bende çalışmak istiyorum ama eşim izin vermıyor

Bu konu ile diğer konu içice geçmek üzere.
Çalışan kadın-çalışmayan kadın polemiği yaratmanın kimseye faydası yok.
Kimsenin kimseye bişey ispat etmesine de gerek yok.
hepimiz kendi hayatlarımızın gerçekleri ve mecburiyetleri doğrultusunda hayatlar yaşıyoruz.
Çalışmayan hanımların çalışan kadınların aile ve geçimlerine önyargılı tutumları çok yanlış.
Böyle büyük büyük genellemeler yapmayın lütfen.
Çalışmayan kadınların da dünya kadar sorunu var
Burada kendi hayatından örnekler veren kadınlardan çok daha sıkıntılı-ızdıraplı-maddi yoksunlık içinde olanlar da var.
Çalışmayan kadınlar ne zaman rahattır, ancak eşlerinin geliri bir evi geçindirecek ve istediklerinden mahrum etmeyecek düzeyde ise rahattır.
Bir boşanma durumunda -ki Allah kimsenin yuvasını bozmasın-kadın ortada kalmıyor mu.Mesleğim yok ne iş yaparım,ailemin yanına nasıl sığarım demiyor mu.Kimi aile seve seve bağrına basarken boşanmış evladını ve torunlarını kimisi de hor görmüyor mu dışlamıyormu.Oluyor bunlar değil mi.
Binlerce örneğini okuduk.Hayat bu ne olacağın belli olmaz.
Kısacasıııııı genellemeler yaparken az dikkatli düşünelim.
Tek pencereden-tek boyutlu bakmamaya çalışalım.
 

doğru söze ne denir....
 

çalıştığı için kurtuluşu olsaydı dediğim örnekteki kadın niye kurtulmuş değil o zaman . çalışmayı düşünüp düşünmemek hayırsız eşle ilgili olsaydı eğer tüm hanımlarını döven , onlara eziyet eden , insanlıktan ve hanımının ona emanet olduğunu bilmeyen adamların eşleri çalışırdı.


çalışan kadın dediğiniz gibi dik başlıdır yada değildir onuda eşine sormak lazım...
 
Ben kaçırmışım yaa...

Hayatımızın tek anlamı kocalarmış meğer. O imza o defterde dursun da isterse bizi yerden yere vursun., isterse ... (hadi demeyeyim)

Hem ayakların üzerinde durmak ne demek, o kırılası ayaklar sadece kocaya hizmet için var olmalı.

Akşam herifime ben ettim sen etme diyeyim bari. O beni kapı dışarı ederse (ki bu zamana kadar nasıl etmediyse oda muamma ya) baksanıza hiçmişim
 

Yapma arkadaşım ya.
Bir tane örnek olay anlatmışsın, sıkısıkıya savunuyosun.
"çalıştığı için kurtuluşu olsaydı dediğim örnekteki kadın niye kurtulmuş değil o zaman "
bu cümle yeterli mi yani bu kadar derin bir mevzuyu anlamak-çözmek-yargılamak iiçin.
o kadın çalışıyor ama yine de eziyet çekiyor işte baaaaak gördünüz mü der gibi olmuşsun.
Uzatmayacağım ama ciddi misin.:44:
 
Tartışmanın merkezi kadın çalışmalı mı?Çalışmamalı mı?
Kadın çalışmasına eşi razı gelmezse ne yapmalı?
Kadın çalışmazsa ilerde boşanma yada eşin kaybı durumunda ortada kalmaz mı?

Benim kendi yanıtlarım.

Kadın eğer çalışmak istiyorsa ,geçim için ek kazanca ihtiyaç varsa ve eşinin rızasını da aldıysa kadın çalışsın.
Eğer eşi razı gelmiyorsa tatlı dille ikna etmeye uğraşsın.Olmuyorsa karar versin eş mi?İş mi?

Çalışmayacak kadın kendine eş seçerken dikkat etmeli…hayatını şimdi ve sonrasında(erkeğin ölümü,boşanma) durumlarında garantiye alacak hayırlı birini bulmalı zaten erkek kadının çalışmasını istemiyorsa evini geçindirebilmeli…

Çalışan kadınlarda neden çalışmak istediklerini kendilerine sormalı?

Geçim derdinden mi?
Para hırsından mı?
Mesleğini sevdiği için mi?
Ortada kalırım korkusundan mı?
Evde iş yapmak,çocuk bakmak zor geldiği için mi?
Süslenmek,sosyal olmak hoşuna gittiği için mi?
Eşi çalışmaya zorladığı için mi?
……vb
Bunlardan biri,birkaçı yada başka nedenler olabilir.

O zaman çalışmayı düşünen kadın neleri göze alması gerektiğini düşünmeli:

Evi başka bir kadın temizleyecek.
Çocuklarına başka bir kadın bakacak.
Belki yemekleri başka bir kadın yapacak.
Bulunduğu ortamda densiz erkekler varsa onlardan rahatsız olacak.
Hem evde hem dışarda sorumlulukları olduğu için fazla yıpranacak.
Yardımı aile içinden alıyorsa ailesinin iç işlerine karışılmasına göz yumacak,eğer desteği dışardan alıyorsa karşılığında kazancını bir bölümünü oraya aktaracak.
Eğer imkanı yoksa ev işlerinde yardım alamıyorsa evin düzensizliğine katlanacak.

Ne düşündüğü hiç sorulmayan,kendi hayatları üzerinde karar vermesine imkan tanınmayan kardeşlerimiz de var,Allah onların yardımcısı olsun.
 
Son düzenleme:

Öncelikle "kadının çalışması" şiddeti çözmek için ortaya çıkmadı. Kadının özgür olması insani ve olması gereken bir durum zaten. Farkında mısınız bir insanın özgürlüğünden bahsediyoruz. Kadının özgür olması da şiddeti çözmek için bir araç olarak ortaya çıkmadı. Ya da aile bağları kuvvetlensin diye. Yani kadına şiddet olayları azalmadı o zaman kadına özgürlük kadının çalışmasının gerekliliği saçmadır diyebilir miyiz?

Kadının çalışmasını savunan hangi yorumda "kadının çalışmasını istiyoruz çünkü aile içi şiddet azalacak" diye bir şey gördünüz. En fazla "kadının çalışmasını istiyoruz ki aile içi şiddeti çekmek zorunda kalmasın" vardır yorumlarda.

Ah o istatistiklere annelerimizin ya da ananelerimizin zamanında da içlerini bilip bakabilsek. Sizi temin ederim değişen tek şey artık katlanma zorunluluğu olmaması. Yoksa şiddet ve baskı gene vardı. Hatta belki daha da fazla idi. Çünkü artık ayrılık olmasın diye erkek de kendine bir çeki düzen veriyor. Oysa eskiden nasıl olsa beni çekmek zorunda gidecek yeri yok diye istediği gibi at koşturuyordu.

Ben sizin fikirlerinize saygı duyarım, sizin yaşantınıza saygı duyarım ama genellemelerinizin yanlış olduğunu düşünüyorum. Argümanlarımız eskiden şiddet daha azdı olmasın. Kesinlikle daha az değildi. Az olan tek şey boşanma. Onun da evet ekonomik özgürlükle alakası var. Çalışmayla alakası var ama bu alaka şiddeti ve mutsuzluğu çekmek istemememiz.
 
Son düzenleme:
Ben genel olarak şunu söylemek istiyorum
Evlilikte her iki tarafında birbirinin yaptığı şeylerden haberi olmalı mesela eşim benden habersiz bişeyler yapsa açıkcası hoşuma gitmez
Ama bazı şeyler için haber vermesi yeterlidir izin alması gerekmez bu benim için de öyle
Mesela yeni evliyiz ben işe başlamayı düşünürken hamile kaldım, sonra hamileyken çalışmak zor olacak ve bi süre sonra izin alma durumum olacak diye çalışmaktan vazgeçtim bi süreliğine
ama iş araştırıyordum eğer bulsam eşime haber verirdim sadece şurda iş buldum diye belki fikrini de alırdım sence nasıl olur orda çalışsam diye ama asla izin almazdım, çünkü çalışmak tamamen benim kararımdır kocamı ilgilendirmez bu onun için de öyle
izin almak kelimesinden nefret ederim her zaman
benim ona karışmadığım şeylerde eşim de bana karışamaz
o çalışırken benden izin mi aldı ki ben ondan izin alayım
kadınlar çoğu konuda fedakarlık yapacağım derken herşeyi erkeklere göre ayarlıyor bi bakıyolar ki sonra onların elinde herşey, sonra nasıl izin alacağım diye düşünüyorlar
 

Bu uzun açıklamada bi madde daha olması gerekmiyor mu:))
ÇALIŞMAYI DÜŞÜNMEYEN KADINLAR NELERİ GÖZE ALMALI.

Haa bir de ÇALIŞAN KADININ YAŞADIĞI SIKINTILAR-YAPTIĞI FEDAKARLIKLAR .
Seve seve bu 2. maddeye katkıda bulunabilirim.:))

Ben hala konunun çalışan kadın-çalışmayan kadın polemiğine çekilmesine karşı çıkıyorum.
Gerek yok.Herbirimiz kendi hayatlarımızın getirdikleri doğrultuda yaşıyoruz.Daha önceki mesajlarda da yazdım.
Çalışan kadınlarla ilgili maddenin altında sıraladıklarınızdan sadece yıpranma kısmı uyuyor bana:))
Yani bu genelleme de bütünü kapsamaz,görüldüğü gibi kapsamıyor da.
Bu genellemeleri kullanarak çalışan kadınlar hakkında bir önyargı oluşturmasak
 

Öncelikle o kurtulmadı dediğiniz kadın ya kendi hayatını kurtulacak gibi görmüyor ya da etrafında aman yuvanı bozma aman ayrılma diye bir sürü insan var ve onları dinliyor. Çalışmak kadını kurtulmak isterse kurtarabilir. Demek ki o arkadaş istemiyor.

Eziyet gören kadınlar da çalışırdı o zaman demişsiniz. Burda bir sürü örneğini görüyoruz. Zaten çoğu çalışmak istiyor. Ama işler öyle kucak açmış beklemiyor malesef insanları. Hiç bir vasfınız olmadan geleceği düşünmeden hareket edince haydi ben çalışıcam diyince hemen iş bulunmuyor.
 
Kocanın izin verip vermeme konusuna birşey diyemeyeceğim.Evlilikteki rollerinizi yaşam biçiminizi bilemiyorum.Ama restoran işi kurmaya gelince önce bu işte eşinizle ortak karar vermelisiniz.Çünkü gıda işi meşakatli bir iştir.Bazen mesaisi olabilir.Haftasonu bayramı olmaz bu işin.Bir diğer konu eğer hiç çalışma hayatın olmamışsa,pat diye bir iş kurmak ne kadar doğru.Gıda bu.Satmazsan çöpe gidecek bir şey yani.Vergisi,stopajı,gıda ruhsatı,işçisi malzemesi.Gidip malzemeyi toptan alman lazım.maliyetini hesaplayıp ona göre fiyat vermen lazım.tabelasından yazar kasasına kadar hem para hem evrak takibi gerektiren bir iş.Müşteri bulman reklam yapman şart.Can ciğerinle de açsan,ticaret bu.anlaşamazsan anşamazsındır.Adi ortaklık sözleşmesi yapman lazım.Hani tecrüben,ticari bilgin yoksa zor.Öok fedakarlık gerektiriyor.Şimdi bazıları herkes annesinin karnında mı öğrendi diyceksin canım lafla atasözleriyle yürütülecek bir iş değil bu.Öğrenenlerin bir tecrübe ettikleri iş hayatları vardır.Birinin yanında çalışmaya başlamak gibi.Hiç çalışmamış,bu sektöre uzak birinin birden dükkan açarak başlaması ne kadar doğru sence.
Bence bu tür şeyleri internet üzerinden veya broşürle reklamını yaparak,evde yapıp satmayla başlayabilirsiniz.
 





baştan kimseyle tartışmak istemediğimi bunun benim fikrim olduğunu ve ister edin ister emeyin ama saygı duymak zorundasınız dedim.kimsenin yorumunu alıntılayıp ona yüklenmedim fikrimi söyledim yine söylüyorum.


herkes istediği hayatı seçer seçtiği hayatı yaşar. ister çalışsın ister çalışmasın kimse umrumda değil. konusahibi fikir sormuş bende ona fikrimi eşiyle ortak karar vererek başlamasını söyledim.


çalışan kadın kurtulur yada kurtulmaz diye kimseyede fikrini sormadım ben sadece örnek verdim.


ayrıca uzatma bencede.ciddiyim.

yine söylüyorum kimse yorumumu alıntılayıp bana kendi fikrini savunmaya çalışmasın. ben herkesin yaşamına saygı duyarım ister çalışsın ister çalışmasın...
 

Sanırım kendimi iyi ifade edemiyorum....Benim argümanım eskiden şiddet daha azdı,şimdi kadınlar çalışmaya başladı şiddet arttı,değil.Hatta ben bunu ima bile etmedim.

Ben kadınların çalışması ne kazandırır?Nelerden vazgeçmesine neden olur?Ne kaybettirir?Kendisine,ailesine,topluma....Bunların peşindeyim....
 
Son düzenleme:

Dediğiniz gibi genelleme,burdan herkesi tek tek tanıyıp herkese özel görüşler nasıl oluşturabiliriz ki???

Çalışmayı düşünmeyen kadının neleri göze alması gerektiği zaten konuşuluyor....

Burda fikirlerimizi paylaşıyoruz.Kendi aramızda.Formların faydalarından biride farklı görüşlerin tartışılmasına imkan vermesidir bence.

Çalışan kadın -çalışmayan kadın karşılaşması değil ki bu.Biri diğerine üstün olsun.Ben zaten gerginliğin nedenini anlayamıyorum((
 
Aman kizlar yaw, isteyen calisir isteyen calismaz. Konu sahibi sen bireysin, sen istiyorsan calisirsin, kocan senden izin aldi mi? demistim. Lokantayi tabi kocanin parasiyla acmayacaksan...

Yok erkek komutanmis, biz onun dedigini yapacakmisiz da.. Yok calisan kadin kotu adama denk gelmis, okumayana da melek dusmus de..(caismaa fikrini destekleyici ornege gel) Geciniz efendim geciniz
 
Kadın,iş hayatını eğer eşinin,çocuklarının önüne geçirirse ailede sorunlar olabiliyor.Erkek kadın kadar aileyi toparlayıcı olamıyor.Bir kadın hem iyi bir eş,hem iyi bir anne olup hemde çalıştığı zaman hayatını planlaması gerekir diye düşünüyorum.Sabah 08'de evden çıkıp akşam 22:00-23:00 lerde eve gelen,yorgunluktan hemen yatan...bir kadının eşlik,annelik görevleri aksayacaktır haliyle...

Kadın bu durumdan rahatsızsa ama yinede çalışmak istiyorsa yada zorunluysa,kendine saatleri daha uygun bir iş aramalı...
Aslında en güzeli kadınların kendi işlerini yapmaları...

Elbette insan kendi işini hemen kuramayabilir,yada uygun saatleri olan bir iş hemen bulamayabilir.
Ancak niyet çok önemli.
Eğer bir kadın ailesine vakit ayırmayı kendine dert edindiyse,öyle yada böyle birgün hayal ettiği uygun işe kavuşur diye düşünüyorum.Ama eğer tek derdi ben çalışacağım,para kazanacağım...ise o zaman onun arayacağı daha bol paralı işler olacaktır....

Herkes neyi istiyorsa onun peşinden gidiyor......
 
Son düzenleme:

Çok ağır konuşacaktım ama ben gereksiz diyaloğa girmem. Evet boşuna okumuşsun.
Branşınızla ilgili bir iş yapıyormusunuz bilmiyorum ama GAZ VERMEKLE sonuca asla ulaşılmaz. Karşı tarafa aykırı bir yaklaşımla asla bireylerin mutlu olması sağlanamaz. Doğru sonuç için, her koşulda, şahsın problemli olduğu kişiye, onun geçerli sebeplerini kabul ettirmek ve kendi hatalarını benimsemesini sağlamaktır.
Sana bir tecrübe olsun bu.
En son ünlü bir terapi merkezinden ve 2 tane tanınmış holdingden aldığım ödülleri, beni ziyaret ederek görebilrsin. Ya da daha öncekileri. Şımarıklık olarak algılayabilirsiniz. Algılayın. Çünkü ben kendimi, kendime ve etrafıma yeteri kadar kanıtladım.

O yazının temel sonucu karşılıklı anlayış çıkartılması gerekirdi. Patronluk ve kölelik sistemini gün yüzüne çıkartanlar, beyninde oluşan amerikan filmlerini çıkartmasını öneririm. Ya da çok süslü ve hiç bir şekilde gerçeğe dayanmayan müthişşşş Türk Dizilerini....

Bir erkek, eşine ekmek parası için, ajansta çalışacağım yada masör lük vb. bir iş yapacağım dese siz ne hissedersiniz.

Diyeceksiniz ki ne alakaaa?

Ya çok alaka işte. O adam sizi sürekli iş yerine gelen erkekleri düşünüp kıskançlık krizlerine girecek. Bunu söyletmeyi başardınız ya helal olsun size be. Bunu kast etmek istedim.

Kıskançlık krizine giren bir adam, kocamsa ne mutlu bana. Demekki beni canı gönülden seviyordur.

Biraz anlayış. Lütfen arkadaşlar. Biz hiç bir zaman hristiyan toplumlarla aynı zihniyete sahip olamayız. En azından erkekler olamaz.

Dindar yobaz bir kişi elbette değilim ama AİLE MAHKEMELERİNDE SÜREKLİ BAŞI DİK KADINLAR GİDİYOR. KABÜLLENİNNNN !!!!
(tabi adam ayyaş, kumarbaz, sorumsuz vb. değilse)


Boşanmış yada hiç evlenmemiş bayanlar tabiki para kazanması mecburidir. Fakat evli ve ihtiyaç yoksa gerek yoktur. Canınız sıkılıyorsa sosyal alanda, aşırıya kaçmadan faaliyette bulununuz.
 

Son yazımı lütfen okuyunuz. Biraz daha güldürebilirim belki sizi.
 
Son yazımı lütfen okuyunuz. Biraz daha güldürebilirim belki sizi.

Gülmek ne kelime kahkaha attım bu sefer.

Hakaret olarak algılamayın ama gerçek dünyada bile sizin mantığınızda biriyle oturup muhabbet etmem kaldıki psikolog olarak yani, danışacağım en son kişi siz olursunuz oyüzden ödüllerinizi kutlamakla yetinmek isterim.
Çooooook başka pencerelerden bakıyoruz olaya.
Malesef cümleleriniz buram buram ataerkil kokuyor.
Çalışmak isteyip eşi kıskanıyor diye çalışamayan bir insan ne kadar mutlu bir evliliğin içinde olur. Çalışmak, üretmek sadece paraya ihtiyaç olduğunda başvurulan bi'şey değil öncelikle bunun farkına varmanız gerek. İşleyen demir paslanmaz demiş eskiler bilmem duydunuz mu ömrünüzde hiç?

Ayrıca sırf erkek/kadın bulunuyor diye çalışmak isteyen eşini kıskanan kadın/erkeğin psikolojik destek alması gerekir. Aşırı kıskançlık hastalıktır of ben ne yapıyorum ya çok pardon cidden

Bu arada sizin tü-kaka dediğiniz düşüncelerimle mükemmel ilişkiler yürütüyorum gerek aile, gerek ilişki.

İyi günler.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…