Ağlasa da bırakın gidin

Boyle boyle aman aglamasin aman gozyasi akmasin diye diye anne babasini parmaginda oynatan nesil gumbur gumbur geliyor.Hayir,cilesini,nazlanmasini bizler de cekiyoruz.Cok net soyluyorum cocuklara sinifta nazinizi niyazinizi annenize yapin biz sizleri yaglayip ballayamayiz diye,afalliyorlar cunku etrafindaki her yetiskinin bunu cekecegini dusunuyorlar,oyle gercekten.
 
canım gmzlerine bakıp olanı biteni anlatın neden orda siz neden gidecekainiz gibi seyleri sonra aglasın kaygılı bakmayın ben oglumu mevburen bir yasında verdim bakıcıya . aklı erince agladı ama anlattm anlatınca anladıgını hissediyordum
 
Böyle durumlarda çocuğu iyi gözlemlemek gerekir gerçekten etkileme payı nedir eğer duygusal olarak etkileniyorsa travma yaşatmaya gerek yok çocuğa seneye devam etsin bir şekilde. Ama bu devirde bebekler bile bazen huysuzluktan ağlayabiliyor O yüzden anne biraz hakkaniyetli bakarsa çocuğunun durumunu anlayabilir ve ona göre hareket edebilir.
Bazı arkadaşların dediğine katılıyorum sonradan ağlamayı kesen çocuklar çoğunlukta mecbur kaldıkları için öyle yapıyor ve uzaktan bakınca insanın içi dayanmıyor çok açık çocuk ortamdan bağımsız kitliyor kendini öyle susuyor.
Kısaca olayın coğu annede bitiyor.
 
Hersey illa eğitimle olmuyor işte .Ben size katılıyorum kardeşim anaokuluna giderken çok ağlıyordu öğretmen bırakın gidin alışır dedi.Bizde 20 senelik öğretmen diye güvendik. Şimdi orta okula gidiyor.Okul lafı duyunca sus abla konuşmak istemiyorum güzel şeylerden bahsedelim diyor. Keşke sadece eğitimle olsa hersey .
İnsanlar cahil cahil konuşunca sinirim tepeme çıkıyor birde bunların anne olduğunu düşününce çocuklara üzülüyorum saçma sapan yorumlar var .Çocuğu dert etmeyeceksek neyi dert edeceğiz acaba
 



Düşüncelerimiz karşılıklı :)

Lohusalıkta çok fena olurum bence de sonra toparlarız artık
 
Cocugun bu davranisini degil de, 6-7 yasina gelmis bir cocugun neden annesinden ayrilamadigini sorgulamak daha mantikli degil mi? Biz de okula gittik, koskoca sinifta annemi istiyorum diye diye aglayan, agladigi icin de psikolojisi bozulan bir cocuk da olmadi.
 
Sizin gibi anneler oldugu icin bazi cocuklara cidden tiksinerek bakiyorum cünkü büyüdüklerinde ne kadar cekilmez bir insan olucaklari gözümün önüne geliyor, tek sebebi ve sorumlusu sizin gibi anneler

Ben de agladim krese birakildigimda, hatta ilk okul günümden sonra „anne bi daha gitmek istemiyorum“ dedim, asla sevmedim okulu. Ama noldu? Basariyla bitirdim, diplomami meslegimo herseyimi elime aldim ve su an kendi ayaklarimin üstünde durabiliyorum. Hicbir sekilde de psikolojim bozulmadi, depresyona girmedim bu yüzden kaldi ki mutsuz bir cocukluk gecirmedim. Sacmalamayin bu kadar, cocuklariniza olan bagliliniz bazen cidden beni ürkütüyor, korkunc bir boyutta cünkü. Resmen cocuklariniza asiksiniz, tapiyorsunuz, sonra onlardan ayrilmak zor geliyor ama onlari dünyay getirirken hicbir sekilde izin istemiyorsunuz...bari hayatlarini zorlastirmayin
 
Bir anaokulu öğretmeni olarak yazıyorum 18 tane 3yasinda öğrencim var.sizin elestirdiginiz bırak git ağlar ağlar susar yaklaşımını öğretmeni olarak onun gelişiminin bir parçası olduğunu bildiğimizden soyluyoruZ.
Sizce ilk kez farklı ve toplu ortama girmiş çocuğun tepki vermemesi normal mi?
Tabi ki de herşeyi eline ayağına hazır getiren bir anneyi bırakıp sorumluluk ve kural olan bir ortama girmek istemeyecektir.
Bazen anneler mı çocuklara muhtaç yoksa çocukların mı anneye ihtiyacı var diye düşünüyorum bunları okudukca
 
Bu dertten bende muzdaribim malesef...
Ilk bir kaç gün götürdüm bekledim bahçede çok ağlıyordu dayanamiyordum
Beni bahçede bildiği için rahattı.
Sonraları öğretmenimiz kızdı siz burdayken daha çok ağlıyor onu bırakın artık dedi .
Artık sadece kapıdan bırakıyorum
Bazen ağlayarak gidiyordu canımdan can kopuyordu sanki, Çok şükür şimdi iyiyiz ama hala alışamadı okul ortamına.
 
Bırakın ağlasın diyen pedegogtan da kreşten de kaçarak uzaklaşın bence.İşi ticarete dökmüşler müşteri kaçmasın zihniyetindeler.Aşamalı olarak çocuğun alışmasın beklenmeli bence ve bunu destekleyen bir kurum olmalı
 
Her ağladığında yanında oldunuz bastınız bağrınıza diyelim.Bu bir çözüm mü?Ya da sizin çözümünüz nedir?Çocuğunuzla güvenli bağlanmayı sağladığınızı düşünüyor musunuz?O ağladığında bırakmayın diyen pedagoglar ve psikologlar ne diyor bu konuda bizde aydınlanalım?
 
Benim oğlumda bu sene 1. Sınıfa başladı hala sınıfında ağlayan çocuklar var okuldan geliyor anne bu gün yine xxx çok ağladı ders yapamadık öğretmenimde çok üzüldü diyor. Çocuk sıraya giriyor susmuş ikna etmişiz bi bakıyo okulun bahçedesinde annesi öpücük gönderiyor çocuk basıyo yaygarayı çocukları ikna etmek kolay ama çocuklarına bağımlı olmuş anne babayı ikna etmek zor
 
Okul olayını travmaya çevirenler bizzat anneler. Çocuk yeni bir ortama giriyor, korkması, çekinmesi normal. Anne ne yapıyor? "Çocuğum, okuluna geldin, şimdi herkes gibi sınıfına gireceksin, arkadaşların olacak, öğretmenin olacak, ağlayacak bir şey yok" demiyor da, durup çocuğuyla ağlıyor. Vedalaşmalar, bakışmalar. Çocuğunu okulun dibinde beklemeler... sonra ne oluyor, bu çocuk okulu dram gibi kodluyor kafasında. Çocukları korkutanlar anneleri, okul değil.

Benim de başımda yapmam gereken son derece sıradan ama yeni bir olayı dramatize eden biri olsa, bu yaşımda ben bile korkarım o meseleden.
 
Okulöncesi öğretmeniyim, benim fikrimce çocuk ağlasa da sınıfta kalmalı. Çocukların ağlama sebebi biraz da velilerin tutumu bence, “seni okula bırakıcam, akşam okuldan alıcam.” gibi cümleler çocukta yanlış algıya sebep oluyor. Bırakıcam kelimesi yerine, bugün okulda öğretmenin ve arkadaşlarınla çok güzel zaman geçireceksin gibi olumlu cümleler kullanılmalı. Çocuk okulu merak etmeli, okula gitmek için heveslendirilmeli. Diğer yandan kapıda bekliyorum, camdan bakıyorum gibi cümleler de duruyorum sürekli. 1 ay boyunca sınıfta 1-2 velinin durduğunu düşünsenize, ne çocuk sınıfa adapte olabilir ne de diğer çocuklar sakin kalabilir. Diğer çocuklar da annemi istiyorum demeye başlar.
 
Burda tüm çocugu ağlayan annelere sesleniyorum.eğer çocugunuz kaç hafta geçti hala ağlıyorsa lütfen alın ve seneye gönderin sizin çocuklarınız yüzünden ağlamayan okulu seven çocuklara ilgi veremiyor öğretmen ağlayanla ugraşmaktan.demekki çocuk hazır değil zorlamanın alemi yok.
(Çok taşlanırım belki ama bilsinler yani kızıma hergün soruyorum ne yaptınız anne öğretmen ağlayanları susturdu kaçanları tuttu vs)
 
İki oglum var ikiside anasınıfına başlarken ağlamadı.

Gecen sene bir nedenden dolayı hep okula gidip geliyordum. Oglum da tabi yanımda. Gide gele okulu cok sevdi. Bazen işim olmadıgında bile okula gidelim derdi.
Neyse ki bu sene okula yazdırdım. Hergün bir hevesle gidiyor. İmkanım olsa daha önce de kreşe verirdim. Evde çok sıkılıyordu.

Ama ben şanslı annelerdenim. Aglamak alışamamak yok. Tabi hiç ayrı kalmadıgımız için okuldan çıkar çıkmaz anne seni çok özledim diyor. E bu da normal beş sene yanımdan bir kere bile ayrılmadı.

Peki aglasa ne yapardım? Alışması için elimden geleni yapar yine de okula gönderirdim galiba.
 
Okulda ağlatmaya kiyamayan anneler tüm eğitim hayatı boyunca beraber okula gidin gelin ,her ağladığında yanında olun ,her sorununu siz çözün ,sonra ondan birey olmasını bekleyin.

Çocuğunuzun ayrı bir birey olduğunu unutmayın,okula başladık ,uyum sürecimiz,çok yorulduk ,çok odevimiz var vs vs diye değil ,okula başladı ,uyum sürecinde ,çok ödevi var şeklinde olmalı çünkü bu onun sorunu, siz aile olarak yardımcı olacaksınız elbet ama ödev çocuğun .
 
Okulun ilk haftası. Okul yönetimi sabahın bir vaktinden, akşamın geç saatine dek olan uzun okul gününe çocuğunuzun alışacağını söylüyor. Birkaç gün geçiyor. Ama durum gittikçe daha kötüye gider gibi. Ağlama krizleri artmış halde. Okula gitmek istemeyen. çocuğunuzun bu davranışının geçeceği söyleniyor size. Üstelik ağlasa da, okula gitmemek için dirense de, onu her gün o saatte o okula getirmeye devam etmeniz bekleniyor sizden. Ne de olsa bunları söyleyen yıllardır bu işi yapmış tecrübeli yöneticiler, okul psikologları. Ağlamasının, manipüle edici bir davranış olduğuna neredeyse inanacak gibisiniz. Ta ki bu yazıyı okuyana kadar!Ağlama bir sinyal. Çocuğun yaşadığı duyguları dışa vurma hali. Evet, çocuk bir süre sonra susuyor. Ancak susması, sorunun ortadan kalktığını göstermiyor. Çünkü çoğu uzman ayrılmanın başarısına, ağlama davranışının sona ermesi olarak bakıyor; duyguya değil. Çocuğun ağlamaması korku, endişe gibi duyguların sona erdiğini göstermez. Sadece ağlama sinyalinin dinlenmeyeceği bir ortamda çocuk sinyal vermeyi bırakır.



Richard Bowlby diyor ki; güvenli bir bağlanma figürü yanında olmadığı zaman çocuğun stres ve kortizol seviyesi yükselir. Ve Bowlby gibi pek çok bağlanma teorisi uzmanı çocuğun kendini güvende hissettiği ikinci derece bir bağlanma figürünün varlığının öneminden bahsediyorlar. Hele 30 aydan önceki kreş deneyimlerinde çocuğun bir bağlanma figürü olmadan, tanımadığı bir ortamda tek başına bırakılması travmaya sebep olacak sonuçlar doğurabilir.Öğretmene bağlanma, çevreye alışma henüz gelişmekte olan beyin için bir süreç gerektirir. Bu yaş küçüldükçe süreç uzar. Bir hafta sonra dönüp size "Hadi artık gidin ya da yavaş yavaş binayı terk edin, dolaşın gelin" diyen okul yönetimi olursa, siz kendi iç sezgilerinizi dinleyip, çocuğunuzun buna hazır olup olmadığına kendiniz karar verin. Sonuçta çocuğunuzu en iyi tanıyan sizsiniz.Ağlarken çocuğu bir yabancıya bırakarak gitmenin uzun dönem negatif etkileri agresif davranışlar, okul fobisi, kabuslar olarak kendini gösterebilir. Ancak bu yabancı bir süre sonunda bir diğer bağlanma figürü haline geldiğinde ağlayan çocuğu teskin edebilir. Oysa çocuk için o öğretmen bir yabancı konumundayken, ebeveyn onu bırakıp gittiğinde, olan tek şey ağlamasının susması. Duygular ise hala orada. O yüzden çoğu zaman ebeveyn gelince ağlama devam eder. Ancak ebeveyn de bu sinyalleri dinlemez ise susan gözyaşları agresif davranış ya da içe kapanma gibi hallerle kendini gösterebilir.



Çocuk ağlıyor; çünkü hayatta kalma mekanizması 'burası güvenli değil' diyor.

Peki, ağlama olmadan okula alışma olur mu?



Evet, olur. Ancak ebeveynin bunun için hem zamana hem de iyi bir planlamaya ihtiyacı var: İşten belli bir süre izin almak, anneanneyi işin içine sokmak, diğer ebeveynin desteği gibi. Eğer hassas davranarak çocuklarımıza bu zamanı verirsek, uzun dönemde ortaya çıkabilecek pek çok davranış sorununa engel olabiliriz.

Nilüfer Devecigil
Anlatmak istediğim tam olarak buydu.
 

Sözün özü ebeveyne gelmiş işte. Çocuğun ilk etapta korkabileceğini kimse inkar etmiyor ki zaten. Önemli olan ebeveyni eğitmek. Anne baba kendi görevini yapsa...
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…