kızlar nasılsınız, muhtemelen yazımı pazartesi okuyacaksınız... sizleri nasıl özledim bilemezsiniz. geçmişe biraz göz atmaya çalıştım, görev yerim değişti, uluslararası ilişkiler departmanına geçtim, çok keyifli ama çok yoğun... sürekli çalışıyorum. dolayısıyla hiç giremedim.... sizlerde sürekli aklımdasınız...
rüzgardaki gelişmeleri özetleyim...
ebrucumun doktoru kahvaltı verin demişti, ekmeğe tereyağ sürün verin falan.
ben de rüzgarla sabahları artık o şekilde kahvaltı yapıyorum. nohut büyüklüğünde ekmeklere tereyağı, annemin yaptığı reçelleri sürüp veriyorum..... ilk başta yutmakta epeyce zorlandı, kustu bir iki kez. ama korkmadan vermeye devam ettim, şimdi fındık kadar olan parçaları yutuyor Allaha şükür. bu ay yutmayı öğrenmesi gereken aymış, diliyle ağzına gelen parçayı yemek borusuna itelemeyi öğreniyormuş, o yüzden çok geç kalmak istemedim.... bir de artık ev yemeklerine de başladım yavaştan, elimle yediriyoru, ıspanak falan yedi, dolma, et yemekleri....
onun dışında çok yaramazlaştı, elinden asla oyuncağını alamıyoruz, itiraz ediyor, bağırıp çağırıyor, bilinçli tepkile vermesi beni çok mutlu ediyor...
kilo alımıda allaha şükür iyi,,,
kızlar iyiki varsınız, siz olmasaydınız belki ek gıda sürecini bu kadar bilinçli geçiremeyecektim....
umarım sizlerde iyisinizdir, bebekleri öpüyorum ...
muhtemelen yazımı pazartesi okuyacaksınız....