Bir yerden olayın iyi yanını sana göstermek istedim canım iki kez okudum ben böyle bir nokta bulamadım. Mesafe en iyi bence ailenle.Canım çok sıkkın çok.. Uzun olabilir..
Nişanlımla tanıştığım ilk günden beri annem ve babam anlam veremediğim bir çok hareket yaptı. Annem sürekli benimle babam arasında ikili oynadı. Babam aramızı bozmak için elinden geleni yaptı. Anlatsam roman olur... Her seferinde babacım niye böyle yapıyorsun istemiyor musun diye sorduğumda "Yok biz nişanlını çok seviyoruz. O benim oğlum gibi" dedi durdu. Daha işin en başında içine sinmeyecekse olmasın dedim. Hep çok sevdiğini daha iyisini düşünemediğini söyledi durdu.
Nişanlım yetim bir çocuk, elinde avucunda çok fazla birşey yok. Ama zaten herşey benim istediğim ve hayal ettiğim gibi oluyor. Buna rağmen babam sürekli hayatında hiç elde edemediği şeyleri talep etti. İkinci bir düğün isterim diye tutturdu, basılan davetiyeleri beğenmedi yeniden davetiye bastırttı, nişanlım zor zahmet bir ev almış kendine şehir merkezinden biraz uzakta, sürekli oraya laf etti. Bir gün oraya gittik yolda sürekli söylendi, uzun yola çıktığımızı bilseydik azık alırdık diye. Eve geldik 98 m2 evi beğenmedi, kümes gibiymiş ne biçimmiş.
Nişandan sonra imam nikahınız kıyılsın diye tutturdu. Ben normalde evlilikten önce nikaha karşıyım ama ona bile müdahale etti. Ve biz de kendi aramızda konuşup tamam dedik kıyılsın. Nikahı kıyacak kişiyi nişanlım getirdi, zamanında babası vasiyet etmiş evlenirseniz o kıysın diye. Bu sefer de bizim istediğimiz hoca olmadı diye kavga çıkardı. Nikah kıyıldı, imamla kavga etti. O akşam sizin nikahınız olmadı diye üzerime yürüdü, dövmeye kalktı, küfürler etti. Günlerce konuşmadım. İmam, bir kaç gün sonra nişanlımı aradı, benim yanımdaydı o sırada, telefonda o kadar ağır konuştu ki, nişanlım kıpkırmızı oldu. Ben yerin dibine geçtim. Beni aşağılamak için mi çağırdınız oraya diye.. Haklıydı..
Sonra öğrendim ki, annem sürekli kaynanama benim kızım senin oğlundan çok kazanıyor diye laf söylüyormuş. Ev işinden anlamaz yemek yapmaz, oğlunuz yapacak artık temizlikçi mi tutar ne yapar diyormuş. Kaynanam bir gün sadece karşılık vermiş anneme, benim oğlumun da evi var arabası var elhamdülillah kimseye ihtiyacı yok diye, o gün eve gittiğimde annem ağlıyordu. Senin kaynanan bana böyle dedi beni ezmeye çalıştı sen hiç bişey yapma bizi aşağıla diye diye beynimi yedi.
Ben çalışmaya başladığımda babam o kadar yalvarmıştı ki bana ev yapalım diye, varımı yoğumu onların hayaline bağladım. Burayı anlatsam kitaplar dolusu hikaye çıkar. Elimde avucumda birşey kalmadı, aç gezdim, kimsesiz kaldım. Sesimi çıkarmadım sırf onların evi olsun diye. Beni burada yapayalnız bıraktılar. Senelerce hiç bilmediğim bir şehirde başıma neler geldi. Zerre kadar umurlarında olmadı. Bir gün bile arayıp da birşeye ihtiyacın var mı demediler. Senelerce burada yalnız yaşadım, yanıma bir kere ziyarete gelmediler. Nişanlımla ilk tanıştıklarında babam "ben ev istemedim, labfaresi ısrar etti hepimizi borca soktu, benim başıma bela açtı" demiş. Ben zaten onları yıllardır hiç takmıyormuşum, istemiyormuşum. O yüzden uzakta tek başıma yaşamışım. Arayıp telefonda ne olur bir hafta sonu yanıma gelin biletlerinizi ben alırım çok özledim diye ağladığım günleri ama eften püften sebepler bulup gelmediğini unuttu.
Zaten her kavgamızda annem sürekli arayı geren kişi oldu. Sürekli babamın sinirlerini kaşıdı. Her konuda yalan söyledi.
Dün telefonda annemle konuştum, babamla dışarıdalardı. Sonra telefonu kapatmayı unuttu. Bir anda benim hakkımda konuşmaya başladılar, ağlamaktan içim çıktı. Babam arkamdan olmadık küfürler etti. Nişanlıma bir sürü laf söyledi. Annem de haklısın ama evlat dedi. Babam kendi kendine bağırıp durdu düğünden sonra yüzüne bakmayacağım diye.
Ne yapacağımı şaşırdım artık, elim ayağım bağlandı. Kimsesiz kalmış gibi hissediyorum. Anne baba işte..
Çok kötüyüm...
canim seni en iyi ben anlarım bbamin ne borçlarını odedim aç kaldım ve yemin ederim milletin tabgindan arta kalanları yediğim bile oldu
ama sonuç benden kotusu yok hala bana imzalettigi senetleri oduyorum vb evliliğim onlar yüzünden bitmek üzere umurlarinda değilim annemi iyi bilirdim hep o da aynıymış yanarım yanarım o na yanarım
yapacak bisey yok elimizden bisey gelmez nisnlina deki kendi kanından canından evladına bunu ypn el oğluna neleri söyler boş ver de yolunuza bak iletişimi koparma ama azalt canim
Para musluğu kesiliyor diye yapıyorlar bunları. Mart ayından beri düğün hazırlığı yaptığın için para veremiyorsan sorunlar da ondan çıkıyor. İdare et 2 ay kalmış düğünden sonra da mesafe koyarsın biraz. Allah sabır versin.Evet isteyecekler biliyorum. Simdiden zemin hazirliyorlar ona da. Evimize perdeler yapilirken annem utanmadan koydeki eve perdeler senin hediyen olsun dedi. Ben de evi zaten ben hediye ettim onu da abim yapiversin dedim. Bozuldu...
Yazik günah ya ne bicim anne baba bunlar. Gerçekten cok uzuldum.
Ama sakin nisanlini uzme. Yetim cocugu uzdukleri icin Allah hesabini sormaz mi? Babanizin bir baba gibi onun basini oksamasi lazimdi ama ne baba baba ne de anne anne.
Para falan da hic yollamayin. Sevdiğinizle mutlu olun. Evet annenize babaniza bir sey demeyin ama nisanlinizi da ezdirmeyin. Uzmeyin.
Evlenip cok mutlu olursunuz insallah..
defalarca uyardım yetimin başını okşamak bile sevap siz üzüyorsunuz hakkına griyorsunuz diye. çocuk daha ilk tanıştıkları zaman dedi babama. benim bir babaya ihtiyacım var siz başımın tacı olursunuz diye.
ama benim babam ne yaptı biliyor musunuz? bir akşam nişanlım kız kardeşi ve annesi bize oturmaya geldiler. babama tatlı dille konuşmaya çalıştılar. isteklerini karşılayamdıklarnı biraz dah anlayışlı olmasını filan söylediler. Ama o kadar güzel konuştular ki insanın içinn yağları erir sarılıp öpesi gelir o derece. benim pek sevgili(!) babam yüzlerine karşı şunu söyledi:
"Dua edin babanız yok. Yoksa sizi daha çok zorlardım."
Dakikalarca ağlattı milleti evde. Yetimin yüzüne karşı yetimsin denir mi? Benim babam yaptı bu kötülüğü. Sonra bi de utanmadan kalbinizi kıracak birşey mi söyledim diyor... Nişanlım o akşam kalkarken kırıldığını belli etmek için babama " hayatımda ilk defa babamın eksikliğini hissettim bu akşam" dedi. Ama babam bunu bile anlayamadı.... Hmm evet öyle ben de babamı kaybedince öyle olmuştum deyiverdi...
Canım çok sıkkın çok.. Uzun olabilir..
Nişanlımla tanıştığım ilk günden beri annem ve babam anlam veremediğim bir çok hareket yaptı. Annem sürekli benimle babam arasında ikili oynadı. Babam aramızı bozmak için elinden geleni yaptı. Anlatsam roman olur... Her seferinde babacım niye böyle yapıyorsun istemiyor musun diye sorduğumda "Yok biz nişanlını çok seviyoruz. O benim oğlum gibi" dedi durdu. Daha işin en başında içine sinmeyecekse olmasın dedim. Hep çok sevdiğini daha iyisini düşünemediğini söyledi durdu.
Nişanlım yetim bir çocuk, elinde avucunda çok fazla birşey yok. Ama zaten herşey benim istediğim ve hayal ettiğim gibi oluyor. Buna rağmen babam sürekli hayatında hiç elde edemediği şeyleri talep etti. İkinci bir düğün isterim diye tutturdu, basılan davetiyeleri beğenmedi yeniden davetiye bastırttı, nişanlım zor zahmet bir ev almış kendine şehir merkezinden biraz uzakta, sürekli oraya laf etti. Bir gün oraya gittik yolda sürekli söylendi, uzun yola çıktığımızı bilseydik azık alırdık diye. Eve geldik 98 m2 evi beğenmedi, kümes gibiymiş ne biçimmiş.
Nişandan sonra imam nikahınız kıyılsın diye tutturdu. Ben normalde evlilikten önce nikaha karşıyım ama ona bile müdahale etti. Ve biz de kendi aramızda konuşup tamam dedik kıyılsın. Nikahı kıyacak kişiyi nişanlım getirdi, zamanında babası vasiyet etmiş evlenirseniz o kıysın diye. Bu sefer de bizim istediğimiz hoca olmadı diye kavga çıkardı. Nikah kıyıldı, imamla kavga etti. O akşam sizin nikahınız olmadı diye üzerime yürüdü, dövmeye kalktı, küfürler etti. Günlerce konuşmadım. İmam, bir kaç gün sonra nişanlımı aradı, benim yanımdaydı o sırada, telefonda o kadar ağır konuştu ki, nişanlım kıpkırmızı oldu. Ben yerin dibine geçtim. Beni aşağılamak için mi çağırdınız oraya diye.. Haklıydı..
Sonra öğrendim ki, annem sürekli kaynanama benim kızım senin oğlundan çok kazanıyor diye laf söylüyormuş. Ev işinden anlamaz yemek yapmaz, oğlunuz yapacak artık temizlikçi mi tutar ne yapar diyormuş. Kaynanam bir gün sadece karşılık vermiş anneme, benim oğlumun da evi var arabası var elhamdülillah kimseye ihtiyacı yok diye, o gün eve gittiğimde annem ağlıyordu. Senin kaynanan bana böyle dedi beni ezmeye çalıştı sen hiç bişey yapma bizi aşağıla diye diye beynimi yedi.
Ben çalışmaya başladığımda babam o kadar yalvarmıştı ki bana ev yapalım diye, varımı yoğumu onların hayaline bağladım. Burayı anlatsam kitaplar dolusu hikaye çıkar. Elimde avucumda birşey kalmadı, aç gezdim, kimsesiz kaldım. Sesimi çıkarmadım sırf onların evi olsun diye. Beni burada yapayalnız bıraktılar. Senelerce hiç bilmediğim bir şehirde başıma neler geldi. Zerre kadar umurlarında olmadı. Bir gün bile arayıp da birşeye ihtiyacın var mı demediler. Senelerce burada yalnız yaşadım, yanıma bir kere ziyarete gelmediler. Nişanlımla ilk tanıştıklarında babam "ben ev istemedim, labfaresi ısrar etti hepimizi borca soktu, benim başıma bela açtı" demiş. Ben zaten onları yıllardır hiç takmıyormuşum, istemiyormuşum. O yüzden uzakta tek başıma yaşamışım. Arayıp telefonda ne olur bir hafta sonu yanıma gelin biletlerinizi ben alırım çok özledim diye ağladığım günleri ama eften püften sebepler bulup gelmediğini unuttu.
Zaten her kavgamızda annem sürekli arayı geren kişi oldu. Sürekli babamın sinirlerini kaşıdı. Her konuda yalan söyledi.
Dün telefonda annemle konuştum, babamla dışarıdalardı. Sonra telefonu kapatmayı unuttu. Bir anda benim hakkımda konuşmaya başladılar, ağlamaktan içim çıktı. Babam arkamdan olmadık küfürler etti. Nişanlıma bir sürü laf söyledi. Annem de haklısın ama evlat dedi. Babam kendi kendine bağırıp durdu düğünden sonra yüzüne bakmayacağım diye.
Ne yapacağımı şaşırdım artık, elim ayağım bağlandı. Kimsesiz kalmış gibi hissediyorum. Anne baba işte..
Çok kötüyüm...
zaten dün akşam yüzlerine bakamadım. bir şekilde duyduğumu söyleyeceğim..
defalarca uyardım yetimin başını okşamak bile sevap siz üzüyorsunuz hakkına griyorsunuz diye. çocuk daha ilk tanıştıkları zaman dedi babama. benim bir babaya ihtiyacım var siz başımın tacı olursunuz diye.
ama benim babam ne yaptı biliyor musunuz? bir akşam nişanlım kız kardeşi ve annesi bize oturmaya geldiler. babama tatlı dille konuşmaya çalıştılar. isteklerini karşılayamdıklarnı biraz dah anlayışlı olmasını filan söylediler. Ama o kadar güzel konuştular ki insanın içinn yağları erir sarılıp öpesi gelir o derece. benim pek sevgili(!) babam yüzlerine karşı şunu söyledi:
"Dua edin babanız yok. Yoksa sizi daha çok zorlardım."
Dakikalarca ağlattı milleti evde. Yetimin yüzüne karşı yetimsin denir mi? Benim babam yaptı bu kötülüğü. Sonra bi de utanmadan kalbinizi kıracak birşey mi söyledim diyor... Nişanlım o akşam kalkarken kırıldığını belli etmek için babama " hayatımda ilk defa babamın eksikliğini hissettim bu akşam" dedi. Ama babam bunu bile anlayamadı.... Hmm evet öyle ben de babamı kaybedince öyle olmuştum deyiverdi...
İşte buna ben de çok üzüldüm. Nisanliniz yerine koydum kendimi ciğerim sizladi. Benim esimde hem öksüz hem yetim. Ama annem de babam da hiç zorlamadilar. Zamanla olur herşey kızım dediler. Bilezik için annem dedi çok aldırma zorlama çocuğu hem borç yaparsa yine sıkışan sen olacaksın dediler. Annemin nisanliyken çok konuşuyorsunuz yeme çocuğun kontorunu dediği bile oldu. Annemler de çok destek olamadılar çünkü anca kendilerini çeviren insanlardı. Yine de ellerinden geleni yaptılar. Şok oldum babanizin bu cevabina. Allah sorar boynunu buktugu yetimlerin hakkını.defalarca uyardım yetimin başını okşamak bile sevap siz üzüyorsunuz hakkına griyorsunuz diye. çocuk daha ilk tanıştıkları zaman dedi babama. benim bir babaya ihtiyacım var siz başımın tacı olursunuz diye.
ama benim babam ne yaptı biliyor musunuz? bir akşam nişanlım kız kardeşi ve annesi bize oturmaya geldiler. babama tatlı dille konuşmaya çalıştılar. isteklerini karşılayamdıklarnı biraz dah anlayışlı olmasını filan söylediler. Ama o kadar güzel konuştular ki insanın içinn yağları erir sarılıp öpesi gelir o derece. benim pek sevgili(!) babam yüzlerine karşı şunu söyledi:
"Dua edin babanız yok. Yoksa sizi daha çok zorlardım."
Dakikalarca ağlattı milleti evde. Yetimin yüzüne karşı yetimsin denir mi? Benim babam yaptı bu kötülüğü. Sonra bi de utanmadan kalbinizi kıracak birşey mi söyledim diyor... Nişanlım o akşam kalkarken kırıldığını belli etmek için babama " hayatımda ilk defa babamın eksikliğini hissettim bu akşam" dedi. Ama babam bunu bile anlayamadı.... Hmm evet öyle ben de babamı kaybedince öyle olmuştum deyiverdi...
evleniyorsun yaa maddi desteği çekeceksin ondan sıkıntıları yoksa seni düşündüklerinden değil.keşke bu kadar herseyin içine sokmasaydınızCanım çok sıkkın çok.. Uzun olabilir..
Nişanlımla tanıştığım ilk günden beri annem ve babam anlam veremediğim bir çok hareket yaptı. Annem sürekli benimle babam arasında ikili oynadı. Babam aramızı bozmak için elinden geleni yaptı. Anlatsam roman olur... Her seferinde babacım niye böyle yapıyorsun istemiyor musun diye sorduğumda "Yok biz nişanlını çok seviyoruz. O benim oğlum gibi" dedi durdu. Daha işin en başında içine sinmeyecekse olmasın dedim. Hep çok sevdiğini daha iyisini düşünemediğini söyledi durdu.
Nişanlım yetim bir çocuk, elinde avucunda çok fazla birşey yok. Ama zaten herşey benim istediğim ve hayal ettiğim gibi oluyor. Buna rağmen babam sürekli hayatında hiç elde edemediği şeyleri talep etti. İkinci bir düğün isterim diye tutturdu, basılan davetiyeleri beğenmedi yeniden davetiye bastırttı, nişanlım zor zahmet bir ev almış kendine şehir merkezinden biraz uzakta, sürekli oraya laf etti. Bir gün oraya gittik yolda sürekli söylendi, uzun yola çıktığımızı bilseydik azık alırdık diye. Eve geldik 98 m2 evi beğenmedi, kümes gibiymiş ne biçimmiş.
Nişandan sonra imam nikahınız kıyılsın diye tutturdu. Ben normalde evlilikten önce nikaha karşıyım ama ona bile müdahale etti. Ve biz de kendi aramızda konuşup tamam dedik kıyılsın. Nikahı kıyacak kişiyi nişanlım getirdi, zamanında babası vasiyet etmiş evlenirseniz o kıysın diye. Bu sefer de bizim istediğimiz hoca olmadı diye kavga çıkardı. Nikah kıyıldı, imamla kavga etti. O akşam sizin nikahınız olmadı diye üzerime yürüdü, dövmeye kalktı, küfürler etti. Günlerce konuşmadım. İmam, bir kaç gün sonra nişanlımı aradı, benim yanımdaydı o sırada, telefonda o kadar ağır konuştu ki, nişanlım kıpkırmızı oldu. Ben yerin dibine geçtim. Beni aşağılamak için mi çağırdınız oraya diye.. Haklıydı..
Sonra öğrendim ki, annem sürekli kaynanama benim kızım senin oğlundan çok kazanıyor diye laf söylüyormuş. Ev işinden anlamaz yemek yapmaz, oğlunuz yapacak artık temizlikçi mi tutar ne yapar diyormuş. Kaynanam bir gün sadece karşılık vermiş anneme, benim oğlumun da evi var arabası var elhamdülillah kimseye ihtiyacı yok diye, o gün eve gittiğimde annem ağlıyordu. Senin kaynanan bana böyle dedi beni ezmeye çalıştı sen hiç bişey yapma bizi aşağıla diye diye beynimi yedi.
Ben çalışmaya başladığımda babam o kadar yalvarmıştı ki bana ev yapalım diye, varımı yoğumu onların hayaline bağladım. Burayı anlatsam kitaplar dolusu hikaye çıkar. Elimde avucumda birşey kalmadı, aç gezdim, kimsesiz kaldım. Sesimi çıkarmadım sırf onların evi olsun diye. Beni burada yapayalnız bıraktılar. Senelerce hiç bilmediğim bir şehirde başıma neler geldi. Zerre kadar umurlarında olmadı. Bir gün bile arayıp da birşeye ihtiyacın var mı demediler. Senelerce burada yalnız yaşadım, yanıma bir kere ziyarete gelmediler. Nişanlımla ilk tanıştıklarında babam "ben ev istemedim, labfaresi ısrar etti hepimizi borca soktu, benim başıma bela açtı" demiş. Ben zaten onları yıllardır hiç takmıyormuşum, istemiyormuşum. O yüzden uzakta tek başıma yaşamışım. Arayıp telefonda ne olur bir hafta sonu yanıma gelin biletlerinizi ben alırım çok özledim diye ağladığım günleri ama eften püften sebepler bulup gelmediğini unuttu.
Zaten her kavgamızda annem sürekli arayı geren kişi oldu. Sürekli babamın sinirlerini kaşıdı. Her konuda yalan söyledi.
Dün telefonda annemle konuştum, babamla dışarıdalardı. Sonra telefonu kapatmayı unuttu. Bir anda benim hakkımda konuşmaya başladılar, ağlamaktan içim çıktı. Babam arkamdan olmadık küfürler etti. Nişanlıma bir sürü laf söyledi. Annem de haklısın ama evlat dedi. Babam kendi kendine bağırıp durdu düğünden sonra yüzüne bakmayacağım diye.
Ne yapacağımı şaşırdım artık, elim ayağım bağlandı. Kimsesiz kalmış gibi hissediyorum. Anne baba işte..
Çok kötüyüm...
abim de geçen yıl evlendi ona da bir sürü şey yaptılar. Ve sürekli abimi bana kötülediler. Ben abimler evlendikten 4-5 ay snra onların yanına gitmiştim işlerim dolayısıyla. bir kaç gece yanlarında kaldım. O zaman öğrendim neler yaptıklarını. Şu an abim de eşi de bizimkilerle çok görüşmezler. Şu yakınlara kadar her fırsatta abime de eşine de laf söylerlerdi. Şimdi durum değişti. Haftaya "oğlumuzun yanına iftar yapmaya gdeceğiz, gitmişken de kalacağız" tarzı konuşmalar yapıyolar. bu nişan düğün işlerinde arada laf taşıya taşıya abimle aramı gerdiler. şimdi de oraya gidip iki kardeş bizi birbirimize düşürecekler.
Bizim de öyle oldu. Martta tanışıldı nisanda söz mayıs nişan oldu. Ağustos'ta da nikah ama bazen korkuyorum sırf bunlar yüzünden nişanı atacağım diye. Şu kurduğunuz cümleyi defalarca kurdum... Allah bizleri muhafaza eylesin. Bizim de düğün olmayacak ben istemiyorum. Nikah ve kokteyl olacak ve gerçekten çok da güzel. Ama tutturdular bir de düğün isteriz diye. Neyseki o konuyu çözdük ama ne kavgalar oldu o düzelene kadar..
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?