Herkese merhaba.
Sanırım artık bekleyişimiz daha da zor olacak. Bu kırk günden daha uzun geliyor her geçen gün ve saatler...
Keşke sözcüğünü kullanmayı hiç sevmem ve aslında doğru bir şey de değildir ancak buna rağmen şimdi kullanmak istiyorum. Keşke diyorum, bir irtibat bilgisi alabilmiş olsaymışız.
Açıkçası ben kendi adıma, burada herhangi birimizde mutlaka bu anlamda bir iletişim bilgisi olabileceği varsayımıyla bu konuda böyle bir gereksinimi hiç aklımdan bile geçirmedim. Oysa arkadaşlardan birinin aklına gelmiş, burada yazmıştı geçen hafta, ancak içinden geçmiş olmasına rağmen doğal olarak, böyle birşeyden çekinmiş. Olsun, vardır bunda da bir hayır diyelim ve dua ederek beklemeye devam edelim, ki zaten başka şansımız ve ya yapabileceğimiz başka birşey de yok.
Gerçi böyle özel bir süreci sadece eşi, annesi, babası, bu adresi veren aile ve burası dışında belki de kendi yakınlarıyla bile paylaşmamış olabilirler. Taktir edersiniz ki, öncelikle insanlar gidip gitmemesi konusunda bir takım çelişkilere düşecek, acabalar yaşayacak ve bu da hem kararlarında tereddüt yaşamalarına sebep olur hem de onlar için oldukça yorucu olurdu. Belki bu açıdan düşünerek böyle hareket etmiş olabilirler. O yüzden belki de bir iletişim bilgisi vermekte çekince yaşayacaktı, dediğim gibi vardır bir hayır bunda da.
Biz süreci Ramazan ayıyla birlikte başlatıyoruz kafamızda, acak en erken böyle olabilir. En son Ağustos 17 gibi yazdığında, çocukları İst. a bırakıp bir kaç gün işlerini halletmek ve hazırlıklarını yapmak üzere evlerine gideceklerini bildirmişti. Ama bu bir kaç gün bir hafta veya on gün de olabilir, bunu bilmiyoruz.
Büyük bir olasılıkla da Ramazanın ilk haftası gibi düşünmeliyiz gidiş tarihlerini en erken...
Ha diyelim ki ramazan itibariyle yola çıktılar ise bile, bu günler kırk günün sonu evet. Fakat uzun bir yolculuk var dönüşünde, (eşi de orada kalacağı için elinin altında arabasının olmasını istediyse belki de arabayla gidip geldiklerini de hesaba katıyorum) üç beş gün sürecektir herhangi bir haber alabilmemiz. Hemen bize yazmasını bekleyemeyiz öyle değil mi?
Dönüş yaptıklarında dinlenme süreci, günlerdir görmediği anne babasıyla ve yavrularıyla hasret gidermesiydi derken biraz gecikmeli haber alabilecek olmamız normal.
Ki, gidişlerini Ramazanın onuncu günü falan olarak düşünürsek, bizim haber alabilmemiz belki de en erken Eylül ayının ortalarına doğru bile olabilir.
Biliyorum hiçbirimiz zaten olumsuz bir sonuç asla düşünmüyoruz ancak, bir müddet daha haber alamayışımızın da normal olacağını belirtmeye çalışıyorum hem kendime hem size galiba, bir yandan kendime teselli verirken bir yandan da bunu sizinle de paylaşmaya çalışmaktan, belki de şu an tamamen başkaca yapacak birşey olmadığından ve çaresizlikten, ben de bilmiyorum ki neden.
Bildiğim tek şey bu bekleyiş her geçen gün çok daha zorlaşacak gibi görünüyor.
Yeter ki inşallah Rabbim şifasını bağışlamış olarak dönmüş veya dönüyor veya dönecek olsun, ailesiyle yavrularıyla iyi ve sağlıklı olsun da, biz burada biraz daha uzun süre haber bekliyor olalım. Önemli olan sonuç umduğumuz, beklediğimiz ve dua ettiğimiz gibi olmuş olsun.
Bir şekilde bir haber alıncaya kadar hepimiz için bu bekleyiş zor malumunuz. Artık kimi zaman her yorum düştüğünde nefeslerimizi tutarak ve büyük bir heyecanla açıp, ardından sessizce sayfayı okuyup kapatarak beklemekten, kimi zaman bir kaç satır duygularımızı buraya yazmaktan, kimi zaman birbirimize teselli vermekten ve dua etmekten başka çaremiz yok...
Yüce Mevlam bir an evvel ve en kısa sürede, bizleri de bu bekleyişten kurtarıp, hepimizin iyi sonuçtan emin olmamızı sağlayacak beklediğimiz o güzel haberle mutlu etsin inşallah...
Sevgimle