• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Çocuk İstememek/İleride Pişman Olursam Düşüncesi

Ya benimm aklım mantığımm almıyor ama sonsuz da saygı duyuyorum...Eşim bile sizin kadar katı değil açıkçası ona çocuk neden istemediğini sorduğumda çevre ilişkileri bana yeter gibi bir cevap almamıştım ...Şaka gibi....Her kadın anne olmak zorunda değil ama gerçekten içinde o anne yaradılışı o ateş yok onu çözemiyorum...Benmde çocuğum yok ama anne olmayı çok isterim bu istek hiç tükenmio.
Çünkü insanların hemen hepsi sizin gibi düşünüyor, çoğu da çocuk için evleniyor. Benim gibi düşünen ve tam olarak anlayan sadece bir arkadaşım var. İnsanın içinde olmalı gerçekten, bende o hissiyat yok. Eşimde de yok hatta benden katı görünüyor ama parası olsa 3-5 çocuk yapabileceğini söylüyor. Piyango çıksa 3 çocuk yap evde otur, şu kadar daha maaş alsam çocuk yapılır, bakıcı parası veriyorlarsa hemen bir tane yapalım gibi. Bende o da yok:(

Eşiyle arasındaki ilişki güzel olupta çocuk yapmak istemeyenleri anlayamıyorum.
Eşimle aram bir kaç aydır iyi diyebilirim. Ondan önce türlü sorunlar yaşadık. Yani 3 senedir evliyiz ama 5-6 aydır birbirimizi anlıyoruz, vakit geçiriyoruz diyebilirim.

Koalina sağlıklıyken evliyken bu istememek neden?Ben çok çocuk meraklısı olmadığım halde 40 a yanaştım bekarım çocucuğum da buyüzden olamayacak diye içim gidiyor.Pişman olursun ilerde bence.Yaşlılıkra yalnızlık zor.Hastanede görsen insanları beni daha çok anlardın.Bencillik değil.İnsan tutunacak dal arıyor.Sen de iyi bir anne olmaya çalışacaksın ona niye bencillik olsun.O da çocuk yapacak;düzen böyle..Bir tane bile olsa insan anneliği tatmalı.
Normalde hiç çocuk istemiyoruz biz. Evlenirken de bu şekilde konuşmuştuk hep. Ama hastalık, yaşlılık gibi durumlarda insanların çocuklarıyla olan ilişkilerini gördükçe beni korku sardı. İleride aynı fikirde olacağıma emin olsam direk ameliyat olur toptan kurtulurdum, o kadar nettim bu konuda.

Bence evliliğin temeli çocuk.Yoksa evlilik aşkı bi yere kadar götürür çok severek evlendik ama bi yerden sonra nereye kadar bakışacak ve aşk yaşayacaksın çocukla perçinlenecek evlilik bence.Ben bu yüzden istiyorum Allah kısmet ederse tabi
İşte bende o sıkılma hiç olmayacakmış gibi geliyor. Hatta yapmak istediklerim için ömrümün yetmeyeceğini düşünüyorum. Aşk yaşamak değil tam olarak, kafanın uyduğu biriyle bir şeyler yapmak, zevk almak.

Babamı ben 13, kız kardeşim 9 yaşındayken kaybettik. hayat hep planladığınız gibi gitmiyor, o çocukluk kafama göre babam ölemezdi çünkü hiç bir şeyi yoktu. kalp krizi ayırdı bizi. annem o zaman 33 yaşındaydı, biz olmasak yapayalnız kalmıştı. hiç bir zaman evlilik düşünmedi belki biz vardık diye belki de babamdan başka bir erkek düşünmedi hayatında. siz olmasanız napardım derdi hep, hala da öyle. 30 yaşına geldim evladım var. eve gittiğinde haber ver der. inanılmaz tatlı bir ailemiz var birbirimize bir şey olmasından dehşet korktuğumuz. o yüzden çocuksuz olmayı düşünmedim hiç. Allah'a şükür bir tane kız evladım var, kardeşinin de olmasını istediğim. Allah isteyen herkese nasip etsin. eğer çocuğum olmuyor olsaydı da evlat edinirdim herhalde. ne bilim benim görüşüm olmalı ya.. akşam işten geldiğimde bacağıma sarılıp canımmm annem demesini hiç birşeye değişmem ben..
Başınız sağolsun sizin durumunuz zormuş. İşte bu tarz şeyleri duydukça acaba mı diyorum.

Ben babamın hastalığında manevi olarak çok yardımcı oldum.Son anlarını mutlu geçirmesine vesile oldum.Evlat sevgisini hissetti.Annem de öyle.Bunları yaşamak istemez misin?Yalnız başıma hastalanmak ve ölmek istemezdim şahsen..Yaşlıların halini gördükçe hele.Annem ve babam gibi evlat sevgisini isterdim..
İşte korktuğum şeyler bunlar, elimi kimse tutmayacak belki yalnız kalacağım. Ama asıl sorun sırf bu istek için belki de kalkamayacağım yükün altına girmeli miyim?

Koalina Koalina merhaba;

Benim bir oğlum var 24 aylık.
Ve asla 2.çocuğu düşünmüyorum diyenlerdendim. Çünkü annelik ağır geldi. Ta ki geçen haftaya kadar.

Adetim gecikti, günü gününe olurken hemde. E korunuyoruz da ama hiç bir kaza da olmadı . Nasıl olur ya dedim. Ağrım var ama Nasıl adet olcam gibi. İki gün bekledim. Test yapmadım. Ben kafam da neler kurdum neler. 9 aya ikinci Bebek doğana kadar, oğlumu bezden bırakıp tuvalete alıştırdım, daha büyük Bi eve taşındık, oğluma kendi kendine uyumayı öğrettim ama kafam da Nasıl deli sorular. Millete hiç istemiyorum 2. derken Nasıl söylerim büyük konuştum fln fln fln anlatamam sana ya o iki günü.

Test Yaptım. Negatif. Nasıl üzüldüm anlatamam , iki gün düşünmesi yetti bana oğluma kardeş geleceği. Adet oldum velhasıl hamile değilim.

Ama şu an ikinci çocuğa sıcak bakıyorum. Eşime de Bi sene daha geçsin hayırlısı ile korunmayı bırakırız dedim ilk defa. Şaşırdı. Çünkü ben ikinci çocuk lafı geçince asla , istemiyorum, bir tane bana yetiyo, eve , eşe, çocuğa derken kendime vakit kalmıyo iyice canım mı çıksın diye çemkirirdim.

Ama iş başa düştü, hayaller, varlığına sıcak bakmak yetti bana.

Bugün oğlumun doğum günü. İyi ki doğmuş. Anneliği tadmalısın bence.
Ben bu gebelik hikayelerini yaşadım ve bende durum tam tersine oldu, dünyam başıma yıkıldı, hiç de mutlu olmadığım gibi hayatımı kararmış/bitmiş gibi hissettim. Hani şüphelerde falan böyle az da olsa bir mutluluk yaşasam sizin gibi düşünebilirdim.

buna benzer bir konu ben de açmıştım önceden. eşimin ve ailelerimizin bebek beklentisini ama benim kendimi bu fikre nasıl uzak hissettiğimle ilgiliydi konu.

27 yaşındayım, bir seneyi biraz geçti evleneli. ama 8 yıldır beraberiz. eşimi seviyorum, oturmuş bir ilişkimiz var. evlenmeden önce hep büyük bir aile olmak istediğini söylerdi eşim, ben de 35 imden önce doğurmayacağım dedim hep. bu konudaki fikir ayrılığımız hep belliydi ama öncelikli gündemimiz hiçbir zaman çocuk olmadığı için bir problem olmamıştı. gelgelelim son zamanlarda eşim bu isteğini çok sık dile getirmeye ve çaktırmadan benim üzerimde de psikolojik baskı oluşturmaya başladı. özellikle benim ailem; annem anneannem de sürekli torun isteidklerini söylüyorlar ve doğunca maddi manevi her türlü bakımını üstleneceklerini dile getiriyorlar. ama ben hiç düşünmüyorum şu anda. rahatına düşkün bir insanım, daha gezip görmek istediğim yerler var. borçlardan ötürü eşimle gönlümüzce gezemedik daha. evimiz yok, arabamız yok. kısa vadede ilk olarak araba almak, gönlümce eğlenmek var. çocuğun beni çok kısıtlayacağını düşünüyorum ve eğer şu anda bebek sahibi olursam bana mutsuzluk getireceğine inanıyorum. dahası uzun vadede de bebek sahibi olma hayali hiç kurmuyorum. çocuğa yatırım gözüyle bakılmasını da çok anlamsız buluyorum.

bu konudaki mahalle baskısını göz ardı etmekte fayda var bence. her kadın anne olmak zorunda değil. hiç sahip olmadığım bir şeye özlem duymak da bana anlamsız geliyor. hani şu çocuğum olmuyor diye kendini hırpalayan insanları da anlamıyorum. biyolojik saat diye bir şey gerçekten var mı bilmiyorum, belki yaşım daha gençtir bunun için. ama özellikle içinde bulunduğumuz toplumu ve geleceğini düşündüğümde bir bireyi daha içinde yaşadığım toplumun normlarına hapsetmek bana acımasızca geliyor. çünkü ben mutlu değilim ki. evet ailem hayatta sağlıklı, onlarla güzel bir bağımız var. eşimi seviyorum. o da ben de sağlıklıyız çok şükür. ama gene de çocuk sahibi olmak çok büyük bir sorumluluk. bunlar yetmiyor bence çocuk doğurmak için.

aslında neden çocuk düşünmediğimi, ilerde de düşüneceğime inanmadığımı ve her kadının çocuk sahibi olmak zorunda olmadığını sayfalarca anlatabilirim :) bu konuda tezlerim de var kendimce :) velhasıl konu sahibi, istemiyorsan istemiyorsundur ve bu çok normal. nokta. ilerde pişman olacağını sanmıyorum, aksine dünyanın gidişatına bakılırsa çocuk sahibi olanların pişman olma ihtimalleri daha fazla bana göre. Umarım bu konuda taşlanmam burda, kesinlikle çocuğun harika bir şey olduğunu savunanlar kadar geçerli sebeplerim var bana göre.
Peki siz ileride düşünüyor musunuz? Bizde iki taraf da istemediği için ve birbirimizi körüklediğimiz için ölene kadar mutlu olacağımızı, hiç çocuk ihtiyacı duymayacağımızı zannediyoruz.
Karar vermek bile ayrı bir olay bence.
Çünkü bunalan anneleri,seveninen anneleri cok görüyorum.
Ayy bugünde sıkıldım senden hadi komşu teyze baksın diyemiceğimiz bir şeyler.
Ömür boyu onu düşünüceğiz. İyisiyle kötüsüyle aklımız hep onda olucak.
Yoklugu ayrı varlıgı ayrı.
Sanırım bu istek çoğu kadına doğuştan verilmiş. İçgüdüsel olarak bunu hissetmeyen bir kısım azınlık da bu şekilde mücadele ediyoruz. Bazen bakarım herhalde, yaparım diye düşünüyorum; bazense iyi ki yok asla yapamazmışım diyorum.

Merhaba,

Çocuğum var. Ama söylediklerinize de katılıyorum çünkü bende daha önce çocuksuz, anne olmadan bir hayat yaşadım.

Şu örnek yerinde olur bence; biz dondurma yemişiz, ve çok güzel diyoruz. Siz yemediniz yemesem de olur diyorsunuz. Ve ikimiz de kendimizce haklıyız. Daha doğrusu bu konu da haklı haksız yok aslında.

Herkesin kendi yaşam biçimi.

Şimdi ben size hak veriyorum , anne olmadan önce rahat gezmek, hayatta öncelik kendin olmak. Hepsini tattım biliyorum, ama siz şu an anne olmadığınız için size o duyguyu tarif edemiyoruz, aynı dondurma örneğinde ki gibi.

Ha ama tabi bizde bi an da tanrıçaya dönüşmüyoruz. Hayatımız toz pembe olmuyor. Çok zor , çok ağır ama güzel.


Biz bu lezzeti aldığımız için ' ya ama sizde tadın Nasıl istemezsiniz gibi olabiliyoruz' , size de belki gereksiz , abartı, yük gibi geliyor.

Şuna inanıyorum. Herşeyin zamanı vardır. Her ne olursa olsun insan anı yaşamalı.

Çocuklu çocuksuz, evli bekar, yalnız kalabalık hiç farketmez.

Koalina Koalina
İşte burada şöyle ufak bir sıkıntı var. Ya kişi benim gibi dondurma ve çikolatadan nefret ediyorsa:D Gerçekten büyük çoğunluğun çok sevdiği bir şey başka birinin midesini bulandırabilir nadir de olsa. Ya ben de o azınlıktaysam ve geri dönüşü olmayan bir şey yaparsam?

Allah hayirli evlat versin her evlatta bir olmuyor anasi babasi yaslaninca donup bakmiyorlar bile nolmuslar diye.
Yanliz kalmamak icin cocuk yapmak bencilce tabiki bende o dusunceyle yapmadim sadece sevdigim adamla benim ortak bir parçamız in dunyaya gelme dusuncesi beni buna itti birde bu yonden dusunun derim
Kesinlikle. Şans, baht, kader artık orası ama şu an yalnız kalmayayım düşüncesiyle bu işin altından kalkamayacağıma karar verdim.

İyice düşünmek için daha zamanınız var,bu süre içinde belki düşünceleriniz değişir bilemeyiz ama çocuk olmazsa yalnız kalacağım diye düşünmeyin çünkü 5-6 çocuğu olmasına rağmen yalnız kalan çok insan var. Her kadın illa anne olacak diye birşey yok,günümüzde hiç çocuk istemeyen aile örnekleri çoğaldı. Ha çocukları çok seven ve 3-4 çocuk planlayan biri olarak şunu tavsiye edebilirim; 1 tane olsun ama maddi manevi tam olsun. Kısmetinizde yoksa zaten olmaz,işte ozaman ben elimden gele ni yaptım ama nasipte yokmuş deyip konuyu kapatırsınız. Bu sadece nacizane bir tavsiye,kalbiniz ve aklınız size en doğru yolu gösterecektir.
Teşekkür ederim, aslında çok geleceği hesaplayarak bir şeyler yapan biri değilimdir. Kim öle kim kala derler.

Merhaba Koalina,

Ben yurt disinda yasiyorum, avrupalilar yasam tarzi olarak rahatlarina, gezmeye tozmaya bizlerden cok daha duskunler. Avrupalilarin 90% il 55 yasinda dahi nerdeyse her hafta sonu gece kulubu ne felan cikarlar. Bu neden le ya hic cocuk yapmazlar yada 1 cocukla yetinirler. evcil hayvan almayi tercih eder ler. fakat belli bir yasà geldiklerinde pisman olan lari cooook gordum. Ben guzellik salonun da calisiyorum dolayisi ile cok bayan musterim var. Ve sana sunu soyleyebilirim, ki o rahatlarina duskun kadinlarin buyuk cogunlugu cocuk sahibi olabilme yasi gectikten sonra bin pisman oluyorlar cocuk yapmadiklarinà. hayatlarinin renksiz hareketsiz eksik oldugunu soyluyorlar. cocugun olmucak demek torununda olmucak demek. o ciftlerin cocuksuz disarda mutlu gorunup evde ah keske cocugum olsaydi demediklerini nerden biliyoruz ki. Bu senin secimin fakat hic dusunmezken simdi bu soruyu soruyorsan kendine ilerde pisman olma riskin yuksek bana gore. umarim en iyi karara varirsin ve hep mutlu olursun.Kal saglicakla.
Hiç düşünmezken böyle bir ikilemde kalmamın en büyük sebebi yakınlarda duyduğum üzücü bir haber. Gerçekten aile bağlarına ihtiyacımız olduğunu daha net anladım. Herkesin ailesi bir şekilde büyüyor, bir yandan yaşlılar giderken yerine yeni bebekler geliyor. Ama bizim ailemiz öyle olmayacak, burada kalacak.

Tanıdığım çok tatlı bir çift var 40lı yaşlarda çocuk filan akıllarından bile geçmemiş gayet de mutlular hala bir hasret, özlem çekmiyorlar. Dernekte tanıştığım bir teyze daha var ne evlenmiş ne anne olmuş. Hayatının sadece bi döneminde çocuk hasreti çekmiş onda da yetimhanedeki melekleri düzenli ziyaretlere gitmiş.

Herkes çocuk yapmak zorunda değil. Çocuksuz daha mutlu olanlar da var.
Bende istemiyorum ne çocuk ne evlilik zaten annelik hormonlarına sahip olduğumu da düşünmüyorum.
Sanırım onlardan bende de yok.

Eski şefim senin zihniyetindeydi hiç çocuk istememiş 55 yaşında emekli oldu ve 1 ay sonra felç geçirdi yıllardır sol tarafı hiç tutmuyor ve doğru düzgün konuşamıyor altını eşi alıyordu ve en büyük pişmanlığı bir çocuğa sahip olmamasıydı. Şuan ki durumunu bilmiyorum belki de kocası terk etti.. Evet bugün sağlıklıyız kocan yanında, ailen yanında kocan iyiyse, merhametli ise kötü gününde yanında olur, anne baba ömrü belli, kardeşler eşi iyiyse kardeşin olmaya devam eder.. Üremek de acıkmak gibi bir ihtiyaç bana kalırsa bir psikologa gitmelisin.. Benim de henüz çocuğum yok sorumluluklarını düşününce bile deli oluyorum ama istiyorum ağaç bile meyve veriyorken ben neden kök salmadan bu dünyadan gideyim ki :)
Çok ilkel bir istek aslında. Belki de gelip geçici bir histeyim bilemiyorum.

Ben anne olmamayı hic düşünmedim ama annelerin annelik hakkında abartılı hatta efsanevi söylemlerde bulunduklarını düsünürdüm.
Yapmışlar bir bebe, kendilerini telkin edecekler işte yok uyusa özlerim de yok bir saat sonra özlerim de diyerek şeklinde fikirlerim vardı.

Amaaaa anne olunca işler değişti ya.
Aynen onlar gibi oldum :)
Hayattan tek beklentim bebe değildi ama bile isteye seve seve hayatımın en merkezine ben yerlestirdim.
Bu yuzden hayattan tek beklentin çocuk sahibi olmak mi bla bla'cılar da samimiyetsiz ve kendini üst gömlekte göstermek isteyenler gibi geliyor zira tek amacımız çalışmak da degil ama mesleğimiz var, di mi?

Evet, büyük ve sürekli bir sorumluluk ama mutluluğuna da paha biçemiyorum.
Bir örnek vereyim, duygusallaşmamin sebebi kabilinde ;
Ağlama numarası yapıyordum, doğduğundan beri temastan hoşlanmayan bir defa olsun başını omzumuza dahi koymayan kucağımızda yatmayan kızım, geldi ve sarıldı bana, minik ellerini doladı boynuma :)
Bunu asla asla asla kelimelerle ifade edemem.

Hasılı kelam bence güzel ya.
Arada yoruluyor arada keşke tuşu olsa da kapatsak diye düsünüyorsunuz :) ama güzel.
Allah isteyen ve hakkını vere vere büyüteceklere versin insallah.

Anneliğe methiye adındaki postumu bitirirken :p şu vakayı da anlatayım;
50'li yaşlarında hic evlenmemis, cok zengin, işi hobileri partileri arkadaşlıkları vs olan bir akrabam keşke hicbir seyim olmasaydı ama bir evladim olsaydi, demistir.
Beni de etkileyen ve cocuga iten sebeplerden biri buydu.

Çok sükür, gayet mutluyuz.
Siz haklıymışsınız ey analar :)
Ben bu konuda pek yorum yapmasam daha iyi çünkü arkadaşlarıma bile buluşmalara çocuk getirmeyin kafam kaldırmıyor diyen biriyim. Neyse ki biri de bana ters çıkmadı:)
Kim bilir belki bir gün ben de haklıymışsınız derim.

Çoçuk sevmediğim için çocuk istemiyorum demişsiniz ya ben ona takıldım biraz.şöýle ki bende kendi çocuğumdan önce başka çocuk sevemezdim.hatta ve hatta çocuğum üç-dört aylık olup bana tepki vermeye,beni tanımaya başladığı zaman kuruldu duygusal bağımız. Bu bağ kurulduktan sonra gördümki bu hayatda tek gerçek sevgi çocukların sevgisiymiş.tabii ki anne,baba,eş sevgiside var fakat çocuk sevgisinin tarifi ve limiti yok.sınırsız, şartsız şurtsuz bir şekilde bir insana bağlanıyorsunuz, canınızı isteseler onun için feda edecek kıvama geliyorsunuz.sizi şartlandırmak istemiyorum fakat bu deneyimi tatmanızı tavsiye ederim.inanın pişman olmayacaksınız
Ama ben buna da üzülüyorum. Sizin çocuklarınız da sizin sevdiğiniz gibi sevmiyor o zaman sizi, bu da acı bir şey değil mi.
 
iste o ben. Esimle birbirimize yetiyoruz, cocuk olunca daha az şey paylasmak zorunda kalacagimiz kesin.

Çocuk perçinler evliliği diye düşünüyorum eşime doyamadım hissiyatı bende de hala var ama çocuk benden ondan bir parça yetştirmek daha güzel sanki yoksa diğeri bencillik gibi geliyor bana ben doyamadım çocuk istemiyorum demek.
 
Çocuk perçinler evliliği diye düşünüyorum eşime doyamadım hissiyatı bende de hala var ama çocuk benden ondan bir parça yetştirmek daha güzel sanki yoksa diğeri bencillik gibi geliyor bana ben doyamadım çocuk istemiyorum demek.
Burada okuduğum hiç bir konuda çocuk perçinlememiş evliliği, tam tersi mutlu evlilikleri bile sekteye uğratabiliyor aslında
 
Çünkü insanların hemen hepsi sizin gibi düşünüyor, çoğu da çocuk için evleniyor. Benim gibi düşünen ve tam olarak anlayan sadece bir arkadaşım var. İnsanın içinde olmalı gerçekten, bende o hissiyat yok. Eşimde de yok hatta benden katı görünüyor ama parası olsa 3-5 çocuk yapabileceğini söylüyor. Piyango çıksa 3 çocuk yap evde otur, şu kadar daha maaş alsam çocuk yapılır, bakıcı parası veriyorlarsa hemen bir tane yapalım gibi. Bende o da yok:KK43:


Eşimle aram bir kaç aydır iyi diyebilirim. Ondan önce türlü sorunlar yaşadık. Yani 3 senedir evliyiz ama 5-6 aydır birbirimizi anlıyoruz, vakit geçiriyoruz diyebilirim.


Normalde hiç çocuk istemiyoruz biz. Evlenirken de bu şekilde konuşmuştuk hep. Ama hastalık, yaşlılık gibi durumlarda insanların çocuklarıyla olan ilişkilerini gördükçe beni korku sardı. İleride aynı fikirde olacağıma emin olsam direk ameliyat olur toptan kurtulurdum, o kadar nettim bu konuda.


İşte bende o sıkılma hiç olmayacakmış gibi geliyor. Hatta yapmak istediklerim için ömrümün yetmeyeceğini düşünüyorum. Aşk yaşamak değil tam olarak, kafanın uyduğu biriyle bir şeyler yapmak, zevk almak.


Başınız sağolsun sizin durumunuz zormuş. İşte bu tarz şeyleri duydukça acaba mı diyorum.


İşte korktuğum şeyler bunlar, elimi kimse tutmayacak belki yalnız kalacağım. Ama asıl sorun sırf bu istek için belki de kalkamayacağım yükün altına girmeli miyim?


Ben bu gebelik hikayelerini yaşadım ve bende durum tam tersine oldu, dünyam başıma yıkıldı, hiç de mutlu olmadığım gibi hayatımı kararmış/bitmiş gibi hissettim. Hani şüphelerde falan böyle az da olsa bir mutluluk yaşasam sizin gibi düşünebilirdim.


Peki siz ileride düşünüyor musunuz? Bizde iki taraf da istemediği için ve birbirimizi körüklediğimiz için ölene kadar mutlu olacağımızı, hiç çocuk ihtiyacı duymayacağımızı zannediyoruz.

Sanırım bu istek çoğu kadına doğuştan verilmiş. İçgüdüsel olarak bunu hissetmeyen bir kısım azınlık da bu şekilde mücadele ediyoruz. Bazen bakarım herhalde, yaparım diye düşünüyorum; bazense iyi ki yok asla yapamazmışım diyorum.


İşte burada şöyle ufak bir sıkıntı var. Ya kişi benim gibi dondurma ve çikolatadan nefret ediyorsa:KK70: Gerçekten büyük çoğunluğun çok sevdiği bir şey başka birinin midesini bulandırabilir nadir de olsa. Ya ben de o azınlıktaysam ve geri dönüşü olmayan bir şey yaparsam?


Kesinlikle. Şans, baht, kader artık orası ama şu an yalnız kalmayayım düşüncesiyle bu işin altından kalkamayacağıma karar verdim.


Teşekkür ederim, aslında çok geleceği hesaplayarak bir şeyler yapan biri değilimdir. Kim öle kim kala derler.


Hiç düşünmezken böyle bir ikilemde kalmamın en büyük sebebi yakınlarda duyduğum üzücü bir haber. Gerçekten aile bağlarına ihtiyacımız olduğunu daha net anladım. Herkesin ailesi bir şekilde büyüyor, bir yandan yaşlılar giderken yerine yeni bebekler geliyor. Ama bizim ailemiz öyle olmayacak, burada kalacak.


Sanırım onlardan bende de yok.


Çok ilkel bir istek aslında. Belki de gelip geçici bir histeyim bilemiyorum.


Ben bu konuda pek yorum yapmasam daha iyi çünkü arkadaşlarıma bile buluşmalara çocuk getirmeyin kafam kaldırmıyor diyen biriyim. Neyse ki biri de bana ters çıkmadı:)
Kim bilir belki bir gün ben de haklıymışsınız derim.


Ama ben buna da üzülüyorum. Sizin çocuklarınız da sizin sevdiğiniz gibi sevmiyor o zaman sizi, bu da acı bir şey değil mi.


Yazdıklarınızı okuyorum.Evliliğinizi tam anlamıyla oturtmamış gibi geldi bana. eşinizi işinizi hayatınızı çevrenizi ilişkilerinizi bebek fikriyle alt üst etmek hatta paylaşmak gibi bir fikir sizi korkutuyor sanırım.Biraz bencilce.Ama sonuna kadar saygı duyuyorum.Eşimi çok seviyorum etraf istiyor diye bebek istemiyorum ben.Bu ülkeye vatana kendimize sevdiğim adama benden canımdan bir parça bir insan bağışlamak ve yetiştirmek istiyorum.İnanın çocuk doğuranlar var sırf hava atmak evliliğimz süper görünsün diye benim gibi düşünen de çok var aynı kefeye koymaayın.Ben annem babam hastalanınca çok baktım.İyi bir insansanız akıllı iseniz kendiniz gibi hayırlı düzgün evlat yetiştirirsiniz kendinize güveniyorsanız korkmayın.Dünya yansa da bir çocuk anne baba terbiyesini eğitimini bozmaz.Çok da güzel ebeveyn arkadaş olunur.
 
Ben de şuraya bir konu kondurayım:skandal:

Çocuk konusunu aklımın ucuyla bile düşüneceğime ihtimal vermezdim ama geçen haftalarda aldığım ve çok içimin yandığı bir haber beni bunu düşünmeye itti. Bu kötü haber beni o kadar etkiledi ki beni geceleri uyuyamıyorum, inanılmaz içim sıkılıyor artık bitik düştüm. Bugün doktora gidip hazır sinüzitken durumu, yorgunluğumu, uyuyamadığımı anlattım ve 2 gün rapor alıp inzivaya çekildim.

3 sene bitti evliliğimizde, yaş oldu 31. Evet çocuk hiç istemedim hala da istemiyorum. Eşim de en az benim kadar istemez. Bu kafayla gidersek ömrümüzün sonuna kadar istememeye devam ederiz. Hiç çocuk ihtiyacı veya özlemi yaşamıyoruz, ailem sağ oldukça yaşamayacağımı da düşünüyorum çünkü hali hazırda olan bağlarım bana yeterli geliyor. Ama bir yandan da içim acıyarak yıllarca bir arada olamayacağımızı düşünüyorum. 45- 50 yaşıma geldiğimde, kardeşlerimin hepsi bir yere dağıldığında ve belki annem babam hayatta olmadığında ne yaparım?

Yalnız kalma korkusu ile çocuk yapmak çok bencilce bir düşünce ama yine de düşünmeden edemiyorum. Kötü zamanlarda kenetlenen aileleri gördükçe ileride hiç böyle olamayacağız, yalnız başımıza ne yaparız diyorum. Eşimle bu konuyu pek de ciddi konuşmadım, şu an için ne düşündüğümü tam olarak bilemiyorum zaten. Bir ara 50-60 yaşlarında (tabi o yaşları görürsek) ne kadar yalnız olacağımızdan bahsettim. Birimizden biri vefat ederse manevi olarak çok eksik kalırız dedim. O da ciddiye almadı tabi, git evlen dedi bana :KK70:

Benim gibi hiç çocuk istemeyenlerin olduğunu biliyorum. Acaba onlar zor zamanlar geçirdiler mi, böyle zamanlarda neler yaptılar? Bu konuda inanılmaz katıyken az da olsa acaba mı demem beni şoklara uğratıyor. Bu konuda başkasının lafıyla hareket edilmez ama birilerinin de çıkıp "kaynım istemedi ve çocuk yapmadı, şu yaşında ama çok da mutlu" örneklerini vermesine ihtiyacım var.

NOT=Eşim ve ailesi konusunda yaşadığım sıkıntılar ciddi anlamda düzeldi.
Kadınların bir kısmı evlenmek çocuk doğurmak hayalleriyle büyüyor ve bınu görev olarak kabulleniyorlar. Bir kadın anne olmak istemediğinde, evlenmek istemediğinde çok büyük şaşkınlıkla karşılıyorlar. Toplumun büyük çoğunluğu bu şekilde. Keşke doğurmanın bir yetenek olmadığını, vasıfsız insanları çoğaltmanın ne kadar korkunç olduğunu farketseler. Anne baba olmak istemeyen insanlara, toplum normlarını yıkıp mantıklı düşünebildikleri ve kararlı davranabildikleri için saygı duyuyorum. Her adımını ölçe tarta atan, kendisine ve çevresine saygı duyan insanlara hayranlık duyuyorum. Ben çocukları çok seviyorum, eşim de çok seviyor. Halimiz vaktimiz yerinde. Çocuk yapmak istemiyoruz. Sırf yalnız kalmamak için, geleceğe bir nişane bırakmak için çocuk yapmak bencilliğinden ölümüne korkuyorum. Dünya geldikten sonra başına bir şey gelmesinden ölümüne korkuyorum. dünyaya gelir de yalnız kalırsa diye korkuyorum. O zaman bir tane daha çocuk mu yapacağız? Ya bize bir şey olursa? Bu minvalde çocuk yapmak hayatının merkezi haline gelmiş insanları, bir düzine çocuğu olup yatacak yeri olmayan insanları, nasibiyle doğar nasılsa aç kalmaz diyen insanları anlayamıyorum.dünyanın kötü olmasına katkısı bulunan her insana öfkem gün be gün artıyor.
belki bir gün minik parmaklara kavuşmak için yeterli sebep bulurum,kırılan umudum onarılır.
 
Koalina konu içindeki yorumları okumadım, üstünden yorum yapmış gibi olacağım ama bir bakış sunmak istiyorum sadece.

Birkaç yorumuna denk geldim, sanırım öğretmensin ve evcillerin var.
Şöyle söyleyebilirim ki sabırla bir hayvanın sorumluluğunu alabilen insanlar, çocuk konusunda bir ön deneme yapmış gibi oluyor. (Bu sözümün yanlış anlaşılmasını istemem) Bir de öğretmensin, işin öğreten kısmı konusunda da pratiğin var bol bol.

Şu bir gerçek ki bazı kadınlar hiçbir zaman tam manasıyla çocuk isteyemiyor, şartlara bakıyor, şartların olgunlaştığını düşünüyor, ben de mi yapsam acaba diyor, belki bu moklu dünya için bir umut olur diye düşünüyor vb.

Hiçbir şeyin garantisi yok, çocuğunun iyi-kötü olacağını, hangi olaylar karşısında nasıl vefa örneği göstereceğini bilemezsin, kendinin dahi garantisi yok. Hepimiz engelli adayıyız, hepimiz ölümlüyüz, hepimiz bir tutam benciliz, hepimiz biraz panik olabiliriz, boşanabiliriz, yeri gelir yetemeyebiliriz, iflas edebiliriz... İnsanız.

Açıkçası yalnız kalmamak adına çocuk yapma halini gayet insanı buluyorum, bencillik olarak görmüyorum, esas insanın kendine yalnızlığı hazırlaması büyük bir haksızlık olur. Maddi-manevi yetebileceğini düşünen, eşi ile iletişimini, evliliğini oturtmuş, umut taşıyan herkes çocuk yapmalı.

Çünkü en kötü durumda bile her acının bir sonu, katlanma eşiği vardır; ama pişmanlıkların, keşkelerin sonu gelmez.
Bu kadar söyleyeyim.
 
Çocuk perçinler evliliği diye düşünüyorum eşime doyamadım hissiyatı bende de hala var ama çocuk benden ondan bir parça yetştirmek daha güzel sanki yoksa diğeri bencillik gibi geliyor bana ben doyamadım çocuk istemiyorum demek.
bana da cocuk istemek bencillik gibi geliyor. Yani bu nereden baktigimiza gore degisir
 
Bazılarıda bjr garıp nasıl rahatca cocuk sevmedıgımızı soyleyebılırmişiz???? Sevmıyorum ve heryerde soylerım istersem, kafama tas mı atcaksınız? :KK70: Sevmıyorun diye gidip cocuklara zarar vermıyorum sonucta. Hayvanda sevmeyebılırsınız zarar vermeyın yeter. Mıletın cocuk dogurmaması nıye bazılarını bu derece hırslandırıp cılgına cevıyor? Benim dogurduguma kendileri bakcak sankı.

Cocuklada gezılır edılır dıyenler olmuş. tamamen yasam tarzına ve gezmekten ne anladıgına baglı. Bız birgun otururken gece saat 3te hadı su sehre gıdelım dıyıp sırt cantasını alıp cıkabılen ınsanız. Tabıkı 7/24 bu modda degılız bazen zaman bazen maddıyat uymuyor o ayrı ama sartlar uygunsa bı anda karar verıp gıderız. Hatta sırf keyfıne yol yapmak için baska bır sehre gıdıp ıkı cay kahve ıcıp atlayıp gerı donmuslugumuz var. Ben bu tarz yasamayı sevıyorum. Kedimiz var asagı yukarı 1.5 senedır. Kedıyı bıraksam aklım kalıyor sımdı veya bakacak ınsan arıyorum, 1 haftadan uzun plan yapmıyorum mumkunse. Kedım bıle hayatımda ufak tefek seylerı degıstırdı. Onu cok sevıyorum ve onunla mutluyum lakın cocuk benım hayallerımı, hayatımı bıtırır. Gez gez sıkılmayacak mksınız dıyenler keske daha cok gezebılsem ama sureklı gezemıyorum ve bende hergun farklı bır ülkede, farklı bır sehırde uyanmıyorum malesef :KK70: ama bırgun sıkılacak kadar gezersem, sıkıntıdan cocuk yapmak yerıne baska bıseyler bulurum emınım.
 
Demişsin ki:
İşte korktuğum şeyler bunlar, elimi kimse tutmayacak belki yalnız kalacağım. Ama asıl sorun sırf bu istek için belki de kalkamayacağım yükün altına girmeli miyim?
Kimler kimler haketmeyen milyonlarca insan cocuk dünyaya getiriyor.Eminim onlardan iyi ebeveyn olacaksınızdır bu ince düşünceyle.Eminim yani.Cesaret gerek sana yalnızca.
 
Demişsin ki:
Ben bu gebelik hikayelerini yaşadım ve bende durum tam tersine oldu, dünyam başıma yıkıldı, hiç de mutlu olmadığım gibi hayatımı kararmış/bitmiş gibi hissettim. Hani şüphelerde falan böyle az da olsa bir mutluluk yaşasam sizin gibi düşünebilirdim.
Ben yıllar önce evlendipimde iki yıl boyunca hamile kalmaktan çocuk büyütmekten tırstım erteledim.Şimsi ise koca bulsam da çocuğum olsa diyorum.Son derece hazırım her zorluğuna:)Hayat işte.
 
Burada okuduğum hiç bir konuda çocuk perçinlememiş evliliği, tam tersi mutlu evlilikleri bile sekteye uğratabiliyor aslında

kendi adıma benim evliliğimde sorun yaratmadı ama bu tespitine katılıyorum çevremde çok evlilik, çocuktan sonra sonlandı.
genelde konuşmalar paylaşımlar azalıyor çocuktan sonra, ama bu biraz fazla çocuk merkezli yaşayan aileler için geçerli, hani çocukla tatile gidilmez, çocukla gezdiğimden bişey anlamıyorum, üşütür diye kışın dışarı çıkmıyorum, ben çocukla yatıyorum eşim salonda yatıyor diyen anneler...
bizimki de 10 yıldır birlikte olduğumuz, aynı evi paylaştığımız için fazlasıyla oturmuş bir ilişkiydi, belki o yüzden olumsuz etkilenmemiştir, bir de biz hiçbir zaman sevgili olduğumuzu unutmadık, hiçbir zaman birbirimize ayırdığımız vakitten çalmadık.o denge kurulursa ilişkiyi sarsmıyor, hatta yenilik ve heyecan getirebiliyor :)
 
kendi adıma benim evliliğimde sorun yaratmadı ama bu tespitine katılıyorum çevremde çok evlilik, çocuktan sonra sonlandı.
genelde konuşmalar paylaşımlar azalıyor çocuktan sonra, ama bu biraz fazla çocuk merkezli yaşayan aileler için geçerli, hani çocukla tatile gidilmez, çocukla gezdiğimden bişey anlamıyorum, üşütür diye kışın dışarı çıkmıyorum, ben çocukla yatıyorum eşim salonda yatıyor diyen anneler...
bizimki de 10 yıldır birlikte olduğumuz, aynı evi paylaştığımız için fazlasıyla oturmuş bir ilişkiydi, belki o yüzden olumsuz etkilenmemiştir, bir de biz hiçbir zaman sevgili olduğumuzu unutmadık, hiçbir zaman birbirimize ayırdığımız vakitten çalmadık.o denge kurulursa ilişkiyi sarsmıyor, hatta yenilik ve heyecan getirebiliyor :)

Yorumunuz ekşideki şu paylaşımı getirdi aklıma :)

https://eksisozluk.com/entry/64571729
 
Yorumunuz ekşideki şu paylaşımı getirdi aklıma :)

https://eksisozluk.com/entry/64571729

sanki ben yazmışım sadece 2 yıl farkla :KK70:
aynılarını yaptım ben de, hamileyken işyerim 6. kattaydı, asansöre binmez 6 kat çıkar inerdim günde bilmemkaç kere,
şubatta doğurdum karda kışta kangurusuna koyar sokaklarda dolanırdım,
6 aylıktı kızımla başbaşa 10 saat araba kullandım tatile gittim
4 yaşında zeytinli rock fest e götürdüm... daha uzar bu liste :KK70:
ama en önemlisi eşimle rutinimizi bozmadık, hala 9 da kızımızı yatırır, tavla oynar, film izler, dans ederiz.
aksi olsa çıldırırdım ben.
 
Bazılarıda bjr garıp nasıl rahatca cocuk sevmedıgımızı soyleyebılırmişiz???? Sevmıyorum ve heryerde soylerım istersem, kafama tas mı atcaksınız? :KK70: Sevmıyorun diye gidip cocuklara zarar vermıyorum sonucta. Hayvanda sevmeyebılırsınız zarar vermeyın yeter. Mıletın cocuk dogurmaması nıye bazılarını bu derece hırslandırıp cılgına cevıyor? Benim dogurduguma kendileri bakcak sankı.

Cocuklada gezılır edılır dıyenler olmuş. tamamen yasam tarzına ve gezmekten ne anladıgına baglı. Bız birgun otururken gece saat 3te hadı su sehre gıdelım dıyıp sırt cantasını alıp cıkabılen ınsanız. Tabıkı 7/24 bu modda degılız bazen zaman bazen maddıyat uymuyor o ayrı ama sartlar uygunsa bı anda karar verıp gıderız. Hatta sırf keyfıne yol yapmak için baska bır sehre gıdıp ıkı cay kahve ıcıp atlayıp gerı donmuslugumuz var. Ben bu tarz yasamayı sevıyorum. Kedimiz var asagı yukarı 1.5 senedır. Kedıyı bıraksam aklım kalıyor sımdı veya bakacak ınsan arıyorum, 1 haftadan uzun plan yapmıyorum mumkunse. Kedım bıle hayatımda ufak tefek seylerı degıstırdı. Onu cok sevıyorum ve onunla mutluyum lakın cocuk benım hayallerımı, hayatımı bıtırır. Gez gez sıkılmayacak mksınız dıyenler keske daha cok gezebılsem ama sureklı gezemıyorum ve bende hergun farklı bır ülkede, farklı bır sehırde uyanmıyorum malesef :KK70: ama bırgun sıkılacak kadar gezersem, sıkıntıdan cocuk yapmak yerıne baska bıseyler bulurum emınım.
Hayvanları seven neden çocukları sevmez çelişkili geliyor bana.Hayvanlar da bakım özen ve zaman istiyor.Yaş ilerleyince istersiniz sanki diye düşünüyorum.Düşünceler yaşla birlikte farklılaşıyor çünkü.Şimdi 20 lerindesin.
 
ha şunu da ekleyeyim,
geçen gün oda ayırma mevzusunda çok anne yazmıştı çocuğun üstü açılır nasıl ayrı yatakta yatırıyorsunuz diye...
benim kız 5 senedir üstü açık yatar, uyku tulumu da giydiremedim üstünü de örtemedim, saniyesinde tekmeleyip açar.
kış günü incecik giyinir, triko giymez kaşınıyormuş, külotlu çorap da giymez hele yün külotlu çorap :KK53: bebekken bile kendini yırtardı hiç giymedi.
bere/eldiven takmaz.
incecik giydirir pusete atar günde 8-10 km yürürdüm ben kış günü, 40 kilo verdim öyle.
hayatı sokak hayvanlarının arasında geçti, bi de deli annesi nerde yaralı iltihaplı hayvan var eve alır iyileştirir...
yemek de yemez 5 yaşında 16 kilo.


5 yaşında bir kere bu sene antibiyotik kullandı o da kulak enfeksiyonu olduğundan.
ateş düşürücü bile sayılıdır.
yani ne kadar üstüne düşersen o kadar hassas oluyor bu çocuk milleti,
ne kadar rahat büyütürsen de o kadar sorunsuz.
tecrubeyle sabittir :KK14:

 
Yorumunuz ekşideki şu paylaşımı getirdi aklıma :)

https://eksisozluk.com/entry/64571729

Öyle doğu bir yazı ki..
Anne değilim ama annem ve kayınvalidem taban tabana zıt anneler. Kayınvalidem mesela bir ay çocuklarını görmese dünya yanmış gibi oluyor. Sürekli bir ağlamaklı ifadeler, canını adamalar. Hani cocuklari için kendinden geçmiş resmen. Giyinmez giydirir tipli bir anne. Kadıncağız annemden genç ama yanyana gor ablası dersin. Çünkü dişleri, saçları kıyafetleri her şey fedakarlık kokuyor. Hala da kendine harcaması yoktur kenara koyar hepsine ev alacak da bilmem ne yapacak da. Ya bırak hepsi mesleğini almış kendin yaşa biraz diyoruz evini istediğin gibi yaptır kış günü evin derecesini yükselt senelerce kendini kisitlamissin mustiflik yap. Yok olmaz çocukları için kenara atmalı bir omur. Kadın kadınlığını bilmemis.
Benim annem mesela daha rahat bir kadın. Seviyor beni elbette ama ne düşlerinden ne heyecanlanrindan ne hayatından ödün vermedi hiç. Beni bırakıp anneanneme okul arkadaşlarıyla buluşmalara gitti gecelere gitti.
İkisi de aynı seviyordur sanmıyorum annem beni az sevsin. Ama kendini sevmeyi bırakmadı beni hayatinin en önceliğine koymadı sadece.
Bu fedakar Türk analığı çocuğa da yük aslında. Senin için hayatından vazgeçmiş senin için ölecek bir insanın hep sırtında tasiyorsun vicdan ağırlığı oluyor aslında.
Yurtdışına gittiğimde oyle sokak çalgıcılarını kış günü yere oturup sakince dinleyen çocukları var mesela. Bizim anneler olsa tas soguk çeker kalk diye çocuğu kaldırır. Yemek yemiyorsa sen bilirsin demez kaşıkla kovalar.
Tatil köyünde bile kaşıkla kovalayanlar hep bizim analar.
Çok itici geliyor bana bu aşırı fedakar Türk analığı.
 
sanki ben yazmışım sadece 2 yıl farkla :KK70:
aynılarını yaptım ben de, hamileyken işyerim 6. kattaydı, asansöre binmez 6 kat çıkar inerdim günde bilmemkaç kere,
şubatta doğurdum karda kışta kangurusuna koyar sokaklarda dolanırdım,
6 aylıktı kızımla başbaşa 10 saat araba kullandım tatile gittim
4 yaşında zeytinli rock fest e götürdüm... daha uzar bu liste :KK70:
ama en önemlisi eşimle rutinimizi bozmadık, hala 9 da kızımızı yatırır, tavla oynar, film izler, dans ederiz.
aksi olsa çıldırırdım ben.

Bizimki de şu bebeklikten biraz çıksa, bi de hormonlarıma az mukayyet olabilirsem, ilk işim eşimle tatile kaçmak olacak :KK53:
Cidden, hayatı çocuk için yaşamak değil, çocuğu hayata katmak püf nokta.
 
Bizimki de şu bebeklikten biraz çıksa, bi de hormonlarıma az mukayyet olabilirsem, ilk işim eşimle tatile kaçmak olacak :KK53:
Cidden, hayatı çocuk için yaşamak değil, çocuğu hayata katmak püf nokta.

aynen öyle, çocuk bize göre şekillenmeli, belki ben şanslılardandım belki de gerçekten çocuğu nasıl alıştırırsan öyle gidiyor, ne odasında yatma ne erken uyuma konusunda sorun çıkarmadı bizimki 6 aylıktan beri.
bakıyorum anneler çok sabırsız, bağıran, çağıran, kızan, bıkan, çocuk olunca evlilik bitiyor diyen...
oysa hayatı onlar zorlaştırıyorlar kendilerine.
tabi vardır çok zor çocuklar illa ki, ama istisnadır sanki. normal çocuk yeterince ilgi ve sevgi görüyorsa sorunsuz olur.
 
tereddütleriniz varsa asla yapmayın çocuk çok büyük bir sorumluluk herkez anne olmak zorunda değil
 
Back
X