Annemden psikolojik ve fiziksel şiddet görüyorum

bence bu yasinizda annenizi ailenizi atamazsiniz. yasiniz kucuk, tecrubesizsiniz. gercek dunya cok daha acimasiz, annenizi mumla ararsniz. o yuzden derslerinize dort elle sarilin, gonul isleri vs hepsini bir kenara atin ve iyi bir bolumu kazanmaya calisin (mezun olunca birikim olmadan hemen is bulabileceginiz bir bolum). annenizle de iliskinizi minimuma indirin, onun sinirlerini bozmadan gorunmez olmaya calisin. cok zor biliyorum ama baska yollar daha zor olur bence. bizim kulturumuzde herkes inkar ediyor ama ingilizce toxic anneler icin cok fazla kaynak var, onlara bakabilirsiniz

Teşekkürler, attığınız yazıyı daha sonra okuyacağım. Gönül ilişkim falan yok zaten. Çok çalışmaktan başka çaremin olmadığının ben de farkındayım. Temelim var o yüzden halledeceğime inanıyorum. Kulak tıkacı almayı düşünüyorum bugün. Ne kadar işe yarar bilmiyorum ama uzun zamandır aklımdaydı. Evde çok kavga oluyor. Hiçbir şey duymazsam moralim bozulmaz ve aynı tempoyla çalışabilirim, kavgalar benim motivasyonumu çok düşürüyor. Kendimce bu yöntemi buldum işte. Hem yurda gidersem orda da işime yarar diye düşünüyorum.
 
Yani yaşadıklarınız kolay değil ama ben eminim benim jeneresyonumdaki (35 yaşımdayım) çoğu kadın yaşamıştır az çok sizin yaşadıklarınızı. Çünkü o zaman ailelerde boşanma tüh kakaydı ve mutsuz evlilikler içinde hırslarını, hınçlarını çıkardıkları stres topları biz çocuklarıydık 🤦🏼
Biz o zaman nasıl başa çıktık acaba şimdi geriye bakınca baya güçlü gördüm kendimizi 😂
Şimdi herkesin ağzında depresyon, kaygı bozukluğu, ansiyete, bipolar bozukluk, panik atak 🤦🏼 Neden ailede görülen psikolojik, fiziksel şiddet 😒 Biz tillahını gördük ama çalıştık kazandık bişeyleri başardık. Sizi daha fazla hırslandırması gerekmez mi bu durum? Kurtulmak için çabalamak gerekir unutma 👍
+sonsuz

Suçun büyüğü hem ailelerde hem evin babasında.
Benim annemde bu kadın kadar olmasa da tam bi manyaktı, çok dayak yedim çok kavgalar ettim kendisiyle. Ama ona kusamıyorum. 2 küçük çocuk, kapana kısılmıştır kolu bağlı evinde gram huzur olmayan bir kadındı. Velhasıl babam gittikten sonra o sinirli, etrafa bağıran Çağıran kadın minik kediye dönüştü. Şuan biz sesimizi yükseltsek biraz sessiz olun, saygılı davranın diye bizi azarlar. Herşey birey olmayı bilmeyen babalarda, evladı mutsuz olduğu halde boşanmayı ölüm gören kız ailelerinde.
 
Yani bende çocukken çok şiddet gördüm annemden ama oda sizinki gibi hastanede tedavi gördü annesini kötü bi şekilde kaybedince ve buna bizzat şahit olunca haklı olarak psikolojisi alt üst oldu. 1 sene yattı hastanede tabi psikolojik tedaviler fiziksel hastalığa göre çok daha zor ve geç iyileşme döneminden geçiyor maalesef hatta çoğu zaman kalıcı oluyor neredeyse. Ama ben lisenin ortalarında durdurmuştum artık müsade etmiyordum nasıl desem hem onun iyi bir anne olmadığını özgüvenimi mahvettiğini söylediğimde çok pişman oldu hemde hiçbir şekilde temas etmesine izin vermiyordum artık böyle bi durumda gideceğimi de bilir muhtemelen kaybetme korkusuyla durdu o dönemde. Hak verdiğim yanları vardı ama bizlerde stres topu değiliz sonuçta. Siz artık ergenlik dönemini de bitirmiş olgunluk çağına adım atmış bir birey olacaksınız. Üniversite hayatınızı değiştirecektir çok çalışın uzaklaşın derim söz konusu aile olunca insan konuşma diyemiyor yaşınızda küçük. Benim hayatımın en büyük dönüm noktası üniversiteye başladığım dönemdi. Özgüvenim, iletişim gücüm, bakış açım bu dönemde arttı ve gelişti. İyi ki de gitmiştim dedim. Aslında annemle arkadaş gibiydik öyle bi kısıtlaması da yoktu ama ailen dört dörtlükte olsa bence tamda sizin yaşlarınızda artık yeni bi hayata geçilmeli. Üniversiteye çok sıkı çalışın gideceğinize inanarak çalışırsanız daha çok motive olursunuz. Ama yaşadığınız şehri yazmayın derim imkanınız varsa tabi. İnanın bana ilerleyen zamanlarda buna müsade etmeyeceksiniz. Ben hayatınızda görebileceğin en korkak, özgüvensiz bir çocuktum şimdi karşımda ne akrabalarım bana laf edebilir ne de annem. Bir sınırın oluyor ve artık orayı aştıklarında onlar senden kaçmak zorunda kalıyor.
Annem hayırdan anlamıyor. Üstelik yaşlandığı için midir nedir çocuk gibi ve bir anı bir anını tutmuyor. Defalarca oturup konuşmayı denedim ama anlamıyor. Üstelik bir de bunu herkese telefondan abartıp abartıp anlatıyor. Akrabalar ve komşulara. Oysa ki ben evin bir şeyini söylesem yemediğim dayak kalmaz. Arkadaşlarımdan bile uzaklaştırdı beni. Hiç arkadaşım kalmadı. Çünkü onlara annemin gerçek yüzünü anlatınca aynı sizler gibi olabildiğince az yüz göz olmamı, ondan kaçınmamı söylüyorlar diye hepsi kötü arkadaş oldu. Gizlice telefonumu alıp mesajları okur sabah olunca da beni ağlatırdı. Kendimi suçlu gibi hissederdim. Şimdi geriye bakınca bir arkadaşım bile kalmadı. Her seferinde bana anlat diyor ama ben sonucun ne olacağını bildiğimden anlatmıyorum. Evet daha kötü anneler var biliyorum o yüzden en azından başımı sokacağım ve yemek yiyebileceğim bir ev olduğunu bilerek üstelik de dershaneye gönderdi ki bu bir çok kişinin ulaşamadığı bir imkan (sonuçta giden çok var ama gidemeyen de büyük bir kesim var) olduğunu bilerek sadece derslerime konsantre olmaya çalışacağım. Psikolojik şiddet, fiziksel şiddet gibi hemen belli olmuyor. Yavaş yavaş ve daha kalıcı, iyileşmesi daha zor oluyor bunu da bildiğimden artık pek yanaşmak istemiyorum ona. Geç saatlere kadar dışarıda çalışıp eve gelince uyumayı düşünüyorum.
 
Bence şu an ne kadar zor olsa da evi terk etme sınava kadar çünkü çalışman gerek evde bulunduğun süreyi azalt bu demek değil ki disarda gez toz
Dershaneye gidiyormussun zaten ordan da kütüphaneye git derslerine orda çalış eve gidince de uyu bu şekilde daha az gorursun
Çalışıp kazanmak zorundasın kendin için bunca sene dayanmissin çok çok zor ama biraz daha dayan
Umarım her şey gönlünce olur
 
Bir süre dediklerine he he de, tartışmaya girme haklı olsan da seni suçlu çıkarıyor psikolojini koruman lazım. Kendini derslerine ver. Allah yardımcın olsun herşey gönlünce olsun inşallah
 
Asgari ücret hem dershane masrafıma hem kirama hem de faturalarıma yetmeyebilir. Şimdilik onunla olabildiğince az görüşmeyi deneyeceğim. Saat akşam ona kadar kütüphanede çalışırım. Sonra direk uyur sabah beş gibi kalkıp tekrar çalışırım zaten sekiz gibi dershaneye gidiyorum. Bu şekilde olacak gibi görünüyor. Onunla yüz yüze gelmek istemiyorum.
Aynen olabildiğince az iletişim kur taki üniversite kazanıp meslek sahibi olana kadar ..
 
Yaşadıklarınız insan için çok zor ama bunu avantaja çevirin.
Anladığım kadarıyla yazma konusunda çok güzel bir yeteneğiniz var. Günlük tutun mesela. Anılarınızı yazın. Yazdıkça zihnen rahatlarsınız.
Ve gayret edin hayatınız için. Önünüzde iki yol var. Ya çok çalışıp hayata tutunmak ve sapasağlam ayakta durmak, ya da "ben akıl sağlığımı" koruyamıyorum anneme benzeyeceğim, bu benim suçum değil" gibi gerekçelerin arkasına sığınıp kolayı seçmek.
Ama zirveye giden yollar, çakıl taşları ile doludur.
Yolunuz uzun, evet çok zor ama başarmış olmanın hazzı çok leziz.
Elinizden tutan olmayacak, sağ elinizle sol elinizden tutup kendinizi ayağa kaldıracaksınız.
Ve hiçkimse hayatınız hakkında hak talep edemeyecek.
Yolunuz ve bahtınız açık olsun.
 
Yani yaşadıklarınız kolay değil ama ben eminim benim jeneresyonumdaki (35 yaşımdayım) çoğu kadın yaşamıştır az çok sizin yaşadıklarınızı. Çünkü o zaman ailelerde boşanma tüh kakaydı ve mutsuz evlilikler içinde hırslarını, hınçlarını çıkardıkları stres topları biz çocuklarıydık 🤦🏼
Biz o zaman nasıl başa çıktık acaba şimdi geriye bakınca baya güçlü gördüm kendimizi 😂
Şimdi herkesin ağzında depresyon, kaygı bozukluğu, ansiyete, bipolar bozukluk, panik atak 🤦🏼 Neden ailede görülen psikolojik, fiziksel şiddet 😒 Biz tillahını gördük ama çalıştık kazandık bişeyleri başardık. Sizi daha fazla hırslandırması gerekmez mi bu durum? Kurtulmak için çabalamak gerekir unutma 👍
Herkesin ağzında psikolojik fiziksel şiddet? Gerçekten bakış açınız üzücü. Biz nasıl yaptık diyorsunuz ya, yapamadık ki. Bakın etraf psikopat kaynıyor. Şiddet, tecavüz, cinayet. Diğerleriyse psikolojik rahatsızlıklara boğuşuyor. Sanki her şey güllük gülistanlıkmış gibi bir de biz nasıl yaptık diyorsunuz. Üniversite mezunu olup akademik başarıya sahip olmak, bir işe girmek hayatta mutlu ve başarılı olmak demek değildir.
 
Seni o kadar iyi anlıyorum ki.. eminim yaşadıklarının fazlası var eksiği yok şu yazılanlardan. Aynı şeyleri yaşadım. Sadece benimki hiç bir zaman okulla alakalı değildi.. Ama inanırmısın şu an annemle çok iyiyiz. Birlikte yaşamadığımız için belki de. Ama ben asla o günleri unutmayacağım. 34 yaşında 2 çocuklu bir kadın olarak şu an yazdıklarını okurken ağlıyorum. Annemi babamı o kadar suçluyorum ki. Annecim Babacım derken sürekli o günleri düşünüp kendime ihanet ettiğimi hissediyorum. Belki ben onca şiddete hakarete rağmen sevgi de gördüğüm için kopamadım ailemden.
Annenle konuş anlat diyeceğim ama anlar mı bilmiyorum. Artık böyle devam ederse kadın sığınma evine gideceğini, hayatını mahvettiğini anlat. Mutlu olabiliriz de. Tedavi olsun. Biraz suyuna gitmeye çalış. Başkası olsa böyle demezdim ama anne sonuçta ve maalesef ona da mecbursun şu an.
Psikolojik yardım alman çok iyi olmuş.
Sana tek bir şey diyebilirim; hayatta seçimlerini iyi yaparsan, okulunu, arkadaşlarını, işini, eşini iyi seçersen hepsi geçecek. Bunların hepsi geçecek. Sadece ara ara aklına gelen belki seni ağlatan anılar olarak kalacak. Yalnız değilsin🙏🏻
 
+sonsuz

Suçun büyüğü hem ailelerde hem evin babasında.
Benim annemde bu kadın kadar olmasa da tam bi manyaktı, çok dayak yedim çok kavgalar ettim kendisiyle. Ama ona kusamıyorum. 2 küçük çocuk, kapana kısılmıştır kolu bağlı evinde gram huzur olmayan bir kadındı. Velhasıl babam gittikten sonra o sinirli, etrafa bağıran Çağıran kadın minik kediye dönüştü. Şuan biz sesimizi yükseltsek biraz sessiz olun, saygılı davranın diye bizi azarlar. Herşey birey olmayı bilmeyen babalarda, evladı mutsuz olduğu halde boşanmayı ölüm gören kız ailelerinde.
Ama şiddeti gösteren el olan anne suçsuz yani. Kusura bakmayın bir anne olarak annelerin kutsallaştırılmasına şiddetle karşı çıkıyorum. Bu şiddeti uygulayanlar 14 yaşında değil 30-40 yaşında koca kadınlar. Boşanmak, tedavi olmak, çözüm aramak yerine kolay yolu seçip konfor alanından ayrılmadan çocuğa şiddet uygulayan kişi aklanmamalı. Anne demek kanatsız melek demek değildir, bu konudaki gibi kötü anneler de vardır.
 
Ama şiddeti gösteren el olan anne suçsuz yani. Kusura bakmayın bir anne olarak annelerin kutsallaştırılmasına şiddetle karşı çıkıyorum. Bu şiddeti uygulayanlar 14 yaşında değil 30-40 yaşında koca kadınlar. Boşanmak, tedavi olmak, çözüm aramak yerine kolay yolu seçip konfor alanından ayrılmadan çocuğa şiddet uygulayan kişi aklanmamalı. Anne demek kanatsız melek demek değildir, bu konudaki gibi kötü anneler de vardır.
İzninizle altına imzamı atıp çekiliyorum.
 
Merhaba hepinize. 19 yaşındayım ve inanın ne yapacağımı bilmiyorum. Sorun annem. Kendisi sinir hastası ve şimdi psikiyatriste gitse neler neler daha çıkar ama o gitmek yerine bizi delirtmeyi seçiyor. Üniversite sınavına hazırlanıyorum, mezunum. Hiçbir zaman başarısız bir öğrenci olmadım ama annem beni küçüklüğümden beri dövüyor. Nasıl anlatacağımı bilmiyorum çünkü sinirlerim çok yıprandı ve son çare olarak anonim bir şekilde sizin görüşlerinizi almak istedim.
Daha birinci sınıftan matematik sorusunu anlayamadım diye oyuncak bebeğimi bana fırlattı ve gözüme bir şey olabilirdi. O ise ben korkudan ağlayınca istifini bozmadı. Yine ilkokulda dördüncü sınıf olmam gerekiyor belki de beştir matematik sınavında yetmiş beş almıştım ve yirmi beş anlamıştım notumu söyleyince beni arkadaşlarımın ailesinin yanında bir şey olmaz deyip hepsi gittikten sonra sokağın ortasında kaldırıma fırlatmıştı. Suratım betona çarpmasın diye ellerimi siper etmek zorunda kaldım. Asla başkalarının yanında gerçek yüzünü belli etmiyor. Onu arkadaşı olarak bilen insanlar var ama o içten içe onları sevmiyor bile fakat kendini çok iyi gizliyor. Bursluluk sınavına hazırlanırken yemek yiyordum biraz da uyuşuk yerim o da yemeği yavaş yiyen dersi de böyle çalışır deyip yumruk atmıştı koluma iki hafta geçmedi. On iki yaşındaydım o zaman.
İngilizce dersinden sürpriz quiz olmuştuk ama karneye geçmeyecekti düşük aldığımı öğrenince beni otobüsün önüne atıp geri çekti. Bir daha alırsan böyle olur diye. Bana demir kepçeyle vurdu diğer dayaklarını saymıyorum çünkü gerçekten çok dayak yedim. Babam öldü lise sınavına hazırlanırken o günden sonra daha beter oldu. Oysa babam tam tersi melek gibi bir adamdır bir kez olsun üzmedi beni. Hep sevgiyle yaklaştı. Ablam var bir tane kızın hayatının içinden geçmiş şimdi asosyal pısırık ve pasif agresif aynı annem gibi içten pazarlıklı birine dönüştü. Sorun şu ki bu evde kaldıkça ben de içime kapanmaya başlıyorum. Konuşamıyorum insanlarla. Özgüvenim yerle bir. Bir de böyle yaparak çocuklarını kendine bağımlı hale getirmeye çalışıyor. Ablamın annemi zerre kadar sevmediğini biliyorum ama bir şekilde ona itaat ediyor. Hiçbir şeye karşı koyamıyor. Evde bir kuklaya bakıyor gibi hissediyorum kendimi. Muhakeme yeteneği asla yok. Uyuşmuş gibi. Bense çok mutsuzum. Eskiden çok gülen insanları güldürmeyi seven biriydim son iki üç yıldır kendimi tanıyamıyorum.
Neyse her şey ben on birdeyken başladı. Derslerim gerçekten çok iyiydi ve böyle gidersem gerçekten hiç de fena olmayan bir üniversiteye gidebilirdim. Hayallerim vardı ve öğretmenlerim benden çok umutluydu. Bunu bir sınav olarak görmüyordum çünkü bir şeyler öğrenmek beni mutlu ediyordu. Fakat onuncu sınıfın son tatilinde annemle ciddi kavga ettik. Ders çalıştığım halde saçma sapan şeyler söyledi ve bana sürekli o*****u diyor ama sürekli. Dayanamadım ve ilk sinir krizimi o zaman geçirdim. On birde sürekli üstüme geliyordu ve krizlerin arttı. Git dedikçe daha da üsteliyor ve krizlerim kendime zarar vermeye kadar geldi ama kimse umursamadı sonra bana kaygı bozukluğu teşhisi falan kondu ama ondan sonra asla ders çalışamadım. Şiddetli depresyonla mücadele ediyorum hâlâ aynı. Yani daha neler neler ama anlatırken bile yoruldum. Şimdi her şeyi unuttum çünkü bir önceki yıl tamamiyle bıraktım ders çalışmayı. Dershaneye başladım. Lütfen yardım edin. Ben de ablam gibi olmaktan çok korkuyorum hayallerim ve umutlarım var. Bir akıl verin. Maalesef sınava kadar aynı evde yaşamak zorundayım.
Benim için tanıdık bir hikaye anlatıyorsun. Çok benzer şeyler yaşadım. Benimkinin özel dayak sopası vardı. Gerisini sen hayal et. Şu an için tek çaren sınava odaklanmak. Evde huzurun yoksa dersanede etüt odasında ya da halk kütüphanesinde ders çalışmayı deneyebilirsin. En azından o süreyi huzurlu geçirirsin. Tek çaren ekonomik özgürlüğünü kazanıp evini ayırmak, başka türlü kurtulma şansın yok
 
Herkesin ağzında psikolojik fiziksel şiddet? Gerçekten bakış açınız üzücü. Biz nasıl yaptık diyorsunuz ya, yapamadık ki. Bakın etraf psikopat kaynıyor. Şiddet, tecavüz, cinayet. Diğerleriyse psikolojik rahatsızlıklara boğuşuyor. Sanki her şey güllük gülistanlıkmış gibi bir de biz nasıl yaptık diyorsunuz. Üniversite mezunu olup akademik başarıya sahip olmak, bir işe girmek hayatta mutlu ve başarılı olmak demek değildir.

Herkesin ağzında olan psikolojik terimler psikolojik şiddet ve fiziksel şiddet değil. Sorsanız psikiyatr kapısını görmüşlüğü yoktur. Terimleride malum kişinin uyarladığı ve iyi prim yaptığı dizilerden öğrenmişlerdir. Ben bizim dönemde psikolojik ve fiziksel şiddet yaşamayan yoktur diyorum. Şuan ki tecavüzler, cinayetler o zaman yoktu sanıyorsanız biraz okuyup, araştırın. Aslında daha kötüleri bile vardı ama basın, yayın organları bu kadar hızlı ve doğru bilgi ulaştıramıyordu malesef. Ve yine malesef değişen hiç birşey yok. Aynı tas aynı hamam 😬
Kurtulmak isteyen her türlü kurtulur. Kendini salarak ah vah tüh ederek hayat geçmez. Okumayı sadece akademik başarı ve iş olarak düşünürsek bir arpa boyuda yol gidemeyiz, gidemiyoruzda zaten. İnsan kendini gelişirir ve yetiştirirse bunların hiç biri kalmaz. Yine karşımıza çıkan her zaman olduğu gibi okuduğunu anlamamak ve ezbere dayalı sistem 🤦🏼 Beğenmedimlerde sırf bu yüzden 😂😂

Yorumlara bakarsanız herkes kaç kurtul o evden diyor ama nasılı yok. Daha dünyanın ne olduğunu bilmeyen 19 yaşındaki bir kız kaçıp kurtarsa kendini en fazla 1 yıl sonra 3.sayfa haberi olarak karşımıza çıkar. Bilmem kimin lüks plazasında 13.kattan intihar etti denilerek.
Daha çok şey yazılırda anlayan olmadıktan sonra yazsak ne yazmasak ne biz en iyisi beğenmeyip geçelim 🤦🏼

Yazar ikinci yorumunda takmaması gerektiği ve kulağını tıkayıp hayata hazırlanması gerektiğini de yazdı ama gören olmadı neden? Nedeni bulurlarsa hala umut var demektir 👍
 
Ama şiddeti gösteren el olan anne suçsuz yani. Kusura bakmayın bir anne olarak annelerin kutsallaştırılmasına şiddetle karşı çıkıyorum. Bu şiddeti uygulayanlar 14 yaşında değil 30-40 yaşında koca kadınlar. Boşanmak, tedavi olmak, çözüm aramak yerine kolay yolu seçip konfor alanından ayrılmadan çocuğa şiddet uygulayan kişi aklanmamalı. Anne demek kanatsız melek demek değildir, bu konudaki gibi kötü anneler de vardır.
Ben annem suçsuz dedim mi? Neden lafı istediğiniz gibi anlıyorsunuz? Kendimce onun koşullarını baz aldığımda onu anlamayı tercih ettim, bu benim tercihimdir. Bana göre de benim annem kutsaldır, zira 5 parasız hem çocuk bakıp hem kendine birşeyler katmak, 0 iş tecrübesiyle kendisini yoktan var etmek onu kutsal görmeme yeter de artar. Ama evet benim annem suçsuz, bir suçlu varsa onun “ayrılmak istiyorsan çocuklarını bırak gel, babanın evinden çocukla çıkmadın” diyen annesi babası, psikolojik şiddetin tamamını uygulayan, bizim gözümüzün önünde kafasına silah dayayan, hepimizi öldürmekle tehdit eden kocası. Bir zahmet hayatını bilmediğiniz insan hakkında yorum yapmayın. Zira annem gerçekten kanatsız melek gibidir. O dönem kapana kısılması, bunun yüzünden sürekli sinir krizleri geçirmesi ben bunu anlayabiliyorum. O zamanla bu zamanın imkanı bir değil, şuan kadınlar 10 15 yıl öncesine göre çok daha güçlü.
 
Yani yaşadıklarınız kolay değil ama ben eminim benim jeneresyonumdaki (35 yaşımdayım) çoğu kadın yaşamıştır az çok sizin yaşadıklarınızı. Çünkü o zaman ailelerde boşanma tüh kakaydı ve mutsuz evlilikler içinde hırslarını, hınçlarını çıkardıkları stres topları biz çocuklarıydık 🤦🏼
Biz o zaman nasıl başa çıktık acaba şimdi geriye bakınca baya güçlü gördüm kendimizi 😂
Şimdi herkesin ağzında depresyon, kaygı bozukluğu, ansiyete, bipolar bozukluk, panik atak 🤦🏼 Neden ailede görülen psikolojik, fiziksel şiddet 😒 Biz tillahını gördük ama çalıştık kazandık bişeyleri başardık. Sizi daha fazla hırslandırması gerekmez mi bu durum? Kurtulmak için çabalamak gerekir unutma 👍
Bazıları kızmış ama çok haklısınız ben de çok psikolojik şiddet gördüm
Kız çocuğundan bi b.. olmaz diyen cahillerin içinden çıktım öğretmen oldum..
Babamla annem o kadar çok kavga ederdi ki altıma korkudan işemeden yattığım günlerin sayısı çok azdır
Birgün babam annemi saçlarından tutup yerden yere atarken o esnada balkona çıkıp çocuk aklımla imdat demiştim (6-7 yaşında varım yokum belki) babam gelip beni kucağına alıp balkonda salladı atayım mı seni sus dedi yoksa bi dahakinde sormam direkt atarım dedi ve fırlattı beni yere,yerde eski naylon hasır vardı yüzüm değmişti alın ve yanak bölgem günlerce yaraydı çok iyi hatırlıyorum..

O gün ve diğer benzeri bin gün yüzünden dedim ki okuyup kurtulmam lazım bu evden ya da benzeri bi adamla evlenirim ben de aynı şeyleri yaşayabilirim…

Evlenmek çare değil kadın için tek çare okumak meslek sahibi olmak.Hı ben de evlendim ama asla kendimi ezdirmedim ezdirmem.

Konu sahibi! Lütfen bunun için çabala,daha kötü günler gördüm ama öğretmenimin bana söylediği o cümleye tutundum (annem dayak yemiş ambulansla gidiyordu öğretmenim beni teselli ediyordu)

“Güneşli günler gelecek sabret ama önce gayret et” demişti.
 
Bazıları kızmış ama çok haklısınız ben de çok psikolojik şiddet gördüm
Kız çocuğundan bi b.. olmaz diyen cahillerin içinden çıktım öğretmen oldum..
Babamla annem o kadar çok kavga ederdi ki altıma korkudan işemeden yattığım günlerin sayısı çok azdır
Birgün babam annemi saçlarından tutup yerden yere atarken o esnada balkona çıkıp çocuk aklımla imdat demiştim (6-7 yaşında varım yokum belki) babam gelip beni kucağına alıp balkonda salladı atayım mı seni sus dedi yoksa bi dahakinde sormam direkt atarım dedi ve fırlattı beni yere,yerde eski naylon hasır vardı yüzüm değmişti alın ve yanak bölgem günlerce yaraydı çok iyi hatırlıyorum..

O gün ve diğer benzeri bin gün yüzünden dedim ki okuyup kurtulmam lazım bu evden ya da benzeri bi adamla evlenirim ben de aynı şeyleri yaşayabilirim…

Evlenmek çare değil kadın için tek çare okumak meslek sahibi olmak.Hı ben de evlendim ama asla kendimi ezdirmedim ezdirmem.

Konu sahibi! Lütfen bunun için çabala,daha kötü günler gördüm ama öğretmenimin bana söylediği o cümleye tutundum (annem dayak yemiş ambulansla gidiyordu öğretmenim beni teselli ediyordu)

“Güneşli günler gelecek sabret ama önce gayret et” demişti.

Ah öğretmenim lütfen okuduğunu anlama kısmına daha çok eğilelim olur mu 🤣
İnsan kendinin psikologu, doktoru, öğretmeni, annesi, babası, arkadaşı, eşi, dostu olursa aşılmayacak hiç bir zorluk yok. Biz kadınlar sanıldığından daha güçlü varlıklarız 🥰 Yaralarınızdan öperim 😘
 
Merhaba hepinize. 19 yaşındayım ve inanın ne yapacağımı bilmiyorum. Sorun annem. Kendisi sinir hastası ve şimdi psikiyatriste gitse neler neler daha çıkar ama o gitmek yerine bizi delirtmeyi seçiyor. Üniversite sınavına hazırlanıyorum, mezunum. Hiçbir zaman başarısız bir öğrenci olmadım ama annem beni küçüklüğümden beri dövüyor. Nasıl anlatacağımı bilmiyorum çünkü sinirlerim çok yıprandı ve son çare olarak anonim bir şekilde sizin görüşlerinizi almak istedim.
Daha birinci sınıftan matematik sorusunu anlayamadım diye oyuncak bebeğimi bana fırlattı ve gözüme bir şey olabilirdi. O ise ben korkudan ağlayınca istifini bozmadı. Yine ilkokulda dördüncü sınıf olmam gerekiyor belki de beştir matematik sınavında yetmiş beş almıştım ve yirmi beş anlamıştım notumu söyleyince beni arkadaşlarımın ailesinin yanında bir şey olmaz deyip hepsi gittikten sonra sokağın ortasında kaldırıma fırlatmıştı. Suratım betona çarpmasın diye ellerimi siper etmek zorunda kaldım. Asla başkalarının yanında gerçek yüzünü belli etmiyor. Onu arkadaşı olarak bilen insanlar var ama o içten içe onları sevmiyor bile fakat kendini çok iyi gizliyor. Bursluluk sınavına hazırlanırken yemek yiyordum biraz da uyuşuk yerim o da yemeği yavaş yiyen dersi de böyle çalışır deyip yumruk atmıştı koluma iki hafta geçmedi. On iki yaşındaydım o zaman.
İngilizce dersinden sürpriz quiz olmuştuk ama karneye geçmeyecekti düşük aldığımı öğrenince beni otobüsün önüne atıp geri çekti. Bir daha alırsan böyle olur diye. Bana demir kepçeyle vurdu diğer dayaklarını saymıyorum çünkü gerçekten çok dayak yedim. Babam öldü lise sınavına hazırlanırken o günden sonra daha beter oldu. Oysa babam tam tersi melek gibi bir adamdır bir kez olsun üzmedi beni. Hep sevgiyle yaklaştı. Ablam var bir tane kızın hayatının içinden geçmiş şimdi asosyal pısırık ve pasif agresif aynı annem gibi içten pazarlıklı birine dönüştü. Sorun şu ki bu evde kaldıkça ben de içime kapanmaya başlıyorum. Konuşamıyorum insanlarla. Özgüvenim yerle bir. Bir de böyle yaparak çocuklarını kendine bağımlı hale getirmeye çalışıyor. Ablamın annemi zerre kadar sevmediğini biliyorum ama bir şekilde ona itaat ediyor. Hiçbir şeye karşı koyamıyor. Evde bir kuklaya bakıyor gibi hissediyorum kendimi. Muhakeme yeteneği asla yok. Uyuşmuş gibi. Bense çok mutsuzum. Eskiden çok gülen insanları güldürmeyi seven biriydim son iki üç yıldır kendimi tanıyamıyorum.
Neyse her şey ben on birdeyken başladı. Derslerim gerçekten çok iyiydi ve böyle gidersem gerçekten hiç de fena olmayan bir üniversiteye gidebilirdim. Hayallerim vardı ve öğretmenlerim benden çok umutluydu. Bunu bir sınav olarak görmüyordum çünkü bir şeyler öğrenmek beni mutlu ediyordu. Fakat onuncu sınıfın son tatilinde annemle ciddi kavga ettik. Ders çalıştığım halde saçma sapan şeyler söyledi ve bana sürekli o*****u diyor ama sürekli. Dayanamadım ve ilk sinir krizimi o zaman geçirdim. On birde sürekli üstüme geliyordu ve krizlerin arttı. Git dedikçe daha da üsteliyor ve krizlerim kendime zarar vermeye kadar geldi ama kimse umursamadı sonra bana kaygı bozukluğu teşhisi falan kondu ama ondan sonra asla ders çalışamadım. Şiddetli depresyonla mücadele ediyorum hâlâ aynı. Yani daha neler neler ama anlatırken bile yoruldum. Şimdi her şeyi unuttum çünkü bir önceki yıl tamamiyle bıraktım ders çalışmayı. Dershaneye başladım. Lütfen yardım edin. Ben de ablam gibi olmaktan çok korkuyorum hayallerim ve umutlarım var. Bir akıl verin. Maalesef sınava kadar aynı evde yaşamak zorundayım
Kendini çok güzel ifade etmişsin.Yaşadıkların hiç normal değil.Hatta korkunç o derece.Annen rahatsız demek ki.Tedavi olması lazım.Ama bizim insanımız da hemen ben deliyi miyim diyor.Onun için kendini kurtarmaya bak.Öncelikle akıllı bir gençsin bu aklını kendin için kullan boşver evdekileri.
Burada sana çok güzel öneriler sunmuşlar buranın akıllı kadınları.Onları uygula.Ben de şunu demek isterim büyüğün olarak. Böyle bir gençlik yaşamadım anne terliği yemişizdir en fazla.Babadan asla.Ama herkes şanslı olamıyor:Bizde de anneler babadan daha dayakçı nerede ise.Burada görüyorum.
Dayak ve kötü muamele için Aile Bakanlığı ile görüşüp annene ihtar vb verdirip korkutabilirsin.Önce bakanlığı telf ile ara derdini anlat.Senin için ne yapabilirler onu öğren.Bizde de Avrupa uyum yasaları kapsamında çok şey yapılabiliyor ama bizler bilmiyoruz.
Bulunduğun yerdeki bld yi ara.Evde ders çalışma ortamının olmadığını onların ders çalışmak için kütüphane veya benzeri mekanının bulunup bulunmadığını öğren.Bazı bld de evde ders çalışma masası mekanı olmayanlar için yaptırdıkları kütüphaneler oluyor ben biliyorum.
Son olarak tekrarlıyorum..dersini çalış tek hedefin bu olsun ve oku meslek sahibi olmaya bak...Buraya da ara ara yaz durumunu...
 
Herkesin ağzında psikolojik fiziksel şiddet? Gerçekten bakış açınız üzücü. Biz nasıl yaptık diyorsunuz ya, yapamadık ki. Bakın etraf psikopat kaynıyor. Şiddet, tecavüz, cinayet. Diğerleriyse psikolojik rahatsızlıklara boğuşuyor. Sanki her şey güllük gülistanlıkmış gibi bir de biz nasıl yaptık diyorsunuz. Üniversite mezunu olup akademik başarıya sahip olmak, bir işe girmek hayatta mutlu ve başarılı olmak demek değildir.
Akademik başarıya sahip olmak her şey değilse bile başınıza gelecek çoğu şey için bariyer.

Çevremde gördüklerimden örnek vereyim. Birincisi sosyal hayatta iyi bir konuma sahip oluyorsunuz. Edindiğiniz çevre de bir yerlere gelmiş insanlardan oluşuyor. Eş seçiminiz bile buna göre şekilleniyor. Kadın kendini geliştirdiyse eğer, özür diliyorum ama itle kopukla değerli vaktini tüketmiyor.

Kocam beni aldattı, bana şiddet uyguladı ama çocuklarım var, gidecek yerim yok diye ağlamıyor. Aslanlar gibi alıp çocuklarını çıkıp gidebiliyor. Ha bir de bir kadının iyi bir mesleği varsa öyle eş sülalesi çiğ çiğ davranamıyor, ister istemez saygı duymak zorunda kalıyor.

Hiç konu açan oldu mu burada, cerrahım bir sürü insanın beynini açtım düzelttim de kocamın beynini çözemedim diye ağlayan. Ya da avukatım, her davada söyleyecek söz buldum da kaynanamla baş edemedim diyen.
Varsa gelsinler konuşalım.

Bu yazdıklarıma bakıp burada başarılı kadınlar da var diyecekler çıkacaktır. Evet var, onlar da tavsiyelerini verip geçiyorlar zaten.
 
Son düzenleme:
Ben annem suçsuz dedim mi? Neden lafı istediğiniz gibi anlıyorsunuz? Kendimce onun koşullarını baz aldığımda onu anlamayı tercih ettim, bu benim tercihimdir. Bana göre de benim annem kutsaldır, zira 5 parasız hem çocuk bakıp hem kendine birşeyler katmak, 0 iş tecrübesiyle kendisini yoktan var etmek onu kutsal görmeme yeter de artar. Ama evet benim annem suçsuz, bir suçlu varsa onun “ayrılmak istiyorsan çocuklarını bırak gel, babanın evinden çocukla çıkmadın” diyen annesi babası, psikolojik şiddetin tamamını uygulayan, bizim gözümüzün önünde kafasına silah dayayan, hepimizi öldürmekle tehdit eden kocası. Bir zahmet hayatını bilmediğiniz insan hakkında yorum yapmayın. Zira annem gerçekten kanatsız melek gibidir. O dönem kapana kısılması, bunun yüzünden sürekli sinir krizleri geçirmesi ben bunu anlayabiliyorum. O zamanla bu zamanın imkanı bir değil, şuan kadınlar 10 15 yıl öncesine göre çok daha güçlü.
Suçlu, birey olamayan erkekler ve kadınların aileleri dediğiniz için annenizi akladığınızı düşündüm. Siz melek olarak görebilirsiniz, ben sizin annenizden bahsetmiyorum. Yorumum geneldir. Ben dayak atan kişiye hele ki kendisinden çok güçsüz ve muhtaç birine yapıyorsa hoşgörü gösteremem, bahane bulamam. Son olarak da burası bir forum. Bir zahmet hayatınız hakkında yorum istemiyorsanız hayatınızdan bahsetmeyiverin. Gizlice telefon konuşmanızı dinlemiyoruz, herkese açık bir yere yazıyorsunuz.
 
X