Devamında olanları anlatıyorum kızlar. Annem arkadan tekrar aradı daha sakin bir ses tonuyla, bu sefer düzgünce. Ve uzuun bir aradan sonra napıyorsun nasılsın diyerek lafa girdi
iyi değilim anne sen nasılsın dedim. Bir durdu.. ya ben sana öyle demek istemedim. Bana abin öyle söyleyince inandım. Keşke sen de daha önce söyleseydin onlar ona bozulmuşlar yoksa başka bir şeyde sıkıntı yok. 1 ayda nasıl ödeyecekler diye üzülüyorlar, ben de buna üzüldüm dedi. Dedim anne bak abim bana da dedi ( bu kısmını yazmayı unutmusum) bu ev olayı kesin 6 ay önceden bellidir. Siz bana yeni söyleyip bilerek beni sıkıştırıyorsunuz. Başta söyleyecektin simdi ben sıkıştım senin yüzünden diye söyledi. Ona da söyledim, sana da söylüyorum. Bu ev mevzusu 6 ay önceki mevzu falan değil. Taş çatlasın en fazla 1 aylık mevzu. Ben olduğu gibi de zaten hepinize söyledim. Onlar üstlerine hiç alınmadılar. Ben eve girdik, altın borç aldık şu kadar ödeme yapmam lazım dedikçe abim bana hep “ bir şey olmaz, halledersiniz” diye cevaplar verdi. Bir defa borcunu hatırlayıp “ ya bizim da sana borcumuz var. Sen de sıkışıksın ama şu kadar yapabilirim vs” hiçbir sey demedi. Hiç üstüne alınmadı. Bana borçlu olduğum kişi anlatsa ben üstüme alınır bir seyler yapmaya calısırım veya o istemeden daha söylerim şu kadar yapabilirim, bu kadar durumum vs diye. O hiç oralı olmadı. Ben isteyince de ben kötü oldum dedim. Allah askına anne elini vicdanına koy, söyle. Sana birinin 60 gram borcu varken sen bir başkasından 50 gram borç alır mısın ? Ben bunu da yaptım onları sıkıştırmamak için. Ama ev konusu benim de bütçemi zorlayan bir şey. Üstelik basta daha konuştuğum bir şey. Borç vermemin üstünden geçmiş 2.5 sene. Neymiş efendim 3 sene olmamışmış. E tamam 2 senelik borcu odeseymiş o zaman 30 gram daha ödemiş olurdu. O odemedi, harcadı. Gezdi. Tozdu. Banyosunu tekrardan yaptırdı. Mutfağını yaptırdı. Ki onun eski diye çıkardığı dusakabini sen aldın taktın. Neresinde neyi vardı ? 5 senelik dusakabin. Ne ciziği vardı ne bir kararması vardı. Hiçbir problemi de yoktu. Aldın sen kullanıyorsun bak sen almasan çöpe atacaklardı. Kalktı 30 bine mi ne katlanan, sarjlı scooter mı ne onlardan aldı. Her sene tatiline de gitti. Evin bütün parkelerini kaldırıp fayans yaptırdı. Terasını kapattırdı. Senin de yengeme borcun vardı. Sen yengeme borcun varken evine ne yaptın dedim. Yok valla bir sey yapmadım. Önce borcumu odedim. Sonra evi tadilata soktum dedi. Dedim anne bunun oluru budur zaten. O yapmadıysa benim sucum ne bunda ? Ben yok yere seninle kötü oldum. Abimle kötü oldum. Yengemle kötü oldum. Babamla kötü oldum. Ben hak edecek ne yaptım dedim. Yok senin sucun değildi zaten abinin ödemesi lazımdı. Har vurdu harman savurdu. Onun suçu zaten. Benim sana bir sey dediğim yok. Abine kızıyorum zaten ben dedi. Dedim anne kusura bakma ama senin bana dediğin cok sey var. Ben hiçbirini hak etmedim bunların dedim. Sinirlendim kızım abine üzüldüm. Cocuk arabayı satmayalım diye ağladım ona üzüldüm. Seni sucladım. Ben yanlış yaptım. Kusura bakma. Baban da ben gibi oldu. Cocukla abinleri görünce biz cok üzüldük. Sana da yanlış yaptık dedi… dedim burada en son kızacağınız kişi dahi ben değilim. Siz duyunca, oğlum kardeşin haklı. Yapacaksın yapacak bir şey yok diyip susturmanız lazımdı. Siz bana neler dediniz. Ve sunu da bil, ben belki yarın unuturum annemsiniz babamsınız. Abimle desen gene aynı bak bakarsın kırgınlığımız geçer. Ama kocamla asla geçmez. Adam abimi sıkıştırmamak için kendini sıkıştırdı. Bir defa lafını sözünü etmedi. Ben geri istedim. Ağzını açıp o tek kelime laf etmedi. Döndünüz ona iftira attınız. Bu saatten sonra ne seninle, ne de abimle asla iyi olamazlar. Ben kendimi bilmiyorum. Beelki bir ihtimal. Ama eşim asla yanaşmaz. Ve bunun tek sebebi de ne biliyor musun, geri isteyince kötü olduk. Bu. Bu kadar. Sen de oğlunun doldurusuna geldin. Bize cephe aldın. Artık doya doya beraber oturursunuz ana oğul. Ben başka sehirde yaşıyorum. Kocamla da kötü olduğunuza göre, ufacık cocukla ne kadar ne gelebilirim tek başıma bilmiyorum. Bu sizin eseriniz. Gurur duy dedim