- 1 Nisan 2011
- 5.104
- 1.972
- 448
- Konu Sahibi gelinciksurubu
-
- #1.741
Yokluğunda her sabah bozuk bir günaydın atıyorum çocukluğumdan kalma eski kumbarama. Geldiğinde sana güzel bir hoşgeldin almayı planlıyorum.
murathan mungan
Herkese günaydin!
Yokluğunda her sabah bozuk bir günaydın atıyorum çocukluğumdan kalma eski kumbarama. Geldiğinde sana güzel bir hoşgeldin almayı planlıyorum.
murathan mungan
Herkese günaydin!
Bir keyfi kürtaj lafıdır almış başını gidiyor.Tabi hemen öncesinde de 2dk lık zevk 5 dklık zevk kelimeleri geliyor.
Bu tip söylemlerin altında kürtaj değil cinsel özgürlüğe bir saldırı olduğunu düşünüyorum.
Arkadaşlar hanginizdiniz hatırlayamıyorum ama biri bunun bazen kendi yaşayamadığı şeylerin başka kişiler tarafından da yaşanmamasını istemekten kaynaklandığını söylemişti.Aslında bir bakıma doğru olabilir.
Keyfi kürtaj nedir ben de çok merak ediyorum ayrıca '2 dklık zevk' için gidip hamile kalan ve sonra keyfi keyfi kürtaj yaptıran birini tanımadım hiç.
Büyük ihtimal böyleyse bile pek çok insan ilk önce evlenmeyi düşünür.Tabi evlenip de çocuk doğurduktan sonra bir asansör kapısı önünde sıkıştırılıp 'aaaaaa sen ne zaman çocuk doğurdun ayol ne zaman evlendin ki sen!' deyip bir de parmaklarıyla ay hesabı yapanları tanıyorum.
Bence kadınlar olarak savaşmamız gereken zihniyet bu.
keyfi derken vucudunu bozmamak adina,kariyerim var çalişiyorum,evlenmek istemiyorum bebeği aldiririm olur biter,erkek arkdasimla ilişkiye girdim hamile kaldim babam duyarsa deyip aldiran vs...
Aslında ben de , bir kadının gerekli görmedikçe bu kararı almayacağını düşündüğümden o konunun sahibini haklı görüyorum. Ancak işin içine dini duygular katılınca taraflar birbirini tahrik etmiş , işin içinden de çıkılamamış.
Bir keyfi kürtaj lafıdır almış başını gidiyor.Tabi hemen öncesinde de 2dk lık zevk 5 dklık zevk kelimeleri geliyor.
Bu tip söylemlerin altında kürtaj değil cinsel özgürlüğe bir saldırı olduğunu düşünüyorum.
Bence kadınlar olarak savaşmamız gereken zihniyet bu.
aslında tüm sorun burada başlıyor
siz hiçbir kadının keyfi kürtaj olmayacağını düşündüğünüzden yasak olmamalı diyorsunuz. siz, ben, bu başlıkta yazan çoğu kişi için keyfi kürtajın düşüncesi bile korkunç. Sanıyoruz ki herkes bizim gibi
ama işin aslı öğle değil maalesef bir çok kadın gerçekten keyfi kürtaj oluyor. bize garip gelse de evet bazıları güle oynaya gidiyor ve evet bunu bir korunma yöntemi sanıyor ve evet kürtaj olunca kurtuldum deyip sevinip gülüyor. Bu yaşanıyor canlı canlı defalarca kez gördüm, şahit oldum...
Herkes bizim gibi oto kontrol sistemine sahip değil zaten bu nedenle bir başkasına zarar veren eylemler yasaklanmak zorunda.
Sana, bana göre katil olmak, hırsız olmak , tecavüz etmek de korkunç ama emin olun herkese göre korkunç değil. Bunu korkunç bulmayanlara müdahale edilmesi bence zaten gereklilik olmadığında kürtaj yaptırmayacak bizlere müdahale edilmesinden daha önemli.
Emin olun ne yaptığını bilmezler yüzünden binlerce bebek heba oluyor. O zaman ben zaten yapmam ama yasak da olmasın demek neden?
Sen, ben, o zaten böyle davranmayacağız ama her kadın bizim gibi mi?
o minicik atan kalpleri bu tip kadınlara ve erkeklere karşı korumak gerekmez mi?
bunun da bu başlaktıkta bulunmasını faydalı görüyorum
İRLANDA, Polonya ve Fransadan yapılan çok sayıda kürtaj başvurusunda AİHM, keyfi kürtajın belli koşullar dışında sınırlandırılabileceğine hükmetti
AİHM,( Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi) kürtaja ilişkin verdiği kararlarda sınırlamayı meşru amaç kriterine bağladı. AİHM, annenin veya cenin sağlık sorunları, annenin hamileliğinde hayati tehlikenin bulunması ve sağlıklı yaşam şartlarıyla kürtaj yapılabileceğini kaydetti. AİHM kararlarındaki en önemli değerlendirmeyi ise ceninin kişi olup olmadığı konusunda yapıldı. Mahkeme devletlerin doğacak bir çocuğu kişi olarak kabul edip gerekli tedbirleri alabileceğine veya kabul etmeyip yaptırımlarını ona göre düzenleyebileceğine hükmetti. AİHM, kürtajla ilgili verdiği çok sayıda kararda konunun İnsan Hakları Sözleşmesinin Özel hayatın ve ailenin korunmasını düzenleyen hükmü kapsamında değerlendirilemeyeceğine hükmetti. AİHM, kürtaj yasağının toplumda bir karşılığının olabileceğini belirterek, keyfi gerekçelerle çocuğun ve annenin hayatının tehlikeye sokacak bir durum olmaksızın yapılacak kürtaja sınırlama getirilebileceğine ilişkin kararlar verdi. AİHM, kürtajın yasaklanması konusunda toplumun büyük çoğunluğunun mutabakatının yeterli olacağını da verdiği kararlarda ifade etti.
Evet aslında , benim sizin kadar hayat tecrübem yok , ben kürtaj yaptırmış bir kişi bile tanımadım örneğin.
Ancak yasağa karşıyım , üstelik bu yasağın kürtajı ortadan kaldıracağına hiç inanmıyorum. Bir kadın dünyaya getirmek istemiyorsa , bir şekilde bebeği düşürecektir. Bunu da son derece sağlıksız şekillerde , kontrolsüz ortamlarda yapacaktır ki , bu da kadın sağlığı için önemli bir tehdit. Varsıl kadınlarımızsa kürtaj yaptırmak için İrlanda ' dan İngiltere ' ye giden kadınlar gibi çareyi Kıbrıs ' ta arayabilirler.
Kimi kadınsa bir şekilde terk eder dünyaya getirdiği bebeği. Dün izlediğimiz o acı haberdeki gibi.
Ben yasak yerine , kadınlarımızı kürtajı düşünmek durumunda bırakan nedenleri ortadan kaldırmamız gerektiğine inanıyorum. Etkin doğum kontrol yöntemlerinin yaygınlaştırılması , doğum öncesi ve sonrası için maddi ve manevi destek sağlanması (Yeterli doğum izni , kadının doğumdan sonra özel sektörde de çalışıyor olsa işine geri dönebileceğinden emin olması gibi.)
Tecavüz ve töre cinayetleri ise apayrı bir konu , bunları ortadan kaldırmak için devletin zaten önlemler alması gerekiyor.
tabi söylediklerinize katılıyorum doğurmamayı kafasına koyan elbet bir yol bulacaktır ama bunun dışında nasıl olsa kürtaj var deyip korunma yöntemi kullanmayanlar da var maalesef
bizim için düşüncesi bile korkunçken hamile olduğunu anladığında saniye duraksamadan kürtaj olanlar da var.
diğer konu ise nimet külfet dengesi dünyada kadın olmak kadar güzel bir şey yok ama daha zor bir şey de yok.
evet türk hukukuna göre şu anda tam ve sağ doğmak şartı aranıyor hak ehliyetine sahip olabilmek için.
tam doğmak tabi ki sakat olmamak anlamında değil, bebeğin mevcut olan bir parçasının annenin içinde kalmaması yani bebeğin tamamıyla doğması anlamında.
Şu ana kadar dünyadaki genel kanıda bu yönde. ama bilimsel veriler ışığında henüz fetusken hak ehliyetinin başlayıp başlamaması gerektiği tartışılıyor tabi başlamalıdır denebilecek kadar çok deney ve veri yok. bilincin başlangıcı hala muamma
bilimsel olarak değil de hayatın içinden hoş bir örnek vermek istiyorum, yapılan araşltırmalarda ( deney değil anket tarzı araştırmalar ) insanın suya girmekten hoşlanmasının ve duşun altında, küvette olmaktan hoşlanmasının sebebi anne karnındakine benzer bir alan oluşması sebebiyleymiş. Bu durum rahatlamaya sebebiyet veriyormuş
bir de çevreye güvensiz kişiler genelde istemsiz olarak cenin pozisyonunda uyurmuş bu da güvende olma duygusunu tatmin edermiş.
Tabi bunlar çok kanıtlanmış şeyler değil ama yine de belki de bilincin sandığımızdan çok önce başladığına dair işaretler olabilir.
en zor şartlarda yaşayanından en iyi durumda olanına kadar ...
herkes konuyu sadece gördüğü yerden ele alıyor ... yasaklansın diyen kısım sadece anne olmak istemediği için ya da şartları (toplumsal baskı yaş durum vsvs...) kürtaj yaptıranlardan yasaklanmasın diyen kısım ise sadece tecavüzler, iyi bir gelecek sağlama kaygısı ile kürtaj yaptıranlar açosondan ele alıyor olayı...çok normal çünkü desteklediğiniz fikrin mutlaka bir dayanağı olmalı...oysa içinde insan olan durumlarda tek bir yönden bakmak her zaman yanılgıya götürür (hukula ilgilendiğinizi varsayarak ne söylemek istediğimi çok daha iyi anlayacağınızı düşünüyorum) aklınıza hayalinize gelmeyecek bir çok farklı durum yaşanabilir...
yani herkes uç neredeyse oraya bakıyor...düşünmek gerek...kürtaj ( tamamen serbest değil yıllar önce makul olduğu düşünülen bir döneme kadar kadına karar verme zamanı tanınmış -bunun süresi (10 hafta) hakkında bir hükümde bulunamam uzundur ya da değildir-...kadına kendi irade, düşünce, vicdan muhasebesi yapma imkanı verilmiş...) tamamen yasaklansa bunun topluma, kadına vereceği zararlar ve kurtaracağı - sizin deyiminizle - heba olmuş çocukların muhasebesi yapılmalı...hamilelikteki ilaç kullanımı gibi kar-zarar oranı hesaplanarak karar verilmeli...ben bu durumda yasağın bebekleri kurtarmaktan çok kadın sağlığına zarar vereceğine ve sağlıksız koşullarda yapılan kürtaj sonucu ölüm vsvs lerin artacağına inanıyorum...bunu kolaylıkla söyleyebiliyorum en azında şu içinde bulunduğumuz platformu takip ettiğim kadarıyla kadınlar nasıl garip şeylere inanıp uyguluyorlar bilemezsiniz...
AHİM kararı sizin söylediğiniz gibi toplumların ya da devletlerin insiyatifine bırakmış yani net bişey söyleyememiş...yapılması insan hakların aykırıdır yapılmamalıdır ya da yapılabilir gibi bir hüküm verememiş..
kaldı ki bu yasak bir kandırmacadır...emin olun öyledir...kafa karıştırıp insanların hassas olduğu bir noktada güç gösterisi yapıp çıkar sağlama çabasıdır...samimi olsa yani dünyaya gelme ihtimali olan bir insanı engellememek olsa tamamen yasaklamaktan bahsedilirdi..bu düşünceye göre 10 haftalıkta olası bir insandır 6 haftalıkta...
Bebeği besleyip büyütme ve içinde insan haline getirme sorumluluğu sadece kadına verildiyse dünyaya getirme ya da hertürlü sorumluluğunu (dini-ahlaki-vicdani) alarak dünyaya getirmeme kararı da kadına verilmiştir diye düşünüyorum...çıkıp orda burda fütursuzca doğursunlar biz bakarız gibi abuk subuk ne dediğini bilmeyen kişilere değil...siz hukuk açısından bakıyorsunuz arkadaşım ama maalesef hukuk burda olması gerektiği gibi işlemiyor birilerinin keyfine göre 1 gecede tüm hukuk kuralları altüst edilebiliyor...en sinir bozucu kısmı bu aslında...
bu konuda ahkam kesip uzun uzun konuşamam çünkü az bilgim var ama hukuken (miras hukuku vs) o hakkı alabilmesi için ilk şart "canlı doğmak" şartıdır. yani ana rahmine düştüğünde al bu senin hakkın demiyor önce doğ sonra hakkını al. neyse bu konuyu daha sonra başka bir ayrıntılı konuşup öğrenmek isterim
sizin yazınızdan alıntı bu bakın;
Bir de demiyorlar mı. 'Evli değilim, babam duyarsa öldürür, sevgilim istemiyor, ben daha kariyer yapacaktım, anne olmaya hazır değilim' sinir oluyorum sinir! Böyleleri için de hapis cezası olmalı bence yada benim elime versinler. Senin 2 dakikalık zevkini minik bir bebek çekmek zorunda değil!!
sanki sadece karşıt düşündüğüm için sizi suçluyormuşum gibi davranmayın.bu yazdıklarınıza sadece kadın olarak değil bir birey olarak tepki gösteriyorum.tepki gösterme hakkım hala elimde sanırım...dediğim gibi ''kulağınla duymak istemediğini,ağzınla söyleme''
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?