- 6 Şubat 2008
- 2.811
- 3.552
Yooo. Yok yani öyle katkı sağlama isteği bende:)Sizin adınıza sevindim çözüm bulmuşsunuz mis. Son paragrafta yazdıklarınızı asla uygulayamıyorum çünkü en az eşim kadar eve katkı sağlamak istiyorum. Güç savaşı mı merhamet mi çözemedim. Bu nedenle de eleştiriliyorum zaten. Yahu evli hanımlar sizde de vardır bu psikoloji yok mu?
güç savaşına gireceksek evlenmenin ne anlamı var ki?Sizin adınıza sevindim çözüm bulmuşsunuz mis. Son paragrafta yazdıklarınızı asla uygulayamıyorum çünkü en az eşim kadar eve katkı sağlamak istiyorum. Güç savaşı mı merhamet mi çözemedim. Bu nedenle de eleştiriliyorum zaten. Yahu evli hanımlar sizde de vardır bu psikoloji yok mu?
Ben yeterince çalıştım biraz dinlenmek istiyorum demeliymişim çünkü artık rengimi kaybediyormuşum.
Bu nedenle kendime değer vermiyor muyum sahi diye düşünüp üzüldüm.
Bizlere kadın ayaklarının üstünde durmalı derken bir şeyler eksik öğretildi.
Talep etmeyi, almayı unuttuk.
Dişil ve eril dengelerimiz bozuldu, hal böyle olunca partnerlerimizin de dengesini bozduk.
bence sorun işinizin yoğunluğu değil hayatınızın iş odaklı olması
Evlilik terapistleri kavanoz açma, üst raftan bir şey alma, çanta taşıtma gibi basit konularda bile eşten yardım istemenin güncel hayatta erkeğin fiziksel özelliklerini vurgulamak olduğunu erkeğin yatak dışında da partnerine karşı erkeksi ve gerekli hissetmesini sağladığını söylüyorlarEşime sorsanız eminim bundan çok şikayetçidir. Kavanozu açamıyorum diye su kaynatıp içinde 5 dakika bekleten insanım ben. Sürekli ondan istemeyeyim diye. İş de böyle bir gün güçsüz olmaktan ve merhamet duyulacağından korkuyorum. Asla savunmuyorum bu arada kurtulmaya çalışıyorum.
Aslında ikisi de . Çünkü asla bana boşluk verecek bir işim yok. Tüm gün toplantı yapıp saat 18 den sonra çalıştığınızı düşünün. İster istemez hayatınıza yerleşiyor bu lanet ve kurtulamıyorsunuz. Eşime de normal gelmiyor bu yoğunluk ama kendimi sıkıştırmaktan başka bir şey yapamıyorum.
Bende bıçak ucuyla havasını alır açarım. Alışkanlıklar kolay değişmiyor.Eşime sorsanız eminim bundan çok şikayetçidir. Kavanozu açamıyorum diye su kaynatıp içinde 5 dakika bekleten insanım ben. Sürekli ondan istemeyeyim diye. İş de böyle bir gün güçsüz olmaktan ve merhamet duyulacağından korkuyorum. Asla savunmuyorum bu arada kurtulmaya çalışıyorum.
Bende bıçak ucuyla havasını alır açarım. Alışkanlıklar kolay değişmiyor.
Ama tam tersi o kavanozu kocaya açtırıp, ardından Seyit Onbaşı muamelesi yapsak adamlar nasıl tatmin ve mutlu olacak. :)
Erkek gücünü göstermek karşılığında takdir görmek ister çünkü.
Bazen aslında kafamda çözdüğüm bir problemde eşime fikir sorarım. O bir şey söylediğinde süpersin aklıma gelmemişti tarzı bir şeyler söylerim. Çoklu çözülemeyen denklemi çözmüş kadar mutlu olur. Hem paylaşım hem sevgi artar.
İşin özü tamamen dengenin ne olduğunu bilip, ona göre hareket etmek aslında.
Kaba olacak ama hayvanlar aleminde bile erkek olan avlanır dişi yuvasında yemini bekler.
Dışarıda ki hayat mücadelesini çoğunlukta erkeklere yüklemek gerekiyor bence.
Şimdi bu fikrim yüzünden topa tutulabilirim. Ama çalışan kadın sayısı arttıkça erkekler daha da tembelleşti sanki.
Çalışmayalım evde oturalım demiyorum tabi ki ama gereksiz yüklenmeyelim bence.
Misal fatura tarihi geçtiyse o elektrik kesilsin. Erkek takip etmesi ve buna bütçe ayırması gerektiğini bilsin.
Yada hafta sonu temizliğinde o koltuğu biz itip çekmeyelim, yapamıyoruz diyip partnerden destek isteyelim.
İnan bu acizlik değil, gücünü çok farklı alanlarda gösterebilirsin erkeğe.
Daha büyük bak olaya. Olay sadece senin pirinci bilmen, ampülü eşinin takması değil.ama işte şimdi biz bunları düşündük erkeğe gücünü kullansın takdir toplasın vs de karşıdaki adam da saf değil ki
yani erkek ampulü değiştirsin demişsiniz evet neden boyu uzun
ama evde merdiven var ve eşim de o ampulü o merdivene çıkıp değiştirecekse o ampulü değiştirmek ona güçlü hissettirmez ki aksine beni kullanıyor hissi verir
tıpkı kendisinin dolaptan alabileceği bir tabağı yahut giysiyi benden istemesi gibi ya da şu nerede diye sorması gibi
örneğin kesme tahtasının nerede olduğunu bilmek neden kadının görevi olsun ya da ne bileyim pirinç kavanozunun
aynı evde yaşıyoruz, eşit şartlardayız eşim de pirinci bulabilmeli evde
bu durumda da ben de ampul değiştirebilmeliyim
ya da fatura takibi neden erkekte olsun, artık tüm dünya fiziksel güç ve becerilere göre dönmüyor ki
pandemide online markete alıştık ve bana bu daha rahatmış sen yap dedi
yok sen kilo kilo malzeme taşı, ben de seni takdir edeyim deyip online alışverişi bırakmalı mıyım
Arkadaşınız haklı. insan cok calisip bir de kendine önem vermeyince kendini köle gibi hissediyor insan.
Kendine önem vermek kimi icin sac makyajdir kimi icin şık bir ayakkabi cantadır kimi icin guzel kıyafettir. Bu kişiden kişiye degısir.
Ben mesela kapalıyım makyajda yapmam ama önceden ipek esarp alirken hep uygun fiyat kolluyordum kampanya indirim varsa alıyordum. Sonra kizdim kendime zaten calisiyorum cok vaktim olmuyor simdi bir ipek esarp beğenince 200 tl verip alıyorum. ayakkabı çanta da öyle mesela eger bir marka cantayı beğenirsem indirime girsin diye bekliyorumdum. simdi alıyorum cok sukur çalısıyorun alacak gucüm var diye dusunuyorum. kimiside sacina makyajina cok onem verir oyle rahatlar.
Yoksa hem yogun calis hem kendine hicbir sey harcama kendini sorguliyorsun ben köle miyim diye?
Gercekten fedakar cefakar oldukca kimse madalya takmıyor. Kendinizi mutlu hissettirecek lukslerimiz olmalı tabi bu borca sokup butcenizi derinden sarsacak kadar değil. denge önemli.
Kimine göre aldığı bir monttur, kimine göre bir hobisine vakit ayırabilmektir. Kimine göre spor yapmaktır.Peki yoğun çalışmanın fiziksel ve mental ilacı alışveriş midir? Beni en çok üzen şey sanırım özgürlüğümün alınması ve bunları dahi yapacak zamanım olmaması. Ben hep çalışan kadın olacağım ama beni 200 liralık bir mont mutlu etmeyecek. Biraz bana zaman veremezler onu ben yaratmalıyım. Bundan sonra odaklanacağım şey bu olmalı.
Misal yeni evime perde yaptırdım ben modeli ve yapılacakları perdeci ile konuştum. Adam fiyat çıkardı bilgi verdi. Fiyat konuşma konusunu eşime devrettim, mağazaya gidip o yaptı pazarlığı. Sence senelerdir firmaların mali/vergi işlerini yöneten ben yapamaz mıydım? Ama yardım istemezsem eşimi de tembelleştirir ve pasifleştiririm.