aileme çok kirginim. .

Herkesin sevgiyi hissedişi ve karşısındakine göstermesi aynı olmuyor.
Bazı insanlar bencildir, konformisttir, evladını kendine göre seviyordur ama onun için rahatından fedakarlık yapmaz.
Sevgi dili; hizmet ve fedakarlık değildir.
Ne insanlar tek tip ne de davranış ve tutumları... İnsanları anlamaya çalışırken kendi doğrularımız ve kabullerimiz ile hareket edersek yanılırız.
Sevgiyle kalın.

Yazdiklariniz cok mantikli fakat birsey kafami karistiriyor..
Mesela ben anneyim, bebeklerime karsi cok fazla kizmet ve fedakarlik verdim hala da veriyorum. Bunu yapip yapmamak benim kisiligime bakmiyor, zorundayim. Cünkü onlara karsi cok büyük bir sorumluluk ve sevgi hissediyorum.
Kisiligim bambaska da olsa su an onlar icin gece gündüz uyumayan, mutfaktan cikmayan eve bagli bir insan olarak yasiyorum ve büyük fedakarlik gösteriyorum. Bu ben degilim ama.
Bu yüzden mantikli da olsa oturmayan seyler var yazinizda.
Yani pratikte tuttugu da oluyor, bazi anneler var yaptiklarimin onda birini yapmiyor.
Onlar da anne evet, cocuklar da gül gibi büyüyor, herkes kendi alanina müthis bagli.
Evet cocuklar bakimsizliktan da ölmüyor, yasiyorlar cok da iyi.
Ama bana eksik cok sey var gibi geliyor. Bencilligin oldugu yerde sevginin yasabilmesi cok zor, hep bir aclik, hep bir eksiklik hüküm sürüyor böyle olunca.
Bir tanidigim kücücük bebegini üc kere emzirmek zorundayim diyor, bu ona yetiyor. Fakat gercekten yetiyor mu, hic sanmiyorum. Emzirmek sadece karin tokluguna care degildir.
Bu gibi cok örnek var.
Yazdiklariniz cok mantikli, ama uymuyor insan yüregine oturmuyor.
Esimin ailesi de böyle mesela,kv asla yormaz kendini cocuk icin. Ama cocuklarim onu sevmiyor. Bu o kadar göz önünde ki, kim emek veriyorsa onu seviyorlar. Bu kendiliginden böyle gelisiyor.
 
Ailenizde kız erkek ayrımı yapılıyor mu ? Örnek veriyorum bizim ailede yapılır ve kız çocuklarından doğan torunlar çok sevilmez elin dölü gözüyle bakarlar. Varsa yoksa oğulları ve çocukları.
 
17 aylık kızımın bakıcısı var. Ancak ise yeni başladım. Ve zorlanmasın diye saat 3 5 arası annemden 2 saat gelmesini Rica ediyorum. Dikkatinizi çekerim bakıcı yanında iken.
Annem babam hiçbir şekilde destek olmak istemiyor. Resmen zorla geliyorlar.
Lafa geldi mi torunlarini çok seviyorlar ama yani icraat yok. Sadece oyuncak gibi günde 1 2 saat sevip kaçmak istiyorlar. Onda da annem zorla sürekli fotoğraf çekinip face instagram a atmak için istiyor.
Çok yoruldum..
Neden benim annem.babam böyle. .
ÖdÜ kopuyor çocuğa bak derim diye..
Dün bakıcınin bile dikkatini çekmiş.
Bebeğim dışarda oynarken elleri toz olmuş anneme doğru Koşmus. Annem de bana gelme gelme bana ellerin pis senin toz etme üstümü demiş. .
Çok üzüldüm. ..... zerre kadar inanmıyorum artık sevgilerine
Annende de babanda da bir gariplik yok. Her gün sevmeye gelmeleri bile bence yeter de artar bile. Onlar artık çocuk bakma dönemlerini geride bıraktılar. Bunu şöyle düşünün. İşten yeni çıkmışsınız eve gidip dinleneceksiniz ya da arkadaşlarınızla gezeceksiniz. Çok da az zamanınız var. Ama birileri kendine ait işleri de bu tatil saatlerinde ya da günlerinde yapmanızı, bunu yaparken mutlu olmanızı şikayet etmemenizi istiyor. Nasıl hissederdiniz. Onların artık mesaisi bitti. Bundan sonra yapabilecekleri tek şey torun sevmek. Ama seviyorlar diye bakımlarını üstlenmek değil. Sadece sevmek.
 
Öncelikle ne kadar ax beklenti okadar mutluluk, bunu unutmayın.
Çocuğu ebeveynleriniz için doğurmadınız bu yüzden yabancılık çekmesin diye onlara vermemelisiniz bırakın bir kaç saat için olsa bile bunu rutine bağlama hakkınız yok.Anneniz sizi buyuttu bir rahat edeyim derken başına başka çocuk sarmanın alemi yol.Kadın sizebakmak istemediğini söylemeye çalışmış siz anlamış ama ısrar etmişsiniz.Lutfen kimsenin üstüne yuk olmayın, zaten bakıcınız var kendi işinizi kendiniz görün.
Lafa grldimi seviyorlar diyorsunuz yani sanki gösteriş için seviyorlarmış gibi düşünüyorsunuz ama çocuğu sevmenin kıstası ona bakmak mı?Hayır
bakış açınızı değiştirin.
Hay yaşa..... neymiş bu anne baba olmak. Doğur büyüt yetmesin. Evlenirken yük ol. Yetmesin doğurunca yük ol. Bitmedi dertleri...
 
Annende de babanda da bir gariplik yok. Her gün sevmeye gelmeleri bile bence yeter de artar bile. Onlar artık çocuk bakma dönemlerini geride bıraktılar. Bunu şöyle düşünün. İşten yeni çıkmışsınız eve gidip dinleneceksiniz ya da arkadaşlarınızla gezeceksiniz. Çok da az zamanınız var. Ama birileri kendine ait işleri de bu tatil saatlerinde ya da günlerinde yapmanızı, bunu yaparken mutlu olmanızı şikayet etmemenizi istiyor. Nasıl hissederdiniz. Onların artık mesaisi bitti. Bundan sonra yapabilecekleri tek şey torun sevmek. Ama seviyorlar diye bakımlarını üstlenmek değil. Sadece sevmek.
Zaten ananeler dedeler de o yaşta bi işte çalışmıyorlar..
Çok şükür elleri ayakları tutuyorsa varlıkları yetiyor tabi ama bu da tamamen bizden ellerini eteklerini çekecekler anlamına da gelmiyor..
KAldı ki zaten torunlarına bakan hiçbir anane ya da de de bunu bir zorunluluk olarak görmüyor..
Bu bir iş değil sevgi değer meselesi.
Kız zaten bakıcısını tutmuş tek isteği manevi destek çocuk çabuk alışsın bakıcıya diye..
Bunda abartılacak ne vardı hiç bilmiyorum..
 
Hay yaşa..... neymiş bu anne baba olmak. Doğur büyüt yetmesin. Evlenirken yük ol. Yetmesin doğurunca yük ol. Bitmedi dertleri...
Siz anne babalığı sadece "görev" olarak görüyorsanız evet doğur büyüt okut evlendir, sonra ne halleri varsa görsünler mantığı güzel uyuyor..
Ama çok şükür ki ben bi görev olarak görenlerden değilim..
Yine çok şükür ki ailem de öyle değil..
 
Zaten ananeler dedeler de o yaşta bi işte çalışmıyorlar..
Çok şükür elleri ayakları tutuyorsa varlıkları yetiyor tabi ama bu da tamamen bizden ellerini eteklerini çekecekler anlamına da gelmiyor..
KAldı ki zaten torunlarına bakan hiçbir anane ya da de de bunu bir zorunluluk olarak görmüyor..
Bu bir iş değil sevgi değer meselesi.
Kız zaten bakıcısını tutmuş tek isteği manevi destek çocuk çabuk alışsın bakıcıya diye..
Bunda abartılacak ne vardı hiç bilmiyorum..
Siz örneği çok yanlış anlamışsınız. Teşbih yapmıştım. Şunu anlatmak istedim, onların artık bebek bakma mesaileri doldu. Tatileler ve siz az da değil her gün iki saatlerini bağlamak istiyorsunuz. Hakkınız yok. Onların görevi size bakmakti. Belki iyi baktılar belki kötü, bilemem... Ama bu görev sona erdi. Bırakın artık rahat etsinler. Sizin için özel olarak söylemiyorum ama düşün artık şu ana babalarinizin yakasından. Kimse size düğün yapmak, ev almak, koltuk takımı almak, bebeginize oda yapmak ya da çocuğunuza bakmak zorunda değil. Artık siz yetişkinsiniz ve onların görevi bitti.
 
Siz anne babalığı sadece "görev" olarak görüyorsanız evet doğur büyüt okut evlendir, sonra ne halleri varsa görsünler mantığı güzel uyuyor..
Ama çok şükür ki ben bi görev olarak görenlerden değilim..
Yine çok şükür ki ailem de öyle değil..
Ohoooo ne desek boş. Yapışın o zaman insanların gırtlağına ölene kadar yük olun. Mezarda dinlenirler.. ben de çalışıyorum. Benim de çocuğun var. Annemle babam her istediklerinde gelir severler. Benim için tek görevleri artık bu. Bugüne kadar bana yaptıkları benim için yeter de artar. Bundan sonra onlar benim değil, Ben onların rahatını sağlamakla görevliyim.
 
Siz örneği çok yanlış anlamışsınız. Teşbih yapmıştım. Şunu anlatmak istedim, onların artık bebek bakma mesaileri doldu. Tatileler ve siz az da değil her gün iki saatlerini bağlamak istiyorsunuz. Hakkınız yok. Onların görevi size bakmakti. Belki iyi baktılar belki kötü, bilemem... Ama bu görev sona erdi. Bırakın artık rahat etsinler. Sizin için özel olarak söylemiyorum ama düşün artık şu ana babalarinizin yakasından. Kimse size düğün yapmak, ev almak, koltuk takımı almak, bebeginize oda yapmak ya da çocuğunuza bakmak zorunda değil. Artık siz yetişkinsiniz ve onların görevi bitti.
Cümlelerinizde hep "görev görev görev"
Ve bir çocuğa "düşün annenizin babanızın yakasından" demek ne demek ya :)
Gidip onların tepelerine binmiyoruz ki..
Çok şükür okuttular meslek sahibi ettiler ki ben de düğünümü her şeyimi kendim yaptım Allah'a bin şükür..
Siz olaya sadece maddi yönden baktığınız için bence sürekli "görev görev" diyorsunuz..
Ben ailemin yanına tatile gittiğim zaman oğluma "ay ellerin pis yaklaşma bana" diye geri çevirecek bir anane düşünemiyorum.
Bu da ananeler dedeler için bir yük mü?
Torununu öpüp koklamak, ilgi göstermek, bi oyun oynamak yük müdür???
Bunu anlayamıyorum ben..
Yoksa kimse zaten (istisnalar sorunlu aileler hariç) evlenip de kendini anasının babasının üstüne atmıyor..
MANEVİ beklenti zaten doğamızda olması gereken bir duygu..
 
Ohoooo ne desek boş. Yapışın o zaman insanların gırtlağına ölene kadar yük olun. Mezarda dinlenirler.. ben de çalışıyorum. Benim de çocuğun var. Annemle babam her istediklerinde gelir severler. Benim için tek görevleri artık bu. Bugüne kadar bana yaptıkları benim için yeter de artar. Bundan sonra onlar benim değil, Ben onların rahatını sağlamakla görevliyim.
Şu an aynı dile yaklaşmışsınız işte..
"Gelip severler"
Demek istediğim de tam da bu..
Sevgi görev değil bir samimiyettir.
Burdaki arkadaş da kısa bir süre için sadece bakıcı yanında çocuğu için MANEVİ DESTEK aramış..
Bu kadar büyütülecek gırtlağa çökecek ne vardı onu anlatmaya çalıştım..
Yani elleri pis diye çocuk ona koşmuş diye geri çevirecek durum ne?
 
Cümlelerinizde hep "görev görev görev"
Ve bir çocuğa "düşün annenizin babanızın yakasından" demek ne demek ya :)
Gidip onların tepelerine binmiyoruz ki..
Çok şükür okuttular meslek sahibi ettiler ki ben de düğünümü her şeyimi kendim yaptım Allah'a bin şükür..
Siz olaya sadece maddi yönden baktığınız için bence sürekli "görev görev" diyorsunuz..
Ben ailemin yanına tatile gittiğim zaman oğluma "ay ellerin pis yaklaşma bana" diye geri çevirecek bir anane düşünemiyorum.
Bu da ananeler dedeler için bir yük mü?
Torununu öpüp koklamak, ilgi göstermek, bi oyun oynamak yük müdür???
Bunu anlayamıyorum ben..
Yoksa kimse zaten (istisnalar sorunlu aileler hariç) evlenip de kendini anasının babasının üstüne atmıyor..
MANEVİ beklenti zaten doğamızda olması gereken bir duygu..
Şu an kendimi bir betonun önünde laf anlatmaya çalışır gibi hissettiğim için daha da cevap vermiyorum. Allah günün birinde size bir şey anlatmak zorunda kalacak herkese sabır versin.
 
Şu an kendimi bir betonun önünde laf anlatmaya çalışır gibi hissettiğim için daha da cevap vermiyorum. Allah günün birinde size bir şey anlatmak zorunda kalacak herkese sabır versin.
Amin teşekkür ederim..
Ben de var mı çocuğunuz bilmiyorum ona metanet versin..
İleride "annesinin görevi bitince yalnız kalacak" sabırlar diliyorum :)
 
Canım ben bir gün havanın 40 derece sıcaklıkta olduğu bir gün..
İş görülmesine gidecektim, oğlum da uyuyordu, anne uyanmadı, taksiyle parasını vereyim gel bak yanında otur dedim gelmedi..
O şıcakta oğlumla gittim geldim.
Kimseninde gözle görülür bir emeği yoktur oğlumda, annesi babası dışında.
Kırıldım mı, çok kırıldım. Ama ilk değildi, öyle kabulledim.
Gözümde, içimde ne ne kırgınlıklar oldu, geçti.
Geldi mi oyun oynar, sever..
Bana da yeter..
Başka birşey bekleme.
Bekleme gerçekten.
El gibi görürsen her yaptığı hora geçer.
Sen evladına Aynısını yapma, elinden başka birşey gelmez.
Kafana takma, hasta olursun bu gidişle.
 
Canım ben bir gün havanın 40 derece sıcaklıkta olduğu bir gün..
İş görülmesine gidecektim, oğlum da uyuyordu, anne uyanmadı, taksiyle parasını vereyim gel bak yanında otur dedim gelmedi..
O şıcakta oğlumla gittim geldim.
Kimseninde gözle görülür bir emeği yoktur oğlumda, annesi babası dışında.
Kırıldım mı, çok kırıldım. Ama ilk değildi, öyle kabulledim.
Gözümde, içimde ne ne kırgınlıklar oldu, geçti.
Geldi mi oyun oynar, sever..
Bana da yeter..
Başka birşey bekleme.
Bekleme gerçekten.
El gibi görürsen her yaptığı hora geçer.
Sen evladına Aynısını yapma, elinden başka birşey gelmez.
Kafana takma, hasta olursun bu gidişle.
siz bu durumu gercekten atlattiniz mi yani ailenizi el gibi görüp artik kizmiyor musunuz?
 
Peki aileniz hep mi böyleydi? Siz çocukken de sevgisini göstermeyen mesafeli insanlarmıydı?
Benim annem seve seve bakar ki hiç bırakmadım kızımı henüz. Görüstuğümüzde aşıri ilgilenir. Etrafında pervane olur. Kayınvalidem bencildir. Ondan beklentim minimumda. Önce ben diyen biri,ona desem gel 2 saat dur diye gelmez hastayım der ama gel gezelim alışveriş yapalım desem koşa koşa gelir. Ne yoruldum der ne hastayım. İşine geldiği şekilde yani.
Ben karakter meselesi diye bakıyorum bu duruma. Ikisini de oldugu gibi kabullendim. Annem asırı ilgili,hatta şımartan tarafta kayınvalidem kendi keyfinde. Ikisinin ortası yok yani anlayacağınız.
Bende umursamıyorum annemin şımartmasını da kayinvalidemin rabbena hep bana kafasını da. Kendi kendime yetiyorum.
Sizde boşverin. Bu saatten sonra değişmezler.
 
siz bu durumu gercekten atlattiniz mi yani ailenizi el gibi görüp artik kizmiyor musunuz?
Atlattım canım hiç kızmıyorum da, kırılmıyorum da.
Bu anlattığım deve de kulak kalır, yapılanların yanında.
Ben kafama takarsam hasta olduğumla kalırım, kimse de destek olmaz bana.
Çocuğumdan çalarım.
Onun sağlıklı bir anneye ihtiyacı var, hakkı da var.
Kendi kırgınlıklarımın psikolojik yükünü ona yansıtamam.
O anneannesini sevdiği iyi vakit geçirdikleri sürece görüşmelerine engel de olmam.
Bugün oyuncak almış sağolsun, eksik olmasın.
Bu kadarı yeter.
Ama kapı önüne bile yalnız göndermem.
Güvenip güvenmemek değil de, içe sinmeme olayı..
öyle işte :)
 
Yazdiklariniz cok mantikli fakat birsey kafami karistiriyor..
Mesela ben anneyim, bebeklerime karsi cok fazla kizmet ve fedakarlik verdim hala da veriyorum. Bunu yapip yapmamak benim kisiligime bakmiyor, zorundayim. Cünkü onlara karsi cok büyük bir sorumluluk ve sevgi hissediyorum.
Kisiligim bambaska da olsa su an onlar icin gece gündüz uyumayan, mutfaktan cikmayan eve bagli bir insan olarak yasiyorum ve büyük fedakarlik gösteriyorum. Bu ben degilim ama.
Bu yüzden mantikli da olsa oturmayan seyler var yazinizda.
Yani pratikte tuttugu da oluyor, bazi anneler var yaptiklarimin onda birini yapmiyor.
Onlar da anne evet, cocuklar da gül gibi büyüyor, herkes kendi alanina müthis bagli.
Evet cocuklar bakimsizliktan da ölmüyor, yasiyorlar cok da iyi.
Ama bana eksik cok sey var gibi geliyor. Bencilligin oldugu yerde sevginin yasabilmesi cok zor, hep bir aclik, hep bir eksiklik hüküm sürüyor böyle olunca.
Bir tanidigim kücücük bebegini üc kere emzirmek zorundayim diyor, bu ona yetiyor. Fakat gercekten yetiyor mu, hic sanmiyorum. Emzirmek sadece karin tokluguna care degildir.
Bu gibi cok örnek var.
Yazdiklariniz cok mantikli, ama uymuyor insan yüregine oturmuyor.
Esimin ailesi de böyle mesela,kv asla yormaz kendini cocuk icin. Ama cocuklarim onu sevmiyor. Bu o kadar göz önünde ki, kim emek veriyorsa onu seviyorlar. Bu kendiliginden böyle gelisiyor.
Açıkcası ben bu yorumu daha çok yetişkin ilişkileri için yaptım.
Bizim bakımımıza muhtaç olan bebekler ve çocuklar için durum daha farklı elbette.
Bununla birlikte etrafınızı dikkatli gözlemlerseniz farklı farklı ebeveynlik yaklaşımları olduğunu görürsünüz.
Mizaç, yetişme tarzı, kendi ebeveynlerimizden gördüğümüz ve öğrendiğimiz ebeveynlik tarzı, sosyo-kültürel ve ekonomik seviye gibi daha pek çok faktör çocuklarımıza olan tutum ve davranışımızı etkiler.
Mesela benim annem çocukları fazla sevmez, oyalamaz.
Ben doğum yapmadan az önce işinden ayrılmıştı, oğlum 4 günlüktü, annem yeni işe girdi.
Çalışmaya biraz ara verip kızımla, torunumla ilgileneyim demedi, maddi sıkıntılarına odaklanmayı tercih etti.
O zamanlar ben de biraz üzülüp kırıldım,
27 yaşındaydım.
Yaş ilerledikçe , hayat tecrübesi arttıkça olaylara daha farklı bakıyor insan...
Kayınvaldem ise memleketten kalkıp geldi,
40 gün başımızı bekledi. Onun annelik tarzı da aşırı fedakarlık üzerine kurulu.
Annem elbette beni seviyor ama herkesin bakış açısı, öncelikleri farklı olabiliyor.
Bu durumları direk sevgi veya sevgisizliğe bağlamak doğru değil diyorum uzun lafın kısası.
 
Atlattım canım hiç kızmıyorum da, kırılmıyorum da.
Bu anlattığım deve de kulak kalır, yapılanların yanında.
Ben kafama takarsam hasta olduğumla kalırım, kimse de destek olmaz bana.
Çocuğumdan çalarım.
Onun sağlıklı bir anneye ihtiyacı var, hakkı da var.
Kendi kırgınlıklarımın psikolojik yükünü ona yansıtamam.
O anneannesini sevdiği iyi vakit geçirdikleri sürece görüşmelerine engel de olmam.
Bugün oyuncak almış sağolsun, eksik olmasın.
Bu kadarı yeter.
Ama kapı önüne bile yalnız göndermem.
Güvenip güvenmemek değil de, içe sinmeme olayı..
öyle işte :)
cok haklisin bu yazdiklarini tekrar tekrar okuyup kendime anlatmaliyim.Aslinda ayni seyleri ben de düşünüyorum ama dediğin gibi kabullenip oyle yasamaya alismak lazım yoksa once kendime sonra çocuklarıma esime zarar veririm
 
Benim ailem de sevmeye gelince ölüp biterler ama bir kaka yapsın elim de bir işte olsun anne sen bakıver altına desem oflaya puflaya.... Mecbur değil tabii ama severken iyi, pisken kaka yapmışken hemen üstüme atarlar. :(
 
Back
X