-2009 Mayis Annelerininin Portreleri-

Birsencim,Cerencim,Esencim,hayatınızda gerçekten üzücü şeyler olmuş okudukça iiçim bi hoş oldu,hepinizde zor günler geçirmişsiniz..Umarım bundan sonra hep mutlu olursunuz,biddaha hiç üzülmezsiniz..
Tubacım cnm abine Allah rahmet eylesin,zaten seni bigün aramıştım hatırlıyomuusn bi türlü konuşaamıştık işte o zaman sana dicektimki bana yardım et,o kadar sahipsinki nefsine,bazen konuşmalarında bunu çok iyi anlıyorum Dağhande beni çok bunaltmıştı ve ne yapmam gerektiğini sormak iöçin aramıştım seni sanki bana yardım edebilecek tek kişi sendin ..neyse ölüm dışında çok güzel bi hayatın var anladıığım kadarıyla annene bayıldım zaten..Süpersin cnm ..hep böyle ol...

Burcu cnm sende gayet güzel anlatmışsın gerçi anlatmana gerek yok biz zaten ne kadar pirpirikli olduğunu gayet güzel anlıyoruz burdan.Ne var kız bu kadar panik olacak !!yapma kendine edersin sonra..Bazen bende mi tuhaflık var diye düşünüyorum sayende..:))

Pınarcım sen gerçekten analdığım kadarıyla hayat dolu bi insansın..umarım hep böyle olursun,,Abin için çok üzülmüşsün artık biter inşallah sıkıntılarınız..senin içide yazacak çok şey var arkası yarın..:))

Unutuklarımı tekrar bakıp anlatıcam kızlar
 


Gülhancım biliyomusun bu yazı tek kelimeyle beni anlatıyor,bende benim gibi başka kimse yoktur diyordum,ilk zmanlar annemi arayıp ağlardım hep ben iyi bi anne değilim,yapamıyorum diyee..Demek sende öylesin..saatlerce konuşmalıyız seninle bence..
 

Rica ederim canim. Yolum düserse mutlaka ziyaretine gelirim emin ol.a.s.


Birsey degil Banu'cugum. Anlatacaklarin olursa, anlatmaya devam et bence. Esin ve dünya tatlisi iki kizin bence cok sansli. Mücadeleci ve özverili bir Anne ve essin anladigim kadariyla...


Yasam ne kadar cok mucizelere gebe canim. Ali ve Ömer'de annenin mucizeleri olmus. Allah bir daha acisini göstermesin hic birinize...


Tuba'cigim, yasamlarimizda ne kadar benzer yönler var. Tonton dede, korumaci ve duyarli Anne gibi. Abinin aci ölümü disinda, gipta ederek okudum yazdiklarini. Devamini okumayida sabirsizlikla bekliyorum.


Senide senin kaleminden okumayi cok isterim canim. Bir bütün oluverdik en yalin halimizle burada. Vesile oldugum icin mutluyum...


Bana nedense Belgin Doruk'u hatirlattin Nurran. Simirik oldugunu söyledigin icin, cagrisim yapti sanirim. Esinle ve minik kizinla mutlulugunuz daim olsun canim...


Ikinci perdeyi acmani sabirsizlikla bekliyorum Ferda. Ayrica haklisin, bir insani tanimanin en iyi yolu onunla vakit gecirmek...Hatta belki yillar gecirmek...Ama bulmaca cözer gibi, ufak detaylari birbirine baglayarak tanimakta güzel bence.

Ve ölümler demissin. Ne kadar aci. Dilerim bir daha yasamazsin diyecegim ama hayatin gercegi bu. Dilerim, bir daha genc ölüm yasamazsin canim. Sevdiklerinle birlikte dolu dolu bir ömür dileklerimle...

 

canimsin yaa..öyle deme..hayat bu inan ne getirecegi hiç belli olmuyor..belki deden olmadi belki babandan görmedin..ama eminimki Rabbim bi taraftan yasatmiştir seni..ki okudugum kadariyla annen ve ablan cok iyi yetiştirmiş seni..insan herzaman iyiliklerden bişey ögrenmezki..cogu zaman kötü anilardan bişeyler ögrenir..bide bu tarafindan bak hayatina


memnun oldum canim seni tanidigima :) tabi zamanla cok daha iyi tanişacagiz inşaAllah


canuuuuummmm :) ay dur bunu kaydedeyim ben D bi laf söyleyince bunu yapiştiririm sana cevap olarak " bizamanlar böyle diyordun noldu cicimmmm" derim p

şaka bi yana :) annem ve serros için söylediklerine cok tşkler canim :) demek diyet konusunda beni pek takmiyorsun haklisin valla ne diyim hayatimin rezaleti oldu bu konu zaten DDD farkindaysan bu sefer hiç gikim cikmiyor cünkü bu sefer ciddi ciddi gidiyorum yolumda :) cok konusani az dinlemeli hesabi ben diyet konusunda cok konusurusam anla ki senden cok kendimi motive etmeye calişiyorumdur konusmuyorsam ya motivasyonum yerindedir yada diyeti bozmusumdur sucluluk psikolojisinden konusamiyorumdur :))))))))) neysem bu konuyu "zamani gelince görürsün beni" diyip kapatiyorum :)) ciddi teyze lafina gelince..herhalde öyleyim cicim ne sandin :) beyhosa devam edersen el koyarim ikizlere haberin ola cocuklar için sakincali p




canim öncelikle ölmüşlerine Rabbim gani gani rahmet eylesin,sizinde basiniz sagolsun,Rabbim sabirlar versin inşaAllah..elinde olmadigini biliyorum ama ölümden korkma..gerci hepimiz (farkli ölçülerde) sevdiklerimizi kaybetmekten korkariz..ama ölüme bi süre ayri kalmak gözüyle bakmali..yoksa insan gercekten yasayamaz..mesela abim öldükten yillar sonra dogan kuzenlerim bile abimi bilerek büyüdüler..onu hiç birzaman "o öldü artik yok konusmayalim yaramizi deşmeyelim" gibi anmadik..herzaman sanki yasiyorda ama görüşemiyoruz gibi andik..ölümle bariştik diyim :) gercekten ölümün yüzü aci..ama hayatimizda kendi ve sevdiklerimizin basina geleceginden emin oldugumuz teksey ölüm..muhim olan ona hazirlikli olmak..sevdiklerimizle gecen her vakti sonuna kadar degerlendirmek..cok yakin bi zamanda anneannemi kaybettim biliyorsun..onunla okadar vakit gecirdigim halde hala pişmanliklarim var biliyormusun..neden dahada fazla vakit gecirmedim diye..önemli olan bu sanirim..amma konustum bu konuda ya :)) bir dokun bin ah işit benden :))

senin genel olarak hayatina gelince..cok güzel bi hayat yasamissin..kayiplarin dişinda tabi

eşinle aşkiniz daim olsun ve geri kalan hayatiniz cok daha mutlu gecsin inşaAllah..

sende tahmin ettiğim gibisin..bastan soguk olma,burnu havada sanilman felan cok tanidik duygular :)) benim ortaokul+liseden bi arkadasim vardi..liseden 4 sene sonra samimileştik..ama o gecen 10sene içinde birbirimize gicik olurduk :))) o beni cok kibirli,havali sanardi bende onu :))) okadarda güleryüzlüyümdür ama genede öyle sanabiliyorlar..fazlada aldirma buna :) imam gazali: zanni bilgiyle destekleyiniz der :) zan edenler birak öyle zannetsinler :) sen nasilsa öyle degilsin muhim olan bu :)

oglak burcu olman pek bi içimi açti :))) cok tanidik geldin bi anda çözdüm gitti seni demek sende inatsin..hiç belli olmuyor valla burdan :) gülhani diyet konusunda çözmüştümde senin öyle bi meselen olmadigi için anlyamadik sanirim :))) ama titiz oldugunu tahmin etmiştim..daghanla ilgili konusmalarindan eşine cok aşık oldugun her halinden belli zaten :) cok konustum burda keseyim gerisini 2.perdeni yazinca yazarim :)))



oy oyy demek sende eşine cektiriyorsun bu konuda :))))

ne gizemi kiz :))) ben kim gizem kim :) ama özel hayati cok fazla acmaktan hoşlanmam gercekten :) kendim konusmayi sevmedigim gibi baskasinada sormam asla..hatta bu huyum bazen öyle depreşirki ilk sohbetler hepten kisir döngüye girer :) ay bununla ilgili bi anım var anlatmadan gecemicem ben uni.yi kuzenimle birlikte okudum..oyuzden pek arkadas edinme ihtiyaci duymadim..millet gelirdi bizimle tanişmak için konusmak için..kuzenimde benim gibidir..e millet soruyor..kac kardessiniz nerelisiniz nerdensiniz vs..hepsine cevap veriyoruz ama geri sormuyoruz :)))) böyle bi durumda ne oluyor..gelen kişi 10dak sonra işim var diyip giderdi :))) kuzenimde en sonunda dayanamayip " bravo tuba,gene kacirdik milleti yanimizdan" demişti


tşkler canim :) sanada hayirli dogumlar,bebegini sag salim saglicakla mutlulukla kucagina alirsin inşaAllah


canim benim ya neler yasamissin hele hele annen..valla okurken gözlerim doldu yaa ama yukarida da dedigim gibi..cogu zaman yasadigim kötü,şerr olaylar bizi yetiştiriyor,büyütüyor,bize birşeyler katiyor..sanada eminim cok şey ögretmiştir..keşke keşke bunlari ne sen ne ailen hiç yasamamiş olsaydiniz..ama keşkenin bi faydasi yok..dolu tarafindan bakmali bardaga..bunlardan aldiginiz dersler cok önemli..ki almişsiniz..gerek sen gerek ablalarin bi kadin için en önemli şeyi yapmişsiniz..altin bileziginizi,mesleginizi edinmişsiniz..sevginin ne oldugunu,ailenin ne oldugunu aci tarafindan da olsa ögrenmişsiniz..inşaAllah bundan sonraki hayatin ve annenin,ablalarinin hayatlari cok cok cok güzel olur..yasadiginz en kötü günler o günler olur umarim..

ay bu arada o tarih hakkinda söyledigine cok güldüm ama :)

sana gelince :) bana esen deseler ne derim :) bunu ilk taniştigimizda sorsaydin muhtemelen "soguk nevale" derdim :))) ama zamanla samimileşen,sicaklaşan birisin..hayat dolusun..sen yetişemedigini iddia etsende cok şeye yetişebilen birisin :) cocuk,ev,iş,gezmek,aile,arkadaslar :) eşi nasil idare edebilcegini bilen birisin :) dinini yasayan birisin :) sevgi dilin hediye he :) sevginin 5 dili kitabindan alinti ben hala 4 tane sevgi dilim oldugu konusunda inat ediyorum ve hala eşiminkini bulamadim (o 5 tanesininde onda oldugunu iddia ediyor ) prensipli birisin gibi geliyor bana..yani belli kurallarin var ve onlari geçmiyorsun gibi..


ay sorma ya..cok ilginçti ogun :) bi tutturamamiştik :) bigün muhakkak buluşalim ya canim cok saolasin söylediklerin için a.s.

Tuba'cigim, yasamlarimizda ne kadar benzer yönler var. Tonton dede, korumaci ve duyarli Anne gibi. Abinin aci ölümü disinda, gipta ederek okudum yazdiklarini. Devamini okumayida sabirsizlikla bekliyorum.
...[/B]

canim benim..esen'e de dedigim gibi..kimi öyle ögreniyor hayati kimi böyle..sende belki bu yasadiklarin olmasaydi böyle biri olmyacaktin..inşaAllah sen daha güzelini yasarsin bundan sonra hayatimin devamini yarin yazicam inşaAllah gercekten cok uykum geldi cünkü :)

öptüm hepiniziiiiiii :)
 
kızlaarr yureklerınızee saglık...
ne guzel anlatmıssınızz kendınızı musaıd olunca bıara yazarım bendeee
okuduklarımdan anlıyorumkı her gulen yuzun ardında acı yaşananlarrr varrr kayıplar varrr
neyse dertlendım sabah sabah ellerınıze saglık
 
:lepi:kızlar sizleri daha derinden tanıdıgım için cok mutlu oldum
ne güzel cok sükür mutlu yasantılarımız varr ee arada kayıplar kalp kırgınlıkları yok degil ama buda doga kanunu sanırım elimizden bişi gelmez
hayatlarımızın ufacık detaylarında bile neler saklı oldugunu gördük.daha neler neler varr kimbilir
tüm arkadasların daha degişik yönlerini vee devamı gelicek hayatları bekliyoruz
eee bende anlatırım bdetaylar ama bi kafamı toplayım öyle
sizleri cok sevdim kızlar
 
 
Son düzenleme:
Kizlar ben Masal anlatmayi da, dinlemeyide cok severim. Degisik bir ambiyans olsun konuya. Olabildigince kisa tutmaya calisarak(yazmaya bir basladim mi, zaman donuyor adeta) kendi masalimi anlatmaya calisacagim.

./.

Cok cok eski zamanlarin birinde, camurlu, tasli toprakli yollari, derme-catma evleri, bakimsiz insanlari olan bir mahalle varmis. Evlerin cogunun, boyalari silik, duvarlari kirik dökükmüs. Anneler, sürekli ellerinde bakraclar, su tasirmis evlerine. Tasima suyuyla degirmeni döndermeye calisirlarmis.
O evlerin cogunda, kücük kücük cocuklar yasarmis. O cocuklardan birisinin saclari kizil kizil, örgüleri belik belikmis. Yagmur yaginca camdan disari bakar, "yagmur yagiyor, seller akiyor,arap kizi camdan bakiyor" sarkisini söylermis. Cam bugulanir, bugulanan cama kargacik burgacik harflerle kendi adini yazarmis. Kaybolurmus kiz bugulanan camin ardindan.

Ah birde okula baslayabilseymis, nasilda heveslenirmis okula giden cocuklara! Karlara bata cika okula giden cocuklara bakabilmek icin, sabahin köründe kalkar, pencerenin kenarina tünermis. Kurdelalar almis annesi ona renkli renkli. Okula baslayacagi zaman, süslesin diye örgülerini.

En cok “Heidi” yi severmis. Heidi basladiginda, dünyayla baglari koparmis kizin. Geceleri, düsler kurar, düslerinde Heidi olurmus. O güzelim diyarlara gider, annesinden baska kimseyi yaninda götürmezmis. Sonra bir tek kendisinin düs kurabildigini sanirmis. Hele bazi cocuklara bakar, “Onlarin düs kurmalarina ihtimal yok, sadece ben düs kurabilirim” diye ic gecirir, kendi kendine cok sevinirmis. Cünkü onlar hep kavga etmeyi seviyorlar, birbirlerini dövüyorlarmis. Hayvan pisliklerini, “zeytin” diye saf cocuklara yediriyor, yaptiklari kötülükten cok hoslaniyorlarmis. Kötülük yapanlari sevmiyormus kiz. Kimseyede kötülük yapmayi istemiyormus. Heidi'li düsler kuramazmis kötü cocuklar...Kötü insanlar da bilmezlermis zaten düs kurmayi. Düsten gercege gecis yaptiginda, hayal kirikliklari caninin her yanina batiyor, ligme ligme ediyormus kizi. Hic uyanmak istemezmis bu yüzden düs dolu uykularindan...

Kizin bacaklari, zayifliktan carpuk curpuk görünürmüs. Yara bere icindeymis dizkapaklari. Alni acik, teni bembeyazmis kizin. Iri, bal rengi gözleri varmis. Ögleden sonralari, ayagina ucu yirtik iskarpinlerini takar, cikarmis kapisinin önüne. Evleri bir yokusun basindaymis. Kizin en büyük zevklerinden birisi, yokus asagi kosmakmis. Yokusun basinda kollarini kus gibi gerer, kendini cok coskulu,cok güclü ve cok mutlu hissederek son gücüyle asagi dogru kosarmis. Her defasinda ayagi tasa takilir, korkunc bir siddetle yere düsermis. Her defasinda takilacagini bilir, bir umut yeniden denermis o kisacik mutlulugu. Bacaklarinda oyuklar acilir, kanlar ilik ilik asagiya dogru süzülürmüs. onuru incinirmis kizin. Kimse onu bu haliyle görsün istemezmis. Basi önüne egik, evine dogru kosarmis. Ama hicbirsey onu, yokus basina cikip kosmaktan geri döndüremezmis. Hala da böyleymis kiz. Yokusun basina cikip kosmak istediginde, kimse geri ceviremezmis onu yolundan...

Gel zaman, git zaman okula baslamis kiz. Sevmemis okulu. Alisamamis, hergün onca yolu, kar-kis demeden tepmeye ve sevimsiz bir ögretmenin her dedigini yapmaya. Sonra, anneside cok hastalanmis. Öyle cok hasta olmus ki, hastaneye yatmak zorunda kalmis. Dünyasi sarsilmis kizin. Artik kimse saclarini özene bezene taramiyor, örgülerinin tepelerine kurdeleler baglamiyormus. Banyo yaparken, “Benim kizim büyük büyük okullar okusun, cok akilli, cok mutlu bir kiz olsun” diye de dua etmiyormus kimse. Anlamis ki, bu dünyada en cok annesini seviyor ve o olmadan hicbir sevginin anlami olmuyor.
Annesine gitmek istediginde, babasinin hisimiyla karsilasiyor, icinde yeseren aci katmerlesip her yanina isliyormus. Komsu bir teyzenin evinde kaliyormus ve yine camdan bakiyor ama baktigi yerde hicbirsey göremiyormus kiz. Gözleri düslerden uzak, annesini arayip duruyormus.

Aradan uzun uzun yillar gecmis. Cogunlukla kendi basina kalmis kiz. Dünyasina kimseyi sokmamis. Yaptiklarindan cok, yapmak istedikleri dünyasini doldurmus. Sevinclerden cok, hayal kirikliklari yasamis. Bir zaman gelmis ki; sürekli hayati tekrar etmekten bikmis kiz. Ne pahasina olursun, biraz renklilik istemis yasaminda. Kendine göre renklendirmiste yasamini. Ama yetinmemis, daha cok daha cok renk istemis yasaminda. Boyamis her yanini renkli renkli kalemlerle. Kah bir ucurtmanin kenarina takilip ucmus sonsuzlukta, kah bir kitabin ayiraci olup, saklanmis saman kokusu sayfalarin arasina. Kah bir toz zerresi gibi un ufak olmus mutluluktan, kah devcileyin bir dünyayi takip koluna, ferman okumus düslere ve cocuklara düsman olanlara...

Sonra, o renklerin pesinden kosa kosa, Heidi’nin kostugu kirlarin, kokladigi ciceklerin, sevdigi hayvanlarin, kana kana su ictigi cesmelerin oldugu yerlere gelmis. Penceresinden disari baktiginda, düslerle yogrulmus kocaman bir dünya görüyormus. Ama o dünyada da mutlu olamiyormus. Cünkü kizin yüreginde kocaman bir hasret varmis. Etraftaki hic bir nefes, o hasrete care olamiyormus. Ama kiz umutlarini hic caresiz birakmiyor, sürekli yeni kivilcimlarla besliyormus. Ve biliyormus ki, birgün gelecek, icinde biriktirdigi ve benligini degerli kilan tüm nazli duygular, tüm anlamli düsüncelerin bosuna olmadigina sahit olacakmis.

O gün, belkide bugündür diyerek, her yeni güne kocaman bir coskuyla "Merhaba" diyormus. "Selam olsun sana yeni gün. Al beni kollarina, savur bir diyardan baska bir diyara. Kücücük bir zerre yap beni, görünmez olayim. Kocaman bir sevda yap beni, güzel gönüllere konayim" diye dua ediyormus. Ve birgün tüm dualari kabul olmus. Kiz simdi cok mutluymus.
 

filizcim bu kadar güzel anlatılamaz okurken hem gülümsedim hem gözlerim doldu güzel bir cocukluk baslangıcıyla hayatın acı tatlarını tatmıssın sanırım küçücük yüreğinde
ama cok şükür ki şimdi mutlusun dorugunla,kocişinle bir ömür mutlulugunuz daim olsun inşallah :Saruboceq: canımsın opuyorumnanaktan
 
TUBACIM, ESENCıM, NURRANCIM, FERDACIM KIZLAR SıZLERıNDE YAZDILARINI TEK TEK OKUDUM ıNANIN. SıZLERıNDE BAŞINDAN HERKESTE OLDUĞU GıBı NELER GEÇMıŞŞŞŞŞ
HıKAYELERı OKURKEN ÇOK HOŞUMA GıDıYOR . SıZLERı YANı HEPıMıZıN BıRBıRıNı BÖYLE YAKINDAN TANIMAMIZ ÇOK HOŞ GERÇEKTEN. alkisalkisalkis
YORUM YAPAMADIM BıRAZ ıŞıM VAR AMA ıLK FIRSATTA YAZACAĞIM..:Saruboceq:
 
selam canım arkadaslarım
yüzeysel olarak yazmıs oldugum hayatımın bir bölümüne birazdaha derinlik katarak 2. bölümü anlatmak istiyorum müsadenizle
Çok mutlu olarak yazıldıgım yeni okula adapte olmam uzun sürmedi.sınıfta 7 kişiydik 3 kız 4 erkek.Orta okul 1.sınıfı 3 kız olarak bazen arada kaldım küserek barısarak geçirdim.Ama 2.ve 3. sınıflarda tek kız olarak yola devam ettim.Babam okul iyi diye beni okuldan almak istemedi,bende beni al erkeklerle rahatsızım diyemedim sanırım.Ama huzursuzdum 13-14 yasımı erkeklerle kazasız belasız atlattım çok şükür:kedi:ama suan zorluklarını vallahi anlatacak yüreğim yok.
Lise hazırlık süper denecek kadar iyiydi bir tek sigaraya basladım o kötülügü oldu bana(vee hala devam ediyor bu alıskanlık) lise hayatımda pek istediğim gibi olmasada bitti işte.Hayal kırıklıkları ilk aşk denemem ve hüsranlar...
12 yasımdan 17 yasıma kadar mutluydum ama bişeylerin eksikliği vardı hep yani ailemle mutluydum ama bişiler yoktu.annemi babamı cok seviyorum ama sanırım yani şimdi anlıyorum ben acemiliklerine denk gelmişim.benle ilgilenirlerdi ama yüzeysel,derine inincede eleştiriler ve yargılama bombardımanı olurdu.
ne cok isterdim annemle herşeyimi paylaşmayı arkadas gibi olmayı.Şimdi bakıyorum 20 yasında kız kardeşim var ohhh onunla arkadas gibi herşeylerini paylasıyorlarboshayallersmile
kıskanmıyorum aslında ama o zamanlar bende annemle arkadas gibi olmayı cok isterdim.
Annem sinirl-diktatör-dominant bir anneydi şimdide öyle ama sanırım zaman değişti.

neyse üniversteyi çok isteyerek kazandım mutlaka bu sene girmeliyim diye hırs yaptım 2 yıllı kazandım ama olsun üniversiteliydim ya önemli olanda buydu zaten.zemuszemus
sadece eglencesine gittim okula (ama sınıf 2.liğiyle bitirdim)
arkadaslıklarım oldu süper hatta suanda hepsiyle ailecek görüşüyoruz. her istediğimi yaptım okulun ilk senesi ehliyet aldım okula arabayla gidip geliyordum.5-6 kişi cok samimi arkadaslarla takılırdık ,diğer kişiler bize bunlar cok havalı yanlarına yaklasılmaz derlerdi ama içimize girseler kara takım bir gruptuk bizsositososito
veee üniverstenin ilk yılında hayatımın aşkını buldum,çok güzel dillerer destan bir aşk yasadık,mutluydum ama hersey bir anda degişti .karşımdakine göre aramızda sınıf farkı vardı ve birbirimizle olamazdıkAyrıldık 3 ay çok hastalandım o günleri anlatamam tüm yazım burnumdan geldi ,psikolojik tedavi aldım birsüre-tatlicadiarzu-
Sonra okulun 2. yılında (o kişiye inat) anneme dünür almasını söledim.ilk gelen kişiyle görüştüm.ilk intibam asla uygun olmadıgımızdı en basta tipi bana hitap etmiyordu ama yüregi iyiydi bunu hissedebiliyordum.Ailem araştırma yaparken gelen kişiler hakkında bende malum kişiye beni istemeye geldiklerini ve ne yapmam gerektiğini sordum o da bana soguk kanlılıklar hayırlısı olsun ne diyim dedi:1shok:.ınat ugruna ilk gelen dünürcüme ewet dedim ve nişanlandık.9 ay nişanlılıgım boyunca her gün agladım.ewlendim 2 yıl ilişkiye giremedik sanırım psikolojik olarak geride bıraktıgım yüzündendi.
sonra o illetide aştım şükür :lepi:ama zor senelerdi.
Şimdi kocama aşık değilim ama seviyorum .ıyi bir evliliğim var.(kaynana faktörünü saymazsak tabi oda ayrı bir konu)
Belki kocam ben çok sevmese ewliliğim biterdi.çok düşündüm vajili dönemde ayrılmayı ama bunu ne kocama nede aileme yapamazdım.zaten kocamda beni severken ve ortada ikimizin aşamayacagı bir sorun yokken ayrılma kararı sacma olurdu.ama suan ewliliğim bebeğimizle taçlandı cok şükürhihoyyyt.

Vee ewlenince annemle aramıza dahada mesafe girdi şaşırdım ,bozuldum,üzüldüm anacıgıma en ihtiyac duydugum 2 yıl mesafeli gittik geldik.Sonra yani şuan öyle iyiyiki Rabbim bozmasın 2 yılım ziyan olmus(kaynana faktörü yüzündenkötükedihüso)Annemi sevdiğimi daha cok anladım,ona ihtiyacım oldugunu yeni yeni keşfettim düşünün.şuan 1 gün görüşemesek diger gün kesin görüşüyoruz.
şuan eşim izmire tasınalım diyo iş dolayısıyla ama ben annemsiz yapamam diyorum bakalım ne olacak
işte canlarım benim hayatımdan bazı kesitler yine.daha anlatılamsı gereken paylasılaması gerekn okadar cok sey varkii ama insan rahatlıyor emin olun
iyiki varsınız görüşmek üzere
 
Ne anlatayım nasıl başlayayım bilemedim.Hepinizin yazdıklarını soluksuz okudum.

Benim çocukluğumda çok rahat ve huzurlu geçti.Babama acayip düşkünüm tüm kızlar gibi belkide.Çok zor zamanlar geçirdiğimizde oldu.Babam çocukluğunda maddi imkansızlıklar nedeniyle hiçbirşeyi istediği gibi yaşayamamış hep bizde onları tatmin ederdi.Ağzımızdan çıkan tek bir lafa bakardı hep. Sevilmek nedir bilmemiş ailesinden o yüzden bizi kucaktan indirmezdi. Bana ayrı bir bağı vardı o yüzden sanırım babasının cenazesinde bile ağlamayan adam benim düğün günüm hüngür hüngür çocuk gibi ağladı.Çok iyi bir geliri vardı ve sosyal yaşantısı.Ben okulumu bitirip çalışmaya başladığım dönemde emekli oldu.Çok sosyal ve iş yaşantısında çok aktif olan adam bunalıma girdi.Annemde mükemmel olan dialogları bozulmaya başlamıştı.Maddi anlamdaki sıkıntıları, bu zamana kadar rahat olan yaşantısının tamamen değişmesi böyle olmasına etkendi belkide.ıçki içmeye başlamıştı,gerçi her gün değil ama yinede benim gözümdeki baba modeli birden yerle bir oldu sevgim azalmaya başlamıştı.Halada içkiye bakış açım çok olumsuz.Belkide babamın içinde bulunduğu ruh haline sebep olmasından ötürüdür.Yaklaşık 1 yıldır çok şükür çok nadir içiyor ve çalıştığı içinde kendine güveni geldi.Çok dolu bir adam o halde kalsaydı ben perişan olurdum sanırım.Annemde bize hiç sevgisini göstermeyen çok dominant bir karakterdi.Çok isterdim annemle, babamla konuştuğum kadar rahat olayım.Yada dizine yatırıp benim saçımı okşasın.Ama olmadı.Oğlumun doğumu, anne oluşum bizi birbirimize çok yakınlaştırdı.Ona düşkünlüğüm kat be kat arttı.

ış hayatımda da saflığım herkesin dürüst olduğunu düşünmem kendimi çok kolay açmam sebebiyle amiyane tabirle çok kazık yedim.Akıllandım ama halen arada tekliyorum.ınsanlar yukarılara çıkmak için muhakkak birilerini ezererek ilerliyorlar.ış yaşamımda küçük yaşta çok fazlaca sorumluluk almak belkide toyluğum buna neden.Aynı zamanda beni stres yumağı yapan ağır sorumluluk olgunlaşmamında hızlanmasına neden oldu.Konuşmayı çok severim.O yüzden doğru bir iş tercihi yapmışım.Çok kararsızım aslında,aynı zamanda bazı konularda aksine çok sabit fikirliyimdir.Günü yaşamayı çok severim.Çok ilerisi hakkında planlar yapmak yerine günü yaşamayı tercih ediyorum.Tembelliğimde vardır,bir işi nasıl yapıcam diye düşünerek bir günü geçirebilirim,bazende bir günde 3 günlük işide yaparım.Kısacası dengesizim.Tam bir teraziyim.Estetik benim için çok önemli,Renkler uyum gibi.ınsanlarla çok uzun süre küs kalamam,affediciyimdir.Alınganım,insanların ne düşündüklerini umursamasam da kulak ardı edemem.Yüzüm çok çabuk düşer çok çabukta toparlarım.Çok duygusalım. Çok değer verdiğim insanlarla yaşadığım olumsuz dialoglar bile beni çok sarsar.Sanırım bunlarda gelişime açık yönlerim.

Kocamla tanışmam bir tesadüf sayesinde oldu.Çok zor bir ilişkiden çıktığım dönemde tanıştım.Görüşmeye başladığımda aşık değildim kendini bana öyle bir verdiki sonrasında onsuz yaşayamaz hale geldim.1 yıl içinde tanışma-söz-nişan-düğün oldu.ılişkimizin temeli saygı,anlayış üzerine kurulu.ıyiki karşıma çıkmış.Son dakika o hatadan dönmeseydim şuan çok kötü bir halde olabilirdim.Allahıma şükrediyorum her zaman.

Oğlumda Allahın bana bir mucizesi diyebilirim.Bana 3 tane prof aşılama olmadan bebek sahibi olamayacağımı söylemesine rağmen ilk aydan bedenime düştü.O benim hayatımın merkezi.Yaşama sebebim.Şimdilik bu kadar aklıma geldikçe bende devamını yazıcam.Boğazıma bir şeyler düğümlendi inanın…
 
Son düzenleme:

Bitmez bizim hayat hikayemiz Tuba bitmez...kaydirigubbakcemile3


Bekliyorum seni senden okumayi Gülsah'cigim...

 
Yazdıklarınızın hepsini tek tek , içime işleyerek okuyorum kızlar. Hepsine ayrı ayrı yorum yazmak isterdim ama başkaları ile ilgili duygularımı öyle kolay dökemem kaleme... Ama anlattıklarınızdan anlıyorum ki hepiniz tamda içimdeki gibisiniz...

Benim içinde güzel duygularını, yorumlarını yazan arkadaşlarıma da çok tşk ederim öpüyorum hepinizi kocaman a.s.
 
hepsi çok güzel ya, gözlerim doldu okurken, aslında herkeste kendimden bişeyler buldum

benim hikayeme gelince, bakalım anlatabilcekmiyim istediğim gibi kendimi, ben eskiden günlük tutardım, uzun zamandırda yazmıyorum deniyeyim bakayım, beğenmezsem silerim :))

2 Mayıs 1979 doğumluyum, bende mayıs çocuğuyum :)) annemin ikinci eşinden olmuşum, annem ilk eşini sevmemiş aralarında çok yaş farkı varmış, ama güzel bir hayatları varmış çok sosyallermiş, her hafta sonu mutlaka sinemaya tiyatroya gidilir yemekler yenirmiş, annem hala daha o günlerine özlem duyar ve iç çekerek anlatır ah salak kafam diye, annemin boşanma işlemleri sürerken doğduğum için ilk eşinin soyadını taşıdım evlene kadar, ilk okul ikinci sınıfa kadar Samatya da okudum, tebeşir lekeli sıralarda yumurta kokan arkadaşlarla :)) evimiz hemen okulun yanındaydı, buzi dondurmaları ve leblebi tozlarını yasak olmasına rağmen yerdik

Benim tiyatroya karşı ilgim hayatım boyunca olmuştur, konservatuara gitmeyi çok istedim, ilk okul birinci sınıfta sadece benbir piyes sergilemiştim, öğretmenim anlamış beni demekki, Bulaşık yıkayacaktım diye bir ront, benim adım Aslı dır ama içim yaslıdır ah bilseniz ne olsu çok kortum yüzüm soldu annem pazara gitmişti vallahi amacım işti diye devam ediyo:) adımı hep çok severdim o zamanlar Hande ismi pek yoktu anlamı gülüş gülmeyi çok severim aslında

Babam şöfördü hiç bir zaman maddi durumumuz iyi olmadı, hep heveslerim, erişemediğim isteklerim
oldu, sonra bayramaşa ya taşındık ağlıya ağlıya 3. sınıfa başladım, matematiği hep çok sevdim, bu yeni okulda da 23 nisanlarda maskot oldum şarkı söleyip foklor oynuyodum:)) 4. sınıfa geçtiğimde hayatım artık hiç eskisi gibi olmıycaktı,

Kardeşim çok yaramazdı komşunun oğluyla oynarken gözlüğünü kırmış, kadın geldi kapda bağırıp çağırıyor annem ver yaptıralım diyo kadın susmuyo, babam taksicilik yapıyodu o zamanlar işten gelmiş içerde uyuyodu, sese uyanmış, annem gir içeri diye bi yumruk attı annem bayıldı, ayıltamadık, günlerce komada yattı, dr lar biz elimizden geleni yaptık gerisi Allaha kalmış dediler, o günleri anlatmak imkansız, anneme bir mektup yazmışım aylar sonra bulmuş okuyup ağlamış, annem yemek yaparken bizim ekmeyimizin içine mutlaka kıyma koyup verirdi anne şimdi kim yapcak bize öle ekmek demişim en çok ona üzülmüş

Neyse annem çok şükür hastaneden çıktı ben 10 kardeşim 5 yaşındaydı, küçük tüpü yatağının ucuna getirir annem tarif ederdi ben yemek yapardım, arkadaşlarım sokakta oynardı ben çamaşır asardım evi temizlerdim, annemi yıkardım giydirirdim, günlerce yattı annem sonra birgün camdan çocuklara bakmaya diye kalktı, sürekli masaj yapıyoduk eline koluna, sol tarafı tutmuyodu ama sağ eli ve ayağıyla her işini görüyodu artık, kardeşim okula başladı her sabah ben götürüyodum onu, annem çok bakımlı bir kadındı birden bile çok değişti, evdeki eşyalar satıldı hastane masraflarını karşılayabilmek için, koltukları arkadaşımın ailesine sattılar hiçbişey değilde o çok zoruma gitmişti, ramazandı sahura kalktık bayılmışım üzüntüden

ılkokul öğretmenim biliyodu durumumuzu bir tv programı oldu başarılıyım diye beni seçti öğretmen gidicem ayağıma giycek ayakkabım yok doğru düzgün kıytırık ayakkabılarla gittim, öğretmenim biliyodu durumumuzu bot ve mont dağıytılırken benimde ismimi yazmış oda çok zoruma gitmişti

Ortaokula başladım, folklore gitmek istiyorum cumartesi günü annem gitsin diyo babam izin vermiyo temizlik yapılcakmış diye, babam hiç çalışmamaya başladı komşular kömür veriyodu kışın, bir sene şöle kömürlüğü dolu görmek isterdim hep, odun kömür alınmış kışa hazır :))Babam içki içerdi kumar oynardı, ev kirasını verememeye başladılar, küçükçekmeceye babanemin arkaında iki odalı bir eve taşındık,

Annemin ilk eşinden iki tane abim var, abim gel seni babana götüreyim dedi, nedense yıllarca soyadını taşıdığım adamın babam olduğunu düşündüler annemde değilsin dedi.Ve ben göztepe ye soyadını taşıdığım adamın evine gittim, iki sene orda kaldım. ıki tane çocukları vardı ilk okula gdiyolardı bir nevi onların bakıcılığını yaptım da diyebiliriz,sabahları 6 da kalkar çocukları giydiri beslenmelerini hazırlar, servise indirir, sonra gelip evi toparlar vakit kalırsa ders çalışır okula giderdim, akşamda çocukların ödevlerine yardım eder mutfağı toplar yatana kadar hizmet eder yine vakit kalırsa ders çalışırdım,
maddi olarak tüm olanaklarım vardı ama o evdeki konumum bakıcılıkmıydı, ablamıydım evin kızımıydım bilmiyorum, üst katta bir teyze vardı beni sevdiği için üvey annem hiç sevmezdi onu sohbet ederdik, ayaklı kütüphane gibiydi Ümran teyzem bir sürüde kitabı vardı her gittiğimde bana kitap verirdi, tam bir hazineydi benim için, annemin ilk eşide çok dolu bir insandı beni çok severdi bir dediğimi iki etmedi tabi karısının gazabından korkmadığı zamanlarda, o dönemde çok kötüydü ya arkadaşlarımla buluşmak isterdim izin vermezlerdi evlerine gidecek olsam çocuklarıda takarlardı peşime, her gece yatarken ben konuşulurdum bende duyardım, günlük tutuyodum, günlüğümü tüm içimi dökmüştüm ne varsa okumuş kadın bana daha kötü davranmaya başladı dayanamadım annemlerin yanına geri döndüm

Annem durumu biraz düzelmiş gibiydi babam ıETT ye geri dönmüş maaşı yükselmiş biraz çeki düzen vermişlerdi kendilerine, lise 2 deydim Kadıköy ıntaş Lisesi ne gidiyodum, okulumu çok seviyodum ve üniversite sınavına 1 sene kalmıştı okul değiştirmek çok büyük risk olucaktı ve ben 1.5 sene boyunca Küçükçekmece den Erenköy e otobüsle gidip geldim, sabah 5.5 ta kalkıyodum 3 vesayit yapıyodum, okuldan çıkınca 3 te evde oluyodum ve direk uyuyodum.Sınıf başkanıydım müdür yardımcısının yardımıyla okul beni dershane ye gönderdi, Topkapıya taşındık işim biraz kolaylaştı, topkapıdan kadıköy e tek vesayitle gidip geliyodum

Trakya Ünv kimya yı kazandım, hayatımın en güzel yıllarını geçirdim, özgürlük, arkadaşlar, partiler, bir tiyatro grubu kurup il il dolaştık, ödüller aldık
Ama hiç bişey okul yıllarındaki gibi kalmıyo malesef, ev arkadaşlarımı çok sevdim, kardeşim yerine koydum, ama sonra çok darbeler yedim, insanlara çok güvenmemeyi kimseyi o kadar sevmemeyi öğrendim, malesef insanları çok önemserim ben, çok duygusalımdır, sevdiğim zaman çok ayrı bir yere koyarım ve bu yüzden de çok kırılırım
Okul bitti eve döndüm, eşimin annesi beni arkadaşımın annesinin mevlüdünde görmüş, annem demiş benim kızım okuyo benim oğlumda askerde demiş kaynanam, sonra arkadaşımdan telimi almışlar okul bitti çalışmaya başladım, buluştuk hiç beğenmedim, yaşı büyük dedim boyu kısa dedim

Babamın haberi oldu gelsinler bide ben göreyim dedi, bak mali müş olucakmış geleceği parlak, ii çocuk efendi çocuk dedi, bi görüş bak dedi neyse ben ısınmaya başladım aslında elimden geleni yaptım olmaması için ama eşim bütün nazımı kaprisimi çekiyodu alıştım sevdim, bu sefer babam olmaz ailesi bze uygun değil mutsuz olursun ayrıl dedi, nişanlanmıştık, her gece3 e 4 e kadar kafamın etini yiyordu ayrıl diye 7 de kalkıp işe gidiyodum bayağı zayıflamıştım, bana ayrı eziyet ediyodu eşime ayrı yapmadıüını bırakmadı, sonrada bu kadar sene okuttum biraz çalışsın bir sürü borcumuz var dedi, eşimle birklikte bütün borçlarını kapattık, anneni düğüne göndermem dedi neyse ikna ettik gönderdi

Evlendik uzunca bir süre babam yine kapris yaptı gelmesinler gitmeyelim dedi, hayatım boyunca doğru düzgün bir ailem olmamasının üzüntüsünü çektim. Halen dahada maddi sıkıntıları var, babam şu an hastanede nefes darlığından, sürekli hastaneye yatıp çıkıyo, emekli oldu bir ev bile almadı, hiç istekleri bitmez ama bizden kötüsüde yoktur yeterince yardım etmiyomuşuz, öle dertliyimki aile konusunda hele doğumda annemin hasta olmamasını en çok o zaman istedim

3 senelik evliyken ıst ünv e dikey geçiş yaptım, okulda tek evli bendim, tabiki öğrencilik yaşamadım, bide dgs ile geçtiğim için tek dersten bile kalsam okuldan atılcaktım, arkadaşlar gezerken ben eve gelip yemek yapıyodum :)) ama bu konuda eşimin hakkını yiyemem adam okuttu beni :))Allahtan eşim babama hiç benzemiyo, bana danışmadan bişey almaz, tutumludur.Hadi bu kadar okudum biraz çalışayım hadi ev alalım hadi bide araba alalım derken 9 sene geçti, son senede biz çocuk olsun istedik ama oldu 4 ay dr a gittim, yumurta takibi yapıldı, çatlatma iğnesi oldum yine olmadı, iş değiştirdim çocuk fikrini erteledim yeni işime başladığıum ay hamile kaldım :))Hayatımın en değerli varlığı geldi dünyaya, çok güzel bir duyguymuş ya hiçbişeye benzemiyo

Eşimle sorunlarımıza gelince hiçbir zaman aşık değildim ben ona, çok sevdim saygı duydum ama aşık olmadım, ben hep daha deli doluyumdur, gezmeyi severim, kalabalık severim, hergünüm değişik olsun gelinsin gidilsin, sürekli bir planlar olsun ben yetişemiyeyim isterim, eşim daha evcimendir, tv nin karşısına geçsin kumandasını alsın kimse ona dokunmasın ister, neyse bu asosyallik halerini kültür sanat cemiyetine üye olarak atlattık, her hafta sonu organizyon vardı, sonra benim iş arkadaşlarım benim trakya ünv arkadaşlarım, ist ünv arkadaşlarım, yeni iş arkdaşlarım derken eşimde açıldı onun iş arkadaşları falan bayağı bir istediğim hayat oldu, programlar çakışıyo iptal etmek zorunda kalıyoduk bi dönem, bizde akraba ilişkileri pek kuvvetli değildir bu yüzden arkadaşlardan hep çok medet ummuşumdur ben, Masal olduktan sonra yine bir kabuğuna çekilme dönemine girdik,

Masal ağşıyo vakit bukdupumda yine devam edicem....
 
hande ya valla yazdıklaırnı okurken ne yalan söyliyeyim çok etkilendim.diğer arkadaşalrın yazılarınıda okudum ama ben yazıya dökemem düşüncelerimi o yüzden hiç yorum yazmadım.ama senin yazını okurken babam aklıma geldi.benim babamda içki kumar yüzünden herşeyini kaybetti. şu an belkide antalyanın sayılı zenginleri arasında olabilirdik.ama dediğim gbi bu illet ayrı bişey. annemim hakkını hiç ödemem o yüzden şuan onu iyi şartlarda yaşatmak için elimden gelen herşeyi yapıyorum ve allaha şükür hiçbir eksiği yok.bende üniv.zor şartlarda okudum annemin desteğinle.tabi yaşadığımız bir sürü yıkımlar.her ay eve gelen icralar giden eşyalar annemin çabasıyla hepsi geri gelirdi.ya sonuçta bunlar hayatta iyi bir tecrübe iyiki annem varmış şu an onun sayes,nde çalıştığım yerde iyi bir konumdayım maddi olarak allaha şükür çok iyiyim.en azından kızım için ileride çok parlak bir gelecek hazırladım onun rahatlığı beni mutlu ediyor.her ne kadar sorunlarla bir çocukluk geçirmiş olsakda şu an belki yaşadıklarımızın meyvesini alıyoruz. geleim evlenmeme ben 30 yaşında evlendim. o yaşa kadar hiç evlenmek aklımın ucundan geçmezdi .eşim farklıydı her ne kadar hayır desemde onunla evlenmeden 2 yıl öncesi çıktık nişanlandık.nasıl olduysa beni evlenmeye ikna etti.evlendikl:)) tabi arada eşimin anlam veremediğim kaprisleri olsada eşimi seviyorum herşeyden öte iyiki ikna etmiş evlenmişim ve kızım olmuş bunun için ona ne kadar dua etsem azdır.yoksa hayatta yalnız olarak ölürdüm evlenmezdim çünkü:) iyiki eşim ve minnoşum var hayatt ayrı bir güzel şimdi..
 



canım senin yazdıklarına gelince babalar kızalrına düşkün olur derler ama ben değildim.babam beni çok sevrdi ve hiç kırmazdı beni.ama yinede anneme yaşattıklaırndan dolayı babama hiç yakın olamadım.şu an onu aramıyor değilim.vefat ettiğinde günlerce mezarlığa gidip ağladığımı bilirim.öldüğü odaya aylarca giremediğimi resmine bile yıllarca bakamadığımı halada bakamam hepsi ayrı bir acı. kızım babsına çok düşkün eşimde ona.umarım ileriki yaşlarındada hep öyle olurlar çünkü hep imrenerek bakarım ablamın kızlarına ve babaarıyla olan ilişkilerine.opuyorumnanaktan
 
tülaycım seni çok iyi anlıyorum kızlarımız çok şanslı onları sevgileriyle büyüten babaları var:)) Allah onları eksik etmesin yuvamızdan:))
 
handecim hikayeni okurkaen ufak ufak kesitlerde kendimi buldum hele annene yazdığın mektupta yemek yaparken size ekmek içine kıyma koyup vermesi benim annemde hep yapardı oun off özledim bak şimdi annecimi ya canım seni azminden dolayı kutlarım umarım bu zorlu hayat mücadelesinden sonra aydınlık günler seninle olur herşey gönlünce olur
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…