Cuma Zayıflama Yarışması 2. Takım

turabcım bebiş hastamı yoksa..ben bugün okuyamadım akşam yazılanları..
çok geçmiş olsun canım..Allah şifa versin.
 
ben de bunu sorucaktım..süpersin yaa..kilo almaman koşturmalarının fazla olmasından sanırım..

bugun tartilmadim ama son tartildigimda hala 61 lerde seyrediyordum. belki gram farki olur ama oyle 1, 2 klilo birden almadim elh.

valla neden almadim bilmiyorum ama biliyorsun ben zor kilo alip zor veriyorum.

Akrepcim ynei yeni kurallar oldu mu ben yokken de hele bana. gundemi takip ediyim
 
canım takım arkadaşlarım,yüzünü görmeden tek tek sevdiğim dostlarım...allah hepinizden razı olsun.iyi dilekleriniz kalbinizin güzelliğinden...rabbim hepimize sevdiklerimizle yaşlanmayı nasip etsin inşallah..tekrar teşekkür ederim hepinize..var olduğunuz için...
 

posicim nihayet geldin.arada düşünüyordum neler yapıyorsun diye.yine birlikteyiz ne güzel...
 
posicim nihayet geldin.arada düşünüyordum neler yapıyorsun diye.yine birlikteyiz ne güzel...

evet ne guzel ozlemisim burda sohbet etmeyi, cok iyi geliyor. ama o kadar uzun ara vermisim ki birden kendimi yabanci gibi hissettim. yeni arkadaslar var bi de ben takimdan ayrilirlenm ynei gelmis arkadaslar var onlarla tanismistik o zamanlar ama aradan bu kadar vakit gecince onlari da unuttum. yaaa ben ne nakor bir insanmisim :26: herkesleri unutmusum ama olsun tekrar tanisicaz artik :)
 
gözümüz yolda kulağımız posinin ayak sesindeydi ama nafile posi gelmedi
ama bundan sonra hep burda inş.
kızlar posinin paylaşımı süperdir..özellikle gözünden hiç bişii kaçmaz.yerine göre gardiyan yerine göre sırdaş yerine göre de yol göstericidir..gardiyan dedim çünkü posi acaip doğrucudur..lafını esirgemeyen korkusuz cengaverlerden kendisi..
özetle rahatlıkla sırtımızı dönebileceğimiz biri
arkadaş gibi arkadaşlığı tecrübelerle sabittir
 
Son düzenleme:

 

cok duygulandim ya bundan guzel karsilama olmazdi galiba acayip motive oldum. Allah razi olsun akrepcim
yalniz bazen huysuzlugumdan dolayi seni deli ettigimi de biliyorum ama guzel yanlari gorup guzel seyler yazdigin icin cok tesekkur ederim

ben simdi yusufu gezdirmeye cikiyorum cunku burda hava acaayip guzel, kendimi disari atip sonra eve hic gelmeyesim var (cunku evde birsuru is beni bekliyor :18: )
 

ayy cnım yaa çok tatlısın..
bence sen o işleri yağlarının gitmesini hızlandırıcak yardımı kuvvetler olarak görürsen süper olur şekercik..o zaman sen işten değil de iş senden korkar.. hızla yok edileceğini bilir..ve her defasında yok eden hatunu daha ince daha çıtır görür
 
Günlerden bir gün zengin bir baba oğlunu köye götürdü.Bu yolculuğun tek amacı va...rdı:İnsanların ne kadar fakir olabileceklerini oğluna göstermek.

Çok fakir bir ailenin çiftliğinde bir gece ve gün geçirdiler.

Yolculuktan döndüklerinde baba oğluna sordu:

-İnsanların ne kadar fakir olabileceklerini gördün mü?

-Evet.

-Ne öğrendin peki?

Oğlu cevap verdi:Şunu gördüm :bizim evde bir köpeğimiz var onların ise dört.

Bizim bahçenin ortasına kadar uzanan bir havzumuz var, onların da sonu olmayan bir dereleri.

Bizim bahçemizde ithal lambalar var , onlarınsa yıldızları.

Bizim görüş alanımız ön avluya kadar,onlarsa bütün bir ufku görüyorlar.

Oğlu sözünü bitirdiğinde babası söyleyecek bir şey bulamadı.

Oğlu ekledi:

Teşekkürler baba, ne kadar fakir olduğumuzu gösterdiğin için.​
 
Çok fakir evli bir çift varmış.Adamın babasından yadigar bir saati varmış.Fakat ...bu saatin zinciri yokmuş.Adamın tek hayali babasından kalan bu hatıraya gümüş bir zincir alabilmekmiş.Karısının da o kadar güzel saçları varmış ki o saçlara yakışır gümüş bir toka almak istermiş ömrü boyunca.Ne var ki bu çok ama çok fakir bir aileymiş ve... karınlarını doyurmakta dahi zorlanıyorlarmış.Evlilik yıldönümlerinde kadın bir perukçuya gidip saçlarını satmış. Aldığı parayla da ucuz bir peruk alıp başına geçirmiş, kalan parasıyla da eşinin babasından kalan saate, eşinin o çok sevdiği zinciri almış.Akşam evinde heyecanla kocasının gelmesini bekliyormuş.Nihayet eşi eve gelmiş.Kadın hemen hediyesini vermiş eşine.Adam üzülerek almış hediyeyi.’’Nasıl alabildin bu hediyeyi’’ diye sormuş eşine.O da saçlarını sattığını söylemiş.Adam daha da üzülmüş.Çünkü o da eşinin o çok sevdiği tokayı almış, babasından kalan yadigar saati satarak…


ALINTI..​
 
kızlar siz gelmezseniz ben de okumanız gereken konuları çoğaltıcam bilginize :86:
 
Kansas´taki bir okulda iki kardeş çalışıyordu ve her sabah sınıftak...i sobayı yakmak onların göreviydi.



Soğuk bir günün sabahı, kardeşler sobayı temizlediler ve odunla doldurdular. Birisi bir şişe gazı odunların üstüne döktükten sonra ateşe verdi. O anda öyle bir patlama oldu ki, eski bina sallandı. Patlama sırasında büyük kardeş öldü, diğerinin de bacakları feci şekilde yandı.

Daha sonra, şişeye yanlışlıkla benzin doldurulduğu ortaya çıktı.
Yaralanan çocuğu tedavi eden doktor, çocuğun bacaklarını kesmenin daha iyi olacağını söyledi.
Anne ve babası yıkılmıştı. Zaten bir oğullarını yitirmişlerdi; şimdi de diğer oğulları bacaklarını kaybedecekti. Fakat inançlarını kaybetmemişlerdi. Doktora kesme işlemini ertelemesini rica ettiler. Doktor kısa bir süre için bunu kabul etti.


Anne ve baba çocuklarının bacaklarının iyileşmesi için dua ediyor ve her gün doktordan kesmeyi bir gün daha ertelemesini istiyorlardı.


Bu, iki ay sürdü. Doktorla her gün tartışıyorlardı. Bu arada çocuklarını bir gün tekrar yürüyebileceğine inandırıyorlardı. Çocuğun bacakları kesilmedi ama sargılar açıldığında, sağ bacağının diğerinden altı cm. daha kısa olduğu ortaya çıktı. Sol ayağındaki parmaklar da neredeyse yoktu. Fakat genç adam kararlıydı. Acılar içinde kıvranmasına rağmen, her gün egzersiz yaptı ve nihayet bir iki adım atmayı başardı.


Genç adam; daha sonra koltuk değneklerinden de kurtuldu ve yürümeye, sonra da koşmaya başladı.


Bu genç adam koştu, koştu ve koştu. Neredeyse kesilmek üzere olan bacakları ona bir dünya rekoru bile kazandırdı.
Bu genç adam Glenn Cunningham´dı.


´´Dünyanın En Hızlı İnsanı´´ olarak tanınan gence, Madison Square Garden´da yüzyılın sporcusu unvanı verildi.


Yüreğinin ve iradenin gücünü eğer son damlasına kadar kullanırsan, başarı kaçınılmaz sonuçtur.



alıntı..
 
Son düzenleme:
Başını dizlerine o kadar uzun süre yalamıştı ki,alnına dizlerinin izi çıkmıştı.A...yağa kalktı,bu kez başını pencereye yasladı..kafasının içinde ‘neden,neden?’ diye bir ses çığlıklanıyordu.içinde bir şey çok acıyordu,yanıyordu..Gözlerinden pıtır pıtır akmaya başladı o acı..aktı,aktı,aktı….aktıkça sanki içindeki yangın hafifliyordu..bacak larına kaydı gözleri..yer yer,uzun mor lekeler oluşmuştu..nasıl böylesine vurabilmişti? Düşündü..bunu hak etmek için ne yapmıştı? Hatırlayamadı..sadece ‘neden,neden?’ dedi yeniden..

Kardeşi seslendi içeriden..sokağa oyun oynamaya çıkıyordu..bacaklarına baktı..,o mor lekelerle dışarı çıksa arkadaşları ‘ne oldu?’diyeceklerdi..’düştüm’dese yalan söylemiş olacaktı..gelmiyorum dedi kardeşine ,kitap okuyacağım..kitabı eline aldı,pencerenin önüne oturdu..romanda çocuklarını çok seven bir aile vardı.o nedenle seviyordu bu kitabı..

Okurken derin bir uykuya daldı. kendini kitaptaki çocuğun yerine koydu..

Uykusunda bahçesinde kocaman ceviz ağacı olan büyük bir evi vardı..bu ev anne ve babaları tarafından dövülmüş çocuklarla doluydu..neşe öyle boldu ki acıyan yerler hemen iyileşiyordu..kahkahadan başka ses duyulmuyordu..

Ceviz ağacının kollarından birine tırmandı..bu ağac anneannesi gibi kokuyordu..içi ısındı..Eline düş defterini aldı..eline ne zamn bu defteri alsa düşler sıraya girerdi..sıradaki düşte ona MERHABA diyerek elini Uzatan bir melek vardı..Korktu, elini tutmadı meleğin..

Altın saçlı melek ‘biliyor musun?’ dedi..’ MERHABA demek benden sana zarar gelmez demek aslında..tut elimden ki ayaklarımız bizi umuda taşısın önce parkta oyun oynayalım seninle sonra balon alalım baloncudan..dilek yazAlım üstüne..sonra yüreği çocuk sevgisiyle çarpan anne babalar görsün dileklerimizi..elle rimizi tutacak biri olduğun da insanın yüreği kocaman büyüyormuş..gerçekten yüreğim büyüyecek mi acaba..Elimi tutar mısın?’

Elini çekinerek uzattı ve meleğin elini tuttu..tutar tutmaz yüreği büyüdü. Büyüdü..taaa aya kadar..içini huzur ve mutluluk kapladı..

‘abla ,abla! Hadi uyan artık..babam geldi, yemek zamanı’

Kardeşinin sesiyle gözlerini açtı..hemen bacaklarına baktı..morluklar duruyordu ama acımıyordu artık…yüreğindeki yangın hafiflemişti..elini kardeşine uzattı…’merhaba’ dedi..’elimi tutar mısın’



alıntı...​
 
Baba Oğul Hikayesi
Adam yeni kamyonuna bakmak için evinden çiktiginda, üç yasinda...ki oglunun gayet mutlu bir biçimde elindeki çekiçle kamyonunun kaportasini mahvettigini görmüs. Hemen oglunun yanina kosmus ve çocugun eline çekiçle vurmaya başlamis. Biraz sakinlesince oglunu hemen hastaneye götürmüs. doktor, çocugun kirilan kemiklerini kurtarmaya çalistiysa da elinden bir sey gelmemis ve çocugun iki elinin parmaklarini kesmek zorunda kalmis.Çocuk ameliyattan çikip gözlerini açtiginda,bandajli ellerini fark etmis ve gayet masum bir ifadeyle,
"Babacigim,kamyonuna zarar verdigim için çok üzgünüm." demis ve sonra babasina su soruyu sormus:
"Parmaklarim ne zaman yeniden çikacak?" Babasi eve dönmüs
ve hayatına son vermis...Birisi masaya süt döktügünde ya da bir bebegin agladigini isittiginizde bu öyküyü hatirlayin. Çok sevdiğiniz birine karsi sabrinizi yitirdiginizi anladiginizda,önce biraz düsünün. Kamyonlar onarilabilir, ama kirilan kemikler ve incinen duygular hiçbir zaman onarilamaz; genellikle kisiyle
performansi arasindaki farki göremeyiz. Insan hata yapar. Hepimiz hata yapariz. Fakat öfkeyle ve düsünmeden yapilan seyler ,insani sonsuza kadar rahatsiz eder.
Harekete geçmeden önce durun ve düsünün. Sabirli olun. Anlayis gösterin ve sevin.


alıntı...​
 
iyi akşamlar kızlar.daha fazla yemeden menümü yazayım da kendimi durdurayım.
sabah 1 bardak su
kahvaltı 1 kase nesfit
ara 1 soda
öğle 1 paket mısır patlağı,1 kase yoğurtla
ara 1 muz
1 avuç kuruyemiş
akşam 1 kase sebzeli bulgur pilavı,2 bardak ayran
vee 1 dilim d.günü pastası.
30 dakika pilates
yeşil çay 1.5 litre su
mutfak beni bekliyor kızlar.şimdilik kaçıyorum...
 
Allah herkese boyle bir ask nasip etsin.


afiyet olsun canim ins. mutfak beni bekler derken temizlemeyi kastediyorsundur,
 
kizlar yusufla parka gittik
parkta yusuf yasiunda mini mini bebeler cibil cibil kum oynuyorlardi ben de yusufu kuma soktum yusufun ilk hareketi yerden kum alip kendi basindan assagiya dokmesi oldu. saclarinin icine kadar minik minik kumlar girince ben de biraktim onu oteki bebeler gibi cikardim ayakkabilarini coreplarini cok hosuna gitti. yaklasik 1 saat kum oynayip salincak bindik ama cok ruzgar vardi ins. hasta olmayiz.

eve gelir gelmez tabiki direk banyoya soktum cadiyi

cok eglenceliydi ya ilk defa ciplak ayak kumla oynadik
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…