30 Yaşında baba baskısı...

Bırakın surat assın. Asa asa alışır. Hiç sağlıklı değil şu anki durum.
 
bıktık ailelerimizin sorunlarından keşke bizi salsalar da bi rahata huzura ersek. sizi çok iyi anlıyorum, siz de saklayın bir yere gıttıgınızı soylemeyin.
 
Bunu kendınıze yasatmayın.hayatınızı yasayın sız boyle dvrandıkca bu boyle gider.siz hayatınızı yasarken o da sşze ayak uyduracaktir.
 
Hayatınız, yıllarınız, gençliğiniz boşa geçiyor farkında mısınız? Ileride evlenmeseniz de yaranamayacaksiniz ona evlenseniz de. Önümde örnek var iki tane. Biri 50 yaşlarında kadın, zamanında ailesi nefes aldirmadigi için kendine güveni sifirlandi ve yine aile korkutmasiyla kimseye guvenemedi ve evlenmedi. Korkutma dedigim; kimse bizim gibi davranmaz sana, el adamı seni beğenmez yarın bize geri getirir seni vs vs. Bugün kendi parasiyla kendine alacagi saat için izin aliyor annesinden. Diğer örnek daha değişik. Benim yaş olarak gorebildigim zaman için konusacagim. Annedir, ne derse yapilmalidir, uzulmemelidir zaten çok dert çekmiş bir de ben karşı çıkıp üzmemeliyim gibi sebeplerle önünde pervane olan en mantiksiz isteklerini bile yapmaya çalışan bir evlat. Sonuç; yillar geçtikçe evladini sadece köle olarak görmesi ve asla hiçbir şeyi beğenmemesi. Her sene git gide daha kötü davranması. Bu iki örnek de üniversite mezunu kendi işinde gücünde insanlar. Tam olarak sizinle ayni degil farkindayim. Ama babanizin bencilligi aynı işte. Sizin gerçekten önemsediginizi ve acı çektiğinizi bildigi için susmayı silah olarak kullanıyor. Yani size psikolojik işkenceyle istedigini yaptırıyor. Neden çıkmanıza izin vermiyor peki? Var mı elle tutulur bir sebebi? Bütün hayatını size bağlamış ve sizin ne oldugunuz umrunda değil. Her sene daha da yaşlanacak ve size daha da bağımlı hale gelecek. Siz de 35 40 olacaksınız. Evden adım atamiyorken eş veya sevgili bulmayı unutun zaten. Sonuç olarak Allah gecinden versin ama babanız öldüğünde 50 60 yaşında yapayalnız kalacak olan sizsiniz. Her şey evlilik de değil zaten ama sorun giden gençliğiniz.

Çok uzun yazdım farkındayım. Ama eğer siz şu an bir şey yapmazsanız olacak olan budur. Bir kere alıştırdım vazgeçmez demeyin. Siz çıkınca susuyor ya muhtemelen siz barışmadan bir daha dışarı adım atmıyorsunuz. Bu sefer o sizinle hala konuşmuyorken tekrar çıkın. Sonra tekrar. En sonunda patlayacak ve söylenmeye başlayacaktır en kötü ihtimalle. Konuşmaya çalışmayın alttan almayın. Evet karısı vefat etmiş yalnız kalmış ama sizin de anneniz ölmüş. Kendine bir hayat edinsin sizden başka. Onun için de doğru olan bu. Unutmayın bunu yaparak bencillik yapan o, alt tarafı iki saat bir yerde oturduğunuz için vicdan azabı çekmeyin.
 
Benim annem gibi, ne isterse surat asarak yaptirmaya çalışırdı bana. Şimdi evliyim umrumda değil ararsa ararım insan gibi davrandigi zaman görüşürüm. Çok soğudum annemden. 20 li yaşlarda Bana baskı yaptığı için yapamadigim şeyleri söylediğimde (tabi üzerinden 10 yıl geçti) çok isteseydin gizli yapardın yine yapardın çok isteyene kimse engel olamaz dedi. Yani ben hayırlı evlat muamelesi görürüm sanıyordum en azından, meğer enayiymişim. İleride sana da böyle der, yaptığın hiç bir şey için takdir edilmeyeceksin.
 
Toplumun bize dayattigi iğrenç bir sifat olarak gördügüm 'dul kadin' muamelesi yapiyor. Anladigim kadariyla esiniz yok bahsetmemissiniz.
 
maddiyatın iyi ise ayrı eve çıkmak.başka da bişi yok.ama babalar candır ya...orası ayrı konu...
 
Babanız zincirlerinizi eline almamış, siz vermişsiniz. Kaç yaşında kadınsınız, bir de çalışıyorsunuz... Bu hayatı nasıl kabul edebiliyorsunuz? Valla 16 yaşında annesiz, babasız kaldım, hem de yobaz&baskıcı bir sülalenin içinde. Ona rağmen kimseye zincirlerimi filan vermedim, o yaşta isyan ettim. Hayatınız sizin istemediğiniz bir yolda gidiyorsa, ya sesinizi çıkaracak, insanca yaşama hakkınızı elde edeceksiniz. Ya da başınızı eğip, öyle zincirler kimin elindeyse onun emrinde yaşamaya devam edeceksiniz. Ne kadar ekmek o kadar köfte derler ya, bazı durumlar için öyle.
 

evet fazla vicdanlısın, kendi hep evde mi oturuyor? bi işler bulsun kendine de seni rahat bıraksın.
belki sevgiline falan gidiyorsun diye düşünüyordur?
 
benim de annem vefat etti babam ondan sonra kardeşimle bana sardı.
kendi kendine değişik planlar yapıyor. sonra alınıyor kırılıyor. seninki gibi aynı. söylemez surat asar trip atar. insanı hayattan soğutur. vicdan yaptırır. derdini bırakıp ona dertlenirsin
evim 2 oda. yani bi salon bi yatak odası. bebek geliyor ama babam benim doğum iznimi benle geçirmeyi planlamış 3-4 aydan bahsediyoruz.
tabiki mümkün değil. kimseyi 3-5 günden fazla misafir edecek ne evim var ne benim fiziksel ve psikolojik kapasitem. üstelik böyle şeyleri bana ya da eşime sormuyor bile. insanların ana baba bile olsa sınırlarını bilmemesine tahammül edemiyorum. ben ne de olsa kendi evim diye düşünüp çat kapı gitmem bile babamın evine dahi. ararım müsait misin? derim. mesela telefonla konuşurken babam aradığında meşgul çalarsa ben açana kadar arar. sonra da meşguldün kimle konuşuyordun der. (genelde iş ile ilgili görüşüyorumdur) müsait değildim derim, kim kim kim diye öğrenene kadar sorar.
ben de neredeyse 29 yaşındayım. sınırlarımın bu kadar ihlal edilmesinden hiç haz etmiyorum. farklı şehirlerde yaşıyoruz diye idare ediyorum bir şekilde. ama tatil ve bayramlarda bir araya geldiğimizde 3. günden sonra bana soğuk savaş açıyor asla memnun edemiyorum. tatillerin tamamını onunla geçirmemi istiyor. asla yaptıklarım onun gözünde yeterli değil. fedakarlık yaptıkça daha fazlasını talep ediyor ve yaptıklarımdan asla memnun olmuyor.
o yüzden ben de çok bunalmış durumdayım. tek yolu malesef kalp kırma pahasına kendi hayatına bakmak. yoksa önü alınmıyor.
 
Benim annem de evdeyken herşeyi küserek yaptırmaya çalışırdı bildiğin kadından soğudum ya,valla soğudum yani şuan bile özlemiyorum annemi. Çoktan rest çekmenin zamanı gelmiş babam bencillikte sınırlarını zorluyor.
 
Herksese günaydın..Dün akşam eve gittim hiç konuşmadık yemek hazırlamadım o da bişey yemeden yattı.Koskaca adam kalkıp bi ekmek arası bile yapmıyor kendine..Sırf bana vicdan azabı olsun diye birşey yemiyor.İş yerim merkezi bir yerde fakat evimden şirkete 25 dakika yürüme mesafesi var ve vasıta yok. bel fıtığı başlangıcım olduğu için sabahları bni kendisi getirirdi şirkete. sabah odasına girdim götürcek misin dedim GÖTÜRMEM dedi aynen bu şekilde.SEN bilirsin umrumda değil dedim çıktım evden
 
babanız sizin hayatınıza fazla çelme takıyor görüyorsunuz neden bencil olduğu için o nun istedikleri olmadığı için ,peki sizin ne istediğiniz babanız için önemli mi kesinlikle hayır umurunda bile değil ,neden çünkü bu hayatta sadece babanız var ve her şey onun etrafında dönmek zorunda ,
sonuç:anlayın işte kendi hayatınızı kurmaz iseniz ilerde babanızın zincirlediği gibi bir evladınız dahi olmayacak.Siz babanızdan daha çok yalnız kalacaksınız..bir süre eve yemeğinizi yiyip gelin hatta akşam programlar yapın geç gelin,sonraki aşamada evinizi ayırmanızı tavsiye ederim,kendi sosyal çevrenizi kurun ,babanızı atın satın demiyorum hafta da iki kere ziyaretini yapın eksiklerini tamamlayın yeter .Böylece babanız da kendi kendine yetmeyi bencillikleri sebebiyle kimseye eziyet etmemesi gerektiğini öğrenmiş olur,muhtemel rahmetli anneniz de kolay kolay sosyal bir ortama girmeden göçtü gitti. size günah
 
30 yaşında kariyeriniz var
ama duygu sömürüsü adam beni ikna ediyor diyorsunuz

duygu sömürüsü yapsın siz gidin
böyle evde kukuman kuşu gibi oturarak hayatı kaçırmayın
bende sizin gibiydim 25 yaşımda kırdım zincirimi ama şimdi arkadaşlarım yaşdaklarını anlatırken
anılarını çok kızıyorum niye kendimi biliyorken dizginlerimi ele almadım diye
 

aynı benim annemi anlattınız, acaba ikisini tanıştırıp evlendirsek mi, ikimiz de bu vicdan azabı duygusundan kurtuluruz hahahha

şaka bir yana seni çok iyi anlıyorum, aynı durumu tüm aynı senin hissettiklerinle annem de yaşıyorum. vicdanım ve kişiliğim arasında sıkışıp kalıyorum.
 
Günaydın.

Şöyle yapın. Arkadaşlarınızla buluşmasanız da gün aşırı arkadaşlarımla buluşuyorum deyip geç gidin. Ama o surat assa da gidip sarılıp öpün, yemeğini hazırlayın. Yani o küssün ama siz küsmeyin. Normal devam edin konuşun. Cevap vermese de. Eve neşeli girin. O da zaten bir süre sonra geç gelmelerinize alışacak. Ama alıştırırken kalbini kırmayın. Belli ki annenizin vefatına hala alışamamış. Yada onu kaybetti sizi de kaybetmekten korkuyor.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…