Amaaan dert ettiğiniz şeye bakın. Yol yakınken dönün bundan çünkü ben de zamanında çektim biliyorum. Ergenken ayakkabı alırken satıcı "taraklı ayağın, bu olmaz sana" demişti. Ben de alala demek ki ayaklarım çirkin en iyisi saklayayım, kendim bile görmeyeyim moduna girdim. Senelerce yazın bile çorapla gezdim.
Sonra bir gün erkek arkadaşımla fıldır fıldır gezerken ayakkabı vurdu ayağımı. Hadi gel yeni alalım, böyle mi gezicen dedi. Senin yanında alamam, çirkin çok ayaklarım diyemiyosun tabi adama. Neyse sandalet gösteriyor bana, içimden diyorum manyağa bak. En sonunda dedim "ya gösterme şunları ayaklarım çirkin, giymem" diye. Denedim ettim, aldık. Çıkınca bana "nesi çirkin ayaklarının minicikler zaten, gayet de güzeller bence" dedi. Galiba bazı şeyler insanların tabularını yıkıyor. O günden beri giyerim her çeşit ayakkabıyı. Yazın çorapla, spor ayakkabıyla gezilmez, yaz öyle geçmez cidden.
Yukarıda yazmış arkadaşlar model çok önemli. Kalın bantlı modeller ayakları daha kibar, güzel gösteriyor. Ben de yaz kış bakımını yapar, ojemi sürer öyle gezerim. İsterse en çirkin ayağı olsun dünyanın önemli olan kendini güzel hissetmen, kendini sevmen. Kimse de kimsenin ayağını görmüyor, özellikle bakmıyor yolda sokakta.