- Konu Sahibi bendeuyeolcam
-
- #21
Çocuğun zaman kavramı dakika saat olarak olmaz ama yemekten sonra hava karanlık olunca gibi kavramları bilir. Saat belirterek olmaz anlamaz zaten ama yalan söylemek hiç olmaz. Anne çocuk arasındakı en önemli şey güvendır.p.tesi gittiğinizde yine 10 dk deyin yarım saatte dönün.
o yaşta zaman kavramları pek yoktur 10 dk mı 30 dk mı geçti anlamaz. ama 30 dk deseniz çok gelir.
böyle böyle 2 saate tamamlamayı deneyin.
@Missisim bahsettiğiniz uygulamada sorun yok.
Konu sahibi arkadaşım öncelikle çocuğunuz sosyal ortama adapte olabileceği bir yaş aralığında yani bebek değil, oyun grubu çocuğu da değil.
45 aylık bir çocuk uygun şekilde oryante edildiğinde tüm gün okulda kalabilir.
Oyun grubu 18-36 ay aralığıdır.
Kaygılı annelerin çocuklarının da kaygılı olması sıradan ve doğal bir durum.
Olumsuz duygular çabuk bulaşır ve kaygı bunların başında gelir.
Annenin duygusu da çocuğa çok çabuk geçer.
Çocuğunuz siz orda olduğunuz için değil sizinle güvenli ayrılığı aslında en başa dönersek güvenli bağlanmayı tam anlamıyla kuramadığı için öğretmeni ile iletişimi kurmuyor.
Bağ kurmadan etkileşim-ilişki-iletişim kurulamaz.
Öğretmeni ile bağ kurabilmesi için de onu tanıması ve güvenmesi lazım.
Bunu yapabilmesi için de kendini güvende yani annesinin güvenli çemberine yakın hissetmesi lazım.
İki hafta boyunca kısa süreli bile olsa çocuğunuzu yalnız bırakma girişiminde bulunmayın.
Çünkü bugün güveni sarsııldı ve tamir etmesi için ek süre gerekli.
Ayrıca kendi kaygılarınızı hissetme ve giderme üzerinde de çalışmanızı tavsiye ederim.
Kurumda psikolojik danışman veya psikolog yok mu?
Kaygılı bir çocuk için erken ayrılmışsınız bence. İhtiyacı kadar birlikte devam etmeli sonra kademeli ayrilmaliydiniz ağlıyorsa sorun var demektir. Ayrıca kizinizin içinde yaşadığı sorunlar varsa neden pedagog tercih ettiniz anlayamadım. Oyun terapisi bilen uzman bir psikolog yardımı alsanız daha iyi değil mi? Aslında 4 yaş kreş için çok iyi yani erken değil. Kreşe her gün ağlayarak giden ve çalışan bir annenin çocuğu olarak söylüyorum içimde açılan yaralar hiç kapanmadı. Sizinki böyle olacak diye birşey yok ama kreş süreci ve anneye güvenmek ağlamadan alıştırmak çok önemli. Yaşam boyu etkiler çünkü.
Pedagog hiç bir kurumda yok çünkü ülkemizde pedagoji bölümü ve mezunu yok 1980'den beri.
Açıkcası yerinizde olsam bünyesinde psikolog çalıştıran, daha profesyonel bir okul öncesi eğitim kurumu araştırırdım.
Çocuğunuzla hafta sonu kaliteli zaman geçirin.
Okulda kullanmak üzere bazı eşyalar alın, çanta, suluk vb.
Ailece çekilmiş bir fotoğrafınızı da çantasına koyun.
Okula uyumu arttıracak çok güzel hikaye kitapları var, (kitaplar okuldaki kütüphanemde yarın unutmazsam görsellerini gönderirim),
hikaye kitapları alıp okuyun.
Pazartesi günü birlikte okula gidin ve çocuğunuza ben seni burda bekleyeceğim,
istediğin zaman beni görebilirsin, beni özlediğinde fotoğrafımıza bakabilirsin deyin.
Size ait küçük bir objeyi, eşyayı emanet olarak da verebilirsiniz.
Pazartesi 1 saatten fazla tutmayın okulda.
Salı 1,5 ,Çarşamba ve sonrasında 2 saat.
Çarşambaya kadar hangi mekandaysa oranın kapısında bekleyin.
Perşembe lobide oturacağınızı söyleyin ve oraya geçin.
Ve çocuğunuzu hiç bir şey için zorlamayın,
kurumdakilerin de zorlamasına izin vermeyin.
Kandırmayın.
Sakin ve yumuşak bir ses tonuyla ve tavırla yaklaşın ama kurumda olduğu sürede fazla fiziksel temas kurmayın, kucağınızda taşımayın.
Doğumdan itibaren siz mi baktınız?Kızım 3 ay sonra 4 yaşına girecek.
Pedagog önerisiyle onu iki saatlik bir oyun grubuna başlattık bu hafta.
Dün 10 dk gidip bir işimi halledip geleceğim demiştim, sıkıntısızdı.
Yani ilk etapta anne diye kapıya koşmuş ama sonra bireysel olarak oyuncaklarla oynamış.
10 dk sonra geldim, söz verdiğim gibi.
4. günüydü.
Henüz tabii ki arkadaşlarıyla ya da oyun ablasıyla bir bağ kurabilmiş değil ama sürekli benim orda kalmama alışmasın, benim gölgemden bir kurtulsun diye düşündük.
5. gün yani bugün biraz işlerim var, ben de okula gideceğim diyerek bıraktım (öğretmenim, ikinci dönem okula döneceğim)
vedalaşırken ağlamaya başladı, çok uzatıp dramatikleştirmek istemedim.
Bana güven, döneceğim, hoşça kal dedim.
Buraya bir parantez açmam gerek annenin gitmesinden ve bir daha dönmemesinden ya da annenin başına bir şey gelmesinden korkan, çekingen, içe dönük, oldukça utangaç bir çocuk.
Sosyal kaygıları var.
Anneden ayrılma kaygısı var.
Benden sonra da 1 saate yakın ağladı.
Bunları hep duydum bahçeden, bir anne için ne kadar yaralayıcı olduğunu tahmin edersiniz.
Beni görünce de, zaten ağlıyormuş hala, bana sarılıp içini çekti.
O kadar ağlamış ki gözleri kıpkırmızıydı, kesinlikle oyunlara da katılmamış, bir köşede ağlamış ve oyun ablasına cevap vermemiş.
Açıkcası içim gitti, içim titredi.
Böyle böyle mi alışıyorlar, çok endişeliyim, oturdum ben de ağladım.
Lütfen tecrübeli arkadaşlar, desteğinize ihtiyacım var.
Lütfen Mune abla taşıma.
Bu benim derdim.
Pedagog hiç bir kurumda yok çünkü ülkemizde pedagoji bölümü ve mezunu yok 1980'den beri.
Açıkcası yerinizde olsam bünyesinde psikolog çalıştıran, daha profesyonel bir okul öncesi eğitim kurumu araştırırdım.
Çocuğunuzla hafta sonu kaliteli zaman geçirin.
Okulda kullanmak üzere bazı eşyalar alın, çanta, suluk vb.
Ailece çekilmiş bir fotoğrafınızı da çantasına koyun.
Okula uyumu arttıracak çok güzel hikaye kitapları var, (kitaplar okuldaki kütüphanemde yarın unutmazsam görsellerini gönderirim),
hikaye kitapları alıp okuyun.
Pazartesi günü birlikte okula gidin ve çocuğunuza ben seni burda bekleyeceğim,
istediğin zaman beni görebilirsin, beni özlediğinde fotoğrafımıza bakabilirsin deyin.
Size ait küçük bir objeyi, eşyayı emanet olarak da verebilirsiniz.
Pazartesi 1 saatten fazla tutmayın okulda.
Salı 1,5 ,Çarşamba ve sonrasında 2 saat.
Çarşambaya kadar hangi mekandaysa oranın kapısında bekleyin.
Perşembe lobide oturacağınızı söyleyin ve oraya geçin.
Ve çocuğunuzu hiç bir şey için zorlamayın,
kurumdakilerin de zorlamasına izin vermeyin.
Kandırmayın.
Sakin ve yumuşak bir ses tonuyla ve tavırla yaklaşın ama kurumda olduğu sürede fazla fiziksel temas kurmayın, kucağınızda taşımayın.
Doğumdan itibaren siz mi baktınız?
Anneanne/babaanne/bakıcı baktiysa kaç aylıktan itibaren? Sürece hazırladınız mi? Evden vedalaşarak mi çıktınız, kaçarak, habersiz mi?
Uyku eğitimi verdiniz mi?
Çocuğun duygularından konuşmasına izin verir misiniz?
Bebeklikten itibaren her istediğinde kucakladiniz, sarıldıniz mi?
Yalan söyler misiniz?
Esasen şöyle anlatayım bundan bir ay öncesine kadar gayet babasıyla 6-7 saat dışarda kalan, beni aramayan bir çocuktu.
Bir teyzesiyle bensiz 3-4 saat kalabilirdi ve hatta istekliydi.
Bir defasında bir ay öncesinde kendi isteğiyle teyzesinin arabasına bindi, eve bizden sonra geldiler (5 dk sonra)
O arada aşırı ağlamış.
Bana çok öfkeliydi, bana vurdu, bağırdı, ağladı, sitem etti.
Bu annesiz bir şey yapmama süreci böyle başladı.
Ama pedagog "siz de kaygılı bir annesiniz, bence zaten en başından beri kaygılı bir çocuktu ve böyle gün yüzüne çıktı.
Sosyal bir çocuk da değil, benimle hiçbir şekilde iletişime girmedi, her zaman böyle değil mi, sosyal kaygısı da var" dedi.
Haddim değil kimsenin mesleğini eleştirmek ama kaygılı bir çocuğun alışma dönemini kısa tutan ve anneyi bir iki güne gönderen bir program uygulayan bir uzmanla devam etmezdim ben olsam. Umarım kısa sürede en güzel şekilde atlatirsiniz bu durumu.Oyun terapisi bilen alanında öncü bir pedagogdu gittiğimiz
Ama terapiye başlamak icin sizi başka birine yönlendireceğim demişti, kendi yoğun olduğu için ve bizim vaktimiz dar olduğu için.
Henüz oyun terapisi görmedi.
Bebekligine dayalı travmatik bir durum yok anlattıklarınizdan. Size yazdıktan sonra birkaç yorumunuzu daha okudum. Kresin tutumu yanlış görünüyor, derin sularda epey güzel açıklamış. Dürüst davranın ve kademeli olarak ayrılın. Kademeli ayrılma da başka bir çocuğu kıstas almayın. Bazı çocuk bir haftada alışır bazısı daha uzun sürede. Ağladığı zaman,mutlu olduğu zaman bol bol aynalama yapın. Her gece uyumadan günü konuşun ve ertesi güne hazırlık yapın kısacaDoğumdna itibaren ben baktım.
Ayda yılda bir defa teyzesine bıraktım. çok acil işim olmadıkça hastane dahil her yere bizimle geldi.
Sürece hazırlanmış sayılmaz, en azından iki gün anlattım ama çok önceden itibaren bilmiyordu.
Kurumu bulana kadarki araştırma sürecinde bahsettim.
Hızlı davrandık çünkü bir an önce başlayın dedi pedagog.
Arkadaşların ve öğretmenin olacak, keyifli vakit geçireceksin, dedim.
Evden hiçbir zaman kaçarak ayrılmadım, geleceğim diye yalan söyleyip kandırmadım.
Uyku eğitimi vermedim, yani birkaç aya kadar hafifçe salllanıyordu, sonra yanıma yatarak uyumaya başladı.
Şu an aynı odada ayrı yataklardayız.
Kendisi dürüst bir çocuk.
Bugün babasının telefonu yere düştü, biz kardeşi yaptı sandık çünkü o telefonları yere atmayı oyun sanıyor, hayır ben yaptım kardeşim değil dedi.
Biz de yanlışlıkla olabileceğini sorun olmadığını söyledik.
Sanırım duygularını paylasabildiğini gösterir bu.
15 aylıkken kardeşine hamileydim ama yine de kucağımdaydı zaten çok kucak isteyen bir çocuk hiç olmadı.
İhtiyaçlarını elimden geldiğince karşılamaya çalıştım.
Hamileliğimin 7. ayına kadar, kendisi 21 aylık olana dek emzirdim ve sorunsuzca memeden ayrıldı.
Zaten çok emen bir çocuk da değildi.
Şunu da ekleyeyim öyküsü açısından.
İşte böyle.
Çocuğun zaman kavramı dakika saat olarak olmaz ama yemekten sonra hava karanlık olunca gibi kavramları bilir. Saat belirterek olmaz anlamaz zaten ama yalan söylemek hiç olmaz. Anne çocuk arasındakı en önemli şey güvendır.
Hava kararmasıni örnek olarak verdim soyut kavramları değil somut kavramları algilarlar o yaşta. 10 dk dediğinde aglamamasi muhtemelen ilk gün olduğu içindır. Yani anlamamıştır algilayana kadar annesi gelmistir. İkinci gün ise annesinin dün gideceğim dediginde gittiğini ve bir süre gelmeyeceğini fark etmiş ondan daha çok aglamistir. Sızım çocuğunuz var mı herkesin yöntemi farklı tabihava kararması ne alaka?
zaten oyun grubuna 2 saatlik bırakıyormuş. 10 dk ile 30 dk arasında 20 dk var. 10 dk dediğinde ağlamamış oyunlara katılmış yine 10 dk desin 20 dk sonra gelsin. evet 10 dk lık farkı anlamaz o yaştaki çocuk hele oyuna dalınca. güveni zedeleyecek bir durum yok bence.
Alışma sürecinde yanlış yöntem izlenmiş bence.
Artık ne desek boş, çünkü çocuk sizi okulla ilişkilendirip orada olacağınız ya da kısa sürede döneceğinize inanarak her gün giriyor.
Bebekligine dayalı travmatik bir durum yok anlattıklarınizdan. Size yazdıktan sonra birkaç yorumunuzu daha okudum. Kresin tutumu yanlış görünüyor, derin sularda epey güzel açıklamış. Dürüst davranın ve kademeli olarak ayrılın. Kademeli ayrılma da başka bir çocuğu kıstas almayın. Bazı çocuk bir haftada alışır bazısı daha uzun sürede. Ağladığı zaman,mutlu olduğu zaman bol bol aynalama yapın. Her gece uyumadan günü konuşun ve ertesi güne hazırlık yapın kısaca
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?