Kız kardeşimin eşi bebek diye ağlıyordu. Annesi, çocukları o kadar seviyor ki komşu çocuklarını o büyüttü demişti. Diğer kardeşimin çocuklarını taparcasına sevip şımartıyordu. Bir gün ona dedim ki senin çocuğun olsun sevmeyeceksin çünkü sevgin çok yüzeysel ve gösteriş dolu. Bana dedi ki, abla bir çocuğum olsun gör bak nasıl seviyorum. Yalvardı, yakardı ve kardeşimi ikna etti. Sonra ne oldu?! Kardeşimi hamileyken terketti. Büyükler araya girip barıştırdı, çocuk iki yaşına gelmeden tekrar terketti. Evdeyken çocuk beni rahatsız etmesin diye kendisini bilgisayarıyla bir odaya kitliyordu. Doğru düzgün ilgilenmedi bile. Boşandılar, görmesi gereken zamanlarda çocuğunu görmedi. Haftada bir görmesi gerekirken kızkardeşimin zoruyla üç ayda bir zoraki aldı. Hasta olduğunda gelmedi. Sadece facede oğlumda oğlum edebiyatı yapıp elaleme duygu sömürüsü yaptı...
Bebek için ölen! Arkadaşım 9 yıl üstüne kız bebek sahibi oldu ve üç yaşındaki kızla çatışma içindeler. Ondan kötü çocuk yetiştiren anne görmedim. Parkta oturup birbirlerine saydırıyorlar. Düşman gibiler.
Bir tanıdığım çocuk için artık aklını yitirecek, baktı olmuyor evlat edinmeye karar verdi. Neden bu kadar çocuk istiyorsun dediğimde hıçkırıklara boğulup ağladı. Öyle seviyorum, böyle seviyorum diye boşluğu kucakladı. Sonra evlat edinebileceği iki kardeş buldular. Bir kız bir oğlan. İkiside küçüktü. Sonra eve geldiklerinde kızın başında (amelitatla kolaylıkla alınabilecek) bir yağ bezesi farkedince, çocukları geri gönderdiler. Odaları, oyuncakları vardı bir iki gün kalabildiler. Hevesleri kursaklarında, ağlayarak gittiler. Sonra kadına kurum başka evlatlık vermeyince, ayılıp bayılıp " keşke geri göndermeseydim, kardeşinin bir kusuru yoktu" dedi. Sanki eşyaymışlar gibi.
Hadi kediyi de evlat gibi düşünsek ki ben öyle görüyorum. Kedimin bir yavrusunu arkadaşım istedi. Bende sütten kesilsin, anne ile bağı kopsun öyle veririm diye anlaştık. Kadın bu süre zarfında kediler hakkında araştırmalar yaptı, videolar izledi, uyuyacağı sepeti aldı, tırmalama tahtasını yaptı, su kabı, mama kabı, tuvalet kabını herşeyini ayarladı. Hatta tuvalet kabını beraber yerleştirdik. Ona kedi sahibi olmanın güzel tarafları olduğu gibi zor yanlarını da anlattım ki haberi olsun. Tabi kiler, elbetteki ler...bir anlayış, bir bilinçlilik gözlerim yaşardı. Neyse kediyi verdik ertesi sabah bana geri getirdiler. Sebebi ise kedinin koyunlarında uyumak istemesi. Önce kedi geldi, sonra onun için aldıkları bütün malzemeleri kapımın önünde buldum. Öyle tırsmışlar ki onları bile görmek istemediler. Bu yüzden bir şeyi çok arzuladığını dışarıya yansıtan insanlara güvenmiyorum. Reklam gibi geliyor.