Anne olmak istemiyorum

Bence siz henüz çocuk istemediğinize dair net bir karar vermemişsiniz. Sadece bebek sahibi olduğunuzda ona yeterli ilgi ve sevgiyi verip veremeyeceğinize dair kaygılarınız var. Bu kaygınız sizin kararınızı bilinç altınızda olumsuza çevirmiş.

Eğer nişanlınızla ilişkinize ve anlattıklarınıza bakılırsa, yaşadığımız ülkede gerçekten bebek sahibi olup çocuk yetiştirmesi gereken nadir çiftlerdensiniz. Maddi kaygı yok, eşler ve aileler diğer bireylarin düşüncesine saygılı, her konuda empati kuruluyor. Henüz var olmayan bir durum için bile kaygılar ve planlar var..

Eğer siz çok net bir şekilde bebek sahibi olmak istemediğinize karar verirseniz zaten nişanlınız buna baştan saygı duymuş ve kabul etmiş olduğu için ilerde de problem haline getirmez diye düşünüyorum. Ancak sizin içinizde bir yerde bu ihtimal olarakta olsa duruyor. Eşiniz olacak kişinin hakkına olan saygınızdan ötürü..

O halde size söyleyeceklerim bu konuyu kendinize problem haline getirmeyin. Ben bir çocuk annesiyim, ikinci bebeğimi bekliyorum. Ama oğlum doğduktan sonra bir dönem çok enteresan bir şekilde diğer arkadaşlarımın anlattığı gibi şeyler yaşamadım. Onsuz birdk duramamlar olmadı. İşe başlarken ağlama nöbetleri geçirmedim. o düştüğünde ondan fazla canım acımadı mesela. Oğlumu çok seviyorum ama diğer annelerin yaşadığı o tarifsiz duyguları yaşamadığım için kendimi çoğu zaman tuhaf bir varlıkmışım gibi hissedip kendimi sorguluyorum. Ya da insanlar bu durumu çok abartıyor olabilirler bilmiyorum..Sonuçta ben onu seviyorum oda beni seviyor, duygusal olarak bir eksiklğide yok çok şükür, ama aramızda inanılmaz muhteşem bağlar da yok. Hatta babasını daha çok sever. Enteresan ki eşimde öyle bebeğimiz olsun falan istememişti.

Bence siz bu kadar detaylı duygusal hesaplar yapan biri olarak çok iyi bir ebeveyn olabilirsiniz. Sadece bu endişenizden kurtulmanız gerekli. Ancak kaygılarınız ağır basar ve asla anne olmama kararı alırsanız en azından size saygı duyan bir eş ve ailenz var. Geri kalanını boşverin gitsin.

Bu yazdıklarımı sizin yorumlarınızdan gözlemledim. Sonuçta bebek bakmak en çok şevkat gerektiriyor. Eğer yolda bulduğunuz yararlı bir hayvana bakıyorsanız emin olun bebeğede bakarsınız. 2 yaşından sonra zaten onlara birey gibi davranılması gerekiyor ki yeğenlerinizden onlar benim küçük arkadaşlarım diye bahsetmişsiniz. Bence endişelerinizi bir kenara bırakın. Kararınız hangi yönde olursa olsun bundan pişman olmayacağınıza emin olun. Eğer bebek sahibi olmamaya karar verirseniz ilerde eşinize haksızlık yaptığınızı düşünüp pişman olma ihtimaliniz var mı ? Ya da bir bebek sahibi olup onu kucağınıza aldığınızda keşke bu bebeği doğurmasaydım deme ihtimaliniz var mı?

Hoş ben normal hiç bir annenin doğurupta pişman olduğunu görmedim. Pişman olanlar genelde düzenli bir aile yapısı olmayan, maddi sorunları olan, ya da ciddi psikolojik problemler yaşayanlar. Siz de böyşe bir durum olmadığına göre endşeniz yersiz.

Umarım zaman sizin en doğru kararı vermenize yardımcı olur :34:

Sevgiyle kalın.

Şunu açık söyleyeyim 70 yaşına gelip de 'keşke bir çocuğum olsaydı' diye pişman olmayı şimdi doğurup 'keşke bunu doğurmasaydım' demeye tercih ederim çünkü ikincisi benim için daha büyük azap olur. Tabi doğacak çocuk için de. Burada tüm yazılanlardan sonra zaten biraz kafamı dinlemeye, bunu düşünmemeye karar verdim. Dün nişanlımla da konuştum tekrar. O da benimle aynı fikirde. Eğer istemiyorsan çocuğu olmayıp da gayet mutlu olan bir sürü çift var. Biz de onlardan oluruz diyor. Sırf onun için böyle bir yükün altına girme fikrine kesinlikle karşı. Ve ben dün bir kez daha ne kadar şanslı olduğumu düşündüm.
 
çocuğunuzun olacağı nı garantilemişsiniz gibi geldi bana ama bu işler nsaip kısmet hanfendi. önce allah nasip edecek bu çocuk işi irade dışı bişiy. öyle bi konuşuyosunuz ki hani hamile gibi. sağlık probleminiz olmayabilir ama allah vermezse ne yapsanız boş.milyarlar verseniz servetinizi bitirseniz yine olmaz. benim takıldığım sizin çocuk sahibi olmama isteğiniz deyil herkesin kendi hayatı sonuçta anne olmak isteneyebilirsiniz ama kendinden bukadar emin olmanız biraz garip.sanki ilk denemede olacak kolay olsaydı keşke. 6 yıl dır uğraştığım bebeğimi iki buçuk aylıkken kalbi durduğu için aldılar benden. canımı da aldılar öyle acıki tarifi yok tarifi imkansız.ama ramazan sonrası yine tedavi ye başlıcam o teselliyle yaşıyorum hersabah uyandığımda az kaldı bebeğime yine kavuşucam sabretmem lazım ağlamamam lazım stres yaparsam olmaz diye teselli ediyorum.acımı dondurdum yarabbi bna sabır ve dayanma gücü ver bana yavrumu nasip et diyedua ediyorum. heleki onu hissedince ah anne lik daha ozaman başlıyor.inşallah allah seni evlatla sınamaz canım bukadar büyük konuşma.benide yanlış anlama hamile kalmadan asla anlayamazsın anneliği asla asla asla.................

Asla... Yazdıklarımın hepsini okumamışsınız. Hiçbir tıbbi problemi olmadığı halde çocuk sahibi olamayanlar da var asla çocuk yapamazsın denildiği halde doğum yapabilenler de. Tabi ki önce nasip. Ben sadece sağlık açısından bir sorunum olmadığını, tüm kontrollerimi yaptırdığımı ve zaten ailemde de geç yaşında doğum yapan çok fazla kadın olduğunu yazdım. Allah umarım bebeğinizi en kısa zamanda size kısmet eder de diğer bebeğinizin acısını biraz olsun hafifletir. Ama benim anlamadığım da şu, sizlerin anne olmak ne kadar hakkınızsa ben de anne olmamayı o kadar hakkım görüyorum. Evleneceğim erkeğe bile bunu gayet açıklıkla ifade ettim ve o da kabul etti. Benim tek derdim onu üzecek olma düşüncesi. Ben bunları düşünürken anne olmak için çaba harcayan arkadaşların sanki bana biraz sinirlendiklerini fark ettim. Bu benim elimde olan birşey değil. Sizleri daha çok üzmek ya da 'bakın benim anne olmak için engellim yok ama olmak istemiyorum, siz isteseniz bile olamıyorsunuz' demek için yazmadım bunları. Aynı sizler gibi içimi dökmek, biraz olsun rahatlamak için yazdım.
 
bence şu anlattığınız kişi ile konuyu açan kişi arasında hiç bir bağlantı yok, hatta alakanız yok..bir bebeği kollarına alıp sevmek istemeyen bunu yapamayan bir insan yukarıda saydığın şeylerin hangi birini yapabilir.hiç tanımadığınız yaşlı genç çocuk herkese yardım ediyorsunuz da kendinizin ya da değil bir bebeği nasıl sevemiyorsunuz ilginç..tuhaf olan da bu zaten ya heptir ya hiç:26:

Hanımefendi bu dünyada bebekleri kucağından indirmeyen, öpüp okşayan ama gece olunca kurban avına çıkan seri katiller var. Çocuğunu canı gibi seven koruyan ama başka çocuklara uyuşturucu satarken zerre vicdanı sızlamayan uyuşturucu tacirleri var. Bu dünyada işyerinde çalışan işçilere köpek muamelesi yapıp, sigortalarını yaptırmayıp, iş kazalarına önlem almayıp ölenlerin tazminatlarını bile vermemek için yırtınan ama kendi çocuğuna prenses, prens muamelesi yapan insanlar var. Yani sizin anlattıklarınıza göre onlar insanları seviyor ama ben bebekleri kucaklayıp öpmeyi sevmediğim için böyle bir insan olamam değil mi. Ben huzur evine gittiğim zaman oradaki yaşlılarla sohbet edip dertlerini dinliyorum, onlara sarılıp öpmüyorum çünkü yapamam. Çocuk esirgemeye gittiğimde onlarla oyunlar oynuyorum, yine sohbet ediyorum, ihtiyaçlarını karşılıyorum ama kucağıma alıp okşayamıyorum çünkü yapamam. Yapamıyorum. Bunu anlamak neden bu kadar zor. Benim sevgi gösterme biçimim bu. Ben bebekleri sevmiyorum, onlardan nefret ediyorum demedim ki. Ben insanları da hayvanları da bitkileri de, Allahın yarattığı herşeyi severim. Ama dokunmadan.
 
daha evlenmemişsiniz bile :1: bunlar hormonlarla alkalı bir durum şimdi hormon seviyen düşüktür
ilerde ne olacağını bilemezsin
inşallah ilerde böyle bir konu açtığın için pişman olmazsın :30: çünkü evlat sahibi olmak okadarda basit değil Allah aratmasın
ve şimdiden bunları düşünmeniz bile çok komik ne olacağına kararı zaman verir zaten
 
28 yasında 1 yıllık evliyim ben de.
cocukları özellikle bebekleri her zaman cok sevmişimdir,şimdi 15 aylık bi kuzenim var eşim de ben de resmen tapıyoruz cimcimeye.
Eşimle de 8sene flört üzerine evlendik,Allah herkese böyle eş ve böyle evlilik nasip etsin diyorum kısaca çok şükür bi derdimiz yok..
ama iş kendi çocuğum olayına gelinceee :45:
Mükemmel bir ailem var,annem de babam da yıllarca bize hem anne baba hem arkadaş dost oldular,iyiyi güzeli öğrettiler,şefkati öğrettiler..
Ama ben şimdi çocuk doğurursam sanki hayatım yarım kalacak ve istediğim gibi gezip tozamıcam,eğlenemicem,kafese sıkışacam gibi hissediyorum.Sadece eğlenmek değil tabi hiç bi zaman bu kadar sığ düşünmedim ama o sorumluluk o mecburiyet o gece gündüz farkındalık hali falan..offf..
o zaman bekle biraz 2 3 sene dersiniz ama yumurtalığımdaki 4.5cm lik çikolata kisti beklememi uygun görmüyor maalesef..
Dün eşime dedim ki "aşkım bende bu kist olması sanırım en az 3 yıl daha cocuk düşünmezdim.." o da bana" sen onu düşünme Allah bilir ne olacağını yeter ki anne olmak içinden gelsin her türlü zorlugu aşmaya calısırız "dedi..
Şimdi benim de derdim böyle, hem çocuk istemiyorum,hem de ya ilerde olmazsa bu gecirdiğim zamanlar için pişman olur muyum diye korkuyorum..

Bence siz de düşünceler arasında boğulup kalmaktansa hayatı akısına bırakın,Anne olmak istemek kadar istememek de normal bence,eminim hiç bi eksiğiniz yok..Ama o hissi çok iyi biliyorum,sadece diyorum zaman her şeyin ilacı..Umarım çocuk sahibi olmak istersek bir zaman, Allah bize eksikliğini göstermez,...

Çocuk istememe nedenlerimiz farklı. Ben hiçbir zaman gezip tozamam, hayatım yarım kalır diye düşünmedim. Ben oldum olası böyleyim. Ama dediğim gibi anne olmak kadar olmamak da her kadının hakkı. Sizin bir de özel sağlık durumunuz varmış. Allah yardımcınız olsun.
 
Çok uzun zamandır KK'yı takip ediyorum. Benim derdim buradaki arkadaşların sorunlarının belki de tam tersi olacak ama biraz akıl almaya biraz da desteğe ihtiyacım var. Ben kendimi bildim bileli hiç çocuk sahibi olmak istemedim. Yaşım ilerledikçe geçer sandım ama başka kadınlara cennet gibi gelen bebek kokusu bile bana herhangi bir kokudan farklı olmadı hiçbir zaman. Bir arkadaşımın ya da yakınımın bebeği olduğu zaman bile sırf ayıp olmasın diye kucağıma alır severim. Uzun yıllar okudum, sonra çalıştım kendime bir hayat kurdum. Evlenmek için hep doğru adamı bekledim, kimsenin teklifini kabul etmedim. Şimdi 35 yaşındayım ve o adam karşıma çıktı. Bana evlenme teklif etti ve kabul ettim. Bir aksilik çıkmazsa üç aya kadar nikahımız var. Ama beni şimdiden bir düşünce aldı gitti. Nişanlım benim bebekleri sevmediğimi hep bilirdi. Çocuklu bir yakınımıza ziyarete gittiğimizde bile hemen başım şişer dönmek isterdim. Ama o şimdi bebek istiyor. Tabi bu konuda beni zorlamıyor. Sen istemezsen yapmayız diyor ama bir yandan da sevdiğim adamı bebek hasretinde bırakmak istemiyorum. Psikologa bile gittim acaba içimde bir korku mu var benim bilmediğim, bilinç altımda bir sorun mu var diye. Bu konuyu kimseyle konuşamıyorum çünkü konuyu açtığım bir iki arkadaşım sadece bebeğin olunca seversin diyerek geçiştirdi. Zaten çevremde çok fazla kız arkadaşım da yok. Arkadaşlar hamile kalmak düşüncesi bile beni irkiltmeye yetiyor. 9 ay boyunca karnımda bir canlıyı taşımak, onu doğurmak büyütmek benim için korkunç şeyler. Biliyorum çoğunuz bana kızacaksınız çünkü bunun özlemiyle yanıp tutuşuyorsunuz. Aslında niye konu açtım onu bile bilmiyorum çünkü bebek nasıl sevilir diye bir yöntem yoktur herhalde. Sadece içimi dökmek istedim.

Aynı hisleri geçen ocak ayına kadar bende hissediyordum, kendimi asla anaç bulmazdım, çocuğumun olmaması hayatımda büyük eksik olmaz diye düşünürdüm, taaki hamile olduğumu öğrenene kadar, hep dediğin gibi karnımda bir canlı fikrinden ürkerdim, hamile olduğum fikri bile çok tuhaf gelmişti, ama içinde onun var olduğunu bilmek, senden ve sevdiğin adamın bi parçasını taşımak yani acaba kime benzeyecek, neye benzeyecek duyguları kaplamaya başladı, normalde canım tatlıdır ben nasıl doğururum diye düşündüm, özellikle 8. 9. haftada kalp atışlarını net duyunca içimde inanılmaz bir mutluluk olmuştu. Ben bebeğimi 13. haftada kaybettim. 37 yaşımdayım, yine olmasını çok diliyorum, garip bir heyecan o.Kısacası evlenip hamile kalınca, olayları akışına bırakıp dert etmeyi bırakırsan inan sana normal gelecek. Tabi senin tercihin senin hayatın sen karar verirsin.
 
Son düzenleyen: Moderatör:
Ben şu 'kucağına alınca seversin.' klişesine inanmıyorum. Bir insanın içinde yoksa zorla sevecek, isteyecek hali yok ya.
Öyle olsaydı kucağına aldığı halde bebeklerini ölüme terk eden, hatta öldüren anneler olmazdı.
Kadınların bu hayattaki tek görevi çocuk doğurmak değil. Mesela ben de çocuk sevmem, bana göre çok çok büyük bir sorumluluk. Zaten hiçbir zaman her gördüğü bebeği seven, öpen hatunlardan olmadım. Mümkün olduğu kadar mesafeli olurum.

Siz de çocuk sahibi olmak zorunda değilsiniz. İnsanların söylediklerine çok takılmayın, millet konuşmayı pek sever. :)

Teşekkür ederim :)
 
liseye giderken arkadaşlarım daha o zamandan iki ya da üç çocuk yapacaklarını anlatırlardı.ben ise ilk beş sene olmaz derdim. bana gülerlerdi sözünü yalayacaksın yutacaksın diye. sonra evlendik. onlar üçer üçer doğurdu.ben önce ilk beş sene dedim , sonra 35e kadar yolu var dedim , şimdi 35e 3sene kaldı, ben 40a kadar yolu var diyorum. çünkü aynen senin gibiyim.arada ayda yılda bir kaç günlüğüne canım doğurmak istiyor sonra vazgeçiyorum. ihtiyarlığımı falan da düşünüyorum ama yine de canım çekmiyor bebek. kırk yılda bir işte istiyorum. bazen diğer kadınları köy tavuğunun kuluçkadan çıkardığı ve ilerde kuluçkaya yatıp anne olacak piliçlere , kendimi ise makinadan çıkan pazarda satılan o hiç kuluçkaya yatmayacak civcivlere benzetiyorum bazen. eşim anlayışlı allahtan. yani yapacak bir şey yok . içinden gelmiyorsa takma kafana.herkes doğuracak diye bişey yok canım.:ssz:

Bende o duygu yılda birkaç gün bile olmuyor düşünün artık.
 
çok çok farklı bir açıdan gireyim ben konuya çok kişiye mantıksız gelebilir herkese saygım var kendi inancım doğrultusunda yazıyorum bakınız kadının görevleri ve cennete girebilme yolları...
 
Şunu açık söyleyeyim 70 yaşına gelip de 'keşke bir çocuğum olsaydı' diye pişman olmayı şimdi doğurup 'keşke bunu doğurmasaydım' demeye tercih ederim çünkü ikincisi benim için daha büyük azap olur. Tabi doğacak çocuk için de. Burada tüm yazılanlardan sonra zaten biraz kafamı dinlemeye, bunu düşünmemeye karar verdim. Dün nişanlımla da konuştum tekrar. O da benimle aynı fikirde. Eğer istemiyorsan çocuğu olmayıp da gayet mutlu olan bir sürü çift var. Biz de onlardan oluruz diyor. Sırf onun için böyle bir yükün altına girme fikrine kesinlikle karşı. Ve ben dün bir kez daha ne kadar şanslı olduğumu düşündüm.

O zaman sorun yok demektir. Sizi en iyi tanıyan yine sizsiniz. duygularınızdan eminseniz ve kararınızı vermişseniz insanlara bu karar saygı duymaktan başka bir şey kalmıyor. Artık düşünmeyin bu konuyu.

Sonuçta hayat sizin hayatınız kendinizi hiç bir şey için mutsuz etmeyin. Nişanlınız konusunda gerçekten çok şanslısınız. Böyle erkek hatta böyle insan zor bulunur. Bundan sonrası birbirinizi mutlu etmeye bakar, her evlilikte çocuk şart değil sonuçta. Çiftler anlaştıktan sonra mutlu olabilecekleri sayısız şey bulunur amaç aynı hayatı paylaşmak. Evlilik ile ebeveynlik çok farklı şeyler. Çocuk sahibi olunca evlilik ister istemez boyut değiştiriyor. Yeni boyutun çok güzel taraflarıda var, zor taraflarıda.

Bizim arkadaş çevremizde de çocuk sahibi olmayı düşünmeyen arkadaşlarımız var. Gayette mutlu görünüyorlar. En çok zorlandıkları şey ise çevrenin ve ailelerin baskısı. Ama kulak tıkıyorlar gelen baskılara, umursamıyorlar. Sonuçta böyle mutlular..

Herkes kendi doğrusuna yönlendirmeye çalışıyor çevresindeki insanları, gerek yok..

Sizin için nişanlınızla mutlu bir ömür geçirmeniz dilerim..
 
Çok uzun zamandır KK'yı takip ediyorum. Benim derdim buradaki arkadaşların sorunlarının belki de tam tersi olacak ama biraz akıl almaya biraz da desteğe ihtiyacım var. Ben kendimi bildim bileli hiç çocuk sahibi olmak istemedim. Yaşım ilerledikçe geçer sandım ama başka kadınlara cennet gibi gelen bebek kokusu bile bana herhangi bir kokudan farklı olmadı hiçbir zaman. Bir arkadaşımın ya da yakınımın bebeği olduğu zaman bile sırf ayıp olmasın diye kucağıma alır severim. Uzun yıllar okudum, sonra çalıştım kendime bir hayat kurdum. Evlenmek için hep doğru adamı bekledim, kimsenin teklifini kabul etmedim. Şimdi 35 yaşındayım ve o adam karşıma çıktı. Bana evlenme teklif etti ve kabul ettim. Bir aksilik çıkmazsa üç aya kadar nikahımız var. Ama beni şimdiden bir düşünce aldı gitti. Nişanlım benim bebekleri sevmediğimi hep bilirdi. Çocuklu bir yakınımıza ziyarete gittiğimizde bile hemen başım şişer dönmek isterdim. Ama o şimdi bebek istiyor. Tabi bu konuda beni zorlamıyor. Sen istemezsen yapmayız diyor ama bir yandan da sevdiğim adamı bebek hasretinde bırakmak istemiyorum. Psikologa bile gittim acaba içimde bir korku mu var benim bilmediğim, bilinç altımda bir sorun mu var diye. Bu konuyu kimseyle konuşamıyorum çünkü konuyu açtığım bir iki arkadaşım sadece bebeğin olunca seversin diyerek geçiştirdi. Zaten çevremde çok fazla kız arkadaşım da yok. Arkadaşlar hamile kalmak düşüncesi bile beni irkiltmeye yetiyor. 9 ay boyunca karnımda bir canlıyı taşımak, onu doğurmak büyütmek benim için korkunç şeyler. Biliyorum çoğunuz bana kızacaksınız çünkü bunun özlemiyle yanıp tutuşuyorsunuz. Aslında niye konu açtım onu bile bilmiyorum çünkü bebek nasıl sevilir diye bir yöntem yoktur herhalde. Sadece içimi dökmek istedim.


Yine saldırmışlar konu sahibine.
Ben 24 yaşındayım. Bebekleri hiç sevemiyorum.
Arkadaşlarım bebek sahibi oldular, bir tanesini gördüm kucağıma bile alamadım. İçimden gelmiyor sevmek.
Mesleğim öğretmenlikti, çocuklarla sohbet etmeyi falan seviyorum ama sadece o kadar.
Evcil hayvanlara bayılırım, tavşanım ve kuşum var evde. Onları sanki evladım gibi seviyorum.
Ama aynı şeyleri bir bebek için hissedemiyorum.
Çocuk yetiştirmek bana çok korkutucu geliyor.
O sorumluluğu da almak istemiyorum.
İyi şekilde yetiştiremezsem, zaman ayıramazsam, sevemezsem diye düşünüyorum.
Ben anne olmaya uygun biri değilim bence..
Her kadın çocuk doğuracak diye bir şey yok diye düşünüyorum.
Bu bir tercihtir.
Yaşlanınca bana baksın, yalnız kalmayayım vs. diye çocuk sahibi olmayı da anlayamıyorum.
 
Son düzenleme:
çok çok farklı bir açıdan gireyim ben konuya çok kişiye mantıksız gelebilir herkese saygım var kendi inancım doğrultusunda yazıyorum bakınız kadının görevleri ve cennete girebilme yolları...

Özür dilerim ama bu yazdığınız beni değil ama anne olamak isteyip de olamayan bir sürü arkadaşımızı incitebilir. Bu durumda beni es geçelim ama tıbbi nedenlerle anne olamayan kadınlarımız hangi kontenjanı kullanacak. İnançlarınıza saygım var, ben de inançlı bir insanımdır ama unutmayın her ne kadar bu konuda kurallar, kitaplar, söylenenler olsa da sadece ve sadece Allah bilir kimin ne yaparak cennete gireceğini ve girmeyeceğini.
 
mesajı düzenlemeye çalışıyordum ben kusuruma bakmayın hani mecbur muyuz denilmiş ona binaen yazdım fakat size saygı duyuyorum evlenene kadar bende sizin gibi düşünüyordum ve çocuklardan ben nefret ederdim . Evlendim iş değişti bide bebeğimi kaybedince anladım ki anne olmak için gelmişim ben dünyaya becerebilirsem şayet ...Sağlık sorunları genetik bozukluklar çok çoook farklı bir durum tenzih ederim o kısmı kesinlikle..
 
Son düzenleyen: Moderatör:
çok çok farklı bir açıdan gireyim ben konuya çok kişiye mantıksız gelebilir herkese saygım var kendi inancım doğrultusunda yazıyorum bakınız kadının görevleri ve cennete girebilme yolları...

Çocuğunu döven anneler de bu kontenjandan faydalanabiliyor mu??
 
Çocuğunu döven anneler de bu kontenjandan faydalanabiliyor mu??

öncelikle yazılan ilk yoruma devamına bakmadan nitelikler yerleştirip iğnelemek doğru bir hareket değil...
bu arada sadece okuduğum bir kıssadan ötürü yazdım fakat düzenlemeyi beceremedim daha sonraki mesajıma fikrimi beyan ettim...
salih evlatlar yetiştirmek öldükten sonrada amelini evlatların devam ettirmesi ile ilgili bir yazıydı bulsam yanlış anlaşılmayı ortadan kaldıracağım inanın..
 
öncelikle yazılan ilk yoruma devamına bakmadan nitelikler yerleştirip iğnelemek doğru bir hareket değil...
bu arada sadece okuduğum bir kıssadan ötürü yazdım fakat düzenlemeyi beceremedim daha sonraki mesajıma fikrimi beyan ettim...
salih evlatlar yetiştirmek öldükten sonrada amelini evlatların devam ettirmesi ile ilgili bir yazıydı bulsam yanlış anlaşılmayı ortadan kaldıracağım inanın..

Yok iğnelemedim, sadece her anne sırf 'anne' olduğu için cennete giremez herhalde.
Kadınların tek görevinin de çocuk yapmak olduğunu düşünmüyorum. Herkesin kendi düşüncesi sonuçta.
İyi günler dilerim.
 
Özür dilerim ama bu yazdığınız beni değil ama anne olamak isteyip de olamayan bir sürü arkadaşımızı incitebilir. Bu durumda beni es geçelim ama tıbbi nedenlerle anne olamayan kadınlarımız hangi kontenjanı kullanacak. İnançlarınıza saygım var, ben de inançlı bir insanımdır ama unutmayın her ne kadar bu konuda kurallar, kitaplar, söylenenler olsa da sadece ve sadece Allah bilir kimin ne yaparak cennete gireceğini ve girmeyeceğini.

Ben sizin yerinizde olsaydım bunun icin psikologa falan gitmezdim. Bazi arkadaslar da sanki psikolojik bir sorunmus gibi oraya yonlendirmisler.
Hayir herkes cocuk dogurmak zorunda mi?
Biyolojik saat falan hikaye. Annelige bu kadar buyuk anlamlar yuklemenin de anlami yok.
Eger bu kadar muhtesem dogaustu falan olsaydi insanlar bebeklerini cope atmazdi. Eee hani annelik icgudusu?
Madem her kadin annelik icguduleriyle dogaro zaman cocugunu oldurmenin anlami ne?
Demek ki gayet normal ve fizyolojik bir olay.
Cocugunu elbette seversin. Ama abartmanin alemi yok.
Ben dunyaya geldim, toplumun yararına isler yaptim. Bunun devami icin bir tane daha insan dogurdum. Bitti.
 
saygı duyuyorum düşüncelerine ama çocuk öyle bi mutluluk ki tarifi imkansız .bu duygudan mahrum etme kendini. 3.5 yaşında oğlum var senin gibi düşünen bir arkadaşım var inan neler kaçırdığınızın farkında değilsiniz. annelik Allahın bize verdiği en büyük hediye bence.
 
Asla... Yazdıklarımın hepsini okumamışsınız. Hiçbir tıbbi problemi olmadığı halde çocuk sahibi olamayanlar da var asla çocuk yapamazsın denildiği halde doğum yapabilenler de. Tabi ki önce nasip. Ben sadece sağlık açısından bir sorunum olmadığını, tüm kontrollerimi yaptırdığımı ve zaten ailemde de geç yaşında doğum yapan çok fazla kadın olduğunu yazdım. Allah umarım bebeğinizi en kısa zamanda size kısmet eder de diğer bebeğinizin acısını biraz olsun hafifletir. Ama benim anlamadığım da şu, sizlerin anne olmak ne kadar hakkınızsa ben de anne olmamayı o kadar hakkım görüyorum. Evleneceğim erkeğe bile bunu gayet açıklıkla ifade ettim ve o da kabul etti. Benim tek derdim onu üzecek olma düşüncesi. Ben bunları düşünürken anne olmak için çaba harcayan arkadaşların sanki bana biraz sinirlendiklerini fark ettim. Bu benim elimde olan birşey değil. Sizleri daha çok üzmek ya da 'bakın benim anne olmak için engellim yok ama olmak istemiyorum, siz isteseniz bile olamıyorsunuz' demek için yazmadım bunları. Aynı sizler gibi içimi dökmek, biraz olsun rahatlamak için yazdım.

ne genlerle ne yaşla hiç bir ilgisi yok çocuğun olup olmaması
siz de genlerinizin iyi olduğunu geç yaşta doğum yapan yakınlarınız olduğunu söylemişsiniz
hani bir nevi istediğim an hamile kalırım demişsiniz gibi anlaşılmış
ama gerçektende sizinde yazdığınız gibi NASİP işi
benimde hem anneannem hem babaannem kırklı yaşlarında doğumlar yapmışlar diğer yakınlarımda 3-5 neyse doğurmuşlar
ama benim olmuyor bebeğim 26 yaşımda evlendim şimdi 34 yaşındayım
 
ne genlerle ne yaşla hiç bir ilgisi yok çocuğun olup olmaması
siz de genlerinizin iyi olduğunu geç yaşta doğum yapan yakınlarınız olduğunu söylemişsiniz
hani bir nevi istediğim an hamile kalırım demişsiniz gibi anlaşılmış
ama gerçektende sizinde yazdığınız gibi NASİP işi
benimde hem anneannem hem babaannem kırklı yaşlarında doğumlar yapmışlar diğer yakınlarımda 3-5 neyse doğurmuşlar
ama benim olmuyor bebeğim 26 yaşımda evlendim şimdi 34 yaşındayım

İnşallah olur bebeğiniz tabi istiyorsanız. Dediğim gibi herkesin derdi farklı farklı. Ben asla istediğim an hamile kalırım demedim. Yanlış anlaşılmış. Bir arkadaş zaten yaşın geçmiş tarzı bir yorum yapmıştı. Başka bir arkadaş da ona cevap vermişti. Sadece basit bir açıklama yaptım. Genlerle ve yaşla çok ilgisi var aslında ama sonuçta olacak olanı yalnız Allah biliyor. Bize bu özellikleri de veren zaten o değil mi.
 
Back
X