30'lu Yaşlarda Olup Gebe Kalamayanlar


sanada hayırlı cumalar canım, burasıda çok sıcak kavruluyoz, bu sene ne oldu böyele.
 
........
Açıkta satılan sütleri karalayan kampanyalar yapılıyor. Peki bizi asıl hasta eden kutu sütlerse? Kısırlık, diş çürümesi gibi dertlerin kaynağı pastörize sütse? Bu yazıyı okumadan çocuğunuza süt içirmeyin!
Cerrahpaşa Tıp Fakülitesi’nden Prof. Dr. Ahmet Aydın pastörize veya UHT teknolojisi ile üretilmiş sütlerden uzak durulmasını tavsiye ediyor.
Hakan Arabacıoğlu’nun çevirdiği “Pastörize süt mü, çiğ süt mü?” başlıklı yazı ise "teknolojinin elini değdirdiği sütün" zararlarını ortaya koyuyor. Yazıda UHT ve pastörize sütlerle ilgili çarpıcı bölümler şöyle:
"Pastörize süt mü, çiğ süt mü?
Bugün süt, içindeki doğal enzimleri yok eden ve nâzik proteinleri değiştiren pastörizasyonun her yerde uygulanması yüzünden, sindirilemez hâle gelmiştir.
Çiğ süt, sütün sindirimini sağlayan laktaz ve lipaz aktif enzimlerine sahiptir. Canlılığını yitirmiş laktazı ve diğer aktif enzimleri içeren pastörize süt, yetişkin mideler tarafından gerektiği gibi sindirilemez.
Biberonla beslenen bebeklerin yaşadığı karın ağrısı, pişik, solunum rahatsızlıkları, gaz ve diğer rahatsızlıkların da gösterdiği gibi çocuklar bile bu konuda sıkıntı çeker. Enzimlerin eksikliğinin ve hayâtî proteinlerin değişmesinin, sütteki kalsiyumu ve mineral elementleri erittiği de kuşku götürmez.
1930'larda Dr. Francis M. Pottenger, pastörize ve çiğ sütle beslenmenin 900 kedi üzerindeki etkilerine ilişkin 10 yıllık bir çalışma yürüttü. Bir grup yalnızca çiğ süt alırken, diğer grup aynı kaynaktan alınan pastörize sütle beslendi.
Çiğ süt içen grup kuvvet bularak büyüdü, hayatı boyunca sağlıklı, aktif ve canlı kaldı ama pastörize sütle beslenen grup kısa süre sonra durgun, sersem ve normalde insanlarla ilişkilendirilen kalp krizi, böbrek yetmezliği, tiroit bozukluğu, solunum rahatsızlıkları, diş kaybı, kemik zayıflığı, karaciğer iltihabı gibi kronik yozlaştırıcı rahatsızlıklara karşı savunmasız hâle geldi.
Ama Dr. Pottenger'in en çok dikkatini çeken ikinci ve üçüncü nesillere olanlardı. Pastörize sütle beslenen grubun yavrularının hepsi pastörize sütten kalsiyum emiliminin olmadığını gösteren zayıf ve küçük dişler, kalsiyum eksikliğinin açık ifadesi olan güçsüz kemiklerle doğdular.
Çiğ sütle beslenen grubun yavruları ebeveynleri gibi sağlıklı kaldı. Pastörize sütle beslenen grubun üçüncü kuşak yavrularının birçoğu ölü doğarken, kurtulanlar ise kısırdılar ve üreyemiyorlardı. Çiğ sütle beslenen grup soyunu sürdürürken, pastörize sütle beslenen grupta dördüncü nesil olmadığı için deney bitmek durumunda kaldı.
Eğer bunlar pastörize sütün zararlı etkilerinin yeterli kanıtı değilse, ticârî süt endüstrisinin kabul etmekten kaçındığı, kendi annelerinden alınan pastörize sütle beslenen buzağıların genellikle 6 hafta içinde öldüğü gerçeğini dikkate alın.
………..
Son zamanlarda kısırlık çok arttı. Bu durumun yanlış beslenme ile bir ilgisi var mı?
Tabii ki var. Bence kadınlardaki kısırlığın en önemli nedeni metabolik sendroma bağlı polikistik over sendromu(PCOS). Türkiye’de doğurgan kadınların en az yarısında metabolik sendrom var. Bariz PCOS oranı ise %10’un üzerindedir.
Menopoz konusunda adet döngüsünden bahsetmiştik. Her adet döngüsünde önce lüteinizan hormon (LH) etkisi ile folikül (yumurta hücresini içeren sıvı keseciği) gelişiyor ve daha sonra folikülü çatlatacak hormon (FSH) ile folikül çatlıyor. Eğer çatlaması gereken folikül çatlayamazsa yumurtalık dokusu içinde 3-10 milimetre çapında bir kiste dönüşüyor ve zamanla bu kistlerin sayısı artıyor. Bu hastalık tablosuna çok kistli yumurtalık anlamında ‘polikistik over sendromu’ deniyor.
Aslında polikistik over sendromu metabolik sendromun bir parçası. İnsülin artışı hormonal dengeyi bozuyor; lüteinizan hormon (LH) artıyor, fakat folikülü çatlatacak hormon (FSH) azalıyor, en güçlü erkeklik hormonu olan dehidrotestosteron ise aşırı artıyor.
Ancak folikül çatlayınca üretilebilen progesteron hormonu üretimi folikül çatlamayınca azalııyor ve adet döngüsünü alt-üst oluyor. Kiminde âdet kanamalarının şiddeti artıyor, kiminde adet gecikiyor, kiminde zamansız kanamalar oluyor, kimiyse hiç âdet görmüyor. Âdet göremeyenlerin çoğunda, âdet normal yaşta başladığı halde, sonradan kesiliyor. Ama az sayıda hiç adet göremeyenler de var. PKOS’lu hastaların az bir bölümünde ise hiçbir âdet sorunu olmuyor.
Kadında fazladan üretilen erkeklik hormonu tüylenme, sivilceler ve erkek tipi saç dökülmeye yol açıyor.
PKOS’lu hastalarda her metabolik sendromlu hastada olduğu gibi kanser, kalp hastalığı ve diyabete yakalanma riski de yüksek.
Polikistik over sendromunun(PCOS) erkekteki karşılığı prostat hipertrofisi. Çok sık görülüyor. Bu hastalık da metabolik sendromun bir parçası ve dehidrotestosteronun aşırı artmasına bağlı. Saç dökülmesi, diyabet, kanser ve koroner kalp hastalığı gibi metabolik sendromun diğer unsurları da prostat hipertrofili hastalarda sık görülüyor.
Erkek kısırlığının en önemli nedeni ise aşırı östrojene (kadınlık hormonu) maruz kalma. Başlıca östrojen kaynakları ise östrojen etkisini gösteren tarım ilaçları ve soya ile yapılan yiyecekler.
Organik tarım yönetmeliklerinde sadece 4 çeşit böcek ilacının (pestisitler, insektisitler) oldukça sınırlı koşullarda kullanımına izin verilirken, konvansiyonel tarımda yaklaşık 450 farklı kimyasal ilaç kullanılmakta. Yapılan araştırmalara göre Türkiye’de pestisitler tarım ürünlerine gelişigüzel serpilmekte. Öyle ki gereğinden iki kat fazla ilaç kullanılmakta.
Zaten en çok ilaç ithal eden ülkeler sıralamasında Türkiye altıncı sırada yer almakta. Zaman zaman Avrupa, Rusya ya da başka ülkelere ihraç ettiğimiz domatesler,salatalıklar, armut gibi meyve ve sebzeler ilaç kalıntıları nedeni ile geri dönmektedir. Bu dönemlerde iç piyasada meyve ve sebzeler anormal bir şekilde bollaşmakta ve fiyatları ucuzlamaktadır (Ucuzdur var bir illeti!).
Pestistler niçin kısırlık yapıyor?
Pestistlerin yapısı östrojene çok benziyor da ondan; vücuttaki östrojen reseptörlerine yapışarak östrojen benzeri etkiler gösteriyorlar.
Pestist çözeltisine daha çok maruz kalan kız çocukların erken ergenliğe girdiği, erkek çocukların ise memelerinin büyüdüğü (jinekomasti) bilinmekte(1). Danimarka’da yapılan 15,000 erkeğin incelendiği bir araştırma, pestist çözeltisine daha çok maruz kalan erkeklerin son 50 yıl içerisinde sperm kalitesinin ve sayısının bariz olarak düştüğünü gözler önüne sermekte.
……….
 
lalehancığım süt içeceğim falan kalmadı, bizede hergün 1 bardak süt için diyorlar. Bizde tabi pastorize süt alıyoruz. Ama yoğurdu kendim yapıyorum, her hafta 2,5 litre süt alıyorum, mandıracılık yapan market var bizim orda kaynatıp yoğurt yapıyom, ama içmek için hazır süt alıyordum. napsak şimdi.
 
özlemciğim nasılsın oruç tutuyormusun.





Yok canım tutmuyorum.Doktor tutma dedi.Bide zaten 2güne bi kontrole gidiyorum doktora onun içinde tutmuyorum .Bugün yine gittim doktora benim yumurtalar çok inatçı çıktı bu ay bi büyüyolar bi büyümüyolar 2 dündür 1ml büyümüşler dozu yükseltti doktor.Senin hamilelik nasıl gidiyor?Heycan devam ediyomu?
 

CANIM demekki artık içmek içinde mandıradan alacaksın kaynatıp içeceksin.. zaten her zaman şüpheliyimdir pastörize sütlere karşı...


LALEHAN cığım ellerine sağlık çok faydalı bilgiler paylaşmışsın canım.. evet böyle olduğunu biliyorum çoğu da biliyordur ama bu kısır döngünün içinde çaresiz yaşam mücadelesi veriyoruz.. son yüzyılın stratejik savaş şekli bu bir nevi.. kansız darbe yapıyorlar yani.. soy ırk tüketmek buna denir işte.. rantlar, siyasi oyunlar,yeni dünya hayali kısacası ... maalesef bu çağda yaşayan bizlerde böyle bir piyango vurdu..tüp bebek merkezleri şu an en çok para döndüren rağbet gören yerler maalesef...en yoğun bölümler hastanelerde kadın-doğum servisleri ve çoğuda çocuk isteği ile ilgili... birileri cebini dolduruyor.. birileri ... birileri bir şeyler peşinde canımızı yakıyor.....

ne yapalım yinede Yaradana sığınmaktan başka çaremiz yok. biz istemeye devam edeceğiz kim ne yaparsa yapsın verecek olan O....
 

sağlık için, doktorunda öyle tavsiye ettiyse uygulamak lazım canım, aşılaman yumurtanın büyümesine bağlı olarak yapılacak demi, ben çok sıcak yanıyorum acayip hararet bastı beni, pazartesi sağlık ocağına gideceğim, kan değerlerime bakılacak. şimdilik beklemedeyim, arada karnım ve belim ağrıyor.
 

hemşire ayran ve yoğurtta süt görevini görür demişti, o zaman daha çok ayran ve yoğurta yükleneyim, fazal pastörize süt içmeyeyim. Ben ilaç kalıntıları sebebiylede genel olrak sirkeyle yıkıyorum sebzeleri, bide burda sürekli aldıüımız bi amca var, onun bahçesi var, köylü yani, genel olrak ondan alıyoruz, o bize doğal olanlardan tavsiye ediyor, nerde şekli bozuk, yamrulu yumruluysa doğal, gözüne güzel ve parlak olanlar hormonlu, kışın domates, salatalık, biber almam ben, yazın o amca ne zaman çıkarır o zaman alırız, bu sene biraz doğal domatesten menemen yapıp dolaba koyacağım.
 
çılgın neden yok??? bu saat oldu yok..

aylin yine firarda :)

tento iş başında.

loveli de temizlikte galiba.. ayy bu sıcakta temizlik aşkı tuttu bunları :)
 

bende hiç sevmem kışın domates, biber... zaten tadıda olmuyor.. pek yediğim söylenemez.. yerli sebze bulmak o kadar zorki... hep dışarıdan ithal gelen tohum fideler antalya full böyle yapıyor üretimi.. burada arkadaş var köylerinde tarlaları var çok fazla sebze meyve işi yapıyorlar.. pek çok kişiden de duydum bunu zaten antalyadan aldıkları karpuz fidelerinden bunlar tek tek ayrı minik poşetlerde geliyor bir dahaki seneye sakla çekirdeğini ek diyor asla vermiyor diyor yeşeriyor dalı yaprağı var ama meyve yok diyor.. domates ve patlıcanlar içinde geçerli diyor.. hakkaten denedik bizde olmadı bahçede.. düşün işte nasıl bir fide yolluyorlar ilaçlı diye.. çoğu israilden geliyor.. almanyanın sınırdan sokmadığı yasakladığı biber fidelerini Türkiye havada kapıyor... geçenlerde bir tv kanalında haberlerde görmüştüm Türk domatesi diye bir Avrupa ülkesindeydi ama hatırlamıyorum şimdi lstik top diye duvara atıyorlardı asla patlamaz sırf hormon diye gülüyorlardı.. ama bu bir domates top değil diyorlardı sonra Türk domatesi....
 
çılgın neden yok??? bu saat oldu yok..

aylin yine firarda :)

tento iş başında.

loveli de temizlikte galiba.. ayy bu sıcakta temizlik aşkı tuttu bunları :)

kız yerler leş gibiydii temizledim azcık
ben kışşın domates almıyorum yemeklerime yazdan domates konservelerini kullanıyorum yazdan hazırlık yapıyorum kış için tavsiye ederim sempatiksalakcinni
 
geshenk canım yanıyoz ya, napacağız, bi vantilatör var, inan kendini soğutuyor, banada döndertmiyorum başımı ağrıtıyor diye, biraz havalar soğusa ne iyi olur.
 
kız yerler leş gibiydii temizledim azcık
ben kışşın domates almıyorum yemeklerime yazdan domates konservelerini kullanıyorum yazdan hazırlık yapıyorum kış için tavsiye ederim sempatiksalakcinni

bende buzdolabına menemen yapıp koyacağım güzel oluyor. Salçamıda annem yapıyor, bi lezzetli oluyorki, sağolsun.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…