Arkadaslar benim benle yaşıt bir kuzenim var, bu kız ortalama güzellikte, kendi halinde, çok sosyal ya da çok asosyal olmayan ortalama bir kız. bu kıza üniversiteden beri o kadar çok kişi yazıyor ki. Aynı okulda okuduk ve bir ortama girdiğimizde akşamına oradaki biri hemen kıza yazıyordu. Ya da sınıftan bazı kişiler yazıyordu. Sonra kendisine yazan erkeklerden biriyle sevgili oldu ve su an sevgilisi olmasına rağmen çalıştığı kurumdaki erkekler de teklif ediyor, yazıyor falan. Bir de kendime bakıyorum sosyal medyada herkese yazan 2 3 apaciden başka kimse yok. Başkalarının aracılığıyla oğluyla torunuyla gorusmemi isteyen kişiler oluyor tabi ama bu farklı bir şey sonuçta. Kendi isteğiyle, kendi rızasıyla beğenmiyor mu kimse beni diye düşünüyorum. Tabii ki bu işler gorunusle alakası yoktur belki ama bence güzel bir kızım. Kendimi beğenmiyor değilim yani gunumuz güzellik standartlarina uydugumu düşünüyorum fizigimdrn falan memnunum. Hani diyorlar ya erkekler görünüşünü begenmedigi kızların içini merak etmez diye. Demek ki gorunusum bile kurtaramamis beni diyorum çünkü çok sıradan ortalama kızların da talibi çok oluyor. Ben hatayi nerede yapıyorum bilmiyorum ama bu konuda gerçekten komplekse girdim sanki kuzenim bana aciyormus gibi geliyor ona herkesin yazıp bana kimsenin yazmamasindan dolayı. Bir de aynı ortamda bulunduğum karşı cinsler de yüz yüze adım atmayı bırak sosyal medyadan yazmıyor adım atmıyor. Yani mesele bu kesin bana yazar diyorum öyle bir enerji alıyorum ama yok
benim hoşlandigim insanlar oluyor bazen ama hep karsiliksiz kaliyor onlardan bir hamle gelmiyor. Zaten eskiden yaşadığım aşklar da hep karşılıksızdı. İnsan ister istemez kendini sorguluyor. Cok soğuk duran bir tip de değilim yani gülerim eğlenirim falan.. sizce niye böyle ve ben niye bu konularda bahtsızım?? 27 yasindayim ve hayatımdaki kişi sayısı 0.. Ciddi anlamda adım atan kişi sayısı 0.. bunun anormal olduğunu düşünüyorum ben ve gerçekten özsaygim zedeleniyor ister istemez. Ozsaygini bu mu belirliyor diyebilirsiniz ama begenilmeyen, duyguları hep karşılıksız kalan ve kimsenin adım atmadığı biri olmayı kabul etmek kolay değil bence hele ki böyle bir devirde. Ne ilk gençlik zamanımda ne de yetiskinlik yıllarımda şu aşk mesk işlerini beceremedim tadamadim ya ona yanıyorum. Hep baskalarinin yasadigi asklara imrenmekle geçiyor
