- 21 Kasım 2011
- 1.306
- 979
- 333
- Konu Sahibi ArbutusUnedo
-
- #41
Çocuğunuz kaç yaşında? 4 yaşın bunun için çok küçük bir yaş olduğunu idrak edemediğinizi düşünüyorum. Kızımın tek hayali rengarenk boyadığı tırnaklarını, tatilde yaptığı aile resimlerini babasına göstermek. Çok güzel oyun kurardı kızımla ben o kadar oyun kuramıyorum eksik kalıyorum. Oğlum 9 yaşında onunla konuşuyorum zaten ama konuşmada iş duygusala bağlanıyor; bakıyorum ki yetişkine anlatır gibi babasını çekiştirmeye kırgınlıklarımı anlatmaya başlıyorum orada susuyorum. Ben duygularım çok sıcak olduğu için profesyonel davranamıyorum o yüzden destek alacağım çocuklara da kendime de.Baş edemiyorsanız çocuğu çocuk ve ergen psikiyatristine götürün. Çocuk ağzıyla bakıp iş yapılmaz, çocuk bugün böyle yarın da öyle olacak, o diyecek size ben çocuktum bana ne senin sorunundu, sen ikna etseydin beni sen uyarsaydın diye.
İlla başınızda erkek olmasına ihtiyacınız yok.Çünkü ben gitmesem de onlar geldi benimle yaşayacaklar alışma süresinde. Sonuç olarak artık başımızdaki erkek eşim değil babam. Bu da bir baba evine dönmektir; eşle paylaşımdan çıkıp babayla paylaşım yapmak da baba evine dönmektir. Allah başımızdan eksik etmesin babamı; yanlış anlaşılmasın babamdan gördüğüm insanlığı eşimde bulamadım diye çıktı çoğu sorun zaten.
Sizin başınıza bir erkek mi gerekiyor ille? Karar mekanizmasına neden göstermelik de olsa erkek oturtma ihtiyacı duyuyorsunuz, babanız ölse ne olacak?Çünkü ben gitmesem de onlar geldi benimle yaşayacaklar alışma süresinde. Sonuç olarak artık başımızdaki erkek eşim değil babam. Bu da bir baba evine dönmektir; eşle paylaşımdan çıkıp babayla paylaşım yapmak da baba evine dönmektir. Allah başımızdan eksik etmesin babamı; yanlış anlaşılmasın babamdan gördüğüm insanlığı eşimde bulamadım diye çıktı çoğu sorun zaten.
Ohoooo, ne desek bos.Sonuç olarak artık başımızdaki erkek eşim değil babam. Bu da bir baba evine dönmektir; eşle paylaşımdan çıkıp babayla paylaşım yapmak da baba evine dönmektir.
Bilmiyorum bana çok zor geliyor şu an cesarete ya da duygularımın düzenlenmesine ihtiyacım var. İstanbuldayız burda yakınım yok, arkadaşım da fazla yok hiçkimseyle gidip gelmiyorum, komşuluk deseniz sıfır. Mahalle kültürü sıfır. Gidilecsk her yer uzak. Çocuğun okulu yakın dediğimiz yer trafikte 45 dk. Bir kursa götürmenin yolu 1 saat (heryer böyle istanbulda hangi muhitte yaşarsanız yaşayın). Bir çocuğa yetişsem öbürünün okul saati kaçıyor, onu alsam öbürüne yetişilmiyor planlama yapmak çok zor. Evde bir makina bozulsa servis gelmesi yoğunluktan 1 haftayı aşıyor; usta bulmak gerekse usta yok uzak bulunmuyor vb. Yani büyüğün okulu, kursları vb olmasa aile memleketine dönerim. Ama büyük bilim ve teknoloji açısından çok faydalanıyor istanbul koşullarından, memlekette imkan yok.İlla başınızda erkek olmasına ihtiyacınız yok.
Fazla dramatize ediyorsunuz. Ablam bu kadar kavganın dövüşün olmadığı evliliğini kızı 5 yaşındayken bitirdi. Kendi evinde yaşamaya devam etti eski eşi gitti yeni eve. O zamandan beri tek başına yaşıyor. Kızı üniversiteyi kazandı gitti. Huzurlu bir hayatı var.
Böyle geçimsizlikle mutsuzlukla devam etmekten bin kat güzel hayatı
Benim küçük çocuğum 6 yaşında, babalarının tepesinde büyüdüler. Ben büyük kızı götürdüm psikiyatriye, onda doymak bitmez bir ilgi açlığı vardı sebepsiz, ne yapsak yetmezdi, kardeşinin başını okşasak kıskanırdı. Bakın çocuğa kalsa her şeyi ister. Büyür kriz zamanları geçer, rahatlar bu sefer sizi döner suçlar çocuk ağzına bakılır mı neden beni döndürmedin o yoldan diye.Çocuğunuz kaç yaşında? 4 yaşın bunun için çok küçük bir yaş olduğunu idrak edemediğinizi düşünüyorum. Kızımın tek hayali rengarenk boyadığı tırnaklarını, tatilde yaptığı aile resimlerini babasına göstermek. Çok güzel oyun kurardı kızımla ben o kadar oyun kuramıyorum eksik kalıyorum. Oğlum 9 yaşında onunla konuşuyorum zaten ama konuşmada iş duygusala bağlanıyor; bakıyorum ki yetişkine anlatır gibi babasını çekiştirmeye kırgınlıklarımı anlatmaya başlıyorum orada susuyorum. Ben duygularım çok sıcak olduğu için profesyonel davranamıyorum o yüzden destek alacağım çocuklara da kendime de.
Bilmiyorum bana çok zor geliyor şu an cesarete ya da duygularımın düzenlenmesine ihtiyacım var. İstanbuldayız burda yakınım yok, arkadaşım da fazla yok hiçkimseyle gidip gelmiyorum, komşuluk deseniz sıfır. Mahalle kültürü sıfır. Gidilecsk her yer uzak. Çocuğun okulu yakın dediğimiz yer trafikte 45 dk. Bir kursa götürmenin yolu 1 saat (heryer böyle istanbulda hangi muhitte yaşarsanız yaşayın). Bir çocuğa yetişsem öbürünün okul saati kaçıyor, onu alsam öbürüne yetişilmiyor planlama yapmak çok zor. Evde bir makina bozulsa servis gelmesi yoğunluktan 1 haftayı aşıyor; usta bulmak gerekse usta yok uzak bulunmuyor vb. Yani büyüğün okulu, kursları vb olmasa aile memleketine dönerim. Ama büyük bilim ve teknoloji açısından çok faydalanıyor istanbul koşullarından, memlekette imkan yok.İlla başınızda erkek olmasına ihtiyacınız yok.
Fazla dramatize ediyorsunuz. Ablam bu kadar kavganın dövüşün olmadığı evliliğini kızı 5 yaşındayken bitirdi. Kendi evinde yaşamaya devam etti eski eşi gitti yeni eve. O zamandan beri tek başına yaşıyor. Kızı üniversiteyi kazandı gitti. Huzurlu bir hayatı var.
Böyle geçimsizlikle mutsuzlukla devam etmekten bin kat güzel hayatı
Büyükle ilerleme kaydedebildiniz mi? Benim de büyükte bitmek bilmeyen ilgi açlığı ve kıskançlık, dürtü bozukluğu öfke kontrol sorunu var. Zaten ara ara destek aldık ama çok ilerleme kaydedemedik. Küçük de aşırı babaya düşkün ama babası da ona düşkün olsa evi terk etse bile arardı kızını. Ben whatsappı engelledim sürekli yazmayayım ona diye ama bin tane iletişim yolu var merak eden arardı. Çocuğun akıllı saati var ya ordan arardı.Benim küçük çocuğum 6 yaşında, babalarının tepesinde büyüdüler. Ben büyük kızı götürdüm psikiyatriye, onda doymak bitmez bir ilgi açlığı vardı sebepsiz, ne yapsak yetmezdi, kardeşinin başını okşasak kıskanırdı. Bakın çocuğa kalsa her şeyi ister. Büyür kriz zamanları geçer, rahatlar bu sefer sizi döner suçlar çocuk ağzına bakılır mı neden beni döndürmedin o yoldan diye.
Bunların hiç biri evde kavgayla büyümelerini doğru hale getirmiyor. İstanbul dışında da yaşayanlar teknolojiden faydalanıyor, eğitimden faydalanıyor. Kavga bağrış çağrış baban sevmiyor anan şöyle gibi iğrenç cümlelerle büyüyeceklerine en azından evde huzur görürler.Bilmiyorum bana çok zor geliyor şu an cesarete ya da duygularımın düzenlenmesine ihtiyacım var. İstanbuldayız burda yakınım yok, arkadaşım da fazla yok hiçkimseyle gidip gelmiyorum, komşuluk deseniz sıfır. Mahalle kültürü sıfır. Gidilecsk her yer uzak. Çocuğun okulu yakın dediğimiz yer trafikte 45 dk. Bir kursa götürmenin yolu 1 saat (heryer böyle istanbulda hangi muhitte yaşarsanız yaşayın). Bir çocuğa yetişsem öbürünün okul saati kaçıyor, onu alsam öbürüne yetişilmiyor planlama yapmak çok zor. Evde bir makina bozulsa servis gelmesi yoğunluktan 1 haftayı aşıyor; usta bulmak gerekse usta yok uzak bulunmuyor vb. Yani büyüğün okulu, kursları vb olmasa aile memleketine dönerim. Ama büyük bilim ve teknoloji açısından çok faydalanıyor istanbul koşullarından, memlekette imkan yok.
Şu an gayet iyi. Ara ara destek almak yetmiyor sizin durumunuzda en az bir yıl lazım. Sonra uzar belki bilmiyorum. Babası kızını seviyor çünkü annesinden alamadığı karşılıksız, çıkarsız, saf sevgiyi ondan almış. Babasınınki evlat sevgisi değil, babası böylesi sevilmeyi sevmiş. Yani arada her türlü toksik bir bağ var, çocuklarınızı bundan kurtarmak zorundasınız, bu da her istediklerini yapmak gözyaşlarına yılmaktan geçmiyor. Yoksa babaları gibi kendilerini sürekli sabotaj etme üzerine kurulu bir hayatları olur.Büyükle ilerleme kaydedebildiniz mi? Benim de büyükte bitmek bilmeyen ilgi açlığı ve kıskançlık, dürtü bozukluğu öfke kontrol sorunu var. Zaten ara ara destek aldık ama çok ilerleme kaydedemedik. Küçük de aşırı babaya düşkün ama babası da ona düşkün olsa evi terk etse bile arardı kızını. Ben whatsappı engelledim sürekli yazmayayım ona diye ama bin tane iletişim yolu var merak eden arardı. Çocuğun akıllı saati var ya ordan arardı.
Haklısınız. Ama şu duygudan kurtulamıyorum; kocamı idare edemedim etseydim kavga dövüş çıkmaz çocuklarım ferah ortamda yaşardı. Ben tahammülsüz biriyim eşime tahammülüm olmadı gibi hissediyorum. Ama yani bakınca da ben iyiysem iyi, kötüysem kötü olduğumuz bir hayat da normal değil hepbenim uyum sağlamam gerekiyordu ona, Aman sinirlendirmeyeyim, aman gezmeye gidelim demeyeyim evde oturalım, aman ev işlerinden bunaldım yardım et demeyeyim, aman duygularımdan bahsetmeyeyim çünkü “bana ne git kız arkadaşlarınla konuş, git psikoloğa” anlat diyecek diye hep susayım. Evde dinlenme hakkı hep onun olsun o çay içip kitap okusun ama ben evin bitmeyen işleriyle bunalayım vbvbBunların hiç biri evde kavgayla büyümelerini doğru hale getirmiyor. İstanbul dışında da yaşayanlar teknolojiden faydalanıyor, eğitimden faydalanıyor. Kavga bağrış çağrış baban sevmiyor anan şöyle gibi iğrenç cümlelerle büyüyeceklerine en azından evde huzur görürler.
Kızınızın evlilik algısını oluşturuyorsunuz şu an. İleride evlendiğinde bunları normal görüp böyle bir evlilik yaşamasını mı tercih edersiniz?
İkiniz de toksiksiniz.Haklısınız. Ama şu duygudan kurtulamıyorum; kocamı idare edemedim etseydim kavga dövüş çıkmaz çocuklarım ferah ortamda yaşardı. Ben tahammülsüz biriyim eşime tahammülüm olmadı gibi hissediyorum. Ama yani bakınca da ben iyiysem iyi, kötüysem kötü olduğumuz bir hayat da normal değil hepbenim uyum sağlamam gerekiyordu ona, Aman sinirlendirmeyeyim, aman gezmeye gidelim demeyeyim evde oturalım, aman ev işlerinden bunaldım yardım et demeyeyim, aman duygularımdan bahsetmeyeyim çünkü “bana ne git kız arkadaşlarınla konuş, git psikoloğa” anlat diyecek diye hep susayım. Evde dinlenme hakkı hep onun olsun o çay içip kitap okusun ama ben evin bitmeyen işleriyle bunalayım vbvb
Kavga hep çocukların yanında çıkıyor zaten. Ben sus dedikçe çocukların yanında bana bağırmaya hakarete devam ediyor. Bu bile diğer iyi özelliklerini bitiriyor zaten. Bilmiyorum ilerisi çok karanlık geliyor bana çocuklar boşanmış bir ailede büyüyüp iyiyi örnek alır mı, yoksa kızım yıllarca çektiği baba özlemiyle yanlış bir evlilik mi yapar, oğlum babasız ergenlikte sorun mu çıkarır.. Arkadaşımın ergen kızı mini etek giydi siye boşanmış babası laf etmiş; kız “başımızda dursaydın o zaman şu an karışamazsın” demiş. Yani ne olursa olsun baba figürü aile hayatından çıkmış oluyor dış kapının mandalı haline geliyor.İkiniz de toksiksiniz.
Eşiniz de normal değil siz de.
Yani eşinizin kavgayı ailelere açması çok çirkin. Sizin de çocukları dahil etmeniz çok çirkin.
İkinizde hatalısınız.
Ama bakın ilk çocuk da öfke sorunları yaşamaya başlamışsınız. Evliliği devam ettireceğim inadına evlatlarınızı harcıyorsunuz.
Karakterleri, evliliğe bakış açıları, ilişkideki tavırları sizi ve ilişkinizi aynalayacak.
İleride mutlu ilişki yaşayamaz hale getirmek mi amacınız?
İkiniz de zor insanlarsınız, ilişkide yapılmaması gerekenleri yapıyorsunuz. Ama inatla devam edip çocukları harcamayın
Boşanan ablamın kızı ki beş yaşındaydı şu an tıp fakültesinde okuyor. Her zaman akıllı olgun sorumluluklarını bilen bir çocuk oldu.Kavga hep çocukların yanında çıkıyor zaten. Ben sus dedikçe çocukların yanında bana bağırmaya hakarete devam ediyor. Bu bile diğer iyi özelliklerini bitiriyor zaten. Bilmiyorum ilerisi çok karanlık geliyor bana çocuklar boşanmış bir ailede büyüyüp iyiyi örnek alır mı, yoksa kızım yıllarca çektiği baba özlemiyle yanlış bir evlilik mi yapar, oğlum babasız ergenlikte sorun mu çıkarır.. Arkadaşımın ergen kızı mini etek giydi siye boşanmış babası laf etmiş; kız “başımızda dursaydın o zaman şu an karışamazsın” demiş. Yani ne olursa olsun baba figürü aile hayatından çıkmış oluyor dış kapının mandalı haline geliyor.
Canim hayat herkese hızlı akiyormus gibi geliyor cocuk olmasa da yani. Ben hedonist bir tipim ömür boyu tek derdim ne yesem, aksam ne içsem, kumara nereye gitsem, kimlerle görüşsem diye düşünerek gecti. Cocuk da yapmadim, kendi isteklerimi ruh halimi hic geri plana atamazdim ama 45 sene nasil gecti ben de anlamadim şahsen. Sevilmedigi yerde durabilmek başkasınin hatrina yapılacak bir sey degil emin ol. O ozguvensizlige alışmışlik gerektirir. Ve ailenin iyi niyetli insanlar olmadigindan da bir emin ol once. Kotu de demiyorum da noksan cok yonleri var. Seni buyutmeleri maddi imkan tanimalari senin duygusal ihtiyaclarini da karsiladiklari anlamina gelmiyor. Seni baya baya sevgiye ilgiye ac birakmislar. Sen de o açlıkla ilişkinde aşk kirintisiyla doymaktansa tek başıma aç kalırım bu dünyada diyemeyecek kivama gelmissin. O kocan nasıl bi adam allaskina ya. Bi kadin zorluklara ancak sevildigine eminse göğüs gerer. Senin gibi cok yoktur ben sana soyleyim. Cogu insan istenmedigini duydugunda gider. Senin gidemeyisinin cocuklarla ilgisi yok bak bunu gormen lazim. Kendine guvenmen lazim. O ana babaya kulak asmaman lazim. Tatil senin neyine diyen tipler sana bu dünyada rahat iki nefesi de cok görürler. Bunlari eve sokma cocuklari büyümüş zaten yarin bir gun evlencek olursun ona da engel olurlar. Senin gencligini almislar senin o koca bozuntusunu çekmeye çalışma sebebin senin duygu durumunu önemsemeyen annen baban zaten seni cocukken hep ihmal etmisler. Tekrar onlari basina sararsan hicbir zaman kendine guvenin gelmeyecek. Onlarin sana reva gördüğü hayati yasamaya mecbur hissedeceksin. Iyi bir avukatın varsa sana zaten duygusal acidan da yardimci olur bence kadin bir avukat bul sen şu süreçte seni guzelce bir anlasin kendini yerine koysun. Ve kimsen yokmus gibi hareket et geliri iyiyse ödesin. Cocuklar da alisirlar duzene. Kendine de nafaka baglat calismiyorsun o miymintinin yuzunden isten cikmissin. Umarim en kisa zamanda icine ferahlık gelir ve bu adamciktan kurtulursun. İleriki zamanda da cocuklarina babalarindan daha iyi baba olabilecek doğru duzgun seni seven ergenlikten cikabilmis bir hayat arkadasi bulursun umarim.Hepsini inanın herkes biliyor. Neden yapamıyoruz biliyor musunuz? Evlen, çalış, evle ilgilen, çocul sahibi ol, o şokla hayatın değişsin vücudun hormonların altüst olsun, çocuğu hayatta tutmaya çalış, çocuğu büyüt, işine devam et, evinin ihtiyaçlarına devam et, çocuk okula başlasın okul şoku, alışma, alıştırma, ilkokul, spor, aktiviteler derken bunlara yetişmeye çalışırken bir bakıyorsunuz 10 sene geçmiş. Basiretiniz bağlanıyor, hayata yetişmeye çalışırken doğru yanlış algınız manipüle de ediliyor. Sürekli kırılan birşeyleri onarmaya çalışıyorsunuz, yaşananları duygularınızı erteliyorsunuz çünkü çok hızlı akan bir hayat var akşam yatağa nasıl yattığınızı bilmiyor; bazen kavga bazen gözyaşı bazen saf yorgunlukla uyuyorsunuz. İşte 10 sene böylece kayıp gidiyor.
Bahar dizisini izliyor musun? Ihtiyacin olan öyle bir aydinlanma.Kavga hep çocukların yanında çıkıyor zaten. Ben sus dedikçe çocukların yanında bana bağırmaya hakarete devam ediyor. Bu bile diğer iyi özelliklerini bitiriyor zaten. Bilmiyorum ilerisi çok karanlık geliyor bana çocuklar boşanmış bir ailede büyüyüp iyiyi örnek alır mı, yoksa kızım yıllarca çektiği baba özlemiyle yanlış bir evlilik mi yapar, oğlum babasız ergenlikte sorun mu çıkarır.. Arkadaşımın ergen kızı mini etek giydi siye boşanmış babası laf etmiş; kız “başımızda dursaydın o zaman şu an karışamazsın” demiş. Yani ne olursa olsun baba figürü aile hayatından çıkmış oluyor dış kapının mandalı haline geliyor.
Hiç izlemedim.Bahar dizisini izliyor musun? Ihtiyacin olan öyle bir aydinlanma.
İnşallah.. Zaman içinde ne olacak bakalım şu an duygularım çok yoğun.Her gün kavga ve gürültünün içinde büyümelerindense eski kuşak büyüklerinin yanında büyümelerini tercih ederim.. Zamanla alışırlar bence.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?