Düğüne 20 gün kala hayatım alt üst oldu!!

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
birşeyi çok merak ettim, özel değilse.
kendi çekirdek ailenizde anne-babanız arasındaki ilişki de buna benzer miydi ?
yani aşina olduğunuz için belki de kabul edilebilir olduğunu sandınız durumun ?
 
Önce kendinizle barışın kendinizi sevin. Kendinize değer vermeyince erkek sizi sevgi ile vurmaya çalışıyor. Annen baban da sevmiyor zaten diyor. Benden başka kimse sevmez diyor. Sen sürünürsün kimse sevemez diyor.
Bunlara inanmayın lütfen!
Önce kendinizi sevin. Bu laflarla biri size geldiğinde annem babamın en kıymetlisi benim deyin, tırnağıma zarar gelse kıyamazlar deyin. Ben değerliyim özelim deyin. Sen sevmezsen senden daha iyi seveni beni bulur deyin ve buna inanın.
Sevgi lafının sizi vurmasına izin vermeyin.
Bir de oturup sizce sevgi nedir yazın ve bu şartlara uymayan birini seviyorum demeyin
Mesela sevgi şartlarınızda vurmak, hakaret etme, dalga geçmek, incitmek, değersiz görmek var mı ?
 
birşeyi çok merak ettim, özel değilse.
kendi çekirdek ailenizde anne-babanız arasındaki ilişki de buna benzer miydi ?
yani aşina olduğunuz için belki de kabul edilebilir olduğunu sandınız durumun ?
Hayır tam tersi, benim annemin babamın ağzından salak bile çıkmamıştır 30 küsür senelik evliler. Ama onların ailesinde o kadar normaldi ki herhalde böyle de var dedim. Seni baban hiç aramıyor sevmiyor mu derdi hayır rahatsız etmek istemez derdim. Yemeğe giderdik görüntülü ararlardı hatta bir kere çıkıp geldiler yemeğe. Bir kere de doğum günüm için şehir dışına gitmiştik tatile oraya da kalkıp geldiler davet edilmeden. Laf edince de biz birbirimize çok bağlıyız sen anlamazsın derdi.
Yani ne küfür ne şiddet duymadım aksine kendi kararlarımı kendi verdiğim bir ailede büyüdüm. Okul bölüm iş vs. gibi ama sanki onun o sahiplenişi de farklı gelirdi ondan anlamıyordum işte salaklık.
 
birşeyi çok merak ettim, özel değilse.
kendi çekirdek ailenizde anne-babanız arasındaki ilişki de buna benzer miydi ?
yani aşina olduğunuz için belki de kabul edilebilir olduğunu sandınız durumun ?
Ya da tam tersi aşırı şımartıLmış her isteği yapılan bir çocuk muydun. Elde edemediğin bir şey olmadığından mı böyle?
 
Önce kendinizle barışın kendinizi sevin. Kendinize değer vermeyince erkek sizi sevgi ile vurmaya çalışıyor. Annen baban da sevmiyor zaten diyor. Benden başka kimse sevmez diyor. Sen sürünürsün kimse sevemez diyor.
Bunlara inanmayın lütfen!
Önce kendinizi sevin. Bu laflarla biri size geldiğinde annem babamın en kıymetlisi benim deyin, tırnağıma zarar gelse kıyamazlar deyin. Ben değerliyim özelim deyin. Sen sevmezsen senden daha iyi seveni beni bulur deyin ve buna inanın.
Sevgi lafının sizi vurmasına izin vermeyin.
Bir de oturup sizce sevgi nedir yazın ve bu şartlara uymayan birini seviyorum demeyin
Mesela sevgi şartlarınızda vurmak, hakaret etme, dalga geçmek, incitmek, değersiz görmek var mı ?
Hayır tabi ki yok haklısınız, o hep biz farklıyız bizi birbirimizden başka kimse çekemez derdi. Beni terk edeceksin diye çok korkuyorum derdi. Tutarsız dengesiz
 
Hayır tam tersi, benim annemin babamın ağzından salak bile çıkmamıştır 30 küsür senelik evliler. Ama onların ailesinde o kadar normaldi ki herhalde böyle de var dedim. Seni baban hiç aramıyor sevmiyor mu derdi hayır rahatsız etmek istemez derdim. Yemeğe giderdik görüntülü ararlardı hatta bir kere çıkıp geldiler yemeğe. Bir kere de doğum günüm için şehir dışına gitmiştik tatile oraya da kalkıp geldiler davet edilmeden. Laf edince de biz birbirimize çok bağlıyız sen anlamazsın derdi.
Yani ne küfür ne şiddet duymadım aksine kendi kararlarımı kendi verdiğim bir ailede büyüdüm. Okul bölüm iş vs. gibi ama sanki onun o sahiplenişi de farklı gelirdi ondan anlamıyordum işte salaklık.

valla gerekirse bağ koparma meditasyonları yapın. ama kopun bu adamdan. daha ilk günden zaten alt üst etmiş hayatınızı.
bunu deneyim olarak heybenize atın ve önünüze bakın.
 
Ya da tam tersi aşırı şımartıLmış her isteği yapılan bir çocuk muydun. Elde edemediğin bir şey olmadığından mı böyle?
Yok aslında öyle de değildim. 4. - 5. sınıftan beri her yaz tatilinde iş yerimizde çalıştım. Çay götürdüm malzeme saydım kağıt dizdim. Öyle şımartılmadık bu iş sizin sahip çıkın olarak büyütüldük. Üniversite bitene kadar da stajlar harici işe gelmeye devam ettim her yaz. Sonra zaten temelli başladım.
 
Hayır tabi ki yok haklısınız, o hep biz farklıyız bizi birbirimizden başka kimse çekemez derdi. Beni terk edeceksin diye çok korkuyorum derdi. Tutarsız dengesiz

korkar tabi, bulmuş yağlı kapı
bir de ne yaparsa yapsın gitmiyor kadın
demiş ben böylesini (aslında başka bir şey yazmak istiyorum ama) nereden bulucam?
dolandırıcı ama tam dolandırıcı değil, allahtan asıl yüzünü saklayıp evlendikten sonra ortaya çıkaracak kadar zeki değilmiş.
 
Bu adam aldatmış sizi, hâlâ seviyorum falan diyosunuz,acilen kendinize gelin,sakın ama sakın barışmayin sakın!!!
Yok zaten ben bunu affedememiştim, ama ilişki gibi değildi daha yeni tanışıyorduk kıymetini bilemedim dedi bir süre denedim ve sonra gerçekten bir şey yapmadı yoksa bu gerçekten rezil bir durum haklısınız. Barışmayacağım.
 
Şimdiden söyleyeyim konu baya bir uzun.

Merhaba, 26 yaşında bir mühendisim okulumu yüksek onur belgesi ile erken bitirdim. Kendimize ait fabrikamızda ailemle çalışıyorum. Maddi olarak bir sıkıntım yok, arabam altımda, ailem çok iyidir. Bunları yazıyorum ki salaklık ilim irfanla olmuyor görün diye :) Çok kiloluydum ama çok ağır diyetlerle epey kilo verdim şu an balık etliyim. 1,70 boyunda uzun saçlı etine dolgun beyaz tenli bir insanım.
2 sene önce tanıştık bu şahısla, arkadaşımın vasıtasıyla ben başta onaylamadım ama çok ısrar etti ''evlenilecek kız'' olduğum için. (kendisi benim ilk sevgilim ilk aşkım). Okuldu eğitimlerdi dil okullarıydı derken bir de vücudumla barışık bir insan olmadığım için hep bu konuda kendimi kapatmıştım. Neyse tanıştık ettik, başta kilomla dalga geçti kendisi 120 kg. Ben ölüm diyetlerine detokslarına girdim. Bana zayıf kızların fotosunu atıp düştüm dedi. Sonra iş ilerledi buluştukça falan sevgili olduk. İlk ayımızda rahatsız olduğum şeyler oldu bana tamamen itaat edeceksin yoksa giderim dedi. Ben de aşığım ya :) tamam dedim.
Bir kere arkadaşım ya dediği kızın aramalarına denk geldim terk ettim çok ağladı yalvardı barıştım. Meğerse bu kadar ağlama sebebi beni ilk ayımızda o kızla tek gecelik aldatması yüzünden vicdanıymış. Sonra bir kere denk geldi telefonunu karıştırdım şeytan dürttü ya; Beni aldattığını yakaladım yani 2 ay içinde 3 4 kız olmuş. Terk ettim. Salmadı beni. Çok ağladı yeminler etti konumunu açtı biraz süre verdikten sonra affettim bir daha da asla yapmadı.
Sonra çok büyük bir aşk yaşamaya başladık ama inanır mısınız rüya gibi. Böyle bir adamı yola getirmek gurur vericiydi. Çok sevdik çok güzeldi bütün ilklerimi onunla yaşadım. Evlenme teklifi etti 6. ayımızda kabul ettim. Sonraki ayda ilk şiddetini yaşadım sporu bırakmak istemiyorum diye bir vurdu kulağım zarar gördü 2 ay damla kullandım. Şok oldum. Hayatımda ilk kez böyle bir şey yaşadım. Çok ağladı çok özür diledi askere gidecek diye barıştık. Sonra küçük küçük şiddetler oldu artık ben de karşılık veriyordum saygı kalmadı küfür hakaret gırla gidiyordu. Genelde de ailevi kavgalar oluyordu. Boğazıma yapışmalar kafama vurmalar falan. Bir kere de biz bunla ortak para biriktiriyorduk kabataslak 100 bin birikmişti o 10 bin koymuş kalanı benden :) babam da bana dükkan almak istedi kendi paramı da katacaktım babam da katacaktı bir kısım da kendi üstüme kredi çekecektim maksat mülk sahibi olup borçlanmaktı. Vay siz benim paramla iş mi yaparsınız evlenmeden önce alınan mallar senin olur tapu kimin olacak saydı sövdü vurdu bana paragöz dedi parasını geri istedi. Üstelik yarın öbür gün dükkanı satıp bahçeli ev alırız demiştim ona. Kendi malımı satıp.
Mesela ablası annesi ile avm gezerken bana rastladılar ben de tektim. Nasılsın iyi misin diye ayak üstü konuştuktan sonra ikisi gezmeye devam etti ben yine tek. Bekledim açıkçası gel bizle ya da bir kahve içelim diye.
Sonra korona patladı. Nişan tarihi aldık ablası çıktı birden 8 senelik ilişkisini evlilikle taçlandırmak istedi. Tabi öncelik hep onun oldu. Ona göre tarihlerimiz değişti yerlerimiz değişti vs. vs.
Kayınvalidem hiçbir şeye karışmayan bir şey almamak için aramayan, 3 kere çarşıya gittik gelinlikçinin yanında ben bedavaya gitmişim ya diyen bir varoştu. Halıcıya günahımız ne diyerek fiyat soran. Varsa yoksa kocası kızı oğlu olan kendi bakımı olan bir kadındı. Nişana 4 gün kala aradı bir şey lazım mı dedi şaka gibi. Ne giyeceksin bile demedi. Kızlarına nişan yapmayacaklardı, sonradan ben ne yaptıysam aynısıyla yaptılar.
Kayınpederim inanılmaz kontrolcü her yerde görüntülü arayan. Durmadan baskı yapan biriydi. Nişanlım da babasına maddi olarak bağımlıydı. Ama aile bir türlü dikiş tutturamayan, sürekli borcu olan işleri hep ters giden kısacası ticaretten anlamayıp her duydukları işe girmek isteyen ayrılsak da beraberiz dizisindeki Feridun gibilerdi.
Sonra nişanlandık, çok güzeldi ama sıkıntı karşı tarafın bir şey yapmamasıydı. Ev tutuldu yatak odası sizin dediler oturma odası sizin biz kızımıza kendimiz aldık dediler tabi bu odaların (perde halı avize de bizde), bütün mutfak eşyaları bizim çamaşır mak. kurutma mak. biz aldık giyinme odasına dolaplar aldık. Onlar sade salon yaptılar bir de evi tuttular (hiç alamayacakları borç karşılığında oturacaktık o evde borçlu adam milyonlarca lira batık) . Neyse bunlar önemsiz dedim. Takılarımı beni götürmeden kendileri seçti aldı neyse dedim.
En büyük hayalim gelinliğimle doyasıya düğün yapmaktı çok istedim. Ablasının Ağustos düğünü için bizi Aralık ayına attılar. Düğünler yasaklandı. En son sadece su dağıtılan 1 saatlik nikaha eyvallah dedim. Kına çok özeniyordum ondan da vazgeçtim derken o güne komple sokağa çıkma yasağı geldi hafta içi diye. Açıkçası artık hiç hevesim kalmadığı ve psikolojik olarak her hafta bir şey iptal olunca yıprandığım için Mart ayına ertelemek istedim çünkü vakalar çok artmıştı kendi öz babaannem dedem gelemeyecekti. Nişanlım beni onu yeteri kadar sevmemekle suçladı. Sevseydin evlenirdin dedi. Ben de zaten hayatımızın kalanı beraber geçecek düğünümüz olsun bari dedim. Onun ailesi de Haziran olsun kesin olsun dedi benim ailem de siz bilirsiniz dedi Haziran ayının ikinci Pazarına gün aldık.
Tabi bu sürede çok kavgalar ettik. Her şey sorun oldu. Ne beğensem gerek yok gereksiz dendi. Genelde kendim aldım. Ailesi sürekli onlarda oturup kalmamı istedi. Babası bana 4 erkek torun vereceksin dedi.
Haziran ayına geldik, ev hazır gelinlik damatlık hazır davetiyeler dağıtıldı, ama Pazar gününe yasak geldi. Ben bir gün öncesine alalım dedim nişanlım da 2 hafta sonra Cumartesine alalım yemekli düğünlere izin var dedi tamam dedim. Gittik yeni bir yer tuttuk üstelik kınam da olacaktı çok mutluydum. Aile grupları var iki tane biri 4lü biri 6lı eniştesi ve ben de varım. Aile gruplarına mekanı attı. Zaten yasak gelince beni ne annesi ne ablası ne babası aramadı bile. Ben tabi üzgündüm. Annesi gruba hayırlı olsun ama bu sefer de yağmur yağar çamur olur diye iptal etmezsiniz dimi çok yorulduk artık sizin bu işlerden insanlara tarih vermekten dedi. Ben de annen ne diyor dedim haklı dedi yan yanaydık. İşe döndüm kadına keşke elimizde olsaydı ama bundan sonrası daha zorlu dedim.
Çünkü sabahtan beri organizasyonu fotoğrafçıyı kuaförü makyözü gelinlikçiyi salonu arayan yalvaran bendim.
Nişanlım da aradı sen benim anneme cevap veremezsin dedi, kötü bir şey demedim ama asıl annenin söylediği kötü niyet dedim çünkü bu bizim elimizde değil devlet yasak koydu bir tek marketler açık yani.
Sonra ablası gruba Valla Palmcığım çok sıkıldık sizin bu işten yılan hikayesine döndü artık kesinleştirin yani yazdı. Ben de aradım nişanlımı ne diyor ablan dedim sinir krizi geçirdi bağırdı çağırdı susacaksın dedi. Ben de dinlemedim zaten yasak gelmeseydi kesindi ama anlamadım ki:) yazdım sadece. Nişanlım aradı düğün iptal bitmiştir seninle işimiz dedi kapadı yüzüme beni de gruptan attı. Ben kaldım tabi. Aradın açmadı. 3 gün sonra aradı görüştük R yaptı bu sefer de ben çıkıştım sonra da eşyalarımı bile toplamayı düşündüm dedim tamam git topla eşyalarını dedi. Ve o gün bizim tanışma yıl dönümüzdü ben bir çiçek ve özür beklerken karşımda annem sana istediğini der sen susmalıydın ama barışalım diyen bir öküz vardı. Ama ben oradan sonra bir kaç kere aradım açmadı umursamaz cevaplar verdi.
Ailem de artık ayrılmam gerektiğini beni ezmeye çalıştıklarını söyledi. Eşyaları toplamaya gittik annesi aradı; nişanda taktıkları kolye ucu ve küpeyi çikolata getirdikleri gümüşü bana verdikleri amerikan servis hediyesini bir de kına kaftanımı kiralamak istemişti (şaşırmıştım) 1300₺ parayı geri istedi. Biz tabi şok. Babaannesi aradı beni o yılanlara (torunu ve gelini) nişanlını bırakma meydana onları dedi.
Ertesi gün babası beni aradı babamı aramadılar, yapma etme bu aşk acısıyla yaşayamazsın dedi annesi kocaman mesajlar attı aşk her şeyi affeder barışın dedi ama çocuktan tık yok. Bizimkiler bekledi ama 10 gün olunca eşyalar toplanmaya başladı çok ağırıma gitti. Babam aradı bu işin bittiğini üzüldüğümüzü söyledi babası son kez görüşsünler dedi babam da anlaşabilseler görüşsünler ama haftanın 3 günü tartışmalılar dedi bir daha aramayın dedi.
Neyse biz ayrıldık arkadaşlarıma yaşadıklarımı anlattım şiddet aldatma gibi içimde tutamadım. Psikolog ve psikiyatriste başladım. İlaç alıyorum.
Çocuk 1 ay sonra çıktı karşıma ben ağladım o ağladı acaba düzelir mi dedim ama yine siktir çekti ablasına laf etmişim diye. Sonra aramalar yazmalar doğum günümde falan. Bir kere gizli saklı görüştüm ama nasıl özlemişim ben ağlamaktan konuşamıyorum. Kaçırayım seni dedi saçmalama dedim. Git babamla konuş diyorum yok diyor korkuyor. Bir de benim ailemi suçluyor. Susacaktın diye de beni.
Şimdi 2,5 ay oldu yine yazıyor ama beni suçluyor hala sen bu hale getirdin. Sen herkese sana vurduğumu söylemişsin. Bizi mahvettin sen bensiz yaşayamazsın. 5 sene sonra sürüneceksin. Benden başka seni kimse sevmez ailen bile sevmiyor dedi.
Çok sevdik birbirimizi hem de çok anlatamam size, biz başkaydık herkes öyle derdi bize genelde ben idare eden taraftım o da kabul ediyor ama o da beni idare ederdi yalan yok. Babası inanılmaz baskın biriydi ve parayla adam alacağını sanan kafadaydı bu da babasının köpeğiydi gel gel git git işleri de bozulmuş iyice benden sonra. Az önce yine yazmış seni çok özledim benim kimsem yok bize bunu neden yaptın diye. Bir de her kavgada bitti derdi blöf yapardı ben giderdim peşinden şimdi ben bitirince çok koymuş. Ben hep derdim ama sen bir dedin bizi bitirdin diyor. Ben de sen beni terk ettin diyorum benim bitirmeyeceğimi bilmen lazımdı diyor. Bir şey yap diyorum gel babamdan özür dile diyorum yok sen önce seninkilerle sonra benimkilerle konuş ben bir şey yapamam baban yasak koydu diyor.
Çok özlüyorum çok üzülüyorum söyleyin ben başkasını sevebilir miyim yine? Yine mutlu olabilir miyim? Ya da keşke sussa mıydım? ama nereye kadar dedi psikoloğum da. Offff kafamda deli sorular. Ailem artık asla istemiyor, seni üzerler biz desteklemiyoruz diyor. Babam çeyizini yak ben sana yine alırım dedi. Şimdi ben suçlu oldum her şeyi anlattım diye e sen bunları yaptın deyince de ben böyleyim diyor. Kafam çok dolu çok seviyorum ama neden??
Bunu söylemekten nefret ediyorum. Bazı kadınlar dayak yemekten zevk alıyor sanırım. Sonra öldürüp bı köşeye atılınca biz izleyip kahroluyoruz. Hala beni çok seviyor diyosun yaa. Akıllı insan bı kere kazık yer ikincisini yerse aptallıktır bu. Ki senin aile sahip çıkıyor sana.
 
korkar tabi, bulmuş yağlı kapı
bir de ne yaparsa yapsın gitmiyor kadın
demiş ben böylesini (aslında başka bir şey yazmak istiyorum ama) nereden bulucam?
dolandırıcı ama tam dolandırıcı değil, allahtan asıl yüzünü saklayıp evlendikten sonra ortaya çıkaracak kadar zeki değilmiş.
Benim kadar safını bulamazsın zaten dedim. Aramıyorum zaten başkasını sevemem dedi. Ağladı sensiz yapamıyorum kimsem yok diye. Dedim ki hayatından ilk çıkardığın ben oldum, yine olsa yine yaparım anneme ablama tamam haricinde bir şey diyemezsin sen bu terbiyeyi almadıysan ben napayım dedi. O zaman sinirimden kudurdum ben de tabi.
 
Hayır tabi ki yok haklısınız, o hep biz farklıyız bizi birbirimizden başka kimse çekemez derdi. Beni terk edeceksin diye çok korkuyorum derdi. Tutarsız dengesiz
korkan adam bunu söylemez, sen bırakma diye peşinden ayrılmaz isteklerini yerine getirir. Lafa bakma yaptıklarına bak derim. Kimse çekemez ne demekmiş. Deli misiniz ki çekilecek tarafınız olsun. Aklı başında iyi eğitim görmüş, kaliteli bir ailenin çocuğusunuz. Ne olduğunuzun nasıl biri olduğpunuz farkına varın. Böyle laflara lütfen izin vermeyin. İzin vermeyin derken sen bana bunu söyleyemezsin gibi söz ile değil. Hal ile!
Youtube Tülay Kök Sınırlar eğitimi yazıp bir izleyin rica ederim.
Sizin sınırlarınızı ihlal etmiş bu adam
 
Bunu söylemekten nefret ediyorum. Bazı kadınlar dayak yemekten zevk alıyor sanırım. Sonra öldürüp bı köşeye atılınca biz izleyip kahroluyoruz. Hala beni çok seviyor diyosun yaa. Akıllı insan bı kere kazık yer ikincisini yerse aptallıktır bu. Ki senin aile sahip çıkıyor sana.
2 kere olduğu için zevk gibi bir durum yok tabi ki ama aslında ilkinde bırakmam lazımdı şimdi keşke hiç nişanlanmadan bitirseydim diyorum
 
korkan adam bunu söylemez, sen bırakma diye peşinden ayrılmaz isteklerini yerine getirir. Lafa bakma yaptıklarına bak derim. Kimse çekemez ne demekmiş. Deli misiniz ki çekilecek tarafınız olsun. Aklı başında iyi eğitim görmüş, kaliteli bir ailenin çocuğusunuz. Ne olduğunuzun nasıl biri olduğpunuz farkına varın. Böyle laflara lütfen izin vermeyin. İzin vermeyin derken sen bana bunu söyleyemezsin gibi söz ile değil. Hal ile!
Youtube Tülay Kök Sınırlar eğitimi yazıp bir izleyin rica ederim.
Sizin sınırlarınızı ihlal etmiş bu adam
Sınır kalmadı ki arkadaşlarımın yorumu kırmızı çizgin yok abi senin oldu. Çok teşekkürler izleyeceğim.
 
Yok aslında öyle de değildim. 4. - 5. sınıftan beri her yaz tatilinde iş yerimizde çalıştım. Çay götürdüm malzeme saydım kağıt dizdim. Öyle şımartılmadık bu iş sizin sahip çıkın olarak büyütüldük. Üniversite bitene kadar da stajlar harici işe gelmeye devam ettim her yaz. Sonra zaten temelli başladım.
siz baya aklı başında işinde gücünde bir insansınız nasıl bu hale geldiniz .. Umarım tedavi faydalı olur sizinkisi baya takıntılı bir durum. Bir de farklıydık bizim gibi sevmiyordu kimse falan yani ben cidden cevaplarınızdan dedim ki bu kız hiç hayatta bir şey görmemiş ergenlikten çıkmamış öylede değilmiş. Lütfen bunun bir hastalık olduğunu idrak edin tedaviyle bu öldürücü bağımlılıktan kurtulun.
 
Allah akıl fikir versin ne diyeyim. Ne diye elelemin sorunlu adamlarıyla kendinize dert yaratırsınız anlamıyorum. Bence sizin de psikolojiniz hiç normal değil.
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
X