- 20 Kasım 2017
- 2.747
- 7.953
- 158
- 40
Bakın korkak kedi yavruları vardır, elinizi yaklaştırınca yay gibi gerilip tüylerini diker kendini çaresizce büyük göstermeye çalışır ya, eşiniz tam da böyle.
Bakma zorunluluğunuz yok, dinen zaten yok, aç değil açıkta değil ve bunu o da çok iyi biliyor. Büyük büyük laflar etmesi bundan, güya kocaman kocaman konuşup imkansıza ikna edecek(?).
Şu soruları sormak lazım:
1) Madem ki bu kadın bu kadar kıymetli, neden Türkiyede bile ilgilenmediler? Bir kapısını çalıp dolaştırmadılar? Bırakın dil öğretmeyi, daha baştan ailecek kendileri dışlamış zaten.
2) Eşinizin akrabaları nerede? Niye bir yardımcı kadın tutalım, yardım edelim diyen yok? Oturup size mi düşer? Eşiniz dışında umursayan var mı?
Laflar büyük, eylem sıfır. Siz eyleme bakın.
Muhtemelen eşiniz saçma sözler verdi, kahramanlık edip sizi gönüllü yaptı. Şimdi sizi ömür boyu hizmetçi yapma planı tutmayınca çıldırıyor, bırakın kendi haline.
Mutlaka ama mutlaka çalışın, ekmeğinizi aslanın midesinden sökün alın. Belli ki eşiniz size saygısını kaybetmiş, ona kıymetinizi hatırlatın. Bağlantınızı bu kadınla kesin, parmağınızı uzatsanız kolunuzu isterler.
Yardım da etseniz kıymeti bilinmeyecek, daha ülkede sahip çıkmadıkları akrabalarını başınıza atacaklar, üstüne iki gün sonra bir de sizi suçlu gösterirler. Bir teşekkür veya minnet beklemeyin.
Zaten kötü olacaksınız, buradaki soru hizmetçi olarak mı yoksa iş kadını olarak mı olacağınız.