- 19 Şubat 2013
- 2.970
- 469
Arkadaşlar merhaba...
Erkek arkadaşımla iki buçuk senenin neredeyse tamamında (hastalığında, mezuniyetinde, dara düştüğünde) yanyanaydık. Didişiyoduk ama iki dakika sonra birimiz kesin dayanamayıp sonlandırıyodu sonra gülüşmeye başlıyoduk. Ama dün ve bugün öyle olmadı. Dün çok abuksabuk bi'şeyde verdiği cevaplardan dolayı tahammülüm kalmadı ve ilk defa basit biri gibi açtım ağzımı yumdum gözümü habire suçlayıp durdum "sen böyle dedin, sen şöyle dedin, sen beni anlamıyosun, yoruldum, yıprandım, bi'kerede hata benim desen nolur sanki düşmanın mıyım ben senin" vs vs. Sonra üstüme geldi geldi hiç alttan almadı en son tam artık ağladım kafam aptal gibi oldu "bitanem özür dilerim gerçekten" dedi ben de şu saatten sonra dileme dedim o da kapatalım sakinleş sonra konuşalım dedi. 3 saat sonra yazdı ama cidden içimden gelmedi ben de "ben yazıcam sana şimdi değil" dedim tamam dedi.
Gece uzun uzun ve en önemlisi -sakince- anlattım neden artık her küçük olayda dünyanın en büyük olayını yapmış gibi tepki verdiğimi, onu hala çok sevdiğimi ama bazı anlar çok yorduğunu... Sabah şöyle yazmış: "ben de onu diyorum küçük büyük ne yapsam tepkin aynı artık aldatsam ne yapacaksın Allah bilir bunda böyle tepki veriyosan... Yoruyosam söyle zaman tanıyalım sakinleşelim, durulalım. Böyle üzülüyoruz, çıkmaza giriyoruz sonra ben de tıkanıyorum." ben de tekrar tekrar nedenini anlattım sonra konu öyle bi'yere geldi ki ayrılmak istiyo musun içinde böyle bi'şey var mı dedim "ben sadece sen ne istiyosun onu anlamaya çalışıyorum, naparsak mutlu olcaksın" dedi bende "var mı yok mu bunu duymak istiyorum" dedim yine "ben sadece durulalım istiyorum, durulalım ki yıpratmayalım birbirimizi aklımın ucundan senden hiç tamamen ayrılmak gibi bi'şey geçmedi bu iki buçuk yılda, sadece seninle tartışmak istemiyorum bu kadar sık ve büyük. Yıpranıyoruz" dedi ben ısrarla net evet var ya da yok cevabını istedim yok diyemedi bunları söyleyip durdu. Sen beni seviyomusun gerçekten dedim saniyesinde "seviyorum tabii" yazdı. Şimdi de yüksek lisans için derse gitmem lazım akşam konuşalım tamam mı dedi ben de tam şu sorumun üstüne mi çıkıyosun dedim. Akşam konuşucaz bekle dedi.
O çıktı ben yine durur muyum. "bunu düşüneceksen zaten kafadan bitmiştir. İnsan bunu nasıl net cevaplayamaz. Nefes almak istemek ayrı ayrılık istiyorumun cevabı ayrı" dedim.
Saçma sapan yazıyo olabilirim gözyaşlarımdan ekranı zor görüyorum şuan. Tamam sinirlenince iki dakika susamıyorum ama insan hatalıyken alttan almaz mı bu burnundan kıl aldırmıyo hani adama biri küfreder küfreder adam da artık sinirlenir vurur da %100 adam suçlu olur ya bizde de hep ben o vuran adam oluyorum, o kusursuz ben suçlu. Üstüne net cevap da vermeyince bitti bence tam bu noktada. Çok seviyo biliyorum ama ayrılık geçince ilişkiden hayır gelmiyo. Akşam ne konuşucaz ki? Cidden kestiremiyorum
Erkek arkadaşımla iki buçuk senenin neredeyse tamamında (hastalığında, mezuniyetinde, dara düştüğünde) yanyanaydık. Didişiyoduk ama iki dakika sonra birimiz kesin dayanamayıp sonlandırıyodu sonra gülüşmeye başlıyoduk. Ama dün ve bugün öyle olmadı. Dün çok abuksabuk bi'şeyde verdiği cevaplardan dolayı tahammülüm kalmadı ve ilk defa basit biri gibi açtım ağzımı yumdum gözümü habire suçlayıp durdum "sen böyle dedin, sen şöyle dedin, sen beni anlamıyosun, yoruldum, yıprandım, bi'kerede hata benim desen nolur sanki düşmanın mıyım ben senin" vs vs. Sonra üstüme geldi geldi hiç alttan almadı en son tam artık ağladım kafam aptal gibi oldu "bitanem özür dilerim gerçekten" dedi ben de şu saatten sonra dileme dedim o da kapatalım sakinleş sonra konuşalım dedi. 3 saat sonra yazdı ama cidden içimden gelmedi ben de "ben yazıcam sana şimdi değil" dedim tamam dedi.
Gece uzun uzun ve en önemlisi -sakince- anlattım neden artık her küçük olayda dünyanın en büyük olayını yapmış gibi tepki verdiğimi, onu hala çok sevdiğimi ama bazı anlar çok yorduğunu... Sabah şöyle yazmış: "ben de onu diyorum küçük büyük ne yapsam tepkin aynı artık aldatsam ne yapacaksın Allah bilir bunda böyle tepki veriyosan... Yoruyosam söyle zaman tanıyalım sakinleşelim, durulalım. Böyle üzülüyoruz, çıkmaza giriyoruz sonra ben de tıkanıyorum." ben de tekrar tekrar nedenini anlattım sonra konu öyle bi'yere geldi ki ayrılmak istiyo musun içinde böyle bi'şey var mı dedim "ben sadece sen ne istiyosun onu anlamaya çalışıyorum, naparsak mutlu olcaksın" dedi bende "var mı yok mu bunu duymak istiyorum" dedim yine "ben sadece durulalım istiyorum, durulalım ki yıpratmayalım birbirimizi aklımın ucundan senden hiç tamamen ayrılmak gibi bi'şey geçmedi bu iki buçuk yılda, sadece seninle tartışmak istemiyorum bu kadar sık ve büyük. Yıpranıyoruz" dedi ben ısrarla net evet var ya da yok cevabını istedim yok diyemedi bunları söyleyip durdu. Sen beni seviyomusun gerçekten dedim saniyesinde "seviyorum tabii" yazdı. Şimdi de yüksek lisans için derse gitmem lazım akşam konuşalım tamam mı dedi ben de tam şu sorumun üstüne mi çıkıyosun dedim. Akşam konuşucaz bekle dedi.
O çıktı ben yine durur muyum. "bunu düşüneceksen zaten kafadan bitmiştir. İnsan bunu nasıl net cevaplayamaz. Nefes almak istemek ayrı ayrılık istiyorumun cevabı ayrı" dedim.
Saçma sapan yazıyo olabilirim gözyaşlarımdan ekranı zor görüyorum şuan. Tamam sinirlenince iki dakika susamıyorum ama insan hatalıyken alttan almaz mı bu burnundan kıl aldırmıyo hani adama biri küfreder küfreder adam da artık sinirlenir vurur da %100 adam suçlu olur ya bizde de hep ben o vuran adam oluyorum, o kusursuz ben suçlu. Üstüne net cevap da vermeyince bitti bence tam bu noktada. Çok seviyo biliyorum ama ayrılık geçince ilişkiden hayır gelmiyo. Akşam ne konuşucaz ki? Cidden kestiremiyorum