Çok Pişmanım...

sevişmek de sevmek kadar doğal bir şeydir neden üzülüyorsun ki. sen kendince kötü bir şey yaptığını düşünüyorsun ama aslında yapmadın. din sadece kadınlaramı var? bakıyorum erkekler dövüyor sövüyor zina desen genelevlerden çıkmıyorlar ama kadınlara her şey zulüm. erkeklere her şey serbest ama kadınlara gelince her şey yasak işte bu yüzden bu tecavüzler falan bu kadar fazla bizim ülkede halbuki cinselliğin de doğal bir olay olduğunu kabul etsek kızlarımız da rahat etse şimdi bu kafada bu ruh halindeki kadından eşlik annelik nasıl bekleyebilirsiniz. yazık yani.

arkadaşım hiç üzülme. bundan böyle rahat ol. istersen kendine bir yol çiz ama kendini üzmeyi bırak.
 
Hatalar yapmış olabilirsin bununla ilgili seni yargılamam. Benim sana tek kızdığım nokta arkadaşlarım böyleydi bende böyle oldum demen. Herkesin aklı var. Arkadaşların zorla yaptırtmadı ya. Arkadaşlarını suçlamamalısın..Kendine bu kadar yüklenme ve geleceğinle ilgili güzel bir yol çiz.
 
şu inançlı biriyle evlenenmemmi soruna çok güldüm senin o inançlı bildiğin adam kimbilir ne naneler yemiştir bu devirde öyle şeyler yapmamış erkeğe de ben güvenmem zaten. elin eziğini ne yapayım. o yüzden arkadaşım herkes önce kendine bakacak. erkeklere bu kadar koz vermeyin. biri sana laf eder,sen kadınsın demeye getirirse hiç kendini ezdirme. yasaksa erkeklere de yasak.
 
Olumsuz yorum yapmak hiç istemem ama sadece şu düşünceni anlayamadım..biz bayanlar olarak 'el değmemiş kız arayan ve bunun dışındaki herkese çeşitli yakıştırmalarda bulunan erkekleri' eleştirirken , sen aynı o erkekler gibi düşünüp birşey yaşamamış bir hayat arkadaşı istiyorsun, seni olduğun gibi seven adamı da bir kenara koyup inançlı biri olsun diyorsun.. Pişmanlığını , yaşadıklarını anlarım, hatta seni en iyi ben anlarım belki ..ama bu şekilde düşünmektn vazgeç..ne mutlu sana ki elinden Tutan, sana değer veren bir insan var karşında..hep olumsuzlukları düşünme , bir de sana sunulanlara bak..dilerim sana değer veren o adamla çok mutlu olursun
 
canım hata yapıp pişman olmuş insan hiç hata yapmamıstan daha iyidir farklı bir bakış açısıyla yaklasıcam sen suan o kdar pişmansın ki aynı hatayı bir daha asla yapmazssın ve de herşeyin tadına varmıssın yasayacağını acısıyla tatlısıyla yasamıssın herşeyi her rtamı görmüssün hiçibr seyde hevesin kalmamıstır bir kulun tövbe kapısı ancak öldüğünde kapanır suan nefes alıyorsun sükret ve git 2 rekat namaz kıl tevbe et bambaska bi insan ol geçmişini sil kurtul cennete de gidemezmiyim falan diye düşünme bak bir alıntı paylasaagım sakın yanlış anlama kurandan bir ayet:

"Fâhişe bir kadın, sıcak bir günde, bir kuyunun etrafında dönen bir köpek gördü, susuzluktan dilini çıkarmış soluyordu. Kadıncağız mestini çıkararak (onunla su çekip köpeği suladı). Bu sebeple kadın mağfiret olundu." [Müslim, Tövbe 155, (2245)]ve bu kadın cennete girdi bir tek bu sevapla kimin günahkar olduğu bilinmez anlatabildim mi bitanem sen iyi bir insansın .bunu unutma
 
Benim hiç arkaşim kalmadı çünkü cogu evlilikten önce iliskiye girdikleri için, kendimde ilk kocamla evlendikten sonra girdim amaaaa 15 yaslarinda fallan gizli gizli içki icmeye başladım.. ya Hala arada, bir yemekde bir bardak icerim..(kuya yıl başında burakacakdim)
şimdi günahkar, cehennemlikmiyim? Belki arkadaslarımıda dışlanmamda hataydı, yada aksine arkadassiz kaldim hep ama onlara benzemedim. Herkesin kendine göre bir inancı var işte..
Allah elbet af eder, o merhametlidir, yeterki sen tüm kalbinle iste.


Umarim gercekden dogruyu bulursun ve bu bir alışkanlık haline gelmez..
 
Tövbenin Kabul Şartları:

Tövbenin kabul olması için yerine getirilmesi gereken dört şartı var.dır. Şimdi bu dört şartı bir bir inceliyelim:

1. Günah işlememeğe kesin karar vermek: Kul günahından tövbe etmeğe kalkıştığı zaman bir daha asla günah işlemeyeceğine (kalbiyle Al.lah'a karşı kesin söz vermelidir. Bir daha da aynı günahı işlemeye yanaşmamalıdır. Eğer, günahı terk ettiği halde içinde bazen işlemek arzusu kı.mıldanıyorsa, o kimse tövbe etmiş sayılmaz; o günaha karşı içinden ge.çen bütün en ufak arzu kırıntılarını bile söküp atmaya çalışmalı ve bunun kesin kararını vermeğe bakmalıdır.

2. İşlenmiş olan bir günahtan tövbe etmek: Kul daha önce işlemiş bulunduğu bir günah için tövbe etmeli, pişmanlık duymalıdır. Daha önce işlemediği bir günah 'için tövbe etmemelidir. Çünkü o günahsızdır. Neye tövbe edecek? Meselâ sevgili Peygamberimiz (s.a.a.) hakkında:

“O, küfürden uzaktı.” diyebiliriz fakat:

“O, küfürden tövbe etti.” diyemeyiz. Dense bile çok yersiz ve ma.nasız bir söz olur. Çünkü Peygamberimiz hiç bir zaman küfür üzere olma.mıştır.

“Hz. Ömer küfürden döndü, tövbe etti.” diyebiliriz. Böyle bir söz gerçeği söylemekten başka bir şey değildir. Çünkü Halife Ömer daha ön.ce kâfir idi. İslâmiyete sonradan girdi.

3. Daha önce işlenilen günah, bundan sonra işlenmeye kesin karar verilen günah şiddet ve derecesinde olmalıdır. Kul günahından tövbe ederken işlemiş olduğu günahının, bir daha işlememek üzere karar verdiği günahın dengi olması gerekir. Ancak tövbesi o vakit kabul görür. Meselâ yaşlı bir kimse güçlü kuvvetli olduğu gençlik yıllarının heyecanı ile zina suçu işleyerek namusa göz dikmiş olabilir veya yine kanının kaynadığı o yıllarda yol keserek adam soyabilir. İhtiyarlayınca bir gün bu işlediği ağır suçlarından ötürü tövbe ve istiğfar getirebilir.

Bu ağır suçlardan ötürü tövbe eden ihtiyar adama tövbe kapıları açık.tır. Gerçekten tövbe etmişse kabul de görür. Yalnız şu farkla ki, bir daha zina suçu işlememeğe veya yol kesip insan soymamağa karar vermek şeklinde değildir. Çünkü artık zaten bunları işleyecek güç ve tâkattan düşmüştür; istese de yapacak durumu yoktur. Fakat bununla birlikte yalan söyleyebilir, bir başkasını çirkin iftiralarına kurban edebilir veya onu bunu çekiştirerek müslümanları birbirine düşürebilir. Bunlar ve bunlara benzer aynı derece ve şiddette suç ve günahlar işleyebilir. Ki bunlar da zina ve yol kesicilik derecesinde ağır ve çirkin birer günahtır. İşte bu yönden zi.nadan veya yol kesicilikten tövbe eden bir ihtiyarın tövbesi caizdir ve Al.lah katında da kabul görür.

Günahlar derece derecedir. Fakat aslında tüm günahlar bir nokta et.rafında toplanıyor. Derece bakımından bid'atın altında kalanlar veya küf.re sokanlar... Bid'at ise küfrün bir derece daha altında kalan günah çeşididir.

4. Tövbe sırf Allah için yapılmalıdır. Tövbenin kabul edilmesi için dördüncü şart da onu sadece Allah'a yapmaktır. Tövbe eden kimse, tövbe ederken daima Allah'ı düşünmeli, O'nun gazabını, acı azabını gözleri önü.ne getirmelidir. Yoksa dünyalık bir çıkar sağlamak niyetiyle, şehvet hırsıyla, makam ve mevki düşüncesiyle yapılan tövbeler Allah katında kabul görmeyecektir. Yoksulluktan kurtularak mal ve servete kavuşmak için töv.be etmek yahut işlemeğe gücü yetmediği bir fiilden veyahut da etrafın.daki insanlardan korktuğundan dolayı tövbe etmek kabul değildir. Böyle.sine bir harekete girişen kimse tövbe etmiş sayılmaz.

İşte (buraya kadar verdiğimiz izahlar tövbenin kabul olmasını temin eden başlıca şartlardır. Bu şartları eksiksiz olarak yerine getiren mü'min tam manasıyla bir tövbe etmiş ve gerçekten Allah'a yönelmiş demektir.

Bir mü'mîni tövbe, etmeye zorlayan bir takım sebepler vardır. Bu se.bepler başlıca üçe ayrılır. Şimdi de bunlar üzerinde biraz kalem gezdire.lim:

1- Günahların doğuracağı kötü sonuçları göz önüne getirmek,

2- Allah azabının güç yetmez, takat getirilmez derecede çetin ve ağır olduğunu düşünmek,

3- Sınırsız kudret sahibi olan Ulu Allah karşısında kendi zavallı varlığını hatırlamak.

Düşünün bir kere!.. Dünyada güneşin yakıcı sıcağına ve hafif bir kaç kırbaç darbesine bile dayanamayan insanoğlu, acaba cehennemin kavuru.cu ateşine ve zebanilerin ağır topuz darbelerine nasıl katlanacak?

Yine zararsız bir sineğin vurmasından bile incinen zavallı insan, öte dünyada ateşten yaratılmış koskocaman akreplerin, deveboynu kalınlığın.da azılı yılanların sokuşlarına nasıl dayanacak? Cenabı Hakk'ın gazabına uğramaktan ve cezasına çarpılmaktan yine kendisine sığınırız.

Bütün bunlar, onları bir film makinasının şeridi gibi, gece gündüz göz.leri önünden geçiren uyanık mü'mini tövbe etmeye ve sımsıkı Allah yo.luna sarılmaya iten başlıca sebeplerdir. Başarı Allah'tandır.

Soru: Sevgili Peygamberimiz, “Günahlar karşısında derinden piş.manlık duymak tövbe etmek demektir,” diye buyurdular. Bunun dışında başka bir şart koşmadılar. Buna ne dersiniz?

Cevap: Şunu iyi bilmek gerekir ki, pişmanlık duymak kulun iradesine bağlı değildir. Öyle bir an gelir ki kul, ansızın pişmanlık duyabilir. Ama bu tövbe etmek demek değildir. Daha açıkçası şunu demek istiyoruz. Töv.be kulun irade ve isteğine bağlı bir pişmanlık halidir. Hatta o tövbe etmekle emredilmiştir. İşlediği günahları ve kötülükleri yüzünden mal ve serve.tinden makam ve rütbesinden olanların pişmanlığı tövbe mi sayılacak? As.la! O halde Peygamberimiz ne demek istiyor?

Bizim anladığımız kadarıyla “Pişmanlık, tövbedir” diyen Peygamberi.mizin bu sözünde ilk bakışta anlaşılması güç olan bir husus var. O da şu.dur:

“Pişmanlık Ulu Allah'a hürmet ve saygı besleyen, O'nun azabının korkusunu taşıyan bir hareket olmalıdır. Böyle bir pişmanlık sahibini ger.çek tövbeye sevk eder. Tövbeye iten sebepleri düşünen kimse içten bir pişmanlık duyar ve bir daha günah işlemekten cayar. Bunun manası kulun bir daha işlememek üzere günahları terk etmesi ve bütün varlığıyla Al.lah'a yönelmesi demektir.

Soru: Tövbenin, bir daha işlememek üzere günahlara kesin bir son vermek demek olduğu iyice anlaşılmış bulunuyor. İnsanın küçük olsun, büyük olsun (hiç günah işlememesi mümkün mü? Kaldı ki Allah'ın en seç.kin kulları olan peygamberlerin bile günah işleyip işlemedikleri hususun.da ilim adamları arasında görüş ayrılığı vardır.

Cevap: İnsanın hiç günah işlememiş olması mümkündür; imkânsız bir şey değildir. Aslında günahsız, tertemiz olmak o kadar zor bir şey de sayılmamalıdır. Ulu Allah yaygın rahmeti ve nihayetsiz kudretiyle dilediği kullarını seçkin kılar, onlara tüm günahlarından arınmış lekesiz bir hayat sürdürür. Peygamberler bu sınıfa girerler.

Ayrıca insanoğlunun günaha girmesi için o suçu bilerek ve isteyerek işlemesi şarttır. Yanılarak işlenen günahlar yüce Allah tarafından affedi.lir.

Soru: Tövbe ettikten sonra tövbemi bozup yine günah işleyeceğim.den korkuyorum. İşte bu korku tövbe etmeme engel oluyor. Tövbesine bağ.lı kalamayacak olan bir kimsenin tövbe etmesi bir fayda sağlar mı?

Cevap: Lânetlik şeytanın oyalama ve aldatmacasından başka bir şey olmayan bu zehirli fikirleri sana kim aşılıyor? Ya tövbe ettikten sonra b daha hiç günah işlemeden ölüp gidiversen!.. İşte imanını kurtardın ve lekesiz kurtuluşa eriştin demektir.

Tekrar günah işlemekten korkmaya gelince, tövbeni içten gelen kesin bir (kararlılıkla ve bağlılıkla etmeli; bu konuda iradeni terbiye ederek çelik gibi sağlamlaştırmalısın. Eğer bu kesin kararlılık ve bağlılıkta ayak diretebilirsen, hedefine varmış olursun. Ya ayak diretemez de kesin kararlılık ve bağlılıktan ayrılırsan!. O vakit üzerinde sadece yeni işlediğin günahlar leke olarak kalır. Geçmiş günahlarından arınmış ve kurtulmuş olursun. İşte kul hesabına bu bile büyük bir kazançtır. Demek oluyor ki tekrar günah işlemekten korkmak tövbe etmeğe engel değildir. Ve geçmişteki tüm günahları silip süpürür.
Kaynak; Kuran ve Hadisler
 
"Ancak tövbe edip durumlarını düzeltenler ve gerçeği açıkça ortaya koyanlar (lânetlenmekten) kurtulmuşlardır. Çünkü ben onların tövbelerini kabul ederim. Zira ben tövbeleri çok kabul edenim, çok merhamet edenim."
Bakara/160

"Sizlerden fuhuş (zina) yapanların her ikisini de incitip kınayın. Eğer onlar tövbe edip ıslah olurlarsa, onları incitip kınamaktan vazgeçin. Çünkü Allah, tövbeleri çok kabul edendir, çok merhamet edendir."
Nisâ/16

Allahın kapısından hiç bir zaman ümit kesilmez. Şeytanın vesvesesidir artık Allah beni affetmez cümlesi.İnsana ölüm yatağına düşmeden önce nefes aldığı her an tevbe kapısı açıktır. Önemli olan tevbe ettikten sonra tekrarlanmamasıdır.

Bolca estağfirullah çekin ve namaz kılın.
 
biriyle yatanda çıksın aslan gibi desin ki dinime çok bağlı değildim ne olacak yıyecek mıyız

nedir bu dini kendine tampon yapma merakı of of

hepsi melaikeydi bir şeytana uydular e napalım yattıysan yattın ölmedin ya bidaha yapmazsın olur biter

ha dinime bağlıyım dedin ya herkes sana tövbe et falan diyecek sankı sen bilmiyorsun

ama dinime bağlıyım dindarım demeyıp böyle konu acan kız olunca adı bambaşka konuyor bu sıtede

buda kadınların ikiyüzlülüğü..
 
Konu sahibi arkadaşım;

“Selam olsun size. Rabbiniz rahmeti Kendi
üzerine yazdı ki, içinizden kim bir cehalet sonucu bir kötülük işler sonra tövbe eder ve
(kendini) ıslah ederse şüphesiz, O, bağışlayandır, esirgeyendir.” (Enam suresi, 54.
ayet.).

Bak ne güzel bir ayet...

Tövbe etmişsin birdaha yapmayacağına dair.
Neden hala kendini dipsiz kuyularda hissediyorsun.
HEr canlı hata yapar.Önemli olan o hataları alışkanlık halne getirmemek yinelememektir.

Yaşın kaç bilmiyorum ama sana bir abla yada bir kardeş tavsiyesi...
Bu arkadaşlardan madem bahtiyar değilsin çıkar at hayatından.
Ayrıca unutma senin hatalarından ancak sen sorumlusun bir başkası değil.
Senin aklın fikrin var çok şükür.
ARkadaşlarım öyleydi ben de onlara uydum cümlen çok tuhafıma gitti.
Sen sen ol vicdanın nasıl rahat edecekse öyle yaşa.
Pişmanlıktan seni kavuracak hataları tekrar etme.

Umarım bundan sonra yüzün güler.
V e tüm bu anlattıklarını kötü bir anı olarak anımsarsın...
 
hatanın bilincindesin ve pişmansın elbette ki Rabbim tövbeni kabul eder..insanlar hata yapar,farkına varır ve bir daha işlememek üzere o günahı terk eder.. en büyük günahı Allah'a olan ümidini yitirirsen işlemiş olursun..sakın sakın..sen güzelce tövbeni et ve gerisini Allah'a bırak..eğer Rabbim bizleri affetmeyecek olsaydı, tövbe kapısını bizlere sunmazdı..gönlünü ferah tut Rabbim merhametlilerin en merhametlisidir..
 
Son düzenleme:
Benim anlamadığım kısmı madem bu adamın fikirleri,inançları sana uymuyor neden bu aşamaya kadar geldin?
2. olarak tövbe etmelisin.Ama tövbe ne zaman geçerlidir; aynı hataya tekrar düşmeyeceksin.
21 yaşında ne bu acele ben anlamıyorum canım, neden cinselliği yaşamak zorundasınız,normal normal arkadaş olamıyorsunuz?
Neyse olan olmuş tövbe istiğfar et sonra da 25 yaşına kadar kapat bu defterleri,çünkü hala ergenlik dönemindesin.Doğru karar veremiyorsun.
 
Kusura bakma konuyla ilgili yorum yapmayacağım fakat bütün suç arkadaşlarındaymış gibi yazmışsın.
Onların hiçbir suçu yok bence, herkesin kötü arkadaşları olabiliyor o zaman hepimiz arkadaşlarımız gibi mi olacağız?
Ben de üniversite okudum dört yıl hem çok iyi hem çok kötü arkadaşlarım oldu ama ben ne iyi olan gibi oldum ne de kötü olan gibi... Ben kendim oldum sadece...
Yani diyeceğim odur ki olayı arkadaşlarının üzerine atmaktan vazgeç, doğru ya da yanlış ne olursa olsun yaptığın şeylerden sen sorumlusun...
 

işin, günah ve affedilmeme kısmı tamamen Allah ile sizin aranızda. biz ne desek boş.
samimi olarak, içten şekilde bol bol tövbe edin. cinselliği bile bile devam ettirmeyin.

hak olarak, elbette hakkınız var. erkeklerin çoğu, her haltı yapıp 'el değmemiş kız-inançlı kız' istemeyi kendilerine hak görebiliyorken, kadınlar neden bunu bu kadar dert ediyor?
yeter ki kendinize ve sevdiğinize karşı dürüst olun her zaman. yalanlara, kandırmacalara başvurmayın.
yaptıklarınızı kabul edin, inkara gerek yok. üniversite ortamını, arkadaşları, şeytanı suçlamaya hiç gerek yok. sadece irade'nizdir suçlamanız gereken(ille de suçlayacaksanız.)
 
Evlenmeyi düşünmediğin adamla neden birlikte oluyosun ki? Hadi evlenicez sandim o yonde ilerliyoduk kendime engel olamadım desen anliycam da sende abartmışsin. Ama tabi benim yada bizim degil Rabb'imin seni affetmesi lazım. Sen tövbeni et bi daha da sapma
 

bence dini yönden; ibadetinizde ve hatalarınızda(size göre olan) hep başkalarından etkilenir gibi yazmışsınız.
erkek arkadaşınız fazla inançlı olmasın. daha inançlı birini, istediğiniz hayata daha yakın yaşamak için mi tercih ederdiniz? ben bunu anlayamadım.

erkek arkadaşınızı seviyorsanız, vicdanen rahat olmadığınız için cinselliğe ara vereceksiniz. onun için sorun yoksa, siz de daha fazla sorun bulmaya çalışmayın lütfen.
sizi birlikte olmakta zorluyorsa,siz de istemiyorsanız ondan ayrılabilirsiniz.

verdiğiniz her karardan siz sorumlusunuz. buradaki yorumları okuyup, ona göre karar verdiğinizde, buradaki kişileri de suçlayamazsınız. bunların farkında olun...

erkek arkadaşınız sizi böyle kabul ediyor diye, yıldızı hak etmiyor aslında. en azından ikiyüzlülük yapmıyor. kendi yaşadığı birşeyi yaşadığınız için sizi suçlamıyor. olması gereken budur.
gerçekten de aklı başında olan bir erkek, kendini evleneceği kadına saklamayı düşünmüyorsa(ifade komik olsa da böyle :) ), bekareti sorun etmemeli. günah kısmı, kadın için de erkek için de aynı...
bu zihniyetteki erkeklerden uzak olmanız dileğiyle(inançlı olması, bekaret düşüncesini etkilemiyor.)
 
Son düzenleme:
naptın ki sevdigin adamla mı oldun yoksa bi çok kişiylemi konuyu açarsan detaylı olarak.. istemişsin ki olmuşsun bu kadar harab etme kendini madem hatanı anladın ikinci sefer niye birlikte oldun..adam evlenme teklifi etmiş kabul etmemişsin helal birliktelik istemişsinin o nasıl oluyor anlamadım görücü usulünü mü..yanlış anlama beni ama bu kadar şey yaşamana ragmen hayatın farkında degilsin birlikte oldun diye nerdeyse kendini bi namussuz ilan etmemişsin herşey cinsellik degil olay beyinde bitiyor unutma !!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!
 
bu konu aslında çok farklı herkese göre ...
kimi kadın var bu namusumdur der merdiven siler temizlikçlilik yapar ama namusunu korur ...

kimi kadın evlenir eşi ölür birdaha evlenmez bile ..eşinin hatırasına bağlı kalır ..
kimi kadında bu benimde hakkım der yaşar gider ... pişman olmaz ..
yani herkesin bakış açısı farklıdır ..doğru yada yanlış denilemez yukarda verdiğim örneğe göre ..
ben yaptım amannn sende yap falan demek de doğru değildir ..senin arkadaşların büyük ihtimalle bunu yapmışlar sana ... bunu anladığında onlardan uzaklaşman gerekiyordu ... neyse olan olmuş artık vahlanman anlamsız ... kendini affediceksin allaha sığınıcaksın .. yapılan her hatanın bedeli mutlaka vardır ... ama bu demek değildir ki hayatın boyunca bu bedeli ödeyeceksin ... allah yardımcın olsun ...
 
Sen zaten vicdanının sesiyle kendini doğru yola sevkediyorsun canım biz insanız hata yaparız ama Allah'a sığınmayı bıraktığımız an imanımızdan korkmalıyız allah benden dileyin ister dua edin tövbe edin ister Hz. mevlana nın sözündeki gibi bin kere tövbeni bozsanda gel diye.

O saydıklarının hepsi senin hakkın Allahın merhametine sığın bol bol dua ve tövbe et ve Allahtan hayırlı bir eş dile içten edilen dualar mutlaka kabul edilir. Hepiimiz hata yaptık bu senin hayatın sen zaten kendini eleştirmişsin açık gönüllülükle her şeyi... Allah yardımcın olsun canım umarım iyi biriyle karşılaşır ve yanlışlarını tekrarlamazsın
 
Son düzenleme:
Sınavlarımdan dolayı giremedim kusura bakmayın ama tek tek yazılanları okudum herkese çok teşekkür ederim yorumlarınız, temennileriniz ve fikirleriniz için.
Öncelikle bir kaç şeyi sanırım yanlış aktarmışım izninizle onları açıklayayım..
Arkadaşlarıma asla bir şey yüklemiyorum.Herşey benim elimdeydi.Ben istedim ve oldu.Demek istediğim madem bu tür bir şey yaşamak istemiyordum o zaman ona göre arkadaşlar seçecek veya ona göre ortamlarda bulunmayacaktım.Hata tamamen bende...
Erkek arkadaşıma gelince, hani bazı dönemleriniz olur ya , herşeyden, herkesten ümidi kesersiniz, mütemadiyen mutsuzsunuzdur..Kafanız allak bullak büyük bir boşluktasınızdır ve birinin sizi mutlu etmesine ihtiyacınız vardır.İşte erkek arkadaşım öyle bir zamanda çıktı karşıma.Sevgisi, merhameti ve bağlılığı tekrardan mutlu olmak için nedenler verdi bana..Ona hiçbir zaman aşk gibi hisler beslemedim ama gitgide sevdim daha bir içten.Çok sorunlar yaşadık bu konular nedeniyle.Ben bir kaç defa ayrılmak istedim.Çünkü hala gelgitler yaşıyordum.Nasıl bir ilişki istiyorum, doğrularım neler, içim rahat mı bir türlü bilemiyordum.Onunla da paylaştım her seferinde, hiç yalan söylemedim.Beni kaybetmek istemediğini çok sevdiğini söyledi hep.Ancak hayattan beklentilerimizin çok farklı olduğunu gün geçtikçe daha iyi gördüm.Ve gitgide de bu farklılık artacak çünkü eski gelgitlerim yok oluyor artık.Buna dini açıdan bakmak zorunda değilsiniz.İnsanların beklentileri değişebiliyor, hele ki benim gibi gençseniz.Daha üniversiteyi bitirmemiş ve önceliğiniz kariyerinize odaklanmışken..O 30 yaşında ve bunu bilerek başladı bu ilişkiye, ama o kadar duygusal ki çoğu zaman mantığını tamamen kenara atıyor.Bazen de dolup dolup bana ''önümü göremiyorum. ne yapıyorum ben'' diyip duruyor.''Evlenip yuva kurmak senin hakkın, benim için bunları ertelemE.Ben kendimi evliliğe hazır hissetmiyorum, daha düşüncelerim bile net değil çoğu konuda'' dedim.Beni böyle kabul ediyor diye de istemediğim bir evlilik yapmak istemiyorum.Daha büyük pişmanlıklar yaşayabilirim.Bir kere facedeki bir kızla konuşmasını okudum.Saçma bir nedenden dolayı kızla iddia girmiş ve karşılığında masaj istiyordu.Evet belki kızla hiç görüşmediler ya da öylesine bir şeydi ama bu bile beni buz gibi soğutmaya yetiyor.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…