Popüler Konu Düşünce Gücü/Pozitif Düşünce/Olumlamalar

Okudugum en guzel yazilardan biri. Kesinlikle dogru oldugunu dusunuyorum. Kaydettim telefonuma. Tesekkurler canim pofu

evet cnm güzel bi yazı :)
bugün topiği biraz canlandırayım dedim :)

Yok canim o degil. Bu kitap tamda suan bizim yaptigimiz bilincaltimizla olumlu dusuncelerimizle nasil istediklerimizi elde edebiliriz gibi bi kitap :)
aaa içinden bi konuyu çekip atar mısın mrk ettim
 
enerjinizi kullanmayı öğrenin


Beyin öyle bir güçtür ki..
Kafadan geçen her düşüncenin Allah katında bir talep olduğuna inanıyorum iyi şey ister güzel şeyler düşünürseniz cevabı aynen öyle gelir ,
Ama hep korku ve kuşkuyla yaşarsanız aynen bunları da çağırırsınız.
Trafik kazasından korkan insanlar hep kazaya uğrarlar. Eğer siz korkuyla yola çıkar ve hep bunu beyninizde kurgulayıp etrafa negatif enerji yayarsanız mutlaka şoföre kaza yaptırırsınız ama arabayı siz kullanıyorsanız ve böyle korkularınız varsa eğer sakın araba kullanmayın…


Çocuğuna aşırı korumalı ana ve babalarının çocuklarına hep bir şeyler olur yani biri bir taş atsa bile gelir sizin çocuğunuzun kafasını bulur o zaman siz şunu düşünürsünüz onu kollayıp korumasam hep başına olumsuz şeyler geliyor
Neden acaba ? Bu tıpkı (yumurtamı tavuktan çıkar, yoksa tavuk mu)'yu andırmıyor mu?


Öyle mutsuz bir toplum olduk ki birbirimize günaydın diyemiyoruz, bir araya geldiğimizde hep olumsuz olaylar konuşuyoruz, biri bize nasılsın dese iyiyim demeye
korkar olduk, işler nasıl deseler, derhal şikayet etmeye ve her şeyin kötü ve daha da kötüye gittiğini söylüyoruz, hastalıklarımızdan ve ölümlerden bahsediyoruz yni dostlarla
da sohbetin güzelliği , keyfi kalmadı.Hep para olmadığından yakınıyoruz sanki bunu soran bizden para isteyecekmiş gibi.Aynen devam edin, neyi YOK diyorsanız, onu YOK etmeye devam edin, sürekli şikayet edip etrafa olumsuz ve zavallı görünerek her şeyin bereketini kaçırın, ayrıcada bu kadar mızırdanma sonunda dostlarınızı da kaçırdığınızı fark
edeceksiniz.


Hep hastayım diyen insanlar mutlaka hasta olurlar beyin şartlanmaya görsün hangi hastalıktan korkup ,çağırıyorsanız size onu getirir.
Sürekli param yok deyen insanlar paralarının bereketini öyle kaçırırlar ki bir gün gelir birde bakarlar gerçekten paraları bitmiş ama bu bitiş ani çıkan hesapta olmayan mecburi harcamalarda olabilir, sağlığa harcanması gereken miktarlar da olabilir.


Allah zaten verilen nimetlere şükretmesini bilmeyen kullarından bu nimetleri bir müddet sonra almaya başlar.


Çevrenize bakın örneklerni çok göreceksiniz.


Gelin bundan sonra Nasılsın diyenlere
ÇOK İYİYİM ÇOK ŞÜKÜR demekle işe başlayın…….
Öyle bir toplum olduk ki karşımızdakini yargılamaktan sevmeye zaman bulamıyoruz.


Oysa her yaşta sevgiye ihtiyacımız var. Sevgi sunulmazsa sevgi değildir. Neyi severseniz sevin ama içinizde yoğun sevgi duyguları olsun. Birisine sevginizi
söylediğinizde hareketlerle bunu pekiştirdiğinizde ona öyle güzel bir enerji yollarsınız ki, onun mutluluğunun enerji şeklinde size geri dönüşünden aldığınız pozitifi başka hiçbir şeyde bulamazsınız.


Yeni bebeği olmuş bir anne eğer sıkıntıları varsa veya olumsuz bir kişiliğe sahipse lütfen en olumlu olduğunda bebeğini kucağına alıp onu çıplak tenine deydirs! in. Eğer bebeklerinizin huzurlu ve sağlıklı birbebek olmasını istiyorsanız onu sakin kavgasız gürültüsüz ve pozitif bir ortamda büyütmeye çalışın.
ve bilin ki çok çabuk büyüyorlar. Bazı anne ve babalar çocuklarını çok sevdikleri halde bunu ifade edemez ve gösteremezler.
Neden ? Ne zaman göstereceksiniz? Tanrı'nın verdiği bu armağana sevgiyi en güzel şekilde göstermemiz bir şükür ve teşekkür değil mi ?


Beyin öyle bir güçtür ki , insan beyin gücünü kullanarak isterse kendini felç de edebilir, öldürebilir de, kanserini de yenebilir. Yeter ki beynini şartlandırabilsin. Beynimizde yaklaşık 13 milyar civarında sinir hücresi vardır. Her bir hücre yaklaşık 7.3 kilo voltluk enerji açığa çıkarır. Pratikte mümkün değil ama teorikte beyindeki tüm sinir! hücrelerinin aynı anda enerjilerini saldığını varsayalım, yaklaşık 350 milyon kilo voltluk bir enerji açığa çıkar ki bu da büyük bir metropolün tüm elektrik ihtiyacını karşılayacak güce sahiptir. Size tıp kitaplarına girmiş bir olayı anlatmak istiyorum,


Et taşımaya yarayan soğutuculu bir tren, temizlenmek için bir istasyonda duruyor. İşçiler vagonları temizlemeye başlıyorlar, işçinin biri bir vagonu temizlerken diğer işçi o
vagonu boş sanıp kapısını dışardan kilitliyor. Biraz sonra tren hareket ediyor, ve bir durak sonra et almak üzere bir istasyonda duruyor. Kapalı kalan işçinin vagon kapısı
açıldığında işçinin donarak öldüğü görülüyor. Fakat bir bakıyorlar ki, vagonun ısısı normal ısıda yani dondurucuya geçirilmemiş. Ama kapalı kalan işçi bunu bilmediği, donarak öleceğini sandığı için beyin aynen donmanın şartlarını hazırlayarak, donmanın tüm belirtilerek göstererek vücudunu buna uyduruyor.


Yani beyninizi olumlu şeylere kanalize edin .Bazı insanlar vardır, hep konuşurken daha yaşasam 1-2 s! ene daha yaşarım diye konuşup sık sık bunu
tekrar ederler ve kendilerine adeta bir ölüm zamanı belirlerler. Ben bu laftan çok korkarım ,eğer bunu inanarak söylerlerse beyinlerini öyle bir şartlarlar ki ,
öyle bir kurgularlar ki gerçekten dedikleri zamanda ölürler. Bu yüzden kaç yaşında olursanız olun hep bir hedefiniz ve hayalleriniz olsun ki uzun yaşayabilesiniz.
İnsan hayal ettiği müddetçe yaşarmış. Ne doğru bir laf değil mi?


Dün bitti. Dünün tekrarı yok aynı rüyalar gibi.
Yarın, hiç bilmiyoruz, iyi şeylerde olabilir kötü de .


Ama şu anımı biliyorum,ayağım kırık bu yazıyı yazıyorum ama eşim yanımda çocuklarım sağ ve ben bu yüzden dünyanın en mutlu insanıyım ve yarınımı
da bilmediğim için bu anımı en iyi, en keyifli ve en pozitif şekilde değerlendiririm. Bilmediğim bir geleceği düşünerek de bu anımı zehir edemem.
Siz de böyle ! yapın ve hayatınızı birbirine karıştırmamak kaydıyla 3'e bölün.Dün, bugün,yarın diye…


Biz ani stresleri çok severiz.Çünki ani streste vücutta Adrenokortikotrop hormon (ACTH) artar vehafıza, algılama, enerji süper olur.Yani bu hormon strese karşı vücudun bir sigortasıdır. Ama siz bu stresi kısır döngüye çevirirseniz yani sürekli beyninizde kurarsanız, hep bunu düşünürseniz, gelen olumlu şeylerin hepsi geri gider.
Yani unutkanlıklar, enerji kayıpları, isteksizlikler, migren, mide-bağırsak şikayetleri, uykusuzluklar, beyin tümörler, tansiyon ]iniş-çıkışları, vücudun muhtelif yerlerinde uyuşmalar, mutsuzluk, hatta depresyon ,kalple ilgili şikayetler ve kansere zemin hazırlamış olursunuz. Bunları kendinize niye reva göreceksiniz ki ?
Akıllı, kontrollü ve olumlu olmak yeterli.


Eğer büyük bir strese girdiyseniz kendinize hobiler bulun, yani kafanızı dağıtın.Başka işlere kanalize olun ki stres yaratan faktörün etkisi azalsın veya sevdiğiniz, sizi mutlu eden şeylerle uğraşın. Bunları da yapamıyorsanız dua edin, duaların insanlarda yarattıkları mistik etki onların pozitiflenmesini sağlar. Ben evde sokakta bile hep iyilik diler ve hayır için dua ederim.


alıntı
 
Osho - Hayal Gücü


”Tüm evren tinselleşene kadar ruhunu aynı anda hem içerde hem çevrende imgele.

İlk önce hayal gücünün ne olduğunu anlamalısın. Bugünlerde çok bahsi geçiyor. “Hayal etmek” sözünü duyduğun anda faydasız olduğunu, hayali değil gerçek birşey istediğini söylüyorsun. Ama hayal gücü bir gerçekliktir, bir yetenektir, içinde bir potansiyeldir. Hayal edebilirsin. Bu benliğinin hayal gününe yeteneği olduğunu gösterir. Bu yetenek bir gerçekliktir. Bu hayal gücü aracılıyla kendini yok edebilir ya da yaratabilirsin. Bu sana bağlıdır. Hayal gücü çok güçlüdür. Potansiyel güçtür.

Hayal gücü nedir? Bir yaklaşım içine derinlemesine girmek, böylece yaklaşımın gerçek olmasını sağlamaktır. Örneğin, Tibet’te kullanılan bir tekniği duymuşsundur belki. Adı sıcaklık Yoga’sıdır. Gece soğuktur, kar yağmaktadır ve Tibetli rahip açık gökyüzü altında çıplak durmaktadır. Sıcaklık sıfırın altındadır. Sen olsan donarak ölmeye başlarsın. Ama Tibetli rahip belli bir teknik uygulamaktadır. Teknik şudur: Rahip bedeninin yanan bir ateş olduğunu hayal eder, terlediğini hayal eder… Sıcaklık o kadar s fazladır ki terlemektedir. Ve sıcaklığın sıfırın altında olmasına rağmen, kanı bile donmalıyken o, gerçekten terlemeye başlar (bu olay Discovery Channel belgeselinde birebir izlenebilir). Terlemeye başlar. Ne olmaktadır? Bu ter tamamıyla gerçektir, bedeni gerçekten sıcaktır… Ama bu gerçeklik hayal gücü aracılığıyla yaratılmıştır.

Hayal gücü ile nasıl gerçeklik yaratılabildiğini hissetmek için basit bir teknik deneyebilirsiniz. Hissetmezsen hayal gücü tekniğiyle çalışamazsın. Nabzını say. Kapalı bir odada otur ve nabzını say. Ve sonra beş dakika için, koştuğunu hayal et. Koştuğunu, sıcak olduğunu, derin nefesler aldığını, terlediğini, nabzının hızlandığını hayal et. Beş dakika boyunca bunu hayal ettikten sonra, tekrar nabzını say. Farkı göreceksin: Nabzın yükselmiş olacak. Sırf hayal gücü ile başardın, aslında koşmuyordun.

Doğaya yakınken insanın hayal gücü daha fazla olur: işte bu yüzden yalnızken korkarsın. Yalnız hareket ettiğinde hayal gücün daha fazla potansiyele sahiptir; yanında başka biri varken mantık kontrolü ele alır. Çünkü mantık olmadan başkaları ile ilişki kuramazsın. Yanında kimse yokken zihin gevşer ve benliğinin hayal tabakasının derinlerine çekilirsin. Yalnızken hayal gücü işlemeye başlar.

İşte bu yüzden eski zamanlarda, yüksek benliğini arayanlar, dağlara, ıssız yerlere, gerçek ile gerçek dışı arasındaki ayrımın kaybolacağı yerlere giderlerdi. Ayrım bir kez kaybolunca, hayal gücü tam kapasitesiyle çalışmaya başlar. Artık onu kullanabilir, onun aracılığıyla yaratıcı olabilirsin.”

---
alıntıdır
 
hadi yapalım :)))) kimlerin nasıl oldu?

Enerjinizi Hissedin..

Ellerinizi yaklasık 5 - 10 cm uzaklıkta birbirine bakacak sekilde karsılıklı tutun. Simdi
çok yavasça, gidip gelen bir hareketle aralarındaki uzaklığı arttırarak ellerinizi yaklastırıp
uzaklastırın. Elleriniz arasında olusturduğunuz seyi hissedin. Nasıl bir sey
hissediyorsunuz?

Simdi de ellerinizi yaklasık 30 cm birbirinden uzaklastırın. Çok yavasça, hafif bir
basınç hissedene kadar, tekrar yaklastırın. Su an, vücudunuzun enerji sınırına
dokundunuz. Eğer emin değilseniz, alıstırmayı çok daha dikkatli bir sekilde tekrar edin.
Yalnız daha önce, enerjiyi harekete geçirmek için, ellerinizi hızlı bir sekilde birbirine
sürtün.

Eğer fırsatını bulursanız, bu alıstırmayı bir çocukla, oyun seklinde deneyin. Ellerinizi
(sizin sağ eliniz, onun sol eli) yavasça yaklastırın ve herhangi bir sey hissettiğinde size
"evet" demesini isteyin. Onun, bu enerjiyi ne kadar çabuk "hissettiğini" görünce
sasıracaksınız. Aynı sey sizin için de geçerli, çünkü çocukların enerjisi çok daha saf ve
kuvvetlidir.

İste bir çocuk veya baska biriyle uygulayabileceğiniz bir baska" oyun": her iki elinizi de,
avuç içleri karsılıklı olacak sekilde yaklasık 10 cm uzaklıkta tutun. Sağ isaret parmağınızı,
sol elinizle arasında yaklasık 1 cm kalacak sekilde tutun. Simdi, sağ isaret
parmağınızın yardımıyla fiziksel herhangi bir dokunma olmadan, avuç içinizde
daireler (sağdan sola) çizin. Ne hissettiniz ? Gıdıklanma mı ? Sıcaklık mı?

alinti :
Chislane D. Martel
Ben Enerjiyim
 
az önce denedim :)
acaip bi ısı oluyor avuç içlerinde
 
evet cnm güzel bi yazı :)
bugün topiği biraz canlandırayım dedim :)


aaa içinden bi konuyu çekip atar mısın mrk ettim

Simdi eve geciyorum canim tabi ki atarim, senin paylastiklarini da sakin kafayla okucam eve ulasiyim :)
 

Harika bir paylasim canim cok sagol,enerji yuklemesi yapti.Allah da senin hayal panonu gercegin yapsin en kisa en kolay en guzel sekilde
 
Simdi eve geciyorum canim tabi ki atarim, senin paylastiklarini da sakin kafayla okucam eve ulasiyim :)
mor yazılı olanı muhakkak oku ama..ben hatta bazı yerleri not alıp uyguluycam bu gece :)


Hayaller bitmez,All


Harika bir paylasim canim cok sagol,enerji yuklemesi yapti.Allah da senin hayal panonu gercegin yapsin en kisa en kolay en guzel sekilde

tşk ederim tatlım
bu akşamdan itibaren daha geniş ama bi o kadar özel bi uygulama denemeye başlıycam :)
 
pofu mukemmel seyler paylasmıssın ozellıkle dusunce gucuyle hayata istedıklerımızı cekme olayı tamamen dogru ve bunu bılmeyen bırcok ınsan kaderım boyleymıs deyıp kenara cekılıyor.
yazıda bahsedıldıgı gıbı param yok borclarım var tarzı sureklı bunu dusunen bır arkadasım var ve gercekten turkıye sartlarında gayet ıyı maas almasına ragmen o paranın hayrını goremıyor sureklı borc borc dedıkce daha cok borclanıyor ınsanlara bır sekılde bırseyler cıkıyor hep.
hatta şu da aklıma geldı yazın arabamı ona vermıstım ve kendınden o kadar emın bır sekılde 1 ay kullandı kı kaza yapmadı ve evrak eksıgım vardı polıs cevırmesıne yakalansak arabayı baglayacaklardı :) sureklı gezmemıze ragmen evrene oyle bı enerjı yolladık kı aslaa cevırmeye yakalanmamız lazım dıye.. 1 kere adam bızı tam cevırecekken bırden onumuze son ses muzık calan bı araba gecrtı anıden onu cevırdı. ve o araba yoktu arkamızda o kadar hızlı bır sekılde geldı kı bız bıle anlamadık nereden cıktıgını :)
daha sonra arkadasımın arabası geldı kendı arabası ıcın kullanamıyor zor kesın kaza yapcam dıye sureklı soylendı ve 1 hafta gecmeden koskoca direğe arabayı vurdu ki acemı degıldır. gercekten ne dusunursek nasıl enerjı yayarsak öyle oluyor :)
kucuk kucuk seylerle bıle bunları dogrulayabılıyoruz.
 
LaraPars sanırım bu yazıyı ( tam emin değilim belki başka bi imgeleme yazısını ) yazın okuyup uygulamıştım :)
limon suyu diyor ya hani ben onu çekirdek üzerinde denedim ilk
çekirdeği aldım ağzımda o tuzlu tadını hissettim,sonra tekrar elime aldım,dişlerimin arasına koyduğum anda o gıcırdamsı içimin bi tuhaf olması falan..hatta yedim ama sonra bıraktım
sonra bi bardak su için yapmaya çalıştım ama olmadı :)
bugün de yeni bi yöntem deniycem yatarken :)
 

evet canım bende lımonu denedım ve nabız atısları varya kosar gıbı hısset kosmamana ragmen yorfun oluyorsun dıye onu cıddı konsantre olup yaptım kalp atısları bıle hızlandı :)
ve şöyle bısey yasamıstım unıversıteye hazırlanırken herkes dersanede aksamlara kadar ders calısır butun derslere kacırmadan gırerlerdı bende en calıskan sınıfta odugum halde sözel derslerı sevmedıgım ıcın gırmez matematık geometrı agırlıklı gırerdım hocalarım ve annemde dahıl kesın bu yıl kazanamıcaksın herkes ıneklıyor sen kafana gore derslere giriyorsun dıye benı hatta en calıskan sınıftan bı alt sınıfa aldılar :) ama kendımden o kadar emındım kı kesınlıkle istanbul unı. giriyorum bu yıl gorursunuz dıyordum ve bu dusunce bır an bıle 1 yıl boyunca aklımdan gıtmedı. denemelerım gayet ıyıydı o sabahlars kadar calısıp butun derslere gırıp ıcınde umutsuzluk korku olanlardan hep daha ıyı aldım ve gercekten ıstanbul unısıne gırdım! :) annem basta olmak uzere en calıskan sınıfta olan bazı kısılerden daha ıyı puanlar aldım ve emın oldugum dusundugum asla umutsuz olmadıgım gayet rahat oldugum boylesıne onemlı bır seyı basardım kendı hayatımda :)
mesela ıkılı ılıskılerımde ne korktuysam basıma geldı cunku emın degıldım kendımden ve cıdden yasadım ama bunları sımdı dusundukce anlıyorum ve artık hayatımda hep olumlu dusuncelere kısılere yer verıcem. kendımı bu konuda dahada gelıstırıcem cok kararlıyım :)
ve aslında farkında mısınız bızım bu gerceklestırmek ıstedıgımız hayallerımız olmasaydı boyle bır konuda acılmazdı hersey bır sekılde bıseylere vesıle oluyor gercekten.. ve hayatta tecrube ettıklerı seylerı arkadaslarda yazarlarsa daha bı heves olur yanı şöyle dusundum oldu gibisinden ben okumak ıstıyorum şahsen :)
 
bırde pofu nun ekledıgı bir vıdeo vardı baska konuda benı baya bı etkılemıstı hala ara ara izlerim . bunu basaranlar da insan bizde! kesınlıkle herseyı basarabiliriz olumsuzluk yok daima ıyı dusunce ıyı motıvasyon! :)
 

bunu oku canım sayfa 78de olan dıger seylerıde oku hatta dlkplttt
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…