Biz tanıştığımızda annesini 4. Evre kanserdi. “Evine gitmeyeceksin, bana bakacaksın” dedi. Eşimde “ben 40 yaşında zar zor evlendim” dedi. Hem evliliği idare edip, annesine de bakabilir miydi bilmiyorum. Annesi de son derece despot bir kadındı. Eşimle sürekli emir vererek konuşuyordu. Belki de eşimin bu kişilik bozukluğunun sebebi kayınvalidemdir.Hayır o öyle değil,sebebi
Tek evladım bana bakmasa,kanserken kardeşim baktıysa tabiki ona bırakacağım. Eşin masal anlatmasın. Kötü de olsa annesine bakmamış.Bıraksın mağdur edebiyatını. Her şeye bir kulp herkes suçlu onun gözünde
Gönlü olsaydı bakardı.Despot olsa da olmasa da üstelik 4 evre kanser ciddi bir evre. Sen de bakma,gitme,ilgilenme diyecek tip değilsin. Hatta hala şaşırıyorum sen bu anaçlıkla nasıl kaynana bakıp yaşatamadın.Biz tanıştığımızda annesini 4. Evre kanserdi. “Evine gitmeyeceksin, bana bakacaksın” dedi. Eşimde “ben 40 yaşında zar zor evlendim” dedi. Hem evliliği idare edip, annesine de bakabilir miydi bilmiyorum. Annesi de son derece despot bir kadındı. Eşimle sürekli emir vererek konuşuyordu. Belki de eşimin bu kişilik bozukluğunun sebebi kayınvalidemdir.
Kıyafetlerime de karışıyor anony. Bir kere vücuduma yapışan bir kıyafet giymiştim. “Ya bunu çıkarırsın ya da dışarı çıkmayız” dedi. Ben fazla taviz verdim ona
İllaki bulur begum ama istanbul’daki gibi yönetici, şef pozisyonunda bulamaz. Çünkü burda hem tanıdığımız yok hem de eşimin yabancı dili yok. Antalya’da turizm ağırlıklı bir şehir. Annesi hayatta iken Esenyurtta bir daireleri vardı. Annesi evlendiğini hazmedemediği için o daireyi de eşime bırakmadı. Kanserdi ve erkek kardeşi baktı. O da ölmeden dairesini satıp, erkek kardeşine vermiş parasını. Babasını hiç tanımıyorum. O da Erenköy’de oturuyormuş. Yeniden evlenmiş. Ama başka çocuğu yok. Ailesi dediğim gibi bizden farklı. Mesela Caddebostan’da Büyük Klübe giderler. Yemek, alkol alırlar. Benim ailem köy kökenli. Annem babamla kebapçıya gitmişse gitmiştir.
İstanbul gece hayatında çok tanınan biri choccy. Günay, Sahne gibi mekanlarda işletmecilik yapmış. Gece hayatında zaten maaşlar yüksek. İstanbul’da çalışsa aylık 30 bin tl filan kazanır. Bodrum’da bir arkadaşıyla karşılaştık. O çalıştığı yerde kendine pay yazmış. Getirdikleri masalardan da komisyon alıyor. Aylık 50 bini buluyor. Çevre ile alakalı. Aslında eşimde zamanında çok güzel paralar kazanmış. Gardolabını görsen benim diyen iş adamında yoktur onun kıyafetleri, ayakkabıları. Kazandığını hep harcamış. Geçen beni eleştirdi. “Senin yerinde olan bir kadın gider İstinyeparktan alışveriş yapar” dedi. Ben düşün hem 4 kişilik aileyi geçindirdim. Doğumlarım, çocukların doktor kontrolleri filan.. inanılmaz giderim oldu. Yine de para biriktirdim. Bugün gittim araba aldım. Hayata bakış açımız çok zıt.
Adam Allah’ın sevdiği kulu aslında.Hem çalışmayı sevmeyip günlük yaşamayı para harcamayı sever hem de vatkeni bulmuş. Düşünsene hayatının piyangosu.Ekmek elden su gölden. Bak bak laflara bak istiniyeden niye giyinmiyorsun diyormuş.Eşin görgüsüz ve cahil biri. Allah hem senin hem çocuklarının gelecekte yardımcısı olsun. Bu ömür boyu boşansan bile çocukların hayatında olacak.
Ben başta destek oldum. Arabamı verdim annesini getirip götürsün diye. Sonra kadın benden için “Boşuna tüp bebek için uğraşıyorsunuz. O yaşlı, çocuğu olmaz” demiş. Bende bu kadar kötü kalpli bir insanla baş edemeyeceğim için yorum yapmadım. Ama yengesi ölümüne yakın fotografını yolladı. “Git annenle helalleş istersen” dedim. Gitmedi.Gönlü olsaydı bakardı.Despot olsa da olmasa da üstelik 4 evre kanser ciddi bir evre. Sen de bakma,gitme,ilgilenme diyecek tip değilsin. Hatta hala şaşırıyorum sen bu anaçlıkla nasıl kaynana bakıp yaşatamadın.
Allah rahmet eylesin.Eşin kötü bir koca kötü bir baba,ayrıca kötü de bir evlatmış vatken
İstanbulda kirada oturan 4 kişilik bir aile için 30 bin inan bana para değil. 50 binle gecinilir muhakkak ama lüks giyinemez bile tek o çalışıyor olsa eşimde smart casual tarzda giyinir belirli markalardan alır,ceketi saati,ayakkabısı kemeri,derken bahsettiğin markalardan mağazadan almaya devam etmeye kalsa maaşıyla kendine üst baş bile alamaz eşin fiyatlar uçmuş yakın zamanda eşime birşeyler,aldık oradan biliyorum.Ancak gecinilir öyle söyleyeyim.İstanbul gece hayatında çok tanınan biri choccy. Günay, Sahne gibi mekanlarda işletmecilik yapmış. Gece hayatında zaten maaşlar yüksek. İstanbul’da çalışsa aylık 30 bin tl filan kazanır. Bodrum’da bir arkadaşıyla karşılaştık. O çalıştığı yerde kendine pay yazmış. Getirdikleri masalardan da komisyon alıyor. Aylık 50 bini buluyor. Çevre ile alakalı. Aslında eşimde zamanında çok güzel paralar kazanmış. Gardolabını görsen benim diyen iş adamında yoktur onun kıyafetleri, ayakkabıları. Kazandığını hep harcamış. Geçen beni eleştirdi. “Senin yerinde olan bir kadın gider İstinyeparktan alışveriş yapar” dedi. Ben düşün hem 4 kişilik aileyi geçindirdim. Doğumlarım, çocukların doktor kontrolleri filan.. inanılmaz giderim oldu. Yine de para biriktirdim. Bugün gittim araba aldım. Hayata bakış açımız çok zıt.
Ben doydum choccy. 4 pasaport bitirdim. Babamlarla beraber yaşadığımız evde bir kat benimdi. Dolaplardan kıyafetler, ayakkabılar taşıyordu. O kadar çok kozmetik ürün almışım ki. Fırça sürmeden son kullanmaları geçmiş. İsraf. Şimdi 80 m2 evde yaşıyoruz. İhtiyacım olduğu kadar kıyafetim var. Zaten çocuklardan ev aşırı dağılıyor. Bir de kendi kıyafetlerimle filan uğraşacak durumda değilim. Benim öyle marka takıntım da yok. Lcw giyebilirim, markasız bir şeyde giyebilirim. Ama benimde hassas tek nokta var. Kiloya tahammülüm yok. 2 doğum üst üste toplamda 23 kg aldım. Allah’a şükür 15’ini geri verdim. Eski formuma geri döneceğim. Çocuklardan önce düzenli botoks ve dolgu yaptırıyordum. İnşAllah durumları düzeltince yine yaptıracağım.İstanbulda kirada oturan 4 kişilik bir aile için 30 bin inan bana para değil. 50 binle gecinilir muhakkak ama lüks giyinemez bile tek o çalışıyor olsa eşimde smart casual tarzda giyinir belirli markalardan alır,ceketi saati,ayakkabısı kemeri,derken bahsettiğin markalardan mağazadan almaya devam etmeye kalsa maaşıyla kendine üst baş bile alamaz eşin fiyatlar uçmuş yakın zamanda eşime birşeyler,aldık oradan biliyorum.Ancak gecinilir öyle söyleyeyim.
Bak benim 2 çocuğum var 4 kişilik bir aileyiz,eşimin kendi işi,bende yanında çalışmaya başladım,evden çalışıyorum gelirimiz de bahsettiğin meblağdan epey yüksek ama gel gör ki giderlerimiz de sağlam. Ev kendimizin 2 araba ikisinin benzini, kaskosu ,sigortası,muayenesi hatta az evvel 2.mtv'yi ödedik 2 arabaya(son gün belki iptal olur diyerek bekledik olmadı) ,benim aracın servis zamanı geldi ,epey masrafımız oluyor.
Bak şimdi minikler senin cocuklar,istekleri yok henüz sadece ihtiyaçları var onları da bütçe dahilinde halledebiliyorsunuz. Gelsinler okul caģına o ayakkabı, bu canta şu pantalon ,bilmemne kostümü,bisiklet,ne bileyim oyuncak falan derken adım atmak para. Kızım 11 yaşında geçen gün 1 parasüt pantalon için kaç mağaza gezdik bilmiyorum,beğenemiyor da işin kötüsü. Poşetten hallice pantalonlar 700-1000 tl bandında birşeye benzese icim gam yemeyecek ama beğeniyor istiyor,neyse kumaşı nispeten iyi birşey buldukta aldık sonunda, doğumgünüydü sana birşeyler alalım alışveriş günü yapalım demiştim,sonra lip glos istedi ,kalem asıgı kalem istedi,yani ben saatler içinde abuk sabuk belki de olmasa da olur şeylere bir sürü harcama yaptım. Birde konsere götüreceğim onu Uniq'te, anne kız çıkmıyoruz hiç diye sitem etti, ancak anlaşabildik hanımefendiyle.(normalde kanaatkardır aslında ama sanırım artık büyüyor istekleri de degişiyor)
Oğlum da ona uymaya başladı sagolsun birine alınca ötekine de alıyorsun falan.
Sizin masraflarınız inan kontrol edilebilir düzeyde şu an. Cocuklar büyüyünce ipin ucu kaçıyor maalesef.
İllaki istekleri olacak,her gün her istediklerini almasan da,arada alınıyor istekler de tabi.
Bu sebeple sen dogrusunu yapıyorsun bence.
Har vurup harman savurmak,savruk davranmak için asla uygun bir durumda degiliz. İstinyepark'tan,Zorlu dan alışveriş yapmak maharet değil.(yeri gelir tabi ki alınır o ayrı ama ayağını da yorganina göre uzatırsın,borca batarak yada cebindeki tüm parayı bırakarak değil)
Akıllı yatırımlar yapmak gerek.
Sen ailenden görmüşsün ondan böylesin. Görgülü insan görmemiş gibi davranmaz zaten.Ben doydum choccy. 4 pasaport bitirdim. Babamlarla beraber yaşadığımız evde bir kat benimdi. Dolaplardan kıyafetler, ayakkabılar taşıyordu. O kadar çok kozmetik ürün almışım ki. Fırça sürmeden son kullanmaları geçmiş. İsraf. Şimdi 80 m2 evde yaşıyoruz. İhtiyacım olduğu kadar kıyafetim var. Zaten çocuklardan ev aşırı dağılıyor. Bir de kendi kıyafetlerimle filan uğraşacak durumda değilim. Benim öyle marka takıntım da yok. Lcw giyebilirim, markasız bir şeyde giyebilirim. Ama benimde hassas tek nokta var. Kiloya tahammülüm yok. 2 doğum üst üste toplamda 23 kg aldım. Allah’a şükür 15’ini geri verdim. Eski formuma geri döneceğim. Çocuklardan önce düzenli botoks ve dolgu yaptırıyordum. İnşAllah durumları düzeltince yine yaptıracağım.
Bana muhtaç 2 tane çocuğum var. Ben artık kendime bir şey almaktan mutlu da olmuyorum ki. Bugün kızlarımı da götürdüm araba almaya giderken. Uzun zamandır bu kadar mutlu olduğumu hatırlamıyorum. Benim hayalim hep onlar üzerine kurulu. İnşAllah istedikleri hayatı maddi manevi sağlayabilirim.
Yarın öğleden sonra avukata gideceğiz Bloss. O da heralde düzeltemediğimizin farkına vardı. Araba kazasından sonra borca girdi. Ben destek olmadım. Para kazanmak zorunda. Aynı şehirde yaşamak kaydıyla boşanırım dedi. Bakalım yarın başka talebi olacak mı?Bu kadar kıskanç bir adam nasıl hemen boşanmaya evet diyebildi ? Belki ciddi olmadığınızı düşünüyor ve ortamın yumuşamasını bekliyordur.
İmkanlarımız varmış adama harcayacağınız parayı kendinize ve çocuklarınıza harcar bakıcıyla da biraz kendinize de vakit ayırmış olursunuz.
Arkadaşlar güvenlik gerekçesiyle kendini gizle dedi ya. Bak işe yaradıSenin nickin mi değişti canım ben de diyorum biri daha açmış aynı konudan
Kaybın için çok üzüldüm choccy. Mekanı cennet olsun abiciğininSen ailenden görmüşsün ondan böylesin. Görgülü insan görmemiş gibi davranmaz zaten.
Eşin senin gibi değil, o da fakir degildir belki ama memur cocuğuydu sanirım haliyle senin imkanlarına sahip olamamıştır. Hani derler ya hep,Allah kimseyi gördüğünden geri bırakmasın diye,benim çabam da çocuklarımın standartlarinı düşürmemek,tok gözlü, görgülü insanlar olmalarını sağlamak. Tabi ki imkanlarım dahilinde bu da. Anne,baba evinde herşeyi gorsünler yaşasinlar isterim,her sene tatile gotürmeye çalışırım ne bileyim haftasonu dışarda aile yemeği yiyebilmeye devam edelim. Sinema,tiyatro,konser vb etkinliklere gidelim. Kimsenin birşeyinde gözleri kalmasın isterim. Ha bu demek degil dünyalari ayaklarına sereceğim her istediklerini alıp,her dediklerini yapacağım tabi ki sinırlarımız da var,ertelediklerimiz de oluyor ama nihayetinde onlara faydalı olabilecek şeyleri çok fazla yokuşa sürmek taraftarı değilim. Benim annem,babamda bunu yaptı kendi imkanlarınca zaten ve bende oldukça tok gozlüyümdur,şu da gozumde kaldı,bunu da yapamadım dediğim çok az şey vardır.
Tabi ki kendine de özen göster,sonucta sen iyi olursan çocukların da iyi olur. Sen ne kadar mutluysan onlar da o kadar mutlu. Mutsuzsan istediğin kadar sıritarak gez o çocuklar anlıyor.
Ben abimi kaybettim,kızım okuldaydı cenazesinde üzülmesin diye soylemedik hemen,oğlum kücüktu yanında 1 damla gözyaşı dökmedim ama yavrum elleriyle yüzümü tutup tutup gözümün icine baktı, gitti geldi sarildı öptü,tam olarak ne olduğunu bilmese de birşeyler olduğunu hissetti.
o gün bana çok farklı davrandı. Senin çocukların da hissediyor gerilimi ama çok kücükler henüz anlamlandıramıyorlardır.
Senin kızların da senin gibi olacak illaki sonuçta sen yetiştireceksin gordüğünden geri birakmayacaksın sende onları. Umarım maddi,manevi herşey istediğin gibi olur. Saglıkla büyüsünler.
Sağolasın, amin inşallah. Çok genç kaybettik,çok ani oldu maalesef. Vadesi bu kadarmış diye avunuyoruz,avunmaya çalışıyoruz.Arkadaşlar güvenlik gerekçesiyle kendini gizle dedi ya. Bak işe yaradıTanınmıyorum artık
Kaybın için çok üzüldüm choccy. Mekanı cennet olsun abiciğininİşte yalan dünyada yalan dertleri kendimize sorun ediyoruz. Bize bir ömür biçilmiş. Ne bir nefes az, ne bir nefes fazla alabiliyoruz. Huzur içinde yaşamak hepimizin hakkı.
Sendeki hazımsızlıgı görmeyip bendekini görmende güzel :) deniz zedeler burada mı :) ahahah burayı ciddiye almayp hayatı ciddiye aldıgımdandır nasıl ki yazdıgım tüm konuları tek tek okuyup not edip akılda tutmaua calısacak kadar zamanı kıymetsizlee varsa benden de bi dislike gelir bu cabaya:) haydi eyvallahanonim kayıtlı olduğum sitede neden kendimi ifşa edeyim ki? Siz bunu özgüven sanıyor olabilirsiniz ama burada o özgüven olmuyor. Buraya ne için kayıt oldunuz bilmiyorum ama buraya üye olanların bir nedeni var. Sizn bir nedeniniz olduğunu düşünmüyorum. Sadece ona buna ahkam kesmekten öteye geçmiyorsunuz ve her yazdığınız konuyu sabote ediyorsunuz.
Konu neydi neye evrildi sizin yüzünüzden
Ha bir de o kadar hazımsızsınız ki Yorumunuz beğenmeyen herkese kafayı takıp bilmem kaç yıllık mesajlarına beğenmedim atıyorsunuz. Eğer dediğiniz gibi psikologsanız kendinizden başlayın bu işe
neyyyy.Sadece Engin’e özel değil. Evlenmeden önce arkadaşım kim varsa hepsine karşı. Bir kere eski komşumu arayıp “aranızda bir şey geçti mi” diye de sordu. Komşum ondan sonra beni engelledi.
Bosanin, ama tek gerekce asiri kiskanc olmasi degil. Size saygisi yok ve sizin net sekilde kötülügünüzü istiyor. Telefon numaraniz degissin de hic kimsesiz kalin istiyor gibi. Kendini sizin sahibiniz mi saniyor da bu cürreti nerden buluyor? Haddini hemen bildirmeli. Ayrica kendisi hic bir kadinla dialoga girmiyor mu da sizden böyle bir talebi var? Bunun adi sevgi degil. Ayrica adam beni seviyor diye evlendim demissiniz, yani sebep sizin onu sevmeniz degil. Adam da belki bunu bildigi icin size güvenmiyordur. Ama ne olursa olsun hadsiz biri, sizin tek basina bir birey oldugunuzu ögrenmeli.Arkadaşlar selamlar.
Pek çoğunuz biliyorsunuz oldukça sorunlu bir evliliğim var. Eşim olacak şahıs son derece sorumsuz bir erkek. Çocuklarım küçük olduğu için ite kaka sürdürüyorum.
Bugün yaşadığımız olayı anlatmak istiyorum. Ben yatırım için araba almayı düşünüyorum. Eski bir arkadaşıma mesaj attım. Kendisi galerici. Sadece araba üzerine konuştuk. Aramızda hiçbir şey geçmemiş birisi. Eşim beni online görünce kıskançlık krizlerine girdi. Ekran görüntüsünü at diye baskı yaptı. Sonra da “Ya Engin’i ararım ya hattını değiştireceksin” diyor.
Evin bütün faturalarını, kirasını ben ödediğim için, resmi kurumlarda benim numaram olduğu için ben numaramı değiştirmek istemiyorum.
Sizce bu kadar kıskançlık normal mi?
Bende aynısını düşünüyorum. O ikizler burcu olmasına veriyor ama ciddi dengesiz.neyyyy.
bu hakareti bana yapan adamı dakka yanımda tutmam bacım , o nasıl bir model öyle,töbeeeee.
ciddi kişilik bozukluğu var adamda belli.
O gün kıyameti kopardı. Eve gelince yazışmalarımıza bakmış. Engin’in zararsız olduğuna kanaat getirdi. Ama benim psikolojim bu gel-gitlerden çok bozuldu. Küçük kızım doğalıdan beri sorunlarımız kat be kat artmaya başladı. Sanal bahis sitesine dadanmıştı. 24 saat oynuyordu. Ben panik atak krizi geçirdim. Kaldırdı. Ama bir şeyleri düzeltmek için benim bu denli yıpranmam mı gerekiyor. Cuma günü güya boşanmak için avukata gidecektik. İşte bana madde koyduracaktı. “Aynı şehirde yaşamak koşuluyla”diye. Cuma günü geldi çattı. Bu seferde zaman istedi. Transfer işine gireceğim. Düzelteceğim diye. Kavgasız gürültüsüz bir yol çizmek istiyorum kendime. Üzerine çokta düşünmek istemiyorum. Panik atağımın tekrar etmesinden korkuyorum.Bosanin, ama tek gerekce asiri kiskanc olmasi degil. Size saygisi yok ve sizin net sekilde kötülügünüzü istiyor. Telefon numaraniz degissin de hic kimsesiz kalin istiyor gibi. Kendini sizin sahibiniz mi saniyor da bu cürreti nerden buluyor? Haddini hemen bildirmeli. Ayrica kendisi hic bir kadinla dialoga girmiyor mu da sizden böyle bir talebi var? Bunun adi sevgi degil. Ayrica adam beni seviyor diye evlendim demissiniz, yani sebep sizin onu sevmeniz degil. Adam da belki bunu bildigi icin size güvenmiyordur. Ama ne olursa olsun hadsiz biri, sizin tek basina bir birey oldugunuzu ögrenmeli.
Sen dirayetli durmazsan boşanamayacaksınız, zaman falan hikaye, neyin transferi bu. Boşanmayı unutturmaya çalışıyor. Melek rolü yapıp seni boşanmamaya ikna edecek, geçen sefer de aynısı oldu. Ona muhtaç, sorumluluğunu taşıdığı kimse yok, nerede olsa yaşar, bence zaman falan verme, vereceğin bir zaman varsa 1 haftayı geçmesin , hatta sen git protokolü hazırlat o işi bitince gelip imzalasın. Oynuyor bu adam seninleBende aynısını düşünüyorum. O ikizler burcu olmasına veriyor ama ciddi dengesiz.
O gün kıyameti kopardı. Eve gelince yazışmalarımıza bakmış. Engin’in zararsız olduğuna kanaat getirdi. Ama benim psikolojim bu gel-gitlerden çok bozuldu. Küçük kızım doğalıdan beri sorunlarımız kat be kat artmaya başladı. Sanal bahis sitesine dadanmıştı. 24 saat oynuyordu. Ben panik atak krizi geçirdim. Kaldırdı. Ama bir şeyleri düzeltmek için benim bu denli yıpranmam mı gerekiyor. Cuma günü güya boşanmak için avukata gidecektik. İşte bana madde koyduracaktı. “Aynı şehirde yaşamak koşuluyla”diye. Cuma günü geldi çattı. Bu seferde zaman istedi. Transfer işine gireceğim. Düzelteceğim diye. Kavgasız gürültüsüz bir yol çizmek istiyorum kendime. Üzerine çokta düşünmek istemiyorum. Panik atağımın tekrar etmesinden korkuyorum.
İşle ilgili konularda eşinizin dönemsel olarak sorun yaşaması gerçekten normalde davranacağından farklı ve daha stresli davranmasına neden olmuş olabilir. Hepimiz insanız bazen başka şeyler üst üste geliyor ve sonradan kendimizin de çok aptalca bulabildiği şeyler yapabiliyoruz. Eşiniz aynı davranışı bir daha tekrarlamadığına göre zaten güven meselesi konusu değilmiş, belki başka bir yerden patlayacak olan gerilim oradan yol bulmuş.Arkadaşlar bu konumu güncellemek istiyorum.
olaydan sonra eşim bir daha darlamadı. Engin bende hala kayıtlı. Araba meselesinden sonra bir daha konuşmadım. Zaten ”selam nasılsın, havalar orda nasıl” filan gibi rutin bir sohbetimiz yoktu.
Ben tostcu devraldım. Eşim onun başında duruyor. Onla yatıp, onla kalkıyor. Hepimiz için onun meşgale bulması iyi oldu. Eve mutlu dönüyor. Büyük kızımı yarım gün kreşe yazdırdım. Çocuk doktorumuz yaşıtlarıyla sosyalleşmesinin onun için iyi olacağını düşündü. 8 kişilik butik bir kreş. Yoksa ben kreş fikrine hiç sıcak bakmıyordum. Hasta olur diye endişelerim vardı.
hayatımızı büyük ölçüde yoluna koyduk. Burda pek çok arkadaş derdimi dert bildi. gelişmeleri yazmayı borç bildim. Sevgiler
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?