öğrenmeniz gerekiyor. Sonra düşüncenizi değiştirmelisiniz ve bunu davranışlarınıza da yansıtmalısınız.

Dr. Judith Beck’in yazdığı kitapta kilo vermenize yardımcı olacak bazı öğütler yer alıyor.

Zayıflamanın Püf Noktaları ve Kendini Tutabilmek

1. Sabotaj düşüncelerine karşılık verin: Bunun hakkında bilinçli olmayabilirsiniz, her zaman yemeden önce durup düşünün. Örneğin, dolapta açılmış bir kurabiye paketi görürseniz, otomatik olarak bir tane almayın. Önce düşünün “Gerçekten bunu yemeyi istiyor muyum, bir tane alsam sorun olur mu acaba ?” diye düşünün. Eğer bu düşünceyi cevaplayamıyorsanız kurabiye yiyin. Eğer “Bunu gerçekten yemek istiyorum, fakat yapmamalıyım. Çünkü bu benim diyetimde yok, buna sadık kalmalıyım” derseniz yememelisin. Eğer tetikleyicileri (birinin 1 dilim kek teklif etmesi gibi) tespit etmeyi öğrenebilirsen sabotaj düşüncelerine maruz kalmayı en alt düzeye indirirsin.

2. Aç olma ve olmama arasındaki ayrımı ayırt edin: Zayıf insanlar gerçekten aç olduklarını daha kolay ayırt ederler, çünkü mideleri boştur ve boş olmadığı zaman bir şeyler yemeyi arzular. Zayıf bir insan gibi düşünmek için, açlık ve yeme isteği arasındaki farkı anlatmayı öğrenmek zorundasın. Açlık toleransınızı deneyin. Fiziksel açlık duygusunu hissedene kadar birkaç saat yemeden durun. Eğer duygu midenizdeyse muhtemelen açsınız; eğer değilse sadece yeme isteğiniz vardır.

3. Haksızlığa odaklanmayın: Birçok zayıf insan yemesini belli bir dereceye kadar sınırlandırır. Çok fazla çaba harcamadan sınırlarını kabul ederler. Diyet yapanlar ise diğerleri istediğini yerken nasıl adil olunacağı konusuna odaklanır ve kendilerini mahrum hisseder. Kendinizi başarılı şekilde diyetini uygulayanlarla karşılaştırmaya başlayın, çünkü onlar kesinlikle sınırlı bir şekilde yiyorlar. Haksızlık ve mahrumiyet duygusu hakkında kendinize şunu hatırlatın: “Ya bu yiyecekten şimdi mahrum kalacağım ya da zayıf olmaktan mahrum kalacağım. Bu nedenle hangisini istediğime ben karar vermeliyim”.

4. Düşüncelerinizi yazın: Hemen herkesin az da olsa kilo verme deneyimi olmuştur, fakat birçok insan kilodan uzak durma deneyimi yaşamamıştır. Davranışınızda kısa süreli değişiklikler yapabilirsiniz, ancak düşüncenizi değiştirmedikçe muhtemelen bu davranış değişikliğine katlanamazsınız. Düşüncelerinizi değiştirmenin bir yolu tekrar tekrar yeni fikirlerinizi uygulayın ve kart fihristinde sabotaj düşüncelerinize vereceğiniz cevapları yazın.

5. Direniş kaslarını geliştirin: En yaygın sabotaj düşüncelerinden biri, “Eğer bunu yersem sorun olmaz” düşüncesidir. Bu sadece kaloriler hakkında değil. Planlamadığın zaman her seferinde yeme isteğine teslim olursun. Bir sonraki sefer daha çok teslim olursun. Bunun tersine, direndiğin her seferde de direncin artar ve yeme isteğine karşı daha çok direnirsin. Eğer kilo vermek ve bunu sürekli korumak istiyorsan, direnç kaslarını güçlendirecek ve teslimiyet kasını zayıflatacak her fırsata ihtiyacın olacak.

6. Gerginliğinizi azaltın: İç sesimiz bize “Bunu istiyorum… Gerçekten bunu yapmamalıyım… Bu benim diyetimde yok…” gibi şeyler söyler. İç sesimiz nerede susarsa, yemeye ya da yememeye karar vermişizdir. Bu iç ses bizi gerginleştirir ve bir kere “Ben bunu yiyeceğim” kararı verirsen gerginlik hafifler. Fakat, ağzına koymadan önce ferahlama duygusuna dikkat et. Yeme kararın gerginliğini azaltacağı gibi, yememe kararın da bunu yapar. Kendini oyalayarak yeme isteğini uzaklaştırabilirsin. Farklı insanların farklı tekniklere ihtiyaçları vardır, bu nedenle birkaçını dene ve hangisinin senin için olduğunu gör. Örneğin, dişlerini fırçalamak, tırnaklarını parlatmak, arkadaşını aramak, yürüyüşe çıkmak ya da internette sörf yapmak işe yarayabilir.

7. Oturarak yemek yiyin her zaman: Kilo vermeye çalıştığın zaman yediklerini sınırlandırman gerekiyor. Maksimum fayda sağlamak için yemenin zevkine odaklanman gerekiyor. Ayaktayken dikkatin genelde bölünüyorsa yemekten maksimum zevk alamazsın. Ayakta atıştırmak nedense yemekten sayılmıyor. Ayaktayken yemeğe niyetlenirsen kendini durdur, oturarak her lokmanın tadına var.

8. Planlamanın önemi: İnsanlar için zor şeylerden biri ne zaman istersen yemek gibi spontan yemek fikrinden vazgeçmektir. Fakat “Bu geçmişte işe yarıyor muydu?” Ve insanlar bunu düşününce anlarlar. İstedikleri her zaman yemek yerine programa göre yemek yeme becerisini öğrenmek zorundadırlar. Yarın yiyeceğiniz tüm yemeklerin planını yazın. Ertesi gün planda yediklerinizi kontrol edin ve planda olmayan bir şey yediyseniz onu not edin. Bu planı haftalarca, aylarca ve hatta tüm kilolarınızı verene kadar uygulayın.

9. Duygusal nedenlerle yemeye son verin: Duygusal yemek büyük ve ciddi bir sorun, kilo sorunu olan herkes zaman zaman duygusal birtakım sebeplerden dolayı yemek yiyor. Bazı insanlar üzüntülü ya da endişeli olunca, diğerleri yalnız olduklarında ya da sıkıldıkları zaman yemek yer. Birçok diyet yapan insan kendini yemekle sakinleştirdiğini düşünüyor. Fakat yemek yemek sorunu çözmüyor, senin sıkıntını geçiriyor gibi oluyor. Aslında, başka bir soruna yol açıyor, diyetinin dışına çıktığın için kendini suçlu hissediyorsun. Yemek yemeye yönelmek yerine, bu teknikleri deneyebiliriz. Nasıl hissettiğinizi belirleyin: “Üzgünüm, aç değilim”. Kendinize seçenek vermeyin, kendi kendinize “Seçeneğim yok. Bunu yemeyeceğim” deyin ve böylece mücadeleyi kazanacaksınız.


 
Valla senin yazıyı görmeseydim,bir magnum yemiştim
ardından bir muz ve nescafe...

aklımda bunlar vardı..
gittim hemen mekikleri cektim,üstüne suyumu içtim.. kafamdan sildim

Tebrik ederim Melek'cim ..
MAgnum yeseydin zaten kritik bir dönemdesin ne kadar etkileyecekti kimbilir.
 

Tebrik ederim Melek'cim ..
MAgnum yeseydin zaten kritik bir dönemdesin ne kadar etkileyecekti kimbilir.

miniler varya, gecen acılış vardı markette..
aldım buzluga attım, oglum yiyor diye..çok istersem bende yerim kalorisi azdı.
zaten bi dondurmayı oglumla ikimiz yiyoruz.

gözüm ondaydı.. sonra 67 i düşününce vazgectim
iyikide vazgecmişim...
 
kız<lar çok afedersiniz gelemedim bazı özel nedenlerden dolayı ama çok şükür atlattım
bide şu kafamı toplayıp tam odaklansan
kilo konusunu hiç sormayın göbeğim her geçen gün büyüyor ardı arkası kesilmeyen yemelerim var sinirden hırstan boşluktan çocuklardan nefes aldığım her dakika yemekle dolduruyorum boşluğu depresyona girdim anlamıyorum psikoloğa da gittim memlekette ama ilaçlar çok uyku yapıyo kullanınca çocuklar madur oluyo sersem sersem dolaşıyorum
ne olur el atın bana
artık geldim burdayım
takım da ne var ne yok kızlar
 

Hoşgeldin canım yaaaaa. Nolmuş sana. Toparla biran önce kendini. Yoksa daha fazla kilo alacaksın.
 

hoşgeldin gülçin...
zaten sen en ufak bi şeyde yemege saldıran birisin
nolduki böyle..dikkat et, bak zorla veriyoruz hemen alıyoruz
 
Canlarım ben çıkıyorum birazcık. Spor yapmaya niyetleniyorum. Önce kendime bir yeşil çay yapıp dinleneceğim sonra inşallah bişeyler yapmaya niyetliyim. Dönerim yine.
 

Ayy onlar da pek güzel Bademlisinden mi ?
Ama boşver yeme Melek.
Sonuçta ufak ufak derken kaçamağa yol açıyoruz oysa asla deyince öyle mi ?


Gülçin'cim hayırdır neden oldu bu depresyon.
Psikolog iyi olabilir terapiler ama psikiyatrlar direk ilacı basıyor basit şeyler için bile, ben önce bir terapilerin denenmesi taraftarıyım.
O psikolojin düzeldiğinde yemeler zaten kendiğiliğinden düzene girecekç
 
Hoşgeldin canım yaaaaa. Nolmuş sana. Toparla biran önce kendini. Yoksa daha fazla kilo alacaksın.
bende toparlanmaya oparlanmaya niyetliyim ebru inşallah iyi olacağım
ne güzel kilo vemişsin


hoşgeldin gülçin...
zaten sen en ufak bi şeyde yemege saldıran birisin :1
nolduki böyle..dikkat et, bak zorla veriyoruz hemen alıyoruz
aynen öyle melek hemen saldırıyorum çok kolay alınıyo yırtına yırtına veriliyo insan kendine hakim olamıyo bazen işte
sende ne güzel kilo vermişsin

Canlarım ben çıkıyorum birazcık. Spor yapmaya niyetleniyorum. Önce kendime bir yeşil çay yapıp dinleneceğim sonra inşallah bişeyler yapmaya niyetliyim. Dönerim yine.
ne güzel spor yapmıyorum ben hiç yarın sabah başlıycam insallah
görüşürüz ebrucum
 
merhaba hilalcim nasılsın?
evet ama imkanlarla hastanelerdeki psikiyatırlar anca bu kadar
özel için bir servet lazım seansı 250 tl dedi o kadar veremem çocukların ihtiyacını alırım burada da gidiyorum devlete güzel dinliyo iyi geliyo ama ilaç kullanman şart dedi sakinleştirici yoksa ilerler diyo genetik yatkınlıkta var bu konuda korkumdan alıyorum ilacı mecburen
 

İyiyim canım ben de sana üzüldüm ya topla kendini ..
Psikolog olan bir hastane yok mu ?
Bazı hastanelerde psikolog da çalıştırıyorlar ama dediğin gibi psikiyatr eğer güzelce terapi yapıyorsa problem yok zaten.
 
memlekettekinden değil de burdaki doktorumdan memnunum düzelirim insallah hemen
zamanında içine ata ata biranda birçok şey patlak veriyo
hiç istediğim ve tahmin ettiğim hayatı yasamıyorum gurbet,çocuklar,eşim,işi,evin yükü üzerimde,kısıtlı bir hayatım var,ailede de problemler var hastalık vs
bide en önemlisi biriktirmemek içinde toplamamak atlatırım unuturum dememek çünkü birgün karşına muhakkak çıkıyo canını daha çok yakıyo
 
kızlar yarın ne yesem nasıl baslasam diyete bilemiyorum
aslında yemem yememek birkaç gün sıvı birşeyler içip beslenerek midemi rahatlatmak istiyorum ama kararsızım
öneride bulunursanız sevinirim
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…