- 11 Ağustos 2022
- 1.100
- 1.835
- 53
- Konu Sahibi neliel2odel
-
- #61
"Beraber sosyal medyalarımızı kapattık, bu sorun değildi. İnstagram şifremi bile vermiştim, sakladığım hiçbir şey yoktu. Whatsappımı kontrol ediyor, onu da ben verdim al bak dedim, artık her gün girip bakıyor kimle konuşuyorum diye.Ben birisiyle bir ilişkiye başladım. Bu kişi resmen hayallerimin erkeği diyebilirim size. Yakışıklı bakımlı çok iyi okullarda okumuş güvenilir. Kendisinden görür görmez etkilendim. Aradığım kişiyi bulduğumu düşündüm. Ama ilişkimiz hiç öyle olmadı.
Erkek arkadaşımı çok seviyordum ama artık seviyor muyum bilmiyorum. Beraber sosyal medyalarımızı kapattık, bu sorun değildi. İnstagram şifremi bile vermiştim, sakladığım hiçbir şey yoktu. Whatsappımı kontrol ediyor, onu da ben verdim al bak dedim, artık her gün girip bakıyor kimle konuşuyorum diye.
Beni hiçbir erkekle görüştürmüyor, konuşturmuyor. Zaten çevresinde pek erkek olan birisi değilim, iki üç tanıdığım vardır. Onlarla da konuşmamı istemediğini söyledi. Giyimime kusamıma karışmıyor ama gün içinde hiçbir erkekle konuşmama izin vermez (gerekmedikçe) birisine gidip nasılsın bile dememeliyim ona göre.
Şimdilerle çalışmak için kütüphaneye gitmemi bile istemiyor. Evden çıkma evde calıs diyor. Evde çalışamıyorum. Derslerim kötüye gidiyor. Bana her tartışmamızda ayrılmak istediğini söylüyor, hakaretler ediyor. Tüm kadınlar gibi sen de oro*psun gibi şeyler. Ruh hastasısın diyor, toksiksin.
Davranısları beni çok üzüyor ben de sinirlenmeye başlıyorum ama asla ne hakaret ediyorum ne de onu tehdit ediyorum ayrılalım diye. Kalbimi kırıyor hakaret ettikçe. Onu artık seviyor muyum bilmiyorum. Evden markete marketten eve gidiyorum. Arkadaşlarımla bir yerde oturup bir şey içmeme bile karışıyor. Durmadan arayıp neredesin diyor, beni kimlerle aldatıyorsun diyor. Her gün sabahın köründe arayıp uyandırıp evde misin diyor.
Daha önceki ilişkimde bulunduğum kişi bu kişi kadar mükemmel değildi, beni sevmiyordu da. Eski sevgilisini unutamamıştı. Ama ben onu çok sevmiştim. Ondan ayrılmıştım ama ona aldığım doğum günü hediyesini bile saklamıştım, 1 sene sonra verdim kendisine. O derece sevdim ve unutmadım. Hep içimde bir pismanlık oldu eğer ilişkiye devam etseydim kızı unutur beni sever miydi diye. Onun için çabalamadım çok pişmanlık yaşadım. Beni sevmeyen birisi için çabalamak istemedim.
Bu ilişkimdeki karşımdaki kişiye hayranım. Çok zeki, başarılı, yetenekli, eğlenceli, yakışıklı. Böyle bir insan tanımadım hayatımda, gözümdeki en mükemmel/mükemmele yakın kişi. Tüm sorun durmadan beni kısıtlaması ve baskılaması. Ona hayranım ama bana o kadar kötü davranıyor ki bazen artık onu pek sevemiyorum gibi. Karşımda bana güvenmeyen bir erkek var. Sanki sevdiği kişi ben değilim, beni kontrol etmeyi seviyor. Hep kontrol edebileceği birisini aramış gibi. Konuşuyorum ben böyle birisiyim değişmeyeceğim diyor.
Ayrılamıyorum. Neden ayrılamadığımı bilmiyorum. Özlüyorum, onun gibisini bulamayacağımı da biliyorum ama dönme sebebim bu değil. Ne kadar yakısıklı zeki mükemmel de olsa bunları aramadığımı fark ettim. Sevilmek istiyorum, inciltilmeden. Kalbim çok kırık.
Ben birisiyle bir ilişkiye başladım. Bu kişi resmen hayallerimin erkeği diyebilirim size. Yakışıklı bakımlı çok iyi okullarda okumuş güvenilir. Kendisinden görür görmez etkilendim. Aradığım kişiyi bulduğumu düşündüm. Ama ilişkimiz hiç öyle olmadı.
Erkek arkadaşımı çok seviyordum ama artık seviyor muyum bilmiyorum. Beraber sosyal medyalarımızı kapattık, bu sorun değildi. İnstagram şifremi bile vermiştim, sakladığım hiçbir şey yoktu. Whatsappımı kontrol ediyor, onu da ben verdim al bak dedim, artık her gün girip bakıyor kimle konuşuyorum diye.
Beni hiçbir erkekle görüştürmüyor, konuşturmuyor. Zaten çevresinde pek erkek olan birisi değilim, iki üç tanıdığım vardır. Onlarla da konuşmamı istemediğini söyledi. Giyimime kusamıma karışmıyor ama gün içinde hiçbir erkekle konuşmama izin vermez (gerekmedikçe) birisine gidip nasılsın bile dememeliyim ona göre.
Şimdilerle çalışmak için kütüphaneye gitmemi bile istemiyor. Evden çıkma evde calıs diyor. Evde çalışamıyorum. Derslerim kötüye gidiyor. Bana her tartışmamızda ayrılmak istediğini söylüyor, hakaretler ediyor. Tüm kadınlar gibi sen de oro*psun gibi şeyler. Ruh hastasısın diyor, toksiksin.
Davranısları beni çok üzüyor ben de sinirlenmeye başlıyorum ama asla ne hakaret ediyorum ne de onu tehdit ediyorum ayrılalım diye. Kalbimi kırıyor hakaret ettikçe. Onu artık seviyor muyum bilmiyorum. Evden markete marketten eve gidiyorum. Arkadaşlarımla bir yerde oturup bir şey içmeme bile karışıyor. Durmadan arayıp neredesin diyor, beni kimlerle aldatıyorsun diyor. Her gün sabahın köründe arayıp uyandırıp evde misin diyor.
Daha önceki ilişkimde bulunduğum kişi bu kişi kadar mükemmel değildi, beni sevmiyordu da. Eski sevgilisini unutamamıştı. Ama ben onu çok sevmiştim. Ondan ayrılmıştım ama ona aldığım doğum günü hediyesini bile saklamıştım, 1 sene sonra verdim kendisine. O derece sevdim ve unutmadım. Hep içimde bir pismanlık oldu eğer ilişkiye devam etseydim kızı unutur beni sever miydi diye. Onun için çabalamadım çok pişmanlık yaşadım. Beni sevmeyen birisi için çabalamak istemedim.
Bu ilişkimdeki karşımdaki kişiye hayranım. Çok zeki, başarılı, yetenekli, eğlenceli, yakışıklı. Böyle bir insan tanımadım hayatımda, gözümdeki en mükemmel/mükemmele yakın kişi. Tüm sorun durmadan beni kısıtlaması ve baskılaması. Ona hayranım ama bana o kadar kötü davranıyor ki bazen artık onu pek sevemiyorum gibi. Karşımda bana güvenmeyen bir erkek var. Sanki sevdiği kişi ben değilim, beni kontrol etmeyi seviyor. Hep kontrol edebileceği birisini aramış gibi. Konuşuyorum ben böyle birisiyim değişmeyeceğim diyor.
Ayrılamıyorum. Neden ayrılamadığımı bilmiyorum. Özlüyorum, onun gibisini bulamayacağımı da biliyorum ama dönme sebebim bu değil. Ne kadar yakısıklı zeki mükemmel de olsa bunları aramadığımı fark ettim. Sevilmek istiyorum, inciltilmeden. Kalbim çok kırık.
Ya mükemmelin kelime anlamını önce bir öğrenin sonra konu açın küfür eden kısıtlayan cahil varoş adamın teki nasıl muhteşem olabilirBen birisiyle bir ilişkiye başladım. Bu kişi resmen hayallerimin erkeği diyebilirim size. Yakışıklı bakımlı çok iyi okullarda okumuş güvenilir. Kendisinden görür görmez etkilendim. Aradığım kişiyi bulduğumu düşündüm. Ama ilişkimiz hiç öyle olmadı.
Erkek arkadaşımı çok seviyordum ama artık seviyor muyum bilmiyorum. Beraber sosyal medyalarımızı kapattık, bu sorun değildi. İnstagram şifremi bile vermiştim, sakladığım hiçbir şey yoktu. Whatsappımı kontrol ediyor, onu da ben verdim al bak dedim, artık her gün girip bakıyor kimle konuşuyorum diye.
Beni hiçbir erkekle görüştürmüyor, konuşturmuyor. Zaten çevresinde pek erkek olan birisi değilim, iki üç tanıdığım vardır. Onlarla da konuşmamı istemediğini söyledi. Giyimime kusamıma karışmıyor ama gün içinde hiçbir erkekle konuşmama izin vermez (gerekmedikçe) birisine gidip nasılsın bile dememeliyim ona göre.
Şimdilerle çalışmak için kütüphaneye gitmemi bile istemiyor. Evden çıkma evde calıs diyor. Evde çalışamıyorum. Derslerim kötüye gidiyor. Bana her tartışmamızda ayrılmak istediğini söylüyor, hakaretler ediyor. Tüm kadınlar gibi sen de oro*psun gibi şeyler. Ruh hastasısın diyor, toksiksin.
Davranısları beni çok üzüyor ben de sinirlenmeye başlıyorum ama asla ne hakaret ediyorum ne de onu tehdit ediyorum ayrılalım diye. Kalbimi kırıyor hakaret ettikçe. Onu artık seviyor muyum bilmiyorum. Evden markete marketten eve gidiyorum. Arkadaşlarımla bir yerde oturup bir şey içmeme bile karışıyor. Durmadan arayıp neredesin diyor, beni kimlerle aldatıyorsun diyor. Her gün sabahın köründe arayıp uyandırıp evde misin diyor.
Daha önceki ilişkimde bulunduğum kişi bu kişi kadar mükemmel değildi, beni sevmiyordu da. Eski sevgilisini unutamamıştı. Ama ben onu çok sevmiştim. Ondan ayrılmıştım ama ona aldığım doğum günü hediyesini bile saklamıştım, 1 sene sonra verdim kendisine. O derece sevdim ve unutmadım. Hep içimde bir pismanlık oldu eğer ilişkiye devam etseydim kızı unutur beni sever miydi diye. Onun için çabalamadım çok pişmanlık yaşadım. Beni sevmeyen birisi için çabalamak istemedim.
Bu ilişkimdeki karşımdaki kişiye hayranım. Çok zeki, başarılı, yetenekli, eğlenceli, yakışıklı. Böyle bir insan tanımadım hayatımda, gözümdeki en mükemmel/mükemmele yakın kişi. Tüm sorun durmadan beni kısıtlaması ve baskılaması. Ona hayranım ama bana o kadar kötü davranıyor ki bazen artık onu pek sevemiyorum gibi. Karşımda bana güvenmeyen bir erkek var. Sanki sevdiği kişi ben değilim, beni kontrol etmeyi seviyor. Hep kontrol edebileceği birisini aramış gibi. Konuşuyorum ben böyle birisiyim değişmeyeceğim diyor.
Ayrılamıyorum. Neden ayrılamadığımı bilmiyorum. Özlüyorum, onun gibisini bulamayacağımı da biliyorum ama dönme sebebim bu değil. Ne kadar yakısıklı zeki mükemmel de olsa bunları aramadığımı fark ettim. Sevilmek istiyorum, inciltilmeden. Kalbim çok kırık.
Hemen ayrıl. Seni sevmiyor. Bu sevgı deıl. KölelıkBen birisiyle bir ilişkiye başladım. Bu kişi resmen hayallerimin erkeği diyebilirim size. Yakışıklı bakımlı çok iyi okullarda okumuş güvenilir. Kendisinden görür görmez etkilendim. Aradığım kişiyi bulduğumu düşündüm. Ama ilişkimiz hiç öyle olmadı.
Erkek arkadaşımı çok seviyordum ama artık seviyor muyum bilmiyorum. Beraber sosyal medyalarımızı kapattık, bu sorun değildi. İnstagram şifremi bile vermiştim, sakladığım hiçbir şey yoktu. Whatsappımı kontrol ediyor, onu da ben verdim al bak dedim, artık her gün girip bakıyor kimle konuşuyorum diye.
Beni hiçbir erkekle görüştürmüyor, konuşturmuyor. Zaten çevresinde pek erkek olan birisi değilim, iki üç tanıdığım vardır. Onlarla da konuşmamı istemediğini söyledi. Giyimime kusamıma karışmıyor ama gün içinde hiçbir erkekle konuşmama izin vermez (gerekmedikçe) birisine gidip nasılsın bile dememeliyim ona göre.
Şimdilerle çalışmak için kütüphaneye gitmemi bile istemiyor. Evden çıkma evde calıs diyor. Evde çalışamıyorum. Derslerim kötüye gidiyor. Bana her tartışmamızda ayrılmak istediğini söylüyor, hakaretler ediyor. Tüm kadınlar gibi sen de oro*psun gibi şeyler. Ruh hastasısın diyor, toksiksin.
Davranısları beni çok üzüyor ben de sinirlenmeye başlıyorum ama asla ne hakaret ediyorum ne de onu tehdit ediyorum ayrılalım diye. Kalbimi kırıyor hakaret ettikçe. Onu artık seviyor muyum bilmiyorum. Evden markete marketten eve gidiyorum. Arkadaşlarımla bir yerde oturup bir şey içmeme bile karışıyor. Durmadan arayıp neredesin diyor, beni kimlerle aldatıyorsun diyor. Her gün sabahın köründe arayıp uyandırıp evde misin diyor.
Daha önceki ilişkimde bulunduğum kişi bu kişi kadar mükemmel değildi, beni sevmiyordu da. Eski sevgilisini unutamamıştı. Ama ben onu çok sevmiştim. Ondan ayrılmıştım ama ona aldığım doğum günü hediyesini bile saklamıştım, 1 sene sonra verdim kendisine. O derece sevdim ve unutmadım. Hep içimde bir pismanlık oldu eğer ilişkiye devam etseydim kızı unutur beni sever miydi diye. Onun için çabalamadım çok pişmanlık yaşadım. Beni sevmeyen birisi için çabalamak istemedim.
Bu ilişkimdeki karşımdaki kişiye hayranım. Çok zeki, başarılı, yetenekli, eğlenceli, yakışıklı. Böyle bir insan tanımadım hayatımda, gözümdeki en mükemmel/mükemmele yakın kişi. Tüm sorun durmadan beni kısıtlaması ve baskılaması. Ona hayranım ama bana o kadar kötü davranıyor ki bazen artık onu pek sevemiyorum gibi. Karşımda bana güvenmeyen bir erkek var. Sanki sevdiği kişi ben değilim, beni kontrol etmeyi seviyor. Hep kontrol edebileceği birisini aramış gibi. Konuşuyorum ben böyle birisiyim değişmeyeceğim diyor.
Ayrılamıyorum. Neden ayrılamadığımı bilmiyorum. Özlüyorum, onun gibisini bulamayacağımı da biliyorum ama dönme sebebim bu değil. Ne kadar yakısıklı zeki mükemmel de olsa bunları aramadığımı fark ettim. Sevilmek istiyorum, inciltilmeden. Kalbim çok kırık.
Sonun akıl hastanesi olmaz inşallah.Ben birisiyle bir ilişkiye başladım. Bu kişi resmen hayallerimin erkeği diyebilirim size. Yakışıklı bakımlı çok iyi okullarda okumuş güvenilir. Kendisinden görür görmez etkilendim. Aradığım kişiyi bulduğumu düşündüm. Ama ilişkimiz hiç öyle olmadı.
Erkek arkadaşımı çok seviyordum ama artık seviyor muyum bilmiyorum. Beraber sosyal medyalarımızı kapattık, bu sorun değildi. İnstagram şifremi bile vermiştim, sakladığım hiçbir şey yoktu. Whatsappımı kontrol ediyor, onu da ben verdim al bak dedim, artık her gün girip bakıyor kimle konuşuyorum diye.
Beni hiçbir erkekle görüştürmüyor, konuşturmuyor. Zaten çevresinde pek erkek olan birisi değilim, iki üç tanıdığım vardır. Onlarla da konuşmamı istemediğini söyledi. Giyimime kusamıma karışmıyor ama gün içinde hiçbir erkekle konuşmama izin vermez (gerekmedikçe) birisine gidip nasılsın bile dememeliyim ona göre.
Şimdilerle çalışmak için kütüphaneye gitmemi bile istemiyor. Evden çıkma evde calıs diyor. Evde çalışamıyorum. Derslerim kötüye gidiyor. Bana her tartışmamızda ayrılmak istediğini söylüyor, hakaretler ediyor. Tüm kadınlar gibi sen de oro*psun gibi şeyler. Ruh hastasısın diyor, toksiksin.
Davranısları beni çok üzüyor ben de sinirlenmeye başlıyorum ama asla ne hakaret ediyorum ne de onu tehdit ediyorum ayrılalım diye. Kalbimi kırıyor hakaret ettikçe. Onu artık seviyor muyum bilmiyorum. Evden markete marketten eve gidiyorum. Arkadaşlarımla bir yerde oturup bir şey içmeme bile karışıyor. Durmadan arayıp neredesin diyor, beni kimlerle aldatıyorsun diyor. Her gün sabahın köründe arayıp uyandırıp evde misin diyor.
Daha önceki ilişkimde bulunduğum kişi bu kişi kadar mükemmel değildi, beni sevmiyordu da. Eski sevgilisini unutamamıştı. Ama ben onu çok sevmiştim. Ondan ayrılmıştım ama ona aldığım doğum günü hediyesini bile saklamıştım, 1 sene sonra verdim kendisine. O derece sevdim ve unutmadım. Hep içimde bir pismanlık oldu eğer ilişkiye devam etseydim kızı unutur beni sever miydi diye. Onun için çabalamadım çok pişmanlık yaşadım. Beni sevmeyen birisi için çabalamak istemedim.
Bu ilişkimdeki karşımdaki kişiye hayranım. Çok zeki, başarılı, yetenekli, eğlenceli, yakışıklı. Böyle bir insan tanımadım hayatımda, gözümdeki en mükemmel/mükemmele yakın kişi. Tüm sorun durmadan beni kısıtlaması ve baskılaması. Ona hayranım ama bana o kadar kötü davranıyor ki bazen artık onu pek sevemiyorum gibi. Karşımda bana güvenmeyen bir erkek var. Sanki sevdiği kişi ben değilim, beni kontrol etmeyi seviyor. Hep kontrol edebileceği birisini aramış gibi. Konuşuyorum ben böyle birisiyim değişmeyeceğim diyor.
Ayrılamıyorum. Neden ayrılamadığımı bilmiyorum. Özlüyorum, onun gibisini bulamayacağımı da biliyorum ama dönme sebebim bu değil. Ne kadar yakısıklı zeki mükemmel de olsa bunları aramadığımı fark ettim. Sevilmek istiyorum, inciltilmeden. Kalbim çok kırık.
İlk paragrafı okudum.Kiskanclik kısmını es geçtim.Sonda sende herkes gibi o... yazmış ya.Asla ve asla bu kişiyle birliktelik düşünmeyin hayatı zindan eder.Sizofreni gibi dayak olur ailenle gorusturmez pencereden baktirmaz.Caninizi sevin.Ben birisiyle bir ilişkiye başladım. Bu kişi resmen hayallerimin erkeği diyebilirim size. Yakışıklı bakımlı çok iyi okullarda okumuş güvenilir. Kendisinden görür görmez etkilendim. Aradığım kişiyi bulduğumu düşündüm. Ama ilişkimiz hiç öyle olmadı.
Erkek arkadaşımı çok seviyordum ama artık seviyor muyum bilmiyorum. Beraber sosyal medyalarımızı kapattık, bu sorun değildi. İnstagram şifremi bile vermiştim, sakladığım hiçbir şey yoktu. Whatsappımı kontrol ediyor, onu da ben verdim al bak dedim, artık her gün girip bakıyor kimle konuşuyorum diye.
Beni hiçbir erkekle görüştürmüyor, konuşturmuyor. Zaten çevresinde pek erkek olan birisi değilim, iki üç tanıdığım vardır. Onlarla da konuşmamı istemediğini söyledi. Giyimime kusamıma karışmıyor ama gün içinde hiçbir erkekle konuşmama izin vermez (gerekmedikçe) birisine gidip nasılsın bile dememeliyim ona göre.
Şimdilerle çalışmak için kütüphaneye gitmemi bile istemiyor. Evden çıkma evde calıs diyor. Evde çalışamıyorum. Derslerim kötüye gidiyor. Bana her tartışmamızda ayrılmak istediğini söylüyor, hakaretler ediyor. Tüm kadınlar gibi sen de oro*psun gibi şeyler. Ruh hastasısın diyor, toksiksin.
Davranısları beni çok üzüyor ben de sinirlenmeye başlıyorum ama asla ne hakaret ediyorum ne de onu tehdit ediyorum ayrılalım diye. Kalbimi kırıyor hakaret ettikçe. Onu artık seviyor muyum bilmiyorum. Evden markete marketten eve gidiyorum. Arkadaşlarımla bir yerde oturup bir şey içmeme bile karışıyor. Durmadan arayıp neredesin diyor, beni kimlerle aldatıyorsun diyor. Her gün sabahın köründe arayıp uyandırıp evde misin diyor.
Daha önceki ilişkimde bulunduğum kişi bu kişi kadar mükemmel değildi, beni sevmiyordu da. Eski sevgilisini unutamamıştı. Ama ben onu çok sevmiştim. Ondan ayrılmıştım ama ona aldığım doğum günü hediyesini bile saklamıştım, 1 sene sonra verdim kendisine. O derece sevdim ve unutmadım. Hep içimde bir pismanlık oldu eğer ilişkiye devam etseydim kızı unutur beni sever miydi diye. Onun için çabalamadım çok pişmanlık yaşadım. Beni sevmeyen birisi için çabalamak istemedim.
Bu ilişkimdeki karşımdaki kişiye hayranım. Çok zeki, başarılı, yetenekli, eğlenceli, yakışıklı. Böyle bir insan tanımadım hayatımda, gözümdeki en mükemmel/mükemmele yakın kişi. Tüm sorun durmadan beni kısıtlaması ve baskılaması. Ona hayranım ama bana o kadar kötü davranıyor ki bazen artık onu pek sevemiyorum gibi. Karşımda bana güvenmeyen bir erkek var. Sanki sevdiği kişi ben değilim, beni kontrol etmeyi seviyor. Hep kontrol edebileceği birisini aramış gibi. Konuşuyorum ben böyle birisiyim değişmeyeceğim diyor.
Ayrılamıyorum. Neden ayrılamadığımı bilmiyorum. Özlüyorum, onun gibisini bulamayacağımı da biliyorum ama dönme sebebim bu değil. Ne kadar yakısıklı zeki mükemmel de olsa bunları aramadığımı fark ettim. Sevilmek istiyorum, inciltilmeden. Kalbim çok kırık.
Evlensen daha kotu olur sevgiliyken bunlari yapan evlenince hic cekilmez olur.evlenmeyeceksen bosuna neden kendini ezdiriyorsun.yani degerlendirmeme gore zararin neresinden donersen kardir.Ben birisiyle bir ilişkiye başladım. Bu kişi resmen hayallerimin erkeği diyebilirim size. Yakışıklı bakımlı çok iyi okullarda okumuş güvenilir. Kendisinden görür görmez etkilendim. Aradığım kişiyi bulduğumu düşündüm. Ama ilişkimiz hiç öyle olmadı.
Erkek arkadaşımı çok seviyordum ama artık seviyor muyum bilmiyorum. Beraber sosyal medyalarımızı kapattık, bu sorun değildi. İnstagram şifremi bile vermiştim, sakladığım hiçbir şey yoktu. Whatsappımı kontrol ediyor, onu da ben verdim al bak dedim, artık her gün girip bakıyor kimle konuşuyorum diye.
Beni hiçbir erkekle görüştürmüyor, konuşturmuyor. Zaten çevresinde pek erkek olan birisi değilim, iki üç tanıdığım vardır. Onlarla da konuşmamı istemediğini söyledi. Giyimime kusamıma karışmıyor ama gün içinde hiçbir erkekle konuşmama izin vermez (gerekmedikçe) birisine gidip nasılsın bile dememeliyim ona göre.
Şimdilerle çalışmak için kütüphaneye gitmemi bile istemiyor. Evden çıkma evde calıs diyor. Evde çalışamıyorum. Derslerim kötüye gidiyor. Bana her tartışmamızda ayrılmak istediğini söylüyor, hakaretler ediyor. Tüm kadınlar gibi sen de oro*psun gibi şeyler. Ruh hastasısın diyor, toksiksin.
Davranısları beni çok üzüyor ben de sinirlenmeye başlıyorum ama asla ne hakaret ediyorum ne de onu tehdit ediyorum ayrılalım diye. Kalbimi kırıyor hakaret ettikçe. Onu artık seviyor muyum bilmiyorum. Evden markete marketten eve gidiyorum. Arkadaşlarımla bir yerde oturup bir şey içmeme bile karışıyor. Durmadan arayıp neredesin diyor, beni kimlerle aldatıyorsun diyor. Her gün sabahın köründe arayıp uyandırıp evde misin diyor.
Daha önceki ilişkimde bulunduğum kişi bu kişi kadar mükemmel değildi, beni sevmiyordu da. Eski sevgilisini unutamamıştı. Ama ben onu çok sevmiştim. Ondan ayrılmıştım ama ona aldığım doğum günü hediyesini bile saklamıştım, 1 sene sonra verdim kendisine. O derece sevdim ve unutmadım. Hep içimde bir pismanlık oldu eğer ilişkiye devam etseydim kızı unutur beni sever miydi diye. Onun için çabalamadım çok pişmanlık yaşadım. Beni sevmeyen birisi için çabalamak istemedim.
Bu ilişkimdeki karşımdaki kişiye hayranım. Çok zeki, başarılı, yetenekli, eğlenceli, yakışıklı. Böyle bir insan tanımadım hayatımda, gözümdeki en mükemmel/mükemmele yakın kişi. Tüm sorun durmadan beni kısıtlaması ve baskılaması. Ona hayranım ama bana o kadar kötü davranıyor ki bazen artık onu pek sevemiyorum gibi. Karşımda bana güvenmeyen bir erkek var. Sanki sevdiği kişi ben değilim, beni kontrol etmeyi seviyor. Hep kontrol edebileceği birisini aramış gibi. Konuşuyorum ben böyle birisiyim değişmeyeceğim diyor.
Ayrılamıyorum. Neden ayrılamadığımı bilmiyorum. Özlüyorum, onun gibisini bulamayacağımı da biliyorum ama dönme sebebim bu değil. Ne kadar yakısıklı zeki mükemmel de olsa bunları aramadığımı fark ettim. Sevilmek istiyorum, inciltilmeden. Kalbim çok kırık.
Belli ki geçmişinde aldatılmış ve bunu takıntı haline getirmiş en başında güvensizlikle başlayan bi ilişki dozunu arttırarak devam etmiş.içinde bi yerde psikopat yatıyorda en ufak birşeyde patlıyor gibi hemen o… mu olunuyor? Aşırı saçmaBen birisiyle bir ilişkiye başladım. Bu kişi resmen hayallerimin erkeği diyebilirim size. Yakışıklı bakımlı çok iyi okullarda okumuş güvenilir. Kendisinden görür görmez etkilendim. Aradığım kişiyi bulduğumu düşündüm. Ama ilişkimiz hiç öyle olmadı.
Erkek arkadaşımı çok seviyordum ama artık seviyor muyum bilmiyorum. Beraber sosyal medyalarımızı kapattık, bu sorun değildi. İnstagram şifremi bile vermiştim, sakladığım hiçbir şey yoktu. Whatsappımı kontrol ediyor, onu da ben verdim al bak dedim, artık her gün girip bakıyor kimle konuşuyorum diye.
Beni hiçbir erkekle görüştürmüyor, konuşturmuyor. Zaten çevresinde pek erkek olan birisi değilim, iki üç tanıdığım vardır. Onlarla da konuşmamı istemediğini söyledi. Giyimime kusamıma karışmıyor ama gün içinde hiçbir erkekle konuşmama izin vermez (gerekmedikçe) birisine gidip nasılsın bile dememeliyim ona göre.
Şimdilerle çalışmak için kütüphaneye gitmemi bile istemiyor. Evden çıkma evde calıs diyor. Evde çalışamıyorum. Derslerim kötüye gidiyor. Bana her tartışmamızda ayrılmak istediğini söylüyor, hakaretler ediyor. Tüm kadınlar gibi sen de oro*psun gibi şeyler. Ruh hastasısın diyor, toksiksin.
Davranısları beni çok üzüyor ben de sinirlenmeye başlıyorum ama asla ne hakaret ediyorum ne de onu tehdit ediyorum ayrılalım diye. Kalbimi kırıyor hakaret ettikçe. Onu artık seviyor muyum bilmiyorum. Evden markete marketten eve gidiyorum. Arkadaşlarımla bir yerde oturup bir şey içmeme bile karışıyor. Durmadan arayıp neredesin diyor, beni kimlerle aldatıyorsun diyor. Her gün sabahın köründe arayıp uyandırıp evde misin diyor.
Daha önceki ilişkimde bulunduğum kişi bu kişi kadar mükemmel değildi, beni sevmiyordu da. Eski sevgilisini unutamamıştı. Ama ben onu çok sevmiştim. Ondan ayrılmıştım ama ona aldığım doğum günü hediyesini bile saklamıştım, 1 sene sonra verdim kendisine. O derece sevdim ve unutmadım. Hep içimde bir pismanlık oldu eğer ilişkiye devam etseydim kızı unutur beni sever miydi diye. Onun için çabalamadım çok pişmanlık yaşadım. Beni sevmeyen birisi için çabalamak istemedim.
Bu ilişkimdeki karşımdaki kişiye hayranım. Çok zeki, başarılı, yetenekli, eğlenceli, yakışıklı. Böyle bir insan tanımadım hayatımda, gözümdeki en mükemmel/mükemmele yakın kişi. Tüm sorun durmadan beni kısıtlaması ve baskılaması. Ona hayranım ama bana o kadar kötü davranıyor ki bazen artık onu pek sevemiyorum gibi. Karşımda bana güvenmeyen bir erkek var. Sanki sevdiği kişi ben değilim, beni kontrol etmeyi seviyor. Hep kontrol edebileceği birisini aramış gibi. Konuşuyorum ben böyle birisiyim değişmeyeceğim diyor.
Ayrılamıyorum. Neden ayrılamadığımı bilmiyorum. Özlüyorum, onun gibisini bulamayacağımı da biliyorum ama dönme sebebim bu değil. Ne kadar yakısıklı zeki mükemmel de olsa bunları aramadığımı fark ettim. Sevilmek istiyorum, inciltilmeden. Kalbim çok kırık.
Konuyu okurken şermin bu konuyu görürse şifreni paylaşma yazar diye düşünmem ve sen.Size ve kadınlara bu hakaretleri eden, bu adamın (!) neresi mükemmel ?
Kişisel şifrelerinizi kimseyle paylaşmayın. Tüm şifrelerinizi değiştirip; bu adamı da hayatınızdan tamamen çıkarın.
Bu kısıtlamaların 10'da 1'ini anne-babanız yapsa bas bas bağırırsınız. Bu adam uğruna kendinizi eve kapatıp; derslerinizin kötüye gitmesini dahi umursamıyorsunuz.
Liseden yeni mezun olmuş, yetişkin hayatına yeni adım atan biri de değilmişsiniz.
26 yaşında, yüksek lisans yapan mühendislik fakültesi mezunu yetişkin bir kadınmışsınız. Bu adamla nişanlı mısınız ? Profilinize "Nişanlı" yazmışsınız.
Şey onun gibisini bulamayacağımı biliyorum diyorsunuz ya bence amacınız bu olmalı zaten onun gibisini asla bir daha hayatınıza almayın onu da acilen çıkarın kensisi o...durBen birisiyle bir ilişkiye başladım. Bu kişi resmen hayallerimin erkeği diyebilirim size. Yakışıklı bakımlı çok iyi okullarda okumuş güvenilir. Kendisinden görür görmez etkilendim. Aradığım kişiyi bulduğumu düşündüm. Ama ilişkimiz hiç öyle olmadı.
Erkek arkadaşımı çok seviyordum ama artık seviyor muyum bilmiyorum. Beraber sosyal medyalarımızı kapattık, bu sorun değildi. İnstagram şifremi bile vermiştim, sakladığım hiçbir şey yoktu. Whatsappımı kontrol ediyor, onu da ben verdim al bak dedim, artık her gün girip bakıyor kimle konuşuyorum diye.
Beni hiçbir erkekle görüştürmüyor, konuşturmuyor. Zaten çevresinde pek erkek olan birisi değilim, iki üç tanıdığım vardır. Onlarla da konuşmamı istemediğini söyledi. Giyimime kusamıma karışmıyor ama gün içinde hiçbir erkekle konuşmama izin vermez (gerekmedikçe) birisine gidip nasılsın bile dememeliyim ona göre.
Şimdilerle çalışmak için kütüphaneye gitmemi bile istemiyor. Evden çıkma evde calıs diyor. Evde çalışamıyorum. Derslerim kötüye gidiyor. Bana her tartışmamızda ayrılmak istediğini söylüyor, hakaretler ediyor. Tüm kadınlar gibi sen de oro*psun gibi şeyler. Ruh hastasısın diyor, toksiksin.
Davranısları beni çok üzüyor ben de sinirlenmeye başlıyorum ama asla ne hakaret ediyorum ne de onu tehdit ediyorum ayrılalım diye. Kalbimi kırıyor hakaret ettikçe. Onu artık seviyor muyum bilmiyorum. Evden markete marketten eve gidiyorum. Arkadaşlarımla bir yerde oturup bir şey içmeme bile karışıyor. Durmadan arayıp neredesin diyor, beni kimlerle aldatıyorsun diyor. Her gün sabahın köründe arayıp uyandırıp evde misin diyor.
Daha önceki ilişkimde bulunduğum kişi bu kişi kadar mükemmel değildi, beni sevmiyordu da. Eski sevgilisini unutamamıştı. Ama ben onu çok sevmiştim. Ondan ayrılmıştım ama ona aldığım doğum günü hediyesini bile saklamıştım, 1 sene sonra verdim kendisine. O derece sevdim ve unutmadım. Hep içimde bir pismanlık oldu eğer ilişkiye devam etseydim kızı unutur beni sever miydi diye. Onun için çabalamadım çok pişmanlık yaşadım. Beni sevmeyen birisi için çabalamak istemedim.
Bu ilişkimdeki karşımdaki kişiye hayranım. Çok zeki, başarılı, yetenekli, eğlenceli, yakışıklı. Böyle bir insan tanımadım hayatımda, gözümdeki en mükemmel/mükemmele yakın kişi. Tüm sorun durmadan beni kısıtlaması ve baskılaması. Ona hayranım ama bana o kadar kötü davranıyor ki bazen artık onu pek sevemiyorum gibi. Karşımda bana güvenmeyen bir erkek var. Sanki sevdiği kişi ben değilim, beni kontrol etmeyi seviyor. Hep kontrol edebileceği birisini aramış gibi. Konuşuyorum ben böyle birisiyim değişmeyeceğim diyor.
Ayrılamıyorum. Neden ayrılamadığımı bilmiyorum. Özlüyorum, onun gibisini bulamayacağımı da biliyorum ama dönme sebebim bu değil. Ne kadar yakısıklı zeki mükemmel de olsa bunları aramadığımı fark ettim. Sevilmek istiyorum, inciltilmeden. Kalbim çok kırık.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?