• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Akıllı erkek eşini baskı ve korkuyla değil saygıyla kendine bağlar.

netertua

Popüler Üye
Kayıtlı Üye
31 Temmuz 2007
2.110
12
116
Diğer
Evlilik bir arkadaşlıksa başı derde düşen veya yanlış bir şey yapan kadının "Ben şu yanlışı yaptım." diye ilk koşacağı kişi eşi olmalıdır. Kendisinin sevildiğini değerli ve güvende olduğunu hissetmelidir.

Kadın kocasının istediği yemeği yaparken dalgınlıkla yakmıştı. Korkusundan ne yapacağını bilmiyordu. Çünkü eşi gelmek üzereydi ve hazırlayacak bir şeyi de yoktu.
Komşusunun "Bir yemek yakmak için bu kadar korkulur mu?" sözlerine "Siz onu tanımıyorsunuz. Bu evde her şey dediği gibi olmalı aksi takdirde dünyanın çivisi yerinden çıkar." diyordu.
Biraz sonra kocası geldiğinde komşu bağırma seslerini duymamak için kapıları kapatarak en iç odalara kaçmıştı.
ışte böyle!..

Kimi erkek evlilikte eşinin üzerine baskı kurup gözünü korkutuyor. Bunu da bir eğitim olarak görüyor.

"Kadın kısmını başı boş bırakmaya gelmez. Dizginleri elinde tutmazsan gün gelip seni dinlemez." diye düşünüyor.

Bir nevi kadını "dur" dediği yerde duracak "koş" dediği yerde koşacak bir yarış atı gibi görüyor.

Halbuki evlilikte erkek para makinesi kadın da yarış atı değildir.

Evlilik paylaşma ve yardımlaşmadır. Daha doğrusu bir anlamda arkadaşlıktır. Böyle düşünen eşlerin hayatında baskı ve korkunun yeri olmaz. Çünkü onları birbirine bağlayan şey sevgi saygı ve güven üçgenidir.

Evlilik ipine sevgi saygı ve güven düğümü atmayanların evlilikleri çabuk bozulur.
Genelde kadın evlilikte başını yaslayacak yumuşak bir omuz ister. Şayet erkek komutan edasıyla eşini emir eri gibi görür koyduğu kurallara uymadığında cezalandırırsa zamanla kendisini değersiz görmeye başlar. Kendine olan öz güvenini yitirir.
Baskı altında kaldığından içine kapanarak depresyona girer.
Oysa mutlu bir evlilikte kadın düşüncelerini çekinmeden eşine anlatabilmeli; eşi "Bu konuda sen ne düşünüyorsun senin fikrin nedir?" demelidir.
Çünkü en güçlü kadın bile güvenebileceği kendisine destek olacak koruyup kollayacak dünyanın fırtınalarından sığınacak sığ bir liman arıyor.


Şu bir gerçektir ki düşman tarafından istila edilmiş ülke korkunun pençesinde kıvranır. Her evi bir ülke kabul edersek o ülkede hür yaşayan kadın mutludur. Mutlu kadınsa ülkesinin bağrında yaşayanları mutlu eder. Korku ve baskı topraktan başını çıkaran filizin üstüne düşen kaya gibi kadının maddi ve manevi varlığını ezer.

Evlilikte korku ve baskı değil saygı hakim olmalıdır. Kadın kocasından korkmak yerine saygılı davranmalıdır.

Akıllı erkek eşini baskı ve korkuyla değil saygıyla kendine bağlar. Korku nefreti sevgi ise saygıyı doğurduğundan eşinin ayaklarına prangalar vurmaz. Yüreğini korku ateşinde yakmaz. Gözlerini özgür günlerin hasretiyle uzaklara baktırmaz.

Bilir ki korku dağlarının vahşiliğinde hapsolmayıp sevgi vadisinin hür havasını teneffüs eden kadın mutlulukla coştukça eşini de coşturur.
[/B]
__________________--alıntı--
 
kesinlikle katılıyorum. bana kimse öyle baskıyla birşey yaptıramaza ters teper bende. benim birinin lafını dinleyebilmem için kesinlikle saygı duymam gerekir ve bana mantıklı açıklamalar yapması lazım. baskı yapanların sonuçlarınıda görüyoruz. :umursamaz:
 
kesinlikle katılıyorum. bana kimse öyle baskıyla birşey yaptıramaza ters teper bende. benim birinin lafını dinleyebilmem için kesinlikle saygı duymam gerekir ve bana mantıklı açıklamalar yapması lazım. baskı yapanların sonuçlarınıda görüyoruz. :umursamaz:

alkisalkisalkis
aynen bende öyleyim.
yorumun için teşekkürler.
 
çok güzel. biz küçükken babam işten gelmese derdik. çünkü çok gererdi bizi. tv izliyorsak ders çalışın. ders çalışıyorsak şimdi sırasımı annenizeyardım edin. yani ne yapsak suçtu. hep kızacak diye diken üstündeydik ailecek. ama şimdi eşim dışarı çıktığında geldiği zaman bende kızımda mutlu oluyoruz. bizi germiyor. demekki doğru yolda diyorum ben :)
 
Bende bi iki kere yemeği yaktığımda büyük üzüntü yaşadım sanırsınız evi yaktım
Çünkü eşim işten geç geliyor çok yoruluyor üstelik gastriti ülseri ve daha bissürü hastalığı var
Ama eşim öyle bi adam ki bi sandalye getirdi sen yemeği yakarken yorulmuşsundur kaydirigubbakcemile3 hadi otur dedi
Bi sucuk doğradı iki yumurta kırdı ekmek kızarttı ve masayı hazırladı
Ama iş baskı olursa o zaman büyük kavga çıkar henüz hiç olmadı ama
Eşim asla baskıya boyun eğmeyeceğimi bilir
 
Benım esım de yemek yetısmezse hıc baskı yapmaz.canın sagolsun der.bıseyler atıstırır hazır oluncaya kadar.anlayıslı ınsan olunca korku degıl saygı oluyor...
 
cok guzel bır yazı paylastıgın arkadasım.gercekten cok dogru.

ben teşekkür ederim a.s.

çok güzel. biz küçükken babam işten gelmese derdik. çünkü çok gererdi bizi. tv izliyorsak ders çalışın. ders çalışıyorsak şimdi sırasımı annenizeyardım edin. yani ne yapsak suçtu. hep kızacak diye diken üstündeydik ailecek. ama şimdi eşim dışarı çıktığında geldiği zaman bende kızımda mutlu oluyoruz. bizi germiyor. demekki doğru yolda diyorum ben :)

gerçekten üzüldüm.
eşinizin öyle olmaması çok iyi,onu tebrik ederim maşallah :nazar:


Bende bi iki kere yemeği yaktığımda büyük üzüntü yaşadım sanırsınız evi yaktım
Çünkü eşim işten geç geliyor çok yoruluyor üstelik gastriti ülseri ve daha bissürü hastalığı var
Ama eşim öyle bi adam ki bi sandalye getirdi sen yemeği yakarken yorulmuşsundur kaydirigubbakcemile3 hadi otur dedi
Bi sucuk doğradı iki yumurta kırdı ekmek kızarttı ve masayı hazırladı
Ama iş baskı olursa o zaman büyük kavga çıkar henüz hiç olmadı ama
Eşim asla baskıya boyun eğmeyeceğimi bilir

maşallah :nazar: sizin eşinizi de tebrik ederim alkisalkisalkis
Allah böyle anlayışlı erkeklerin sayısını çoğaltsın :Saruboceq:


Benım esım de yemek yetısmezse hıc baskı yapmaz.canın sagolsun der.bıseyler atıstırır hazır oluncaya kadar.anlayıslı ınsan olunca korku degıl saygı oluyor...

çok güzel,sizin eşinizi de tebrik ederim. alkisalkisalkis
maşallah :nazar:
 
erkekler baski yaptigi ,saymadigi sevmedigi sürece sadece nefret olusur evlilkler zorunluktan sürer.kadin ileride cocuklarda büyüdükce güclenir intikamini alir.bunu erkekler unutuyorlar,kadinlar affediyor saniyorlar kadinlar asla unutmaz ve affetmez sadece zamanini bekler
 
çok doğru çok güzel bir yazı.. yemek yaktığımda o yanmış yemeği bile yiyen bir kocam var:)
yandığında dibi tuttuğunda aşkım bronzlaşmış tatile gitmişler derim:) o da olsun hayatım ben onların tatillerini yerim der. eğlenceli geçer her hata yanlış ihmal çok üzülüp elim ayağıma dolanmaz hiiç.

bu şekilde yaşayan bayanlra çok üzülüyorum. erkeğin kendini böylee yaparak güçlü sanmaya çalışması yanlış.herkes birbirinie insanca davranmalı.
 
ben de yazının çok güzel olduğuna katılıyorum.bunu yapan erkeklerin bence kendine güveni yoktur..hele yemek konusunda böyle bişi başıma gelmedi ama böyle bişeyede kızarsa gel kendin yap derimm :) ki eşimde yemeği hiç sorun etmez 1.5 senede yeni yeni öğrendim zaten yemek yapmayı :) çok çekti zavallım ama sesi çıkmadı.hikayedeki gibi bir erkek olsaydı şuanda saygı değil nefret oluşurdu bende ona karşı :(
 
eşim bana yapmıyacaksın dediğinde ben sankı o eyleme karşı çekiliyorum cazip gelıyo yapmak ve gözüne gözüne sokasın gelır yaptığımı göstermek ısterım:::)
ama yavru kıskanırım dediği anda biter:)
 
Back
X