Cuma Zayıflama Yarışması 2. Takım

selam kızlar.
sonuç ve ilaçlarımı aldım,ramatolojiye gitmeliymişim.
o da burada yok,nasıl gideceksem iki çocukla,ki ikisi de hastayken.neyse,başka bahara kaldı tedavi.
önerilerinizi okudum,çok sağolun,hemen araştıracağım,merak ettim.
nesli Q10 cildi güzelleştiriyor mu,böyle bir etkisi oldu mu sende..
off kafam bir dünya,bölük pörçük yazıyorum,sanırım yatsam iyi olacak..
sonra görüşürüz..
 

kız beni güldürdün ya
döverim valla sinirli insanım ben hemen parlayıveririm
bağırırım gari
yüz verdik eşş.... geldi etti döşşeeeeeee ...:ssz
diye
yada ona bir ikram ederim bak derim bunsuz hayat olmaz yapma bunu bırakma derim
şaka bir yana akreeeppp
benim sinirimin %90 'ı o küçük canavar yüzündenmiş
bahsetmiştim
paketi verdiğim güvenlik de 12 yıl içip ani kalp krizi ile bırakanlardan
korkmuş
o korku ile bırakmış
hafifmiş kriz
yaşatmış doktorlar o anı dr eşliğinde geçirmiş atlatmış krizi
sonra dr demişki sen sigara içmeye devam et birdaha geldiğinde kesinlikle bakmayacam sana sizin demiş dr seçme hakkınız varsa benimde hasta seçme hakkım var
neyse paketi atmış atış o atış
birdaha içmemiş
o arkadaş diyor ki ben sinirli biriydim
korktum
ya arkadaş dedim
daha evvelki bırakmaya çalışmalarımda ben sinirli adamım birde meslek güvenlik çeker birini vururum falan zaten stresli bir işimiz var bunu içmezsem fena olurum dedim ama diyor inanamazsın diyor aksine diyor melek gibi adam oldum diyor sinirimin çoğunun nedeni bu imiş diyor
 
Koşmak ya da Koşmamak!



Koşmak mı yürümek mi ?

Artık hepimiz biliyoruz ki sağlık için egzersiz şart. Ama maalesef ki fitness endüstrisinin son 40 yıldır ısrarla savunduğu günde 45 dakika ila bir saat yoğun aerobik egzersiz (tempolu koşma) faydadan çok zarar veriyor. Yaşı müsait olanlar Jim Fixx`i hatırlayacaklardır. 1977`de yazdığı koşu kitabı bütün Dünya’da yankılar yaratmış, sırf ABD`de bir milyondan fazla satmıştı. Ama maalesef , 52 yaşındaki Fixx bir sabah koşarken kalpten ölmüştü. Bültenimizin bu sayısını yakın bir zaman önce okuduğunuz Taş Devri Egzersizleri makalesini yazan vücut geliştirme ve Fitness antrenörü Altuğ Duralın yazısına ayırdık.

Aerobik egzersizler sağlık için gerçekten yararlı mı?
Artık hepimiz biliyoruz ki sağlık için egzersiz şart. Ama maalesef ki fitness endüstrisinin son 40 yıldır ısrarla savunduğu günde 45 dakika ila bir saat yoğun aerobik egzersiz dictum’unun (koşu, spinning, vs.) batı toplumlarını getirdiği –ve dikkatli olmaz isek bizi de getireceği- nokta sürantrene olmuş, fit olmaktan uzak, bağışıklık sistemi ve metabolizması karman çorman bir nesil.

Bizler sabit bir tempoda uzun süre yoğun aerobik egzersiz(koşu, jogging, spinning, vs) yapmak için yaratılmadık. Doğada tek bir aktivite bile yoktur ki bu tür bir efor gerektirsin.

Ama merak etmeyin, mutat metodun neden işe yaramadığını inceleyerek, daha etkin –ve eğlenceli- bir metot üstünde konuşmaya başlayabiliriz.

Dr. Angel Keys’in bilimsel tutarlılığı fazlasıyla su götürür 1953 tarihli araştırmasıyla birlikte, belki de fitness endüstrisinin şu anki halini almasını sağlamış yegane eser olan Kenneth Cooper’ın 1968 tarihli “Aerobics” isimli kitabında hazret(!) yüksek yoğunlukta yaptığımız her saat için bir ödül puanı belirlememizi salık veriyordu, her kim ki en yüksek puana sahip olur, o kişi en sağlıklı ve en yağsız olandır.

Belki de iyi niyetlerle başlayan ama fitness endüstrisinin kar marjı ve de amortisman giderleri en fazla olan kardiyovasküler cihazlardan akan para için desteklediği bu yöntem sağlık peşinde koşanları 40 yıl boyunca aynı yanlışa mahkum etti.

Bu yöntem ise sadece vaat ettiği yararları sağlayamamakla kalmıyor, üstüne bir de sağlık riskleri taşıyor.

Öncelikle bu tür egzersiz –hele bir de, genelde tavsiye edildiği gibi yüksek düzeyde rafine karbonhidratlarla desteklendiğinde- sistemik enflamasyonu fazlasıyla arttırıyor, ve aynı zamanda sizi fazlasıyla kortizol’e maruz bırakıyor.

Bir diğer dikkat edilmesi gereken husus ise çalışma ekonomisi ya da fayda-maliyet eğrisi. Şöyle kabaca bir hesap yaparsak, bir kilometre koşmak için 1000 adım atmak gerekiyor ve koşarken atılan her bir adım alt uzuvlara vücut ağırlığının iki katı kadar baskı yüklüyor. Yani, Devlet İstatistik Enstitüsü rakamlarına göre ortalama 72 kilo olan bir Türk erkeği sadece 200 kalori yakmak için vücuduna travmatik bir 144000 kilo/144 Ton (Yazı ile, evet , yüz kırk dört ton) baskı yapıyor. Bunun yaratacağı kümülatif etkiyi bir düşünün.

Şimdi vücudun iki temel enerji sistemine bir göz atalım:

Birinci sistem, biz dinlenirken, uyurken ya da çok düşük düzey-uzun süreli fiziksel aktiviteler yaparken yağları enerji kaynağı olarak kullanan. Oksijenin olduğu (rahatça nefes alınabilecek) bir tempoda yağlar kolay bir şekilde yanar. Toplayıcılık yapmak ya da yeni bir av sahasına varmak için çok hafif tempoda kilometrelerce yürüyen Taş Devri atalarımız gibi.

İkinci sistem ise, kısa zamanda çok zor işleri yapmamızı sağlayan ATP bazlı sistemimiz. ATP devamlı kaslarımızda bulunur ve “yüksek oktanlı” bir yakıttır. Maalesef ki, nispeten kısa sürede bu stoklarımız boşalır, ama gene kısa sürede tekrar dolar. Bir yırtıcı tarafından yenmemek için hızla koşup bir ağaca tırmanan Taş Devri atalarımızı düşünün.

Dahası bu kısa süreli/patlamalı çabanın sonucu olarak kaslarımızda yeni bir güçlenme kıvılcımı oluşacak ve bir dahaki yırtıcıyla karşılaştığımızda daha atik ve güçlü olacağız. –Tam anlamıyla ve en mükemmelinden evrimsel adaptasyon…

Sonuç olarak, yağlar ve ATP bizim lokomosyon için kullandığımız temel enerji sistemlerimizdir.

Vücudumuz –glükoz formunda- karbonhidratı enerji kaynağı olarak kullanabilse dahi yağ ve ATP’yi her zaman için tercih edecektir.

Taş Devri atalarımız hiçbir zaman –bizim artık her gün yapmaya çalıştığımızın aksine- bir saat boyunca kalp ritimlerini yüksek seviyede tutmaya uğraşmadı. Organize avlarda dahi, avı kovalamak -sonunda avı yakalayamama şansı her zaman olduğu için- enerji korunumu açısından gayet verimsiz bir yöntem olurdu ve dahası bu güçsüz durumdayken başka bir yırtıcıya av olmak çok daha kolaylaşırdı.

Peki bu sürdürebilir olması için yüksek miktarda şeker gerektirerek insülin yüksekliğine yol açan, serbest radikallerin üretimini 20 kata varan oranlarda arttırarak oksidatif zararı arttıran, kortizolü yükselterek enfeksiyon, kemik yoğunluğunda düşüş ve kas kaybı yaratan yöntem dışında kullanabileceğimiz yöntem nedir?

40 ila 100 bin yıldır değişmeyen DNAmızı ve onun tercih ettiği enerji sistemlerini dikkate alırsak, gün içi aktivitelerimiz arttırmak suretiyle her gün düşük düzeyde aerobik egzersiz ile haftada 2-3 interval egzersizleri ve ağırlık çalışması yapmak en ideali olacaktır.


Toparlamak gerekirse:

Düşük düzey aerobik egzersizlerin yararları(yürüyüş, hiking, yüzme, bisiklet, vs):

• Kılcal damar yoğunluk ve kalitesini arttırmak
• Mitokondri işleyişini daha etkin hale getirmek
• Yağ yakım ve taşınma enzimlerini harekete geçirmek
• Daha eğlenceli ve sosyal bir egzersiz türü olması

İnterval ve Ağırlık egzersizlerinin yararları:

• Kas dokusunun güçlenmesi
• Aerobik kapasiteyi arttırmak
• Mitokondri işleyişini daha etkin hale getirmek
• İnsülin hassasiyetini arttırmak
• Egzersiz-Sonrası Oksijen Tüketimi’ni arttırmak yoluyla yağ yakımını hızlandırmak
• Büyüme hormonunu arttırmak suretiyle yağ yakımını hızlandırmak

Yüksek düzey aerobik egzersizlerinin zararları (koşu, jogging, spinning, vs.):

• Çok fazla karbonhidrat gerektirmesi
• Bunun sonucu olarak insülin dengesini bozması
• Verimli yağ yakımı metabolizmasına zarar vermesi
• Stres hormonu kortizolü arttırması
• Sistemik enflamasyonu arttırması
• Serbest radikaller üretimini yükseltmek yolu ile oksidatif zararı artırması
• Bacak eklemlerine aşırı derecede baskı yüklemesi
• Fena halde sıkıcı olması
 
Son düzenleme:
valla super ismide guzel bulmussun
yeni hayatt

simdi sen bunlari derken bizde akreple yan odada siko gelen kadina once once baslamaya hazirmisin derizz
oda tabi gelmis ya yanimaza hazirim der bizde kilosunu boyunu olcer iki tibbi terim soyler sonrada kadini oturturuz karsimiza
tabi ben baslarim konusmaya
bak cicim suan goruyoruzki duba gibisin ve o yaglarin igrenc gorukuyor oyuzden biran once yemegi birakmalisin derim
sonra akrep hemen bir menu hazirlar ve kadinin eline tutusturur ekmeksiz aksma meyvesizz hatta ve hatta sarimsakli
sonra kadin bakar bakarr ve yapacagi soylerr tabi ben kadini asagiladim ya sisko diye tabi ozaman ben tig gibi olacagimdan (akrepten biraz supheliyim bu konuda )kadin bana bakar ve ay bende sizin gibi olmak istiyorum der bende ahh guzelim bende zamaninda kiloydum ama bak gor hersey bizim elimizde azmin elinden birsey kurtulmaz sen cok guzel bir kadinsin ama yaglarin senin guzelligini kapatiyor derim ve kadina buyuk bir zayiflama hissi gelir hani beni gordu ya zayif o bakimdan
akrepte tabi araya girer ve menusunu tamamen uygulamasi gerektigini soyler kadin tabi ona bakip siz bu menuyu uyguladinizmi der felan filan akrepte tabi uyguladim ama bugunlerde uygulamadigimdan yiyorum oyuzden tekrar kilo aldim der

tabi ben kendimden emin ayagimda kot pantor uzerimde sari bir buluz ve mini deri ceketimel sen merak etme beni dusun verirsin kilonu derim veeee kadin bir ay sonra gelir bana tesekkur eder sizin sayenizde verdim diye
akrep ordan menuyu uyguladinizmi der ve kadin hayir ya menuyu uygulama gerek yok ben arkadasinizin tipini dusundukce yeme hissim gitti der
bu sekilde sisko kadini zayiflatmis olarak gonderriz


seneryom nasil ama

amanin pek bir kotu anlami varmis neysee sigara krizi diyelim o vakit
 

Sen yat dinlen iyice canım

Hmmm sinir yapıyomuş demek yazık be bunca millet içiyor inan acyorum hepsine kendi kendilerini bitiriyolar resmen
 

olsun canım dert etme biz seni biliyoruz sen orada kimseciklere sarma gel burda bize sar.


hişşş bahire sen sigaracı
akrep tahsilat
nesli de zayıflamacı.


adı da süper bak sen bu mereti bıraktın ne kadar güzel şeylere çalışıyor kafan.


kuzucum yatta dinlen zaten 2 de çocuk olunca fırsat bulunca dinlen.
 

uff bende hemen parlayıveriyordum çok da sinirliydim törpüledim biraz olsun o tarafımı ama yine arasıra oluyor sinirleniyorum ama tepkimi sindire sindire veriyorum.
 

çokkk geçmiş olsun canım. Allah sana kolaylık versin o gelinlerden bende herkes gibi saçlarını başlarını yolasım geldi hadi onu yapmayayım ama laf falan sokuşturmam direk söylerdim bu kadar zaman dayanamazdım.
 

Kız sen bana böcükmü dedin şimdiiiiiiiiiiiii

Vay anasınııı

Bende yiyecek türü gibi felandır diye düşünüyodum

Böcük haa ölee olsun bahire valla sen bir bırakma şu sigarayı şu sölediklerine hemen geri dönerim şimdi sigara bırakıyosun diye ses etmiyorum ses etmeyin kızlar idare ediyoruz anam bu kadar zormuymuş bu mereti bırakmak efendi kızı ne durumlara soktu



Azimliymişşşşşşşş kız yesene verilirmi eşe onca canım kebaplar

yada künefeni yeseydin

Ayy yine yudum demiş kız nesli öldürme bizi lokma de şuna lokmaaa

Sen gel buraya yeniden türkçe öğreticem sana Yudum sıvı içecekler için kullanılır bebem çiğnenen besinleri de lokma ile açıklarız anladınmı beniiiii

Sen şimdi sırf bana gıcık olsun diye vercem onca kiloyu diyosun yanii

ee şimdi ben ne yapmalıyım oyy :18: hafiften tırsdımmı ne ben kaçtım 66 mı 64 mü olmakıyım oyy kem küm nesliiiii bitirme beni iş iyice ciddiye bindi yahuu
 
Nesli aşağıda görünüyor kendi yok..Kesin pasta hüpletiyor bu bana gönderemeyince dayanamadı kendisi yedi

Nesliiiiiiiiiiiiiii nası tadı güzelmiiiiiiiiiiiii
ruyanda gorursun sen o pasta hupletmelerimii
su iciyorum canim su

tabiki derinin alt kismindaki hucreleri canli tutuyor ve bu sayede yaslanmayi geciktiriyor harika bir destek tavsiye ederim canim tabiki markasina dikat et eger dusunursen ben sana markayi veririm

valla guzel olmus akrep tahsilatci
 

Vouvvvvvvvvvvvvvvvvvv senaryoya bak

biz türklerde bir laf var sizde ne derler bilmem ama

Aç tavuk kendini buğday ambarında zannedermiş

Bana bakıp iştahtan kesilecek öölemii

Kuşummm senin kilon kaççççç benimki kaççç
 
valla tami tamina bocek demis kiz inanki bende aynini dusundum daha gecen gune kadar bu kiz sessiz sakin menusuyle kitabiyla isiyle guuyle ugrasan sessiz bir kizdi ne hale geldi kuzucuk ahh ne igrenc bir sey su sigara insanin kisiligini degistiriyor pis sey



ayyy allahimm koptugumun anidir ya sey kem kum hii
at ya geri adim bak cok degil sadee bir hafta konusurum birdaha unuturum merak etme yani takimlara gitmek bana gore daha kotuu gel vazgec

ya allahim ya yudum ya varmi ya takilmayin siz ona sonucta yemedim ya siz ona bakin ama nasil devrim yaptigimi simdi anladin demi ohh
ki nere gittin yediklerinimi cikartacan yoksa aman sakin yapma bak
 



kız varya sinir geldi gülüyorum kendime deli oldum geçecekkk o canavar kanımda azalıyor ya ne halt edeceğini bilemiyor insannnnnn
kızzz bak nesliiiii
sıraya sana geldi
sabahtan beri where is the yudum diyoz anlamıyon
yudum yudum su içilir
olmadı kana kana içilir
olmadı ayran olmadı portakal suyu
ama bir lokma da yenir ok canıııımmm
gene yudum gene yudummm de kız sinirlenmiyecceeemmm
kız ben varya sinirli şirin olduuummmmm :84:
aha ben bu olduuummmm
 

seninki kac suan kac olup olmamasi bana gore onemli degil onemli olan ileride benim zayif seninde sisman olman sekerim
 
siz kafa bulun bakeeeemmm
bak bööönnn iş vardı kitap okuyamadım iş yerinde
akşam okurum artıkın
3 hafta sonra sakin huzurlu bir hatun olacccaaammmmmm :84::84:
 
seninki kac suan kac olup olmamasi bana gore onemli degil onemli olan ileride benim zayif seninde sisman olman sekerim

wewe eeee goooollll sayın seyirciler kız nesli bak ben canavarala uğraşıyorum ondan böyleyim kız sana ne oldu anlat hadi bize
bu kaptana bu hafta yaramadı
gelen vurdu giden vurdu
 
: :60

kiz sizi gicik etmek icin diyorum akilli dur anam dur simdi banada bulasma oglum bak gittt derim ona gore sen sigarayi birakiyorsan bende cigir asip yemek yemiyom valla benimde leime ayagima titreme geldi beni sicratmayin ulennnnnnnnnnnnnnnnnnnnn
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…