Bir kadın yalnız da mutlu olamaz mı?

tamam sen muafsın o zaman.

sıradaki üyeye soralım sizin kocanızın sizi öldürmeyeceği garantimi? :)
Bu hayatta neyin garantisi var ki bunun olsun? Sizin annenizin halanizin kız kardeşinizin ya da herhangi bir kız arkadaşınızın cinnet geçirip sizi oldurmeyeceginin garantisini nasıl verebilirsiniz? Bu gereksiz ve içi boş varsayımlara dayanip mı evlilikten ya da erkeklerden uzak durulmali?
 
Arkadaşlar, bütün yorumları okudum... Mevzu daha ilk sayfalardan itibaren kavga konusu haline gelmiş ki, amacım bu değildi. O yüzden beğendiğim yorumların altına bunu belirtmekten bile çekindim bir iki tanesinden sonra... Genel olarak kafa karıştıran veya sorulan kendimle ilgili bir kaç konuya açıklık getireyim;

1- 42 yaşındayım, 2- Elbette benim de aşık olduğum adamlar oldu ama evliliğe gidecek kadar kendimi adadığım bir aşk yaşamadım. Bu yaşamayacağım anlamına gelmiyor. 3- "Ben mükemmelim, beni hak eden adamı bulamadım" gibi bir savunma mekanizmam filan yok. 4- "Ben yetersizim, daha mükemmel olsaydım şimdiye kadar koca bulurdum" gibi bir aşağılık kompleksim yok. 5- Evlilik dışı çocuk doğurmaya karşı değilim, kişilerin kendi tercihleridir ama bana uymaz. 6- Herhangi biriyle evlenip bir çocuk doğurayım, sonra yürümezse kocayı boşarım, çocuk bana kalır gibi bir bakış açım yok. Bunu aile kurumunu hafife alma olarak görüyorum. Biraz bencilce bence. Evlenirsem yürütmek için elimden geleni yaparım ama olmazsa da boşanmanın dünyanın sonu olmadığını biliyorum. 7- Çalışan ve kendi geçimini sağlayabilen bir kadınım, evliliği bu anlamda bir hayat sigortası olarak görmüyorum, 8- İyi bir arkadaş çevrem ve sosyal hayatım var, öyle bir kenarda oturup bomboş bir hayat geçirmiyorum. 9- Nasibe, kadere, kısmete inanıyorum. 10- Her evlenenin hayatı şahanedir, evlenmeyenin sonu bir kenarda kuruyup kalmaktır gibi bir bakış açısını saçma buluyorum. 11- Ben sadece "mutluluk = şudur, budur" söylemlerinden bunalıyorum.

Aklımın, gönlümün yattığı biri çıkarsa karşıma tabii ki evlenirim. Ama öyle biri çıkmayanlar da ölsün mü yani?
 
Bircok kadin yalniz daha mutludur...

Asil sevgilisi olmazsa, evlenmezse olecek kadinlar mutsuzdur.

Gunaydin, iyi geceler mesaji gelmezse...

Ayseye dogum gununde cicek geldi bana da gelsin diyen kadinlar...

Hayatlari bir seye benzesin diye bir seye benzemeyen adamlarla birlikte olan kadinlar...

Odleri kopuyor bir tane kapmazlarsa stoklar biter diye.

Kendilerine daha cok surpriz yapacak, daha iyi yerlere goturecek bir adami...

Mevcut sevgililerine tercih eden ama bunu itiraf edemeyen ya da buna cesaret edemeyecek kadinlar.

Mutlu kadin su anda yalniz ama uc kurusluk adamlari cok sevip sevilecegi bir aska tercih etmeyen...

Ya da sevdigini dunyanin en harika adamina degismeyecek, askindan emin olan kadindir...

Digerleri sirf yalnizlik korkusundan acinasi birlikteliklerini ite kaka yuruturler...
 
Evlilik= mutluluk denen masalın biz kadınlardaki olgusu hiçbir zaman bitmeyecek.
Evlenirken evlilerde gördüğümüz hataları ya da basmakalıp halleri 'ben bunu yaşamayacağım' diye yola başlayıp sonra yaşadığımızda 'neden böyle oldu' diye kendimizi sorgulayıp kendi aramızda 'bekarlık sultanlık' deyip ama boşanma ayrılık konularına 'korkak' bakmayı sürdüreceğiz.
Neden?
-Çünkü kadın dediğinin başında bir erkek olur. Onu korur kollar. Kadın dediğin kendini koruyamaz çünkü. Böyle öğretildi böyle gidecek.
-Çünkü kadın dediğin anaçtır illa ki çocuk doğurmalıdır. Çocuksuz kadın mahsülsüz toprak gibidir.
-Çünkü kadın dediğin toplayıcıdır, erkeğin açıklarını kapatır onu eğitir.
-Çünkü yuvayı dişi kuş yapar.
-Çünkü evlenmiyorsan sende bir eksik vardır.
Yok böyle birşey.
Bir insan yalnız iken de mutlu olabilir çünkü evliliğin mutlak mutluluk olduğunu kimse iddia edemez.
Zaman gelir eşini tanıyamaz olursun o uğruna nelerden vazgeçtiğin çocuklarının yüzünü göremez olursun, o zaman anlarsın yalnızlık belki de insanın en başından beri kaderidir.
 
Ben bu kadın yöneticilerden çok çektim sizin kadar pembe hayatım olmadı devlet sektöründe çalışmadım ,özel sektör çok acımasız
 
 

kendini hazır hissedince evlen..boşver onu bunu...
milletin ağzı torba değil malesef...
 
genç kızken tek başına yatmak,hayatındaki tüm olumsuzluğa rağmen bir gün o kişinin seni bulacağını,yada senin onu bulacağını düşünmek,baharın gelmesi dinç ve diri,güzel olmak ,hayatı yaşamk güzel..ama yaşlanınca artık tek başına olmak sıkıcı olmaya başlayabilir..hayat daha monoton olmaya başlıyor..
 
Bir insan kendi yalnızlığı ile mutlu olamıyor ise hayatına giren insan ona bu manada hiçbir şey katamaz. Nokta !
yanlızlığı özümsemeyi kendini sevmeyi,kendiyle dost olmayı öğrenmeli bir insan..yoksa eşim var evet ama ona içsel problemlerimi yada günlük hayatımdaki sıkıntılarımı vs..ona sırtımı dayamıyorum..bazen onunda bana sırtını dayaması gerekebiliyor..
 
yalnızım ama mutlu değilim..
sadece huzurluyum..
ne hesap vereceğim ne de sevgisinden şüphe duyup acabalara dalacağım biri yok :)
 
herkes evlencek diye bir kaide yok elbette ..
sizin istediğiniz, yaşamınızdır ..
olmak zorunda diye birşey yoktur ..
nasıl mutluysanız o dur ..
her evli ; mutlu diye birsey yok ..
her bekar ; kendini seviyor diye de ..
hayat sizin hayatınız ..
 
Ben bu kadın yöneticilerden çok çektim sizin kadar pembe hayatım olmadı devlet sektöründe çalışmadım ,özel sektör çok acımasız

Ben de devlette hic calismadim, ozel sektordeyim.

Iyi/kotu yonetici olmak cinsiyetle degil kisilikle alakali. Benim de iyi, kotu yoneticilerim oldu, kimsenin is hayati tozpembe degil zaten. Sadece cinsiyete gore istatistik yapmadim, yapmayi yanlis buluyorum. Kadin yoneticiden cektiyseniz, cektiginiz erkek yonetici de vardir mutlaka, onlar hakkinda da boyle seyler yaziyor musunuz? Profesyonel hayatlariyla duygusal hayatlarini karsilastiriyor musunuz? Yani ben kadin-erkek ayrimi yapmaniza karsiyim, erkek calisan kotuyse kotu denilip geciliyor; kadin calisanlara binbir kulp takiliyor, evliligi mi kotu, evde kaldi o yuzden bibibiib.......buna karsiyim. Kadinlar iyi perfrmans gosteremediginde haklarinda dedikodu yapilmasina karsiyim, kimse erkeklerin ozel hayatlarini kurcalamiyor. Ozellikle kadinlarin baska kadinlar hakkinda dedikodu uretmesine karsiyim. Erkekler kadinlara yeterince b.k atiyor zaten, bir de kadinlarin kadinlara atmasina hic gerek yok.


Yazdiginiz yaziya tepkimin tam olarak ozu bu degildi aslinda. Kariyer kadinlari soyle, boyle diye agzinizi acip gozunuzu yummussunuz, hayatlarini, icdunyalarini bilmediginiz insanlar hakkinda soyledirler, boyledirler seklinde yorumlar yapmanizi garipsedim. Hakkinda yazdiginiz kadinlardan biri de benim ve inanin yazdiginiz profille uzaktan yakindan alakam yok, yorumlariniza , bakisiniza, hemcinsleriniz hakkinda onyargili dusunmenize uzuldum acikcasi.
 
Son düzenleme:
insan yalnız da mutsuz olabilir kalabalıklar içindeyken de..burada ne evlilik hayatını mükemmel göstermeye gerek var ne de yalnız olmayı.hepsinin artıları ve eksileri var elbette.

ama kendi adıma söylüyorum hayatımı paylaşabeleceğim doğru bir insanla yaşamayı yalnızlığa tercih ederdim,birçoğu gibi :)
 
Bir insan kendi yalnızlığı ile mutlu olamıyor ise hayatına giren insan ona bu manada hiçbir şey katamaz. Nokta !

'Bir elmanın iki yarısı' tanımlamasının 'çift olma, çift olmadan eksiksin' dayatmasını içten içe işlediği bir toplumda yalnız bir insanın mutlu olması mümkün mü?
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…