3 yaş grubu anneleri

slm arkadaşlar bir sürdir pek giremedim yinee özledim walla kavakyeli canım çok güzel bir konuya deyinmişsin canım saol ilaçlara gelince walla calpolu bende kullanıyordum panik oldum duyduğumdaa

walla kıslar biz o tuvalet eğitimini hala alamayanlardanız ve ne yazıkki almamaktada direniyoruz ne yapıcaz bu konuda bilemiyorum bir süre daha bırakmammı söyledi dr. umuzu şimdilik beklemedeyiz:(
 
canlarım günaydın Şeniz

cuma akşamı kız kardeşim bana geldi ve bende kaldığı için pek uğrayamadım topiğimize..ay çok özlemişim burayı..

kardeşim bende olunca kalktık annemlere gittik dün,akşama kadar da annemde vakit geçirdik.dönüştede teyzesi Berke Umut'u bırakmadı bende kalsın dedi.Şu an teyzesi ile birlikte oğluşum ve fena halde özledim oğlumu..Eğer bu hasrete dayanamaz isem akşam almaya gideceğim..Ay ne kadar zor bir durummuş bir annenin evladından uzak olması..Allah kimseyi evladından ayırmasın inşallah..
Sağlıcakla kalın arkadaşlar a.s.
 
Merhaba arkadaşlar.Bende bakıyorum hiç yeni bir şey yazılmıyor merak ettim sizleri:utangac:Tuvalet eğitimi dediniz de geçen sene yaşadıklarım geldi aklıma...Ben hem gece gündüz alıştırdım hemde tuveleti öğretmeden bir- iki ay kadar öncede emziği bıraktırdımkafamçokkarıştı Hepsi üst üste geldi yılık iznimi bu işler için kullandım.Ama uğraştığıma değdi:hooray:Çok sabır isteyen bir süreç,Allah kolaylık versin herkese.Ama bizim oğlan oyuna dalıyor son ana kadar tutuyor çişini,sonra dört dönüyor evin içinde çişim var diye:roflol: Herkese a.s.
 
canlarım günaydın Şeniz

cuma akşamı kız kardeşim bana geldi ve bende kaldığı için pek uğrayamadım topiğimize..ay çok özlemişim burayı..

kardeşim bende olunca kalktık annemlere gittik dün,akşama kadar da annemde vakit geçirdik.dönüştede teyzesi Berke Umut'u bırakmadı bende kalsın dedi.Şu an teyzesi ile birlikte oğluşum ve fena halde özledim oğlumu..Eğer bu hasrete dayanamaz isem akşam almaya gideceğim..Ay ne kadar zor bir durummuş bir annenin evladından uzak olması..Allah kimseyi evladından ayırmasın inşallah..
Sağlıcakla kalın arkadaşlar a.s.

canım walla benimden aklımdan geçtin nerelerde bu kıs dedim sesi soluğu çıkmıyor iyi oolmanıza çok sevindsim canım Şeniz

ufaklıklar evde oolmadığında bir garip oluyoruz değilmi bende bazen furkan annemde yada ablamda kalıyor bir iki saat çok tuhaf oluyorum Allah kimseyi yavrusundan ayırmasın

Merhaba arkadaşlar.Bende bakıyorum hiç yeni bir şey yazılmıyor merak ettim sizleri:utangac:Tuvalet eğitimi dediniz de geçen sene yaşadıklarım geldi aklıma...Ben hem gece gündüz alıştırdım hemde tuveleti öğretmeden bir- iki ay kadar öncede emziği bıraktırdımkafamçokkarıştı Hepsi üst üste geldi yılık iznimi bu işler için kullandım.Ama uğraştığıma değdi:hooray:Çok sabır isteyen bir süreç,Allah kolaylık versin herkese.Ama bizim oğlan oyuna dalıyor son ana kadar tutuyor çişini,sonra dört dönüyor evin içinde çişim var diye:roflol: Herkese a.s.


canım gerçekten çok sabır istiyor tuvalet eğitimi biz halka alamayanlardanız inşallah bu yaz son bulur diye ümitleniyorum
 
kızlar gündüz ben sormasam çok sıkışmadıkça söylemiyor bir süre sonra ben götürüyorum o zaman yapıyor.gece bağlıyorum eşim izin vermiyor daha küçük sıkma die sabah bezi çıkarmadan büyğünü yapıyor ne yazıkki onu hiç wcye yapmadık daha.zeppcim dediğin gibi yatağa gireen kadar ebz bağlamıyorum wc tutup bezliyorum dıoşarı çıkarkende öyle yapıyorum.bugün iş yerine götürdüm altı bezliydi ama çiş dedi sıkıyodu wc götürdüm pis dedi girmedi sonrada altına yapmıştı çünkü yürüyüşü düzeldi :))
 
kızlar gündüz ben sormasam çok sıkışmadıkça söylemiyor bir süre sonra ben götürüyorum o zaman yapıyor.gece bağlıyorum eşim izin vermiyor daha küçük sıkma die sabah bezi çıkarmadan büyğünü yapıyor ne yazıkki onu hiç wcye yapmadık daha.zeppcim dediğin gibi yatağa gireen kadar ebz bağlamıyorum wc tutup bezliyorum dıoşarı çıkarkende öyle yapıyorum.bugün iş yerine götürdüm altı bezliydi ama çiş dedi sıkıyodu wc götürdüm pis dedi girmedi sonrada altına yapmıştı çünkü yürüyüşü düzeldi :))

Canim kolay gelsin ...
Sakin pes etme geriye donme :1hug:
 
Kızlar pc m bozuk akşamları eşim kendinninkini getiriyor ordan yazıyorum merhaba daha doğrusu iyi gecelerrr aayy burayıda ne çok özlemişim arkadaşlar o bahsedilen şuruplardan sanırsam hemen hemen hepimiz vermişizdir ama bugün tv dinledim doz aşımı çok önemliymiş verirken çok dikkat etmemeiz gerekiyormuş ilaç şurupları mutlaka dr önermeliymiş dr gözetimi altında kullanmamız gerekiyormuş,benimkilerin öksürükleri hiç bitmiyor biraz hafifliyor yine başlıyor şurup kullanmaya korkar oldum bu aralar hepinize çok selammmm çok öpüyorum yavrularınıza iyi bakın
 
arkadaşlar çok fazla panik olacak birşey yok
zaten şurup vs...nedir ki hepsi birer zehir
bir taraftan yaparken diğer taraftan hep yıkıyorlar
aslında biraz sabır ve geleneksel yöntemlerle vücudumuzun çok rahata atabileceği hastalıklara ilaç kullanmamk en güzelidir
öksürükte ballı limon ve ıhlamur çok iyi geliyor ayıca her sabah aç karnına içireceğiniz biraz pekmez
birçok hastalığın kapısını kapatıyor
çokşüür bu sene hastalık çekmeden kapattık kışı
önceki senelerde de hep otit ten çekiyordum ben
şükür kızım bu sene rahattı o yönden de
 
bu arada kızlar ya ben farklı bir sorunumu paylaşaağım sizlerle
kızım 2004 ekim doğumlu ve maalesef hala doğru dürüst konuşamıyor
köy yaşamının bize en büyük zararı oldu bu sosyalleşemedi çocuk bir trlü iletişim sorunları var
pskiatr ve çocuk gelişim uzmanıyla görüştüm iki taraftanda aynı yanıt geldi uyaran eksikliği var kereş gitmeli ama maalesef hala gönderemiyoruz
haziranda taşınacağız inşllah hemen başlayacak kızım kreşe
bu şekilde bir sorun yşayan noldumu hiç aranızda yada çevrenizde
bazen çok korkuyordum hiç açılamayacak diye ama çok şükür son zamanlar
daha fazla dinleeye başladı bizi ve 2-3 kelimelikte olsa minik cümleler kuruyor
bir de bu yaşta hala kendi uydurdukları elimeleri kullanmaları normalmi acaba çocukların
örnek yumurtaya hala hımıkiyor bizim kız:)
yada dondurma = dombala
isterse doğrusunu söylüyor ama nadir olarak
 
bu arada kızlar ya ben farklı bir sorunumu paylaşaağım sizlerle
kızım 2004 ekim doğumlu ve maalesef hala doğru dürüst konuşamıyor
köy yaşamının bize en büyük zararı oldu bu sosyalleşemedi çocuk bir trlü iletişim sorunları var
pskiatr ve çocuk gelişim uzmanıyla görüştüm iki taraftanda aynı yanıt geldi uyaran eksikliği var kereş gitmeli ama maalesef hala gönderemiyoruz
haziranda taşınacağız inşllah hemen başlayacak kızım kreşe
bu şekilde bir sorun yşayan noldumu hiç aranızda yada çevrenizde
bazen çok korkuyordum hiç açılamayacak diye ama çok şükür son zamanlar
daha fazla dinleeye başladı bizi ve 2-3 kelimelikte olsa minik cümleler kuruyor
bir de bu yaşta hala kendi uydurdukları elimeleri kullanmaları normalmi acaba çocukların
örnek yumurtaya hala hımıkiyor bizim kız:)
yada dondurma = dombala
isterse doğrusunu söylüyor ama nadir olarak

mrb huzel insallah en kisa surede guzel guzel konusur canim :teselli:
 
Merhaba arkadaslar uzun suredir yazamadim ...
Malum yogunluk :bbo:
Burda havalar iyice isinde 40 dereceydi dun ...Artik erkenden parka gidiyoruz...Erken kalkiyor zaten oglum (saat 7:30 8 :00 gibi )Bugun oyle yaptik mesela kalktik kahvaltimizi yaptik ,parka gittik ...:emir_bebek:

Teyzeleri oglum iyice afacan oldu anlatamam :)
Babamiz eve gelir gelmez evde neler olmus ,neler yapmisiz bir bir anlatiyor babasina :)
hemen kapida :)
Diyor ki ''Annemi bugn uzdum annem bana kizdi ...parka gittik arkadasimla kaydim ,bisikletime bindim ''':)
Gecen gun evde kazayla bir vazo kirdim esim gelir gelmez ''Anne vazo kirdi babacigim ''dedi ...:roflol:
ayy cok hos ama bazen bu durum iyi olmayabilir :1rolleyes:oyle degil mi ?
Neyse Turkiye'ye donmemize de az bir zaman kaldi arkadaslar bol bol gezip alis veris yapiyoruz :utangac:
Hepizini cok opuyorum ,yavrucaklarida ....Şeniz
 
Üç yaşında çocuğunuz neler yapabilir?

Üç yaşında fiziksel gelişim

Kendi kendine yardımsız yemek yer
Zıplar, koşar, parmak ucuna basarak yürür
Üç tekerlekli bisiklet sürer
Merdiven inip çıkar
Kendi soyunabilir , giyinmek için yardıma ihtiyacı vardır
Büyük butonları açıp kapayabilir
Pastel boyaları daha iyi kullanır
Süt dişleri düşebilir
Üç yaşında sosyal gelişim

Anne –babasını idolleştirir
Telefona cevap verir
Büyüklerden onay almak ister
Sınırlamaları sürekli test eder
Sıklıkla yalnız oynamayı tercih eder
Hayali bi r oyun arkadaşı olabilir
Diğer çocuklarla oyunlar kurar
Oyunda sırasını bilir
Üç yaşında duygusal gelişim

Daha sakin ve uyumludur
Bazen ağlama ve tutturmaları olabilir
Yabancı olduğu nesne ve faaliyetlerden korkabilir
Bazen bebek gibi davranabilir
Rüyaları hakkında konuşmaya başlayabilir
Üç yaşında zihinsel gelişim

Yaşını, adını, soyadını, oturduğu semti bilir
Yaklaşık 1.000 kelime bilir
Bazı gramer prensiplerini kavrar
Bazı hikayeleri tekrar tekrar dinlemekten hoşlanır, öğrenebilir
Temel renkleri tanıyabilir
Bazı çok basit sorumluluk üstlenebilir
Merak edip sorular sorar
Dikkat süresi birkaç dakikadan uzun değildir.
Her çocuk farklıdır. Belirli tavırlar,davranışlar ve vücut gelişimi her bireyde biraz değişik olacaktır. Bizleri birbirimizden ayıran işte bu farklarımızdır. Burada sunduğumuz gelişim kategorileri çocuğunuzun bulunduğu gelişim seviyesini daha iyi değerlendirebilmeniz içindir. Bu özelliklerin hepsini taşımasını beklemeyin.
 
TUVALET EĞİTİMİ

Tüm anne babaların ortak dileği masraflı ve zaman alıcı bebek bezinden biran önce kurtulmaktır. Ancak tüm anne babalarda bebeğin bu alışkanlığı kazanmasıyla ilgili korkuları vardır. Bir de arkadaşlarınızın ve diğer annelerin " hala siz bezmi kullanıyorsunuz, bizim çocuk çoktan tuvalete alıştı" gibi sözleri moral bozucu olabilir. Çocuğunuzun yaklaşık 18 ay ve 2 yaş arasında olmasıyla birlikte, rahat rahat yürüyüp konuşan ve sizin ne dediğinizi anlayan döneminde tuvalet eğitimine başlayabilirsiniz. Eğer çocuğunuz daha rahat bir şekilde yürüyemiyor ve konuşamıyorsa daha erken demektir. Daha erken yaşlarında tuvalet sorununu çözmek çok güzel olmasına rağmen eğer bu dönem ilerki yaşlara kaymış ve gecikmişşe telaş etmeyin mutlaka bu alışkanlık kazanılacaktır. Çocuktan çocuğa tuvale talışkanlığı değişiklik gösterecektir. Tuvalet alışkanlığını kazanmak için rahatça çıplak dolaşabileceği, altının rahat açık bırakabilineceği yaz ayları düşünülür, fakat yinede kış aylarında dahi bu alışkanlığı kazandırabilirsiniz.

İlk olarak gündüz tuvalet eğitimi ile işe başlamanız gerekir, aynı anda gece içinde tuvalet alışkanlığını getiremezsiniz. Bir lazımlık veya tuvalet adaptörü alarak ilk adımı atabilirsiniz, ilk başlarda lazımlık kullanabilir sonrasında tuvalet adaptörü ile devam edebilirsiniz. Lazımlık yerine tuvalet adaptörü daha hijyenik olacak ve sizde lazımlığı temizlemek zorunda kalmayacaksınız. Mutlaka lazımlığın veya adaptörün kullanılacağı yerin tuvalet olduğunu anlatmanız gerekir, evin odalarını kullanarak tuvalet eğitimi vermek doğru olmaz. Genellikle çocuğunuzun altını kirlettiği zamanlara dikkat edin eğer bu saatle rutine oturmuşsa ve ne zaman tuvaletini yapacağını anladığınızda ona tuvaleti kullanması gerektiğini anlatın. Çocuğunuzu hiç bir zaman bu iş için zorlamayın, çünkü çok daha zor bir durum oluşur ve tepki gösterir. Çocuk tuvale eğitimine çok çabuk alışamıyabilir, lütfen sabırlı olunuz ve sakın hemen pes etmeyiniz.


Bazı çocuklar lazımlıktan korkarlar ve hatta ilk tuvaletlerini yaptıktan sonra vücutlarında bir parçanın çıkmasını ve onu görmekten korkarlar ve bir süre bu işlem için direnirler. Çocuğunuza tuvalet yapmanın herkez için gerekli ve doğal olduğunu anlatın. hekesin bu işlemi yaptığını ona anlatın. Tuvaletin sifonuna basmak çocuklar için eğlencelidir, tuvaletini yaptıtan sonra sifonu ona çektirebilirsiniz. Hoşuna gidecek bir kitap veya oyuncağı, tuvalete oturmasını sağlamak için kullanabilirsiniz. Tuvalet işlemi bittikten sonra mutlaka çocuğunuzun ellerini yıkamayı ve temizlemeye özen gösterin.

Yavaş yavaş bez kullanımını azaltıp,( bu arada alıştırma külotlarıda kullanabilirsiniz ) ona bezini bağlamadığınızı ve tuvaleti gelince söyleyip, tuvalete yapması gerektiğini anlatın. Bu arada sık sık kazalara hazırlıklı olun ve sakın tepki göstermeyin, sabırla ne yapması gerektiğini anlatın. Hiç bir zaman onu utandırmayın, "yinemi altına yaptın", "ne kadar pis çocuksun" gibi söylemlerde sakın bulunmayın. Tuvalet eğitimine başladıktan sonra geri adım atmayın ve kararlılıkla devam edin. Gündüz bu alışkanlığı kazanmasıyla birlikte gündüz uykularından başlayarak geceleride tuvalet eğitimine başlayabilirsiniz.

Alışılmış ve kazanılmış olan tuvalet alışkanlığı zaman içersinde değişiklik gösterip bozulabilir, sakın paniklemeyin başa dönmüyorsunuz. Bu dengeyi bozan bir sebep veya bir tepki olabilir. Buna sebep yeni bir bakıcı, yuvaya başlamak veya bir tartışma bile olabilir. Mutlaka zamanla dü zene girecektir, yeterki siz sebebini araştırın ve sakinlikle çözmeye çalışın.
 
Tuvalet eğitiminde yapılması gerekenler.


İlk olarak bez kullanımına son vermek gerekir. Alıştırma külotları denen dışı naylon içi pamuklu bezden yapılmış olanlarını kullanabilirsiniz.

Çocuğunuzun ne zamanlar tuvalet yaptığına dikkat edin ve bunu göz önünde bulundurarak ona tuvalet yapmasını teklif edin. Sık sık olabilecek kazalar sonucunda sakın ona kızmayın, güzelce haber vermesinin gerektiğini anlatın.
Artık bez ile dolaşmadığını ve altına yapmaması gerektiğini, tuvaleti geldiğinde herkesin yaptığı gibi onunda tuvaletini yapması gerektiğini ve bunu size haber vermesini söyleyin.
Sıcaklık durumunu göz önünde bulundurarak altını açık bırakabilir ve bezinin olmadığını hissettirebilirsiniz. Eğer altı açık değilsede kolay bir şekilde altını açıp tuvaletini hemen yapmasını sağlayabileceğiniz şekilde giydirin.
Tuvalete oturması için veya hemen kalkmaması için oyalanacağı bir kitap veya hoşuna giden bir oyuncak verebilirsiniz. Tuvalet yapmayı eğlenceli hale getirebilir, örneğin sifonu çekmesine izin verebilir ve böylece tuvalete oturma isteğini arttırabilirsiniz.
Çocuğunuza hijyen'in önemini anlatın ve tuvaleti kullanmasının doğru olduğunu anlatın, her tuvalet sonrasında el yıkama alışkanlığını şimdiden kazandırın.
Çocuğunuzun bakıcısının ve onunla ilgilenen diğer aile büyüklerinin aynı tutarlılığı ve ilgiyi göstermesini sağlayın.


Tuvalet eğitimi sırasında yapılmaması gerekenler ,


Çocuğunuzun bu alışkanlığı çok kısa sürede kazanmasını beklemeyin, sabırlı ve sakince onu teşvik etmeye devam edin.
Sakın çok ısrarcı ve sabırsız olmayın ve çocuğunuzla bu konuda dalga geçmek veya başka çocuklarla kıyaslamak gibi hatalara düşmeyin. Kesinlikle bağırmak, kızmak veya cezalandırmak gibi yöntemlere başvurmayın.
Karşınızdakinin çocuğunuz olduğunu, küçük ve sizin kadar çabuk anlayacak kapasitede olmadığını ve onun duygularını düşünün, her konuda kendinizi onun yerine koyun, böylece daha sabırlı ve anlayışlı olabilirsiniz.
Tuvalete çok çıkmaması için sakın sıvı tüketimini azaltmayın, çocuğunuzun metabolizmasını etkileyecek bir hata yapmış olursunuz.
Sakın pes etmeyin, alışkanlığı kazanması ne kadar uzun sürerse sürsün geri adım atmayın. Eğer bezden vazgeçiyorsanız ara sıra bile olsa tekrar bez bağlamayın.
 
Kızlar pc m bozuk akşamları eşim kendinninkini getiriyor ordan yazıyorum merhaba daha doğrusu iyi gecelerrr aayy burayıda ne çok özlemişim arkadaşlar o bahsedilen şuruplardan sanırsam hemen hemen hepimiz vermişizdir ama bugün tv dinledim doz aşımı çok önemliymiş verirken çok dikkat etmemeiz gerekiyormuş ilaç şurupları mutlaka dr önermeliymiş dr gözetimi altında kullanmamız gerekiyormuş,benimkilerin öksürükleri hiç bitmiyor biraz hafifliyor yine başlıyor şurup kullanmaya korkar oldum bu aralar hepinize çok selammmm çok öpüyorum yavrularınıza iyi bakın

canım benim walla ben yine annendesindir diye düşündümm

tatlım normaldir öksürüğün bitmemesi kreşe okula gidince öyle oluyor haliyle eve geldiinde ufaklığada geçiyor ama dr.lar bu durum için daha iyi diyorlar okula başlamadan bağışıklık sistemi gelişirmişŞeniz

bu arada kızlar ya ben farklı bir sorunumu paylaşaağım sizlerle
kızım 2004 ekim doğumlu ve maalesef hala doğru dürüst konuşamıyor
köy yaşamının bize en büyük zararı oldu bu sosyalleşemedi çocuk bir trlü iletişim sorunları var
pskiatr ve çocuk gelişim uzmanıyla görüştüm iki taraftanda aynı yanıt geldi uyaran eksikliği var kereş gitmeli ama maalesef hala gönderemiyoruz
haziranda taşınacağız inşllah hemen başlayacak kızım kreşe
bu şekilde bir sorun yşayan noldumu hiç aranızda yada çevrenizde
bazen çok korkuyordum hiç açılamayacak diye ama çok şükür son zamanlar
daha fazla dinleeye başladı bizi ve 2-3 kelimelikte olsa minik cümleler kuruyor
bir de bu yaşta hala kendi uydurdukları elimeleri kullanmaları normalmi acaba çocukların
örnek yumurtaya hala hımıkiyor bizim kız:)
yada dondurma = dombala
isterse doğrusunu söylüyor ama nadir olarak

canım benim çevremdede geç konuşan çocuklar oldu telaşlanma bence birde hr seferinde söylüyorum hata birazda bizde anne olarak her dediğini daha tam demeden anlıyoruz ve dolayısıyla çocukta dilini değiştirme gereği duymuyor haliyle yumurtaya o şekilde dediğinde sen anlamasan mecbur yumurta demeyi öğrenecek bence annelik içgüdüsü bazen işleri bouyor ama merak etme umarım en yakın zamanda halledersiniz canım
 
Merhaba arkadaslar uzun suredir yazamadim ...
Malum yogunluk :bbo:
Burda havalar iyice isinde 40 dereceydi dun ...Artik erkenden parka gidiyoruz...Erken kalkiyor zaten oglum (saat 7:30 8 :00 gibi )Bugun oyle yaptik mesela kalktik kahvaltimizi yaptik ,parka gittik ...:emir_bebek:

Teyzeleri oglum iyice afacan oldu anlatamam :)
Babamiz eve gelir gelmez evde neler olmus ,neler yapmisiz bir bir anlatiyor babasina :)
hemen kapida :)
Diyor ki ''Annemi bugn uzdum annem bana kizdi ...parka gittik arkadasimla kaydim ,bisikletime bindim ''':)
Gecen gun evde kazayla bir vazo kirdim esim gelir gelmez ''Anne vazo kirdi babacigim ''dedi ...:roflol:
ayy cok hos ama bazen bu durum iyi olmayabilir :1rolleyes:oyle degil mi ?
Neyse Turkiye'ye donmemize de az bir zaman kaldi arkadaslar bol bol gezip alis veris yapiyoruz :utangac:
Hepizini cok opuyorum ,yavrucaklarida ....Şeniz

zeppcim sanırım bu afacanlar üyüdükçe işimiz dahada zorlaşıyorr benimkiside bütün gün tüm marifetlerini sergiliyor sonra aynen seninki gibi babamız kapıdan girer girmez baba anne bana kızdı diyor ben yaramazlık yaptımm çünkü diye ekliyor orda gülermisin ağlarmısın donup kalıyorum bende .

canım eşinin görevi icabı yurtdışındaydın sanırsam zor yanları çoktur tabi neyseki az kalmış dönmenize hadi hayırlısı olsun Şeniz
 
Yuvaya Başlamak
Pedagog Dr. Melda Alantar

Memorial Hastanesi



Anaokuluna başlama yaşı çocukların gereksinimlerine ve özelliklerine göre farklılık gösterebilir. Yaşamın ilk üç yılında annenin kendisinin çocuğunun bakımı ve eğitimiyle ilgilenmesi en sağlıklı yoldur. Annenin çalışması veya diğer nedenlerden dolayı çocuğun bakımı anne dışındaki kişiler-yakın akrabalar, bakıcı, kreş v.b.- tarafından sağlandığı durumlar da söz konusudur. Sıfır-üç yaş çocuğunun evde sorumlu kişiler tarafından veya kurumda bakımı özel uzmanlık işidir. Bu yaş çocuklarına hizmet veren kurumların bebek hemşiresi, hekim, uzman pedagog ve psikologları görevlendirmeleri gerekmektedir.


Anaokulları üç-altı yaş çocuklarının eğitimini gerçekleştiren kurumlardır. Anaokulunun amacı öğrenmeye karşı ilgi uyandırmaktır Anaokulları çocukları ilköğretime hazırlayan kurumlardır. Yuvada öğrencilere okuma yazma öğretilmez ancak okuma yazma olgunluğu kazandırılır. Renk, sayı ve kavramlar somut olarak çocuğa aktarılır. İnsanlar, hayvanlar, ülkeler ve dünya hakkında temel bilgiler verilir. Çocuk kurallara uymayı, yaşıtlarıyla iletişim kurarak beraber yaşamayı, yemek yemeyi, oynamayı ve paylaşmayı öğrenir.
Pek çok anne-baba çocukları için uygun bir yuva seçerken zorlanır. Anaokulu arayan yetişkinler öncelikle evlerine yakın olan kurumları inceleyerek işe başlayabilirler. Ziyaret ettikleri kurumda en az bir saat kalarak aşağıda belirtilen bazı noktaları değerlendirerek karar verebilirler :



a. Yuvalar bağlı oldukları kurumların- Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı veya Milli Eğitim Bakanlığı- kuruluş ve işleyiş esaslarına uymakla yükümlüdürler.

b. Çalışma koşulları, alınacak ücret, tatiller, yemek düzeni yazılı olarak belgelenmiş olmalıdır. Uygulanacak program, disiplin yöntemleri, etkinlikler hakkında yazılı bilgi verilmelidir.

c. Çocuğun kurumdaki durumu hakkında belli aralıklarla rapor verilmelidir.
d. Öğretmenlerin ilgilenecekleri çocuk sayısı önemlidir. Üç yaş grubu için bir öğretmene düşmesi gereken çocuk sayısı yedi-sekiz , dört yaş grubu için sekiz-dokuz, beş yaş grubu için sekiz-on öğrencidir.

e. İç mekan tüm öğrencileri alacak şekilde geniş olmalı, değişik etkinliklerin yapılacağı alanlar belirlenmeli, yumuşak ve rahat eşyalarla döşenmiş olmalıdır. Çocukların oynayacakları dış mekan bulunmalıdır. İç ve dış alanlarda çocukları denetleyen kişiler olmalıdır.

f. Eğitimciler gerekli akademik özelliklere sahip , sağlıklı, enerjik , sıcak, sevecen davranan kişiler olmalı, çocuklarla bir arada olmaktan zevk almalıdırlar.

g. Kazaları önleyecek gerekli güvenlik önlemleri alınmalıdır. İlkyardım, polis, itfaiye v.b. telefonları kayıtlı olmalıdır. Herhangi bir kaza geçiren çocuğun anne-babası durumdan haberdar edilmelidir. Tüm öğrencilerin ebeveynlerinin ve yakınlarını telefonları kayıt edilmelidir.

h. Tuvaletler, bez değiştirme alanları temiz olmalı, hijyen kurallarına uyulmalıdır. Yemekler günlük taze olarak pişirilmeli, haftalık yemek listesi eve gönderilmelidir. Gıda alerjisi gibi sağlık sorunu olan çocukların gereksinimleri karşılanmalıdır. Öğlen uykusuna yatmak isteyen her çocuk için temiz yatak sağlanmalı, yetişkin denetiminde dinlenmeleri sağlanmalıdır.

i. Erişkinlerin dikkatli denetimleri doğrultusunda makul bir disiplin anlayışı geliştirilmeli, sınırlar belirtilmeli, yaşa uygun açıklamalar yapılmalıdır. Dayağa kesinlikle yer verilmemeli, bağırma, aşağılama, ceza olarak yemek vermeme gibi yöntemlere baş vurulmamalıdır. Eğitimciler övgülerle çocuklar arasındaki dayanışma ve yardımlaşma duygularını pekiştirmelidirler. Gün boyunca hoş bir grup ortamı yaratılmalı, görevliler gülümseyerek, konuşarak çocuklara sevgi ve şefkat göstermelidirler. Eğitimciler anne-babalarla disiplin yöntemleri hakkında konuşabilmeli, çocuğun sorunlarının çözümlenmesi için yardımcı olmaya hazır olmalıdırlar.

j. Oyuncaklar çocukların zorluk çekmeden kullanabilecekleri şekilde açık raflarda düzenlenmiş olmalıdır. Kullanılan malzemeler güvenilir olmalıdır. Kalem, boya, oyun hamuru gibi malzemelerin zehirli olmamasına özen gösterilmelidir. Günlük hayata ilişkin renkli resimler çocukların görebileceği şekilde duvara asılmalıdır. Yaptıkları resimler sergilenmelidir. Dinlemek, şarkı söylemek, dans etmek için müzik aletleri , bloklar, oyuncak hayvanlar, arabalar, yumuşak oyuncaklar, bebekler, mutfak eşyaları, giysiler v.b. açık alanda ise kum ve su, salıncak, kaydıraklar bulunmalıdır.
 
Çocuğunuzla nasıl iletişim kurmalısınız?

1.Çocuğunuza rol model(örnek) olun.Çocuğunuza kazandırmak istediğiniz davranış ve tutumlara sizin örnek olmanız çok önemlidir.Çocuklar genellikle ana babalarının sözlerinden çok davranışlarına dikkat ederler.Çocuğunuzun uyumlu,dürüst,saygılı olmasını istiyorsanız sizin de sıklıkla bu davranışları sergilemeniz gerekir.



2.Çocuğunuzla konuşun.Birçok anne-baba için başlıca engel konuşmak için zaman bulamamaktır.Akşam yemeği,uzun bir yürüyüş,arabayla bir gezinti baş başa konuşmak için iyi fırsatlar sağlayabilir.Duyguları,olay ve düşünceleri çocuğunuzla paylaşın.



3.Dokuz yaşın altındaki çocuğunuzla birlikte bir oyun etkinliğini (el işleri,zeka oyunları vb.) paylaşmak için günün belirli zamanını ayırın ve bu süreye tutarlı bir biçimde uyun.Dokuz yaşın üzerindekiler için kesin oyun saatleri planlamak yerine,yaşlarına uygun etkinlikler düzenleyerek birlikte zaman geçirin.



4.Aile paylaşım geceleri düzenleyin.Haftada bir gece en az 3 saati birlikte geçirin.Özellikle ergenlerin aile törenlerine ihtiyaçları vardır.Tüm bireylerin katıldığı gecede beraber yemek pişirip yiyebilirsiniz,herkes unutamadığı bir anısını anlatabilir(çocuklar ana babalarının okul çağı hatıralarını dinlemeye bayılırlar!),eski fotoğraflara bakabilirsiniz.Hep birlikte oyun veya kukla gösterisi yazıp,oynayabilirsiniz.



5.Çocuğunuzla şakalaşıyor musunuz?İyi niyetli mizah,hoş bir kahkaha çocuk-ebeveyn ilişkisini canlı tutar ve yaşamın zor yönleri ile daha kolay baş edebilmeyi sağlar.



6.Evinizde olumlu bir ortam yaratın.’Güzel Gün’ oyununu oynayarak o gün içinde aile bireylerinin başlarına gelen beş güzel şeyi paylaşın.



7.Eşinizle çelişkilerinizi gizli olarak çözün.Eşlerin birbirlerini eleştirerek hakaret etmeleri çocuğun anne ile babasına duyduğu güvenin azalmasına neden olur.



8.Çocuğunuza evi anne ile babanın yönettiğini hissettirin.



9.Evin kurallarını yazın ve asın.Çocuğunuzun da görüşlerini alarak temel kuralları en fazla üç-dört madde halinde belirleyin.


10.Çocuğunuzun yaşına uygun görev ve sorumluluklar verin.Bir çocuk 2 yaşında elbisesinin bir parçasını, 3 yaşında atletini giyebilir.5 yaşında ise kendi başına giyinip soyunabilir.Evinizdeki bakıcıları çocuğunuza ait işleri üstlenmemeleri gerektiği konusunda uyarın.



11.Temel mesajınız ‘Oyundan önce iş’ olsun.Çocuğunuzun ayrıcalık olarak gördüğü etkinlikleri belirleyin; bir arkadaşının gelmesi,televizyon izlemek,spor yapmak v.b.Bu etkinliklerin yapılmasına ancak iş ve görevlerini bitirdikten sonra izin verin.’Odanı temizledikten sonra dışarı çıkıp oynayabilirsin’ gibi.


12.Çocuğunuzun iyi davranışlarına ilgi gösterin.’Bardağını bulaşık makinesine yerleştirdiğin için teşekkürler,çok yardımcı oldun.’Çocuğunuzu överken ona yaklaşın, gözlerinin içine bakın ve yumuşak bir ses tonuyla konuşun.Ona her gün kucaklama,öpücük,gülümseme içeren sevgi mesajları gönderin.


13.Geçmiş sorunları gündeme getirmeyin.Her gün işlerin daha iyiye gitmesi doğrultusunda kendiniz ve aileniz için yeni olanaklar yaratın.Geleceğe ilişkin umutlarınızı asla yitirmeyin.


14.Evliliğinizle ilgilenin! En son ne zaman eşinizle birlikte bir günbatımını izlediniz?


15.Kendinize zaman ayırın.Bir arkadaşınızla ya da yalnız başınıza zaman geçirin.Ara sıra bir gün veya bir hafta sonu ev ortamından uzaklaşın.






Dr. Melda Alantar
 
Pedagog Dr. Melda Alantar İle Aile ve Çocuk Psikolojisi


Değerler ve Çocuklarımız -

Çocuklara dürüstlük, saygı, cesaret, hoşgörü gibi değerleri geliştirmeleri için yardımcı olmak onlara okuma, matematik, fen öğretmek kadar önemlidir. Pek çok değerin yaşam içinde kaybolup gitmesi, konunun daha duyarlı şekilde ele alınmasını gerekli kılmaktadır. ‘Dürüst ol!’, ‘Saygılı davran!’ gibi soyut yönlendirmeler yerine, uygulamaya yönelik yaklaşımlarla çocuk ve gençlere değerler aktarılabilir.


İşte anne-baba ve eğitimcilerin ev ve sınıf ortamında uygulayabilecekleri bazı somut ve yaratıcı alıştırmalar!



Dürüstlük

1. Çocuklarla birlikte dürüstlük temasını işleyen kitaplar okuyun, filmler izleyin.


2. Onlara gazeteleri inceledikten sonra , dürüst insanları konu alan makaleleri bulmalarını söyleyin. Yazıda söz edilen kişi dürüst davranmasaydı sonuç ne olurdu? Diğer insanlar bu durumdan etkilenirler miydi? Nasıl ? Bu soruları onlarla tartışarak yanıtlayın.


3. Çocuklara gazetelerde yer alan yalan söyleyen, çalan insanlara ilişkin haberleri okumalarını söyleyin. Eğer insanlar dürüst davransalardı bu sorunlar yaşanır mıydı, tartışın.


4. Bir poster yarışması düzenleyin. İnsanlara dürüstlüğü öğreten özgün resim ve sloganların yaratılması konusunda onları yönlendirin.
 
ÇOCUKLARDA ‘HAYIR’ DÖNEMİ

Çocuklarda ‘hayır’ dönemi, 1 yaştan hemen sonra başlar. Bazı çocuklarda bu süre kısadır ve kendini çok hissettirmez. Bazı çocuklarda ise çok uzun süreli ve şiddetli olabilir. Bu dönemin normal ve sağlıklı bir dönem olduğunu, çocuğun birey olabilmesinde ve kendisini ifade edebilmesinde önemli bir yer tutttuğunu unutmamak gerekir. Bu dönemi kolay ve sağlıklı geçirebilmek için nelere dikkat etmemiz gerektiğini gözden geçirelim:

Onunla konuşurken, ondan birşey yapmasın veya yapmamasını isterken, bir birey olduğunu, kendi kararlarını kendisinin verebildiğini ve bizler gibi onun da direktiflerden hoşlanmadığını unutmayın.
Hayatıyla ilgili kararları kendisinin verebildiğini düşünmesini sağlayın. ‘Yemeğini televizyon izlerken mi yemek istersin, yoksa benimle birlikte masada mı yemek istersin’ gibi bir mesaj, kararlarına saygı duyulduğunu düşündürecektir. Böyle bir mesajla onu yemeğe davet etmeniz ‘hayır, yemek yemek istemiyorum’ gibi bir yanıt alma olasılığınızı da azaltır.
Ona karşı negatif bir tutum içine girmeyin, olabildiğince az ‘hayır’ deyin. Siz ona ne kadar negatif bir tutumla yaklaşırsanız, o da size o kadar nefatif bir tutumla yaklaşacaktır. Siz ona ne kadar çok ‘hayır’ derseniz, o da size o kadar çok ‘hayır’ diyecektir.
Negatif cümleler kurmaktan da kaçının. Yapılmasını istediğiniz şeyi olabildiğince pozitif cümleler kullanarak ifade etmeye çalışın. ‘Ayakkabılarını çıkart’ demek yerine, ‘Terliklerimizi giyelim haydi’ demek daha etkilidir.
Mesajlarınızı, ‘hayır’ yanıtı alamayacak şekilde iletin. ‘Sütünü iç’ yerine, ‘sütünü balıklı bardağınla mı, yoksa kupanla mı içmek istersin’ şeklinde mesajınızı iletin.
‘Hayır’ dediğinde, onunla alay etmeyin, küçümsemeyin, gülmeyin, onunla inatlaşmayın, ona kimin güçlü olduğunu ispat etmeye çalışmayın, sinirlenmeyin ve asla ona ceza vermeyin.
Aranızda çıkan sorunu ortadan kaldırmaya çalışmak yerine, uzlaşmacı bir tavırla çözüm üretmeye çalışın ve onu da çözüm üretmeye davet edin.

Kurallar çocuğun ruh sağlığını bozar mı?

İnatlaşma döneminde olması çocuğunuza hiç ‘hayır’ demeyeceğiniz anlamına gelmez. Çocuğunuza zaman zaman kısıtlamalar, yasaklar koymak zorundasınız, bunun çocuğunuzun ruh sağlığını bozmasından korkmayın. Dikkat edilmesi gereken en önemli şey koyduğunuz yasakların gerekli olduğundan emin olmanızdır. Gereksiz konularda da yasaklamalar getiriyorsanız, bir süre sonra çocuğunuza çok fazla ‘hayır’ demeye başlarsınız. Bu da çocuğunuzda, hem bağımsızlığının elinden alındığı, hem de her şeyi yanlış yaptığı hissini uyandırmaya başlar. Her iki duygu da onun kendine olan güvenini sarsar ve onu rahatsız eder. Bu yüzden, öncelikli olarak ‘hayır’ demeniz gerekenlerin listesini yapın, bunlar dışında da gereksiz zamanlarda ve durumlarda ‘hayır’ dememeye özen gösterin. Ayrıca, aşırı kurallarla büyüyen çocukların, kuralları koyan yetişkinler yanlarında olmadığı zamanlarda bu kuralları ihlal etme eğilimi duyduklarını da unutmayın.

Kurallara uyumu nasıl kolaylaştırabiliriz?

Çocukların kurallara uygun davranmalarını ve kurallardan daha az rahatsız olmalarını sağlamanın en iyi yolu bu kuralların gerekçesinin açıklanması ve kuralların çocuklarla birlikte konmasıdır. Bazı kuralların anne-babalar için de konduğunu bilmek çocuğu rahatlatır ve kurallara uyumunu kolaylaştırır. Çocuk anne-babasının sırf kendisine muhalefet olmak için değil, onun iyiliğini istedikleri için bazı kurallar koyduğunu bilmelidir.

Yasakladığınız şeyleri yapmaya kalktığında, nazikçe ona yasakladığınız şeyi yeniden hatırlatın ve yapabileceği alternatif bir şey önerin. Örneğin yemekten önce gofret yemek istiyorsa, ‘yemekten önce gofret yenmez’ demek yerine ‘yemekten önce gofret yersen yemeğini yemek istemeyebilirsin, ama istersen bu gofreti saklayabiliriz ve yemekten sonra yiyebilirsin’ diyerek ona alternatif bir gofret yeme zamanı sunabilirsiniz. Veya duvarları çiziyorsa, ‘duvarı çizme’ demek yerine, ‘duvarları çizersen duvarlar kirlenir, ama eğer istersen sana kağıt verebilirim veya çizmen için duvara kağıt yapıştırabilirim’ diyebilirsiniz. Böylece, hayırlarınız onu daha az rahatsız edecek, bağımsızlığının elinden alındığını düşünmeyecek, onun isteklerinize önem verdiğiniz düşünecek, kuralların gerekçelerini öğrenecek ve sizinle çatışmaya girmeyecektir.

Yasaklara uymadığında cezalandırmak yerine, kurallara uyduğunda onu ödüllendirin. Ödül veriken de ‘benim oğlum söz dinler, annesinin her dediğini yapar’ gibi sizin üstünlüğünüzün altının çizildiği bir cümle kullanmak yerine ‘sen harikasın, bunu ne güzel yaptın’ gibi onu onayladığınızı belirtir bir cümleyi tercih edin. Onun yanında başkalarına, çocuğunuzdan övgüyle sözedin.


netten alıntı...
Ondan olumsuz bir davranış beklentisi içinde olmadığınız mesajını verin. ‘Bıçaklarla oynamamak gerektiğini unuttun sanırım, unutmasaydın tehlikeli oldukları için oynamazdın zaten biliyorum. Onları tekrar çekmeceye bırakacağın için teşekkür ederim’ gibi bir mesaj ‘sana kaç kere söyledim, bıçaklarla oynama’ gibi bir mesajdan çok daha sağlıklıdır ve çocuğunuzun uyumunu kolaylaştırır.
 
Back
X