Büyükbabama söyleyeyim mi?

Annene çok kızdım. Baban ile aranız bayağı kopuk belli ki.

Şiddet uygulaması çileden çıkarıcı. Fakat, yanımıza hiç gelmiyorsun diye sitem etmesi normal diye düşünüyorum. Tabii birde şiddete başvuran adam bu siteminde ne kadar samimidir düşündürücü.

Ben çocuklarımın özgürlüğünü kısıtlamam ama en azından akşamları tamamen odalarına kapanmalarını istemem. Gelsinler biraz sohbet edelim sonra ister odalarına çekilsinler, ister arkadaşları ile dışarı çıksınlar, isterlerse sabahlara kadar eğlensinler. Ancak sürekli kopuk yaşıyorsak kızarım biraz. Babaları da öyle ama 22 yaşındaki koca kıza tokat atmak nedir?
 
Şiddetin her türlüsünün karşısında caresiz kalmak cok zor geliyor,tek şansın kariyerin olur gibi görünüyor
artık o sartlarda yapabildiğin kadariyla...
 
Şöyle açıklayayım. Okul çok uzak. 5 saat yol gidip geliyorum. Eve gelince duş alıp dinlenmek istiyorum. Yine de çay içeriz, birlikte yemeğe otururuz. Bir de insan sürekli gerildiği bir ortama neden girmek istesin ki? Bakışım bile sorun yaratıyor. Sürekli tersleniyorum. Düşüncelerimi dile getirince eziliyorum. Kendi bursumla ehliyet almak istedim. Ona dahi izin vermedi. Beni itibarsızlaştırmaya, beceriksizleştirmeye, silik biri olmaya zorluyor. Neden böyle anlayamıyorum.
 
Dedene uygun dille anlat..baban bu şekilde belki farkeder.
 

Gerçekten ilginç bir insan baban. Hadi hepsi tamam da ehliyet almana neden karışıyor yani? Bursunla alırsın da kendi cebinden para çıkar diye mi korkuyor? Diyelim ki öyle, evladısın yahu ben çocuğum her alanda kendini geliştirsin isterim. Eşim de öyle.

Elbette huzursuz hissettiğin bir ortama girmek istemezsin. Ya baban ile içten samimi bir şekilde konuş ya da içindeki tüm kırgınlıkları, kız evladı olarak babanın desteğine ihtiyaç duyduğunu yaz ve ya görebileceği bir yere koy ya da cebine falan yerleştir.

Kendi aile ilişkimden örnek vereceğim ama baya uzun olur. Kasım ayında bizde babama biraz sitem ettik, bayağı bir gelişme var kendisinde ama bizim olayımız biraz daha farklıydı.
 
Ailemizi seçemiyoruz maalesef.
Ailenizle birlikte yaşamak zorundaysanız, onların değişme ihtimali yoksa, sizden beklentileri yüksek değilse ayak uydurmaya çalışmaktan başka çareniz yok.
22 yaşındasınız okul için 5 saatlik yol gidiyorum demişsiniz. Mesafeyi bahane gösterip ya hem okuyup hem çalışacaksınız ailenizden ayrı yaşacaksanız ya da köprüyü geçene kadar.....

Herkesin ailesi onu desteklemiyor maalesef. Ailenin sizden beklentisi nedir? Yani odana kapanma telefonla çok oynama gibi şeyler tolere edilmeyecek katlanılmayacak şeyler değil. Tabi ki özgürce hareket etmek istiyorsunuz ancak ekonomik özgürlüğünüzü kazandığınızda gerçekten özgür olabilirsiniz.

Dedenizi de tersleyebilecek yapıdaymış babanız. Böyle olduğunu bile bile çözüm üretilmeyecek bir durum için dedemi üzmezdim. Dedenizi dinleyen çeki düzen verebilen biriyse tabi söyleyebilirsiniz.
 
Neden yurda çıkmadınız ya da başka ile gitmediniz? Bu hale bir anda gelmemişsiniz belli ki öncesi de var. Geçiş yapın olmadı bir sonraki yıl başka okula. Yazın çalışıp yurtta kalmaya devam edin hatta mümkünse. Onun bunun evinde yaşayamazsınız artık. Büyükler de sizin sorumluluğunuzu almak istemez. Başınıza bir şey gelse onlar suçlu olurlar. Kendi yolunuzu çizin.
 
Babam sürekli annemi suçluyor. Sen böyle olmasını sağladın. Sen bunu bu hale getirdin. Annem de benim yanımda olmak yerine, onunla olup beni ezmeyi seçiyor. Yani kocacı bir kadın.

Çok üzüldüm
Keşke başka şehirde üniversite kazansaymışsın
Farabi vs yapsan da biraz uzaklaşsan mı
 

tek kaçış yolunu ‘içimden gelmiyor’ diyerek kapatıyorsun.
büyükbabanla konuşmak bir şey değiştirmez.öyle olsa onlarda kalmaya devam ederdin, eve gitmen söylenmezdi.
tam tersi baban daha çok sinirlenir, beni mi şikayet ediyorsun, arkamdan iş mi çeviriyorsun, diye.
akademik başarına odaklan. gerekirse yaşadığın sehirden farklı daha iyi bir üniversiteye geçiş yap.
 
çok üzüldüm
ama büyükbaba ile konuşmanın işe yarayacağı kanaatinde değilim
böyle davranan, tokat atan bir baba; kendi babasından gelen bir uyarı ile minnoş birine dönüşmez ki
bence hiçbir işe yaramaz

klasik öneri “dişini sık, çalış, o evden kurtul”un arkasındayım ben de

bir de yol çok uzakmış; 2,5 saatmiş, yorumlarda gördüm
eve çıkmaya da izin verilmez demişsin

benim ailem de başta öyleydi
okulum uzak olmasına rağmen eve çıkamazsın gider gelirsin mentalitesindeydi
kavgalar ettim, tartıştım derken hiçbir işe yaramadığını gördüm
sonra yavaşça işleyerek bu konuda özgürlüğümü kazandım

bence bunu yapmaya çalış
yani ailenle iyi geçin, geçinebildiğin kadar
ve her gün eve döndüğünde öldüm, ettim, yoruldum, trafik şu bu saatlerce söylen
eve çıkmış arkadaşların vardır mutlaka, onlarla tanıştır
1-2 sınav öncesi şu bu “sınav sabahın köründe, geç kalmak istemiyorum” diyerek onlarda kalmaya izin almaya çalış
böyle böyle eve çıkma olmasa da yurtta kalma fikrini aşıla

aşılamaya çalış en azından

hiç olmadı 3,5 sene daha dişini sıkacaksın
sonra senin paran, senin şehrin, senin evin, senin kuralların olacak

inan o 3,5 sene geçiyor bir şekilde
beklediğinden çok daha hızlı geçeck hatta
 
Konuştum sen bana bir adım gel bana sana on adım gelirim diyor her seferinde. Geçen ‘hoş geldin’ baba dedim mutfakta bir şeylerle uğraşıyordum. Kolumda bileklik vardı siyah bir tane cevap gelmeyince kafamı çevirdim baktım. Bilekliğime bakıyor, dövme sandığına o kadar eminim ki. Baktığımı farkedince hemen kafasını çevirdi. Yüzün ekşiterek ‘sen napıyosun’ dedi. Ehliyet konusunu bilemiyorum. 18ime girdiğimde annem alsın çocuk falan dedi kocası alsın demişti. Şimdi elime para geçiyor ona da izin vermiyor. Ki benim izin almak gibi bir düşüncem yoktu. Annem babana danışalım dedi... Okula giderken trene yakın bir yere bırak diyorum. İnerken bir şey diyor musun baba diye soruyorum. Gözünün önüne bak diyor. Dikkat et üşüme falan asla demez. Ya da nezaketen paran var mı falan asla sormaz. Gün geçtikçe sahipsiz, arkamda kimse yokmuş gibi hissediyorum. Yanlış anlamayın ben kendime sahip çıkacak güçteyim. Beni yıldıramadı. Silik bir kişiliğe büründüremedi. Ama insan olsun istiyor.
 
Büyükbaban ile konuşup konuşmaman hakkında bir şey diyemem ama bence baban sevgisiz bir çocuk olarak büyümüş. Sevgi gösteremiyor çünkü.

Büyükbaban özünde nasıl bilmiyorum ama çoğu torunlarına gösterdikleri sevgi ve şefkati çocuklarına göstermemiş ebeveynler oluyor. Benim dedem öyle mesela bizi çok sever nazlatırdı ama çocuklarına öyle değilmiş, babam da sevgisini gösteremez. Kendince önemsediğini gösterme şekli hep başka olmuştur.

Kimi insan sevgisiz büyür ve çocuklarına sevgisini çok rahat yansıtır. Kimisi de çocukluğunda yaşadıklarını, kendi çocuklarına yansıtır. Babanın şiddet eğiliminde olmasının, koca yaşa gelmiş kızına tokat atmanın normal olduğunu benimsemesinin sebebi bu da olabilir.

Ne diyeceğim bilemedim inan.
 
Son düzenleme:
Ailemin beklentisi. Dindar bir insan olmam. Başımı örtmem, namaz kılmam, onların sözlerinden çıkmamam. Özel hayatımın olmaması. Odamın kapısının sürekli açık olması gibi. Ben böyle bir insan olamam ama. Benim hayatım var. Hayatımın sınırları var. Onları onun içine sokamam. Sokarsam kendime ve bir kez yaşadığım bu hayata saygısızlık etmiş olurum. Günahlarımın sevaplarımın onlardan bağımsız olduğunu kabul edemiyorlar.
 
Bu motivasyonu nasıl sağlayacağım pijama? Ben hiç bu kadar güçlü olamadım. Ya da bu tür başarı hikayelerine inanan biri. Azmettim, başardım onların bana saygı duymasını sağladım diyebileceğim bir savaşa girecek kadar güçlü hissedemiyorum. Sadece onlardan uzaklaşmak, yüzlerini sadece gerçekten özlediğimde görmek istiyorum.
 

motivasyonun o evden gitmek. daha büyük bir ödül olamaz şu anki şartlarında.

eğer geçiş yapabilirsen daha erken kurtulursun, yapamazsan, akademik başarın yine önemli, kpss oldu olmadı belli olmaz, o zaman yüksek lisans diye ayrılırsın evden.

baban değişmez, annen de öyle . al kitabını kalemini otur ders çalış yanlarında odada durman yüzünden tokat atıyorlarsa.

onların sana saygı duymasını bekleme.
bunu kazanman için tek yol kendi başına yaşayacak hale gelip, umursamamak.

bütün okulları derece ile bitirdim. yüksek lisans yaparken 1500 lira başarı bursu alıyordum taa kaç yıl önce.
çalışıyordum, iyi kazanıyordum. annem bana ne zaman saygı duydu biliyor musun?
o evden çıkıp artık bir bağlayıcılığımız kalmadığında. evlendim, 3 çocuk annesiyim, 31 yaşındayım, hala dener sinirlerimi bozup, gururumu kırmayı. ama artık dinlemek zorunda değilim. ya gitmiyorum, ya aramıyorum.
 
Gelinlikle çıktın kefenle gelirsin diyen babalardan haberin yok sanırım
 
Adliye sınavlar açıyor katiplik, mübasirlik gibi ya da polis olmak için sınava girseniz her iki kurumunda yukselmek için sınavları var.Aklinizda bulunsun
 
Baba mı yarıştıracağız şimdi?
Ne alakası var, benim babam böyle mi dedim! Baba dediğimiz bu değil midir diye tanımladınız çeşit çeşit baba var öyle sizin tanımladığınız figürde olmuyor illa.
Ha benim babam öyle değil, tanıma uyuyor ama daha geçen gün konu açan kişinin babası kefeninle dön boşanma demiş. Onu diyorum herşeyin kişiselleştirmeyin, beklentinizi düşük tutun
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…