2011 Mart Anneleri Paylaşım Alanı

kızlar kusura bakmayn. ben en son kkyı açmıştım. ama kızımla uğraşırken unutmusum. şimdi farkettim.
 

Orayada gideriz niş. bigün canım.Merak ettim şimdi.
 
bende kızımın konaklarını karbonatlı suyla tarayarak temizledim...sonra yıkadım hiç kalmadı bir kerede hepsi gitti:)
bende zeytinyağı sürecem canım doktor söyledi. yarın başlıycam artık.


eşini tebrik ediyorum canımmm. çook şanslı bi kuzucuğunuz varrr
 
güneş kremi için fiziksel koruyucu olanı tercih etmeliymişiz, iki gündür bebeklere kimyasal koruyucu içeren kremleri değil fiziksel koruyuculu kremleri kullanın diyor gazetede ama marka vermemiş eczacıya böyle sorsak bilirler mi ya da ben araştırayım bakayım öyle yazayım
 
merhaba anneler uzun zaman once size bir kez yazmistim,daha sonra sizi ne kadar takip ettiysem de yazamadim nickimi de degistirmek zorunda kaldim.simdi size sorum bebeginizi gece nasil uyutuyorsunuz?benim bebegim tum cabalarima ragmen memede uyumaya devam ediyor karni tok olsa dahi illa memede uyumak istiyor ,memeyi verince de iki kez cekip agzindan cikarip tekrar yapisiyor ayni seyi dakikalarca yapip sonra da sinirlenip agliyor. gazini da cikarmasinda bir sorun yok sutum de geliyor yutkunmak istemiyor ve bogulacakmis gibi yuzume bakiyor.meme vermeyince de tam agliyor.bu beni gercekten cok yoruyor yatmadan once hep ayni krizi yasiyoruz.boyle ya da buna benzer sikintisi olan var mi nasil cozum buldunuz nasil davraniyorsunuz fikirlerinizi bekliyorum.tesekkurler
 
Artık kimyasal bazlı güneş kremlerinin, ki piyasadaki kremlerin hemen hepsi böyle, özellikle çocuklar üzerinde kullanılması birçok ülkede tavsiye edilmiyor...

NTV'den Esra Mert, güneşin zararlı ışınlarından koruduğu iddia edilen kremlerle ilgili doktor görüşlerini de barındıran önemli bir yazı kaleme aldı. Çocuğu olanlar ve kendisi de güneş kremi kullananlar için işte o yazı:

"Kızım Ladin'in 15'nci ay kontrolünde doktorumuz sıkı sıkı tembih ediyor: ''Sakın o güneş kremlerini çocuğunuza sürmeyin. Onların hepsi, toksik madde''. Şaşırdım mı? Hayır, şaşırmadım...


Bu satırları; beyazın da beyazı bir insan, dolayısıyla bir güneş koruyucu tutkunu kaleme alıyor. Daha Ladin doğmadan, Yeşil Ekran'i sunarken, güneş koruyucuların bizi korumak bir yana sağlığımıza zarar verdiğini keşfetmiş ve kimyasal koruyucuları kullanmamaya karar vermiştim. Onların yerine, mineralli fiziksel koruyucuları kullanmaya başladım. Ama zamanla, plajda beni gören kaçmaya; etrafımda eşim dostum kalmamaya başladı. Nedenini yazının devamında bulacaksınız. Sonunda onları da bırakıp, çareyi güneşe mümkünse çıkmamakta, çıkarsam da kendimi ince beyaz kıyafetlerle korumakta buldum. Şimdi ise, bu sorun Ladin'in doğmasıyla daha da önemli bir boyut kazandı.

GÜNEŞ ŞAKAYA GELMEZ!

Güneş zararlı. Bunda hiçbir şüphe yok. Güneşin neden olduğu ölümcül cilt kanseri türleri var. Ve o hiç yaşlanmasın istediğimiz cildimizin yaşlanmasının en büyük nedeni de yine güneş ışınları. Yıllardır bunları dinlediniz ve size güneş ışınlarına karşı koruyucu kremler kullanmanız söylendi. Ama onların sağlığınıza vereceği potansiyel zararlardan, kimse söz etmedi. Gelin şimdi de bunları dinleyin. Ama merak etmeyin, sizi çaresiz de bırakmayacağız, sağlığınızdan olmadan güneşten korunmak mümkün.

İKİ TÜR GÜNEŞ KREMİ VAR

Güneş kremleri ikiye ayrılıyor: Kimyasal ve fiziksel koruma sağlayanlar.

Markası ne olursa olsun, ne kadar para vermiş olursanız olun, piyasada satılan herhangi bir güneş kremini aldıysanız, o krem muhtemelen kimyasal koruma sağlayan bir kremdir. Kimyasal koruma sağlayan kremler, son derece kompleks kimyasallar içeriyor ve deri bu kimyasalları emiyor. Emilen kimyasallar, güneşe karşı bir kalkan oluşturuyor. Ama aynı zamanda da vücudunuza girmiş oluyorlar. Üstelik bu kimyasallar güneş ışığına maruz kalınca, kendi içinde de değişime uğruyor.

Fiziksel koruma sağlayan güneş koruyucular, piyasada mineralli diye satılıyor. Bu koruyucuları deri emmiyor. Cildinizin üzerinde, örtü gibi beyaz bir tabaka oluşturuyorlar. Bu tabaka, güneş ışınlarını bir ayna gibi geri yansıtıyor. Yani aslında bir tişört giymeden çok bir farkı yok.

ÇOCUKLARIN ERGENLİĞE ERKEN GİRMESİNE NEDEN OLABİLİR

Tartışmaya konu olan güneş koruyucular, kimyasal olanlar. En yaygın endişe konusu ise, cinsel gelişim üzerindeki etkileri.

Bu konuyu Ekolojik Kimya Profesörü Hulusi Barlas'a sorduk.

Barlas, son araştırmaların güneş koruyucuların içindeki kimyasalların ostrojen hormonu gibi etki edebildiklerine dair, güçlü kanıtlar ortaya koyduğunu söylüyor. Bu, şu anlama geliyor. Kimyasallar, deri tarafından emilerek çocuğunuzun sistemine giriyor ve sanki östrojen hormonuymuş gibi vücudunu etkilemeye başlıyor. Hormonal dengeyi bozuyor.

Barlas'a göre, bu nedenle hamileler, emziren kadınlar ve çocuklar kimyasal güneş koruyucu kullanmaktan kaçınmalı.

EN BÜYÜK RİSK KIZ ÇOCUKLARINDA

Barlas, en büyük riski ise kız çocuklarının taşıdığını söylüyor. Çünkü östrojen hormonun vücuttaki seviyesi, ergenliğe girme zamanını belirliyor. Dışarıdan alınan bu hormon etkili kimyasallar, vücuda zamanından önce 'ergenliği başlat' mesajı verebiliyor.

GÜNEŞ KORUYUCU YAŞLANDIRIR MI?

Güneş koruyucuları birçok insan, güneşin cildi yaşlandırma etkisinden korumak için kullanıyor. Ancak henüz ispatlanamasa da aynı etkiyi güneş koruyucularının da gösterdiğine dair yaygın bir soru işareti var. Güneş koruyucuların içindeki maddelerin serbest radikal oluşumuna neden olduğundan endişe ediliyor. Serbest radikaller ise cilt yaşlanmasının en büyük nedenlerinden biri olarak görülüyor.

NANOTEKNOLOJİNİN ETKİLERİ BİLİNMİYOR

Nanoteknolojinin en yaygın kullanıldığı alanlardan biri güneş koruyucular. Zira güneş koruyucuların ham maddeleri, cildin öyle kolay kolay emebileceği cinsten değil.

Güneş koruyucunuz cildiniz tarafından kolayca emiliyor ve beyaz bir tabaka, ağır bir his bırakmıyorsa; bilin ki üretilirken nanoteknolojinin bütün nimetlerinden faydalanılmış. Tüm transparan, kolay emilen kozmetikler, nanoteknoloji harikası. Nanoteknoloji bu maddeleri sadece transparan yapmıyor. Moleküler büyüklükleri değişime uğruyor, vücutta birçok farklı noktaya nüfuz eder hale geliyorlar.

Gelin görün ki bu maddeler, başta yukarıda bahsettiğimiz serbest radikaller olmak üzere birçok risk taşıyor. Peki nanoteknoloji sonrası bu maddeler vücudun nerelerine, ne kadar ulaşıyor, yoksa sadece yüzeyde mi kalıyorlar? Ve ulaştıkları yerlerde nasıl etki ediyorlar? Bu sorulara, araştırmalar kesin ve tatmin edici yanıtlar veremiyorlar.

"PARABEN"LERE DİKKAT EDİN, KANSER RİSKİ VAR

Aldığınız herhangi bir kozmetiğin arkasını çevirip bakın, en az bir tane paraben ile biten tuhaf kelime göreceksiniz. Parabenler her yerdeler. Paraben adı verilen kimyasallar, ürünlerin raf ömrünü uzatıyor. Dolayısıyla güneş koruyucuların içinde de bolca varlar. Parabenlerin uzun süreli etkileri bilinmiyor. Kanser riskini arttırdıkları yönünde tartışmalar var.

''Madem böyle bir risk var, neden kullanılıyor?'' diye hiç sormayın. Raflarındaki ürünlerin, çabucak bozulmaya başladığını bir düşünün. Ticari açıdan bunun doğuracağı sonuçlar, global ekonomiyi sarsacak cinsten olur. Raf ömrü o kadar önemli ki firmalar parabenlerin sağlık üzerindeki etkilerini duymak bile istemiyor. Ama en azından bebek ürünlerinde ''paraben free'' -''parabensiz'' ifadesini daha sık görmeye başladık.

MİNERALLİ KORUYUCULARI KULLANMANIN ZORLUKLARI

Yazının başında, ''mineralli koruyucu kullanıyordum, eşim dostum kalmadı'' demiştim. Zira mineralli koruyucular, fiziksel koruma sağlıyor. Bu da şu demek; cildinizin üzerinde bembeyaz bir tabaka oluşturuyorlar. Kirece bulanmış gibi bir haliniz oluyor. Sosyal açıdan sıkıntılı bir durum. Hatta bu durum, ''Yalıkavak mumyası'' şeklinde yakıştırmalara da neden olabiliyor!


Ama özellikle yaşı küçük çocuklar için, nihayetinde böyle sosyal bir sorun yok.

Bu arada, üstünde mineralli yazıp cildinizde beyaz bir tabaka bırakmıyorsa, o kremlerden de uzak durmak gerekir. Muhtemelen o beyaz tabaka etkisi, nanoteknoloji sayesinde ortadan kaldırılmıştır.

Mineralli güneş koruyucuların zararlı olduğuna dair henüz bir iddia yok. Ama önümüzdeki yıllarda araştırmalar ne gösterir bilinmez. Çocuklarımızın cildine süreceğimiz her şeye, tedbirle yaklaşmak gerekiyor.

Sonuç olarak; kimyasal güneş koruyucuların uzun vadeli olumsuz etkileri halen test aşamasında. Bu test de şuanda dünya genelinde bu koruyucuları kullanan milyonlarca insan üzerinde sürüyor.

Prof. Hulusi Barlas, ''uzun vadeli etkileri ispatlamak, bazen yıllar alıyor, bazen hiçbir zaman mümkün olmuyor'' diyor. Ortaya atılan iddialar ise, son derece ciddi ve hiç de temelsiz değil. Siz siz olun çocuğunuzu bu testin kobayı yapmayın.

İYİ AMA NE YAPACAĞIZ?

Çocuğunuzu 12-17 saatleri arasında güneşe çıkarmayın. Çıkmak zorunda kalırsanız gölgede tutmaya çalışın.

Güneşe çıkarken, ensesini kapatacak, suratını tamamen gölgeleyecek bir şapka takın. Kısa şort yerine, mümkün olduğu durumlarda, ince, uzun, açık renk bir pantolonu ya da uzun kollu ince bir tişörtü tercih edin.

Plaj gibi güneş koruyucunun kaçınılmaz olduğu durumlarda, mineralli koruyucular kullanın.

Çocuklar için üretilen UV filtreli mayolardan faydalanmayı deneyin.

Parabenden uzak durmak için ekolojik/organik sertifikalı ürünler terci edin.

Kimyasal koruyucu kullanmak zorunda kaldığınız durumlarda. Çocuğunuzun vücudunun mümkün olduğu kadar küçük bir kısmına sürün. Mesela iyi bir şapka takıyorsa, suratına a sürmeyin. Kumda oynarken kısa kollu tişört giydirin, sadece kollarına sürün.

Kimyasal koruyucu kullanmak zorunda kalırsanız, düşük faktörlü kullanın. 20 faktörle 50 faktör arasında sadece yüzde 3'lük bir koruma farkı var. Ama 50 faktör kullandığınızda, çok daha fazla kimyasala maruz kalıyorsunuz.
 
kızlar bugün doktora götürdük
doktor amcası bunun neresi zayıf siz zayıf görmemişsiniz fln dedi.
ama genede bi hafta sonra gelin en az 120 150 gr almalı bakalım ona göre karar veririz dedi...
inş. mamaya gerek kalmaz. dua edin bize.
 

Dikkat ettim ve bu kadar da olmaz dedim Canım bizim oğlanın da adı Metehan ve doğum tarihi 8 mart..
Bu arada inşallah annesini çok çok emer de kiloları alır Metehan..
 

benim de 7 kilom kaldı verilecek ama eski alt kıyafetlerimin çoğunu giyebiliyorken üstler kesinlikle ya olmuyor yada çok dar geliyor. kollarım bile genişlemiş sanki. göbeği korseyle hallediyorum da göğüsler ve kollar hiçbiryere sığabilecek gibi değiller..


ben mama kullanmıyorum ama bu aralar benim kızım da çok uzun aralıklarla emmeye başladı. eskiden 2-3 satte bir emerdi. şimdi kesinlikle 4 saatten önce almıyor. o aldığının da yarısını emiyor yarısında da memenin tam zıttı yöne başını çevirip etrafı seyredip tekrar bir iki fırt çekiyor.. ama bu aralar benim de iştahım yok havalardan mı nedir.. :26:
 
bu sabah bebeğimin bezini bir açtım ki kızım gece boyu hiç çiş yapmamış. tuvalet eğitimine mi başlasam naapsam

şaka bi yana neden böyle oldu acaba. halbuki hem gece yatmadan önce hem de sabaha karşı emmişti :26::26:
 
Son düzenleme:

Dikkat ettim ve bu kadar da olmaz dedim Canım bizim oğlanın da adı Metehan ve doğum tarihi 8 mart..
Bu arada inşallah annesini çok çok emer de kiloları alır Metehan..

yoksam aynı kişimisiniz hıııı.
life city canım kaç kg yazsaydın anlardık ama bence doktor ne diyorsa doğrudur canım. sonuçta zayıf görse bişey söylerdi. İnşallah dediği kadar kilo alır1 haftada.
 
Kızlar ya bugün eczaneden güneş koruyucu krem almıştım, kendi çocuğuna da kullanıyormuş eczacı, ama denizin de yazdığını okuyunca aklıma geldi, baktım, paraben var içinde. Geri vercem ama yerine bir şey almam gerekirse ne alayım, 59 liralık? :26: illa lazım olacak bir ürün var mi ki.. Püfff.
 

kendin için güneş kremi alabilirsin. bebek için pişik kremi, emzik, şampuan, ıslak mendil olabilir..
 



aynen benimkide öyle,biraz iciyo,sonra etrafi izliyo,sonra iciyo,böyle böyle devam ediyo sipa
dün özlem panikti,aynisi bu gün bizdede var,oglan bütün gün uyumak istiyo,bi huysuzluk var üstünde sanki,heralde büyüyo diyo esim :26:








canim hic cis yapmamasi iyi degil diye biliyorum,bi arastir,INSALLAH sorun yoktur,ama sen yinede bi sor dr
 

benim bebeğimde geceleri çiş yapmıyor, herzaman sabah açtığımda bezi temiz akıllı kızım benim, hiç annesine çekmemiş, ben en az 1 kere giderim geceleri WCye
 

ilginçmiş hakikaten
yalnız şöyle bi sorun var bu zaten memeyi tutan bi bebek için.memeyi tutup da mama vermek gerek ve memeyi bırakmaması gereken bebekler için:))süper anlattımm
ama şu medelanın biberonu kafama yatmadı değil hani,bakılabilir ona
çok teşekkür ederim canım paylaşımın için ve özelden ekstra bilgilendirme yaptığın için
bizde durumlar hala aynı.biberonu vermiyim artık diyorum bu sefer de kaşıkla verirken resmen savaşıyoruz:)
 

ayyy gerçekten süper anlattın yoksa öğretmen misin sen evet evet Türkçe öğretmenim benim. Hakkaten memeyi alan bebekler için galiba, ama ben öğrendiğim sitede bebeğin anne memesine tekrar bağlanması için , bir yandan da biberona alışmasın ama mamayı da alsın diye söylüyorlardı. Yani hem anne sütü alan hem de biberonla beslenen bebekler için. Biberona alışmayacak böyle, ama bu seferde çocuk ağzına fışşşş dolunca sütler(yani mama) eee emme refleksi yapmaz mı sonra iyice kafam karıştı.
Kaşıkla vermiyorum ben, geçen dayanamadım bardağı teptim ya, üstü başı battı, garibim üşüttü gibi de öfff.
Bunlar medelanınki hariç Türkiyede var mıdır bilmem ama, hakikaten insanlar neleri düşünüp icat ediyorlar, yakında emziren robotlar çıkarmış, bizim sütümüz bebişe yeterli gelmezse , bir nevi süt anne, ama ne yükleriz ona bilemem, iyice dellendim.
 
günaydın kızlar nasılsınız? biz iyiyiz, birazdan sağlık ocağına gideceğiz. hem benim tetanoz aşım var hemde kızımın boy ve kilosuna bakılacak..

kızlar benim bebeğimin gündüz uykusu çok düzensiz... bazen güzel uyuyor bazen doğru düzgün hiç uyumuyor.. gündüz ne kadar uyuması lazım? artık gündüz uykusunu düzene girsin istiyorum...

sizin bebekleriniz gündüz kaç saat aralıkla ne kadar uyuyor? uyku düzeniniz varmı?

gündüzleri kızım oturma odamda ana kucağında uyuyor, artık yatağına mı yatırsam? sizin bebekleriniz gündüz nerede uyuyor?

bide nasıl uyuyorlar? benimki emerek memede uyuyordu ama bu alışkanlığını bıraktırmak istiyorum.. en ideali yatağına atıp kendiliğinden uyuması ama benim cadı uyuyacağına yatağının içinde dönüp duruyor bende sevdiği müzikle hafif sallayarak mı uyutsam diye düşündüm, gerçi sallamak istemiyorum ama başka çözümde bulamıyorum

ay çok soru sordum biliyorum kusura bakmayın
 
Son düzenleme:
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…