- 25 Eylül 2011
- 7.490
- 11.326
- 498
- Konu Sahibi alwaysnforever
-
- #41
Cocugu olmayan insanlar her seyi kabul etmek zorunda degillerdir. Pozitif ayrimciliga okey ama o zaman bekarlarin maaslari da daha yüksek olsun, var misin?Bunun sorumlusu anneler değil işverendir. Aynı durum izin alan rapor alan personel oldugu zamanda olacak. Dogum yapan kadina pozitif ayrimcilik saglanir olmasi gereken bu, cunku dogum yapan ile yapmayan kadinin sartlari sagligi bir degil tabiki iş yüküde ayni olmayacak bu yüzden.
Doğru söylüyorsunuz günün sonunda iş başkasına kalmazsa tabii ki o bebek annesiz kalmasın. Ama iş başkasına kalıyor ve yeni bir mağduriyet oluşuyor. Bir insanın özgürlüğü, bir başkasının özgürlüğünün başladığı yerde biter.Ben bekarken bu konudan çok çektim. Atandığım ilçede akşam veli ziyareti ve akabinde kitap okuma etkinlikleri yapılıyordu. Bekar olan kadın öğretmenler kesin gidiyor, evlilerin kendi tercihine bırakılıyordu. Neden çünkü onların kocası var. İlçe milli eğitim müdürüne gittim konuştum. Bekar kafasıyla bile şöyle dedim. Küçük bebeği olanlar dışında -ki onlar da iki üç saat ayrı kalabilir ama hadi neyse, zor olur- evli kadınlar gitmiyorsa ben de gitmek istemiyorum. Onların kocası izin vermiyorsa benim de babam izin vermiyor dedim, böyle leş bir erillik işte sjdkksd
Gıcık olurum evlilerin kayırılmasına ama burada söz konusu küçük bir bebek olunca annelik güdülerim devreye giriyor.O kadar bilmiyoruz ki sosyal devlet nedir, ne işe yarar, yadırgıyoruz böyle şeyleri. Her ne kadar Avrupalı devletlerin amacı kadından ziyade nüfus artışını hızlandırmak olsa da çalışan kadınlara tanınan annelik hakları ya da diğer ülkelerin gündeminde olan regl izni vs. arttıkça biz de zihniyet olarak gelişeceğiz umarım. Dezavantajlı gruplara -mesela hamile ve emziren kadınlara- asırlar öncesinde indirilen semavi dinlerde bile birçok kolaylık sağlanmış, en basitinden oruçtan muaf olmak gibi. Biz bu çağda bile hala kabullenemiyoruz ama biliyorum asıl kabullenemediğimiz şey onların muafiyeti değil, iş yükünün bize kitlenmesi. Sistem böyle maalesef.
Kamuda da bir sene.Konudan bağımsız bilgi yanlışını düzeltmek istiyorum, özel sektörde süt izni 1 yaşına kadardır. 2 sene diye bir kural yok ne yazık ki.
Sorunuza cevap vereyim 2 sene diyorum. Evet süt izini varsa bunu sehir disinda kullanamayacagi icin hakkidir. Mevcut sistemi elestirmek yerine hemcinslerinizin anne olma hakkini elestirmeyi tercih ediyosunuz kusura bakmayin bu bana uyan bir durum degil. İş yerinde engelli olanada imtiyazlar taninir, is kazasi gecirenede, uzun sure rapor alip ameliyati olanada bir suru sey olabilir ve kalanlarin is yuku yine artar bu sadece dogum yapan personelle olmaz, bu durumda dengeyi saglayacak yine işverenler. Ayrica dogum yapan kadin bir canli besliyor toplumda devamlilik icin pozitif ayrimcilik olmasi gayet normal. Bi hak taninip diger hakkindan alinabilir yarim maas yarim zamanli calismak vs gibi
Elbette varım bir mesajda da yazmiştim zaten eger bir hak veriliyorsa bir hak zaten alinmali bu terfi maas vs olabilir.Cocugu olmayan insanlar her seyi kabul etmek zorunda degillerdir. Pozitif ayrimciliga okey ama o zaman bekarlarin maaslari da daha yüksek olsun, var misin?
Çok haklısın. Almanya’da mutterschutz var. Hamile kaldığından itibaren kadın koruma altında. Kovulamaz. Hamileyken çalışamaz raporu almak kolay ve alırsa çalışmaz maaşını da çatır çatır alır. Doğum yapınca da 2 sene evde kalmak istiyorsa elternzeit alır kovulamaz. Devlet annenin çocukla 2 sene geçirmesini bir hak olarak görüyor. Türkiye’de daha kadın hamile bile değilken yeni evlisin çocuk düşünüyor musun diye sorgulanıyor iş görüşmesinde. Ve çalışanlar da bunu normal bir durum olarak görüyor. Bu normal değil deyince de işine gelmiyorsa bu deveyi güdemiyorsan diyardan git.Arkadaşlar niye bu kadar sert eleştiriler geldiğini anlamadım. Ben bu işe girerken kimse bana sürekli şehir dışı seyahatleri olacağını söylemedi. İşe başladıktan sonra öğrendim.
Benim gittiğim şehir dışı seyahatleri genelde dağ başına oluyor. (Mühendisim, çeşitli testlere katılmam gerekiyor). Gitsem bile ben sütümü nerede sağacağım, sağdım diyelim nerede nasıl saklayacağım eve dönene kadar. Her şey çocuğu bırakmak da değil ki. Çocuğumu geceleri emanet edebileceğim kimse var mı diye hiç kimse sormuyor. Eşim vardiyalı çalışıyor.
Hayat bu tek düze değil. İş de çocuk da bir parçası. Analık izninin 16 hafta olduğu bir ülkede ben yaşını doldurmamış çocuğumu bırakmak istemediğim için eleştiriliyorum. Bebeğim 4 aylık olunca işe dönüp hayatımda hiçbir değişiklik olmamış gibi çalışmaya devam etmeliydim değil mi? Dilerim sizler hayatınızda hiç böyle ikilemlerde kalmazsınız, dilerim bu hayatta ayağınıza taş değmez hiç.
Ben patron şirketinde çalışmıyorum, kurumsal bir firmadayım. İk ile konuşacağım yapabileceğimiz neler var diye.
Herkese yorumları için teşekkürler
İyi de bu kafa bizim gibi toplumlarda kadını iş hayatından tamamen soyutlar bunu göremiyor musunuz? Tamam sadece erkekler çalışsın o zaman, kadınlar kızlar evde otursun çünkü eşitlik adalet(!) tabii bunun sonu üniversite okutmamaya kadar gider. Çalışamayacak kadına neden masraf etsin ailesi…Aynı maaşı alacaklar, aynı statüye sahip olacaklar. Neden iş yükü aynı olmasın? Sizce bu durum adil mi?
O zaman evlenmeyi tercih etmeyen kadınlar, hayatları boyunca doğum yapan kadınlar için kendini feda edecek, fazladan çalışacaklar. Bu mudur hak olan?
emzirme dediginiz iki yil .iki yil boyunca birisinin birisini idare etmesi cok zor .iki yil sonra belki hic kimse o iste calismayacakBu konuda çok haklısınız. Ancak burada çözüm, konu sahibinde yatıyor. Bence emzirme süresi bitene kadar patronunuzdan sizi idare etmesini isteyin. Daha sonra da sizin yerinize gönderdiği arkadaşlarınızın yerine, onlar sizin yerinize kaç kere gittilerse, siz gidin. Bunu arkadaşlarınız da patronunuz da kabul eder diye düşünüyorum. Böylece kimsenin hakkı kimsede kalmaz.
Hayır bir tutmuyorum is yükü baska sebeplerlede artabilir bu durumada o zaman bakılması gerek. Anne oldu diye zorbalanan kadınlari yine kadinlar zorbaliyormus meğerse gercekten. Kaldi ki ben anneyim ve benim isim tamamen nöbet usulu(24 saat) tuzum kuru olarak yorum yapmiyorum. Devlette verilen 2 sene ucretsiz hak vs gibi seyler genellesmeli isverene birakilmamali diyorum.2 koca sene imtiyaz :) Süt izni dediğiniz günde 1,5 saat bebek 1 yaşına gelince de bitiyor. Neden kusura bakayım sizin uymanız gibi bir çabam yok. Anne olma hakkını eleştirmiyorum anneliğin işin sorumluluklarını yerine getirmeme sebebi olarak kullanılmasını eleştiriyorum. Konu sahibi şehir dışı seyahatleri olduğunu bilerek çalışıyor ve yine bunu bilerek işine dönmüş. Onun görevini sırf o anne oldu diye bir başkasına yüklemek bana göre etik değil. Engelli olmak, iş kazası geçirmek, ameliyat olmakla anne olmayı ciddi ciddi bir mi tutuyorsunuz? Anne olmak bir tercih zorunluluk değil. Konı sahibin yasal izin süresi dolmuş işine geri dönmüş haliyle iş veren de işi neyse onu yapmasını bekliyor. Ben doğurmayı kutsallaştırmıyorum sizin aksinize. Bebeği bir buçuk yaşında arkadaşım son iki iş görüşmesinde de küçük çocuğunuz var seyahat engeli oluşturur diyerek elendi. Bu konuya bakınca anlıyorum iş verene boşuna kızmışız. Sizin hayalini kurduğunuz çalışma sisteminden ziyade mevcut sistemden, mevcut konu üzerinden konuşsak daha iyi olur
Merhaba herkese,
10 aylık bebeğim var ve 1 ay önce işime tekrar döndüm. Çalıştığım iş ayda en az bir kere şehir dışı seyahati yapmamı gerektiriyor. Oğlum doğmadan önce bu pek sorun olmuyordu ancak şimdi çocuğumu bir kaç gün bırakıp gitmek istemiyorum. Oğlum hala emiyor, kaldı ki emmese bile daha yaşına bile girmemiş çocuğumu bırakıp gitmek istemem. Ancak bu durum yöneticimle aramda sorun yaratacak gibi duruyor. Bana bu seferlik yerime başka birini bulabileceğini ama sürekli böyle olmayacağını bu durumda ne yapacağımızı sordu.
Şunu da belirteyim ben sırf çocuğumdan çok uzun süre ayrı kalmamak için kısmi çalışmaya geçtim ( bilmeyenler için, haftada normal çalışma süresinin max 2/3u kadar çalıştığım ve aynı oranda ücret aldığım bir sistem). Bunu bilerek beni şehir dışına göndermeye çalışmasını garipsedim. Yaptığım işi çok sevmesem de kurumsal bir firma olduğunu için imkanları gerçekten güzel. Burayı bırakmak istemiyorum çünkü daha iyisini bulamam şu anda. Ancak ne yapacağımı da bilmiyorum. Tavsiyeleriniz var mı?
Hem anne olmayı çok sevdim hem de kariyerimi baltalamak istemiyorum. Zaten kısmı çalışma dolayısıyla düşük maaş alacağım ve terfilerim gecikecek. Ama bir yandan hayatımın merkezine işimi koymak istemiyorum. Sonuçta zaten 60 yaşına kadar çalışacağım ama çocuğumun bu yaşları bir daha geri gelmeyecek.
Şunu da belirteyim ben sırf çocuğumdan çok uzun süre ayrı kalmamak için kısmi çalışmaya geçtim ( bilmeyenler için, haftada normal çalışma süresinin max 2/3u kadar çalıştığım ve aynı oranda ücret aldığım bir sistem). Bunu bilerek beni şehir dışına göndermeye çalışmasını garipsedim. Yaptığım işi çok sevmesem de kurumsal bir firma olduğunu için imkanları gerçekten güzel.
Hayır tabiki ben bu konuda kadınlara secenek sunulmasini savunuyorum maas yarim olabilir, yada saatlik ücretten düsebilir, terfi sistemiyse bu hakkini digerlerine gore daha geç elde edebilir vs bu sekilde oldugu zaman kadın diğerlerinden az calisir az maas alir yada diger haklar ne ise bir hak elde ederken gider haklarindan feragat edecek ama işindende maasindanda tamamen olmayacak iş hayatinda kalacak. Bu kimsenin hakkina girmek değildir kadın evlendi diye anne oldu diye her şeyi yokuş yapan isverenler yuzunden kadinlar calisma hayatindan cekiliyor, cocuklarina bakacak insan bulamayacagi icin belki berbat evliliklere katlaniyor toplumda mutsuz sevgisiz bireyler yetisiyor.
Herhangi bir sebepten fazla calisan kadinlar fazla mesaisini alamiyorsa yada izin yapamiyorsa bu imkanlari saglayamayanlar suçludur.
Hayır bir tutmuyorum is yükü baska sebeplerlede artabilir bu durumada o zaman bakılması gerek. Anne oldu diye zorbalanan kadınlari yine kadinlar zorbaliyormus meğerse gercekten. Kaldi ki ben anneyim ve benim isim tamamen nöbet usulu(24 saat) tuzum kuru olarak yorum yapmiyorum. Devlette verilen 2 sene ucretsiz hak vs gibi seyler genellesmeli isverene birakilmamali diyorum.
Daha buradaki kadınlar yorum olarak bile buna tahammül edemiyor ki hemen isine gelen calissin isine gelmeyen çalismasin modu tüm kadinlar evde otursun o zaman kimse doğum yapmasın. Esas kimse doğum yapmayacak noktaya geldiginde Almanya gibi annelere hak üstüne hak verilecek yeterki "dogursun" diye.Çok haklısın. Almanya’da mutterschutz var. Hamile kaldığından itibaren kadın koruma altında. Kovulamaz. Hamileyken çalışamaz raporu almak kolay ve alırsa çalışmaz maaşını da çatır çatır alır. Doğum yapınca da 2 sene evde kalmak istiyorsa elternzeit alır kovulamaz. Devlet annenin çocukla 2 sene geçirmesini bir hak olarak görüyor. Türkiye’de daha kadın hamile bile değilken yeni evlisin çocuk düşünüyor musun diye sorgulanıyor iş görüşmesinde. Ve çalışanlar da bunu normal bir durum olarak görüyor. Bu normal değil deyince de işine gelmiyorsa bu deveyi güdemiyorsan diyardan git.
Valla yeterki doğursun lafı Almanya’nın kısa özeti kindergeld yani çocuk parası çocuk ek yardımı kreş ücreti muafiyeti hamile maddi destekleri vs. Ha bi de Almanya’da kürtajın yasa dışı olması vs vs. Yani adamlar üremediği için üreten çok değerliDaha buradaki kadınlar yorum olarak bile buna tahammül edemiyor ki hemen isine gelen calissin isine gelmeyen çalismasin modu tüm kadinlar evde otursun o zaman kimse doğum yapmasın. Esas kimse doğum yapmayacak noktaya geldiginde Almanya gibi annelere hak üstüne hak verilecek yeterki "dogursun" diye.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?