Konu sahibinin yaşadıkları çok üzücü. Yaşadıklarından ziyade mesleğine yönelik yorumların olması ilginç. Hangi meslek grubunda olursak olalım, her kişi kendi kişiliğini yaşar.
Ezik olma durumu, kişilik ve karakter ile ilgili bir durumdur. Bunu bir meslek grubuna yükleyip yaftalamak yanlıştır. Kadın, hangi meslek grubunda olursa olsun, yetiştirilme ortamları ve kişilikleri ile ilgili bir durumdur. Her meslek grubunda, her türlü insan vardır, kimisi içinde yaşıyordur, kimisi de burada açıkça yazıyordur. Burada gördüğümüz sorunların, sadece öğretmenlerde olduğunu görüyorsak ya algıda seçiciliktir ya da öğretmenler duygularını alenen yaşıyorlardır.
Durun yahu tüm öğretmenler aynı değil.Ben de öğretmenim ve okulumdaki tüm öğretmenler dişli kadınlar.Gerçi çalıştığım bölgeyle alakalı da olabilir.Bence kk'de öğretmen sayısı diğer mesleklere göre fazla.Yoksa biz burda ezilen doktor da gördük malesef
Bence öğretmenler biraz daha fazla elalem ne der diye yaşıyorlar. Ben mi öyle hissediyorum bilmiyorum ama sanki öğretmenler evli ve çocuklu olmak zorundaymış gibi bir algı var. Diğer meslek gruplarında böyle bir algı yok gibi. Bu eziklik gibi bir şey değil de daha farklı bir şey. Sanki öğretmenler hiç sorun yaşamıyormuş gibi yansıtmak zorundalar; öyle hissediyorlar sanki. Tam anlatamadım da neyse...Öğretmenler nesil yetiştiriyor. Ülkenin geleceği ellerinden geçiyor. Ben de öğretmenim. Atacağım her adımda öğrencilerime layık mı bu karar diye düşünüyorum. O yüzden tahammül edilesi bir durum değil. Kendi hayatını kontrol edemeyen bir öğretmen, çocuklara ne tavsiye edebilir ? Ettiği tavsiye ne kadar tutarlı olabilir. Öğrencilerin öğretmenlerinin gözünün içine bakıyorlar. Özeniyorlar vb. Ya da küçümseyip ders bitsin diye bakıyorlar. Bu da verimsiz bir ders boşa geçen zaman. Ben acımasızım bu konuda.
Bence öğretmenler biraz daha fazla elalem ne der diye yaşıyorlar. Ben mi öyle hissediyorum bilmiyorum ama sanki öğretmenler evli ve çocuklu olmak zorundaymış gibi bir algı var. Diğer meslek gruplarında böyle bir algı yok gibi. Bu eziklik gibi bir şey değil de daha farklı bir şey. Sanki öğretmenler hiç sorun yaşamıyormuş gibi yansıtmak zorundalar; öyle hissediyorlar sanki. Tam anlatamadım da neyse...
Yani siz diyorsunuz ki ataerkil yapıya sahip olan erkeklerin çoğu yukarıdaki nedenlerden ötürü öğretmen istiyor. Başka bir deyişle öğretmenlere böyle insanlar denk geliyor. Bence çok doğru bir tespitYok Anladim sizi. Öğretmenlere toplumun bakış açısı = maaşı var, Eve erken donuyor , tatili bol, üniversite mezunu, eğitim konusunda çocuklara iyi bakar, çocuklara daha çok zaman ayırır, tayin konusunda eşine bağlıdır vb...
O yüzden askerlerin gözde tercih meslek grubu. E bi de Ezikse kadın değmesin kaynanaların kocaların keyfine. Al maaşını vur ensesine.
Erkeklerin düşündüğü tek şey, benden önce evde olsun yemeğim hazır olsun , ev işleri bitmiş olsun vb...
Yani siz diyorsunuz ki ataerkil yapıya sahip olan erkeklerin çoğu yukarıdaki nedenlerden ötürü öğretmen istiyor. Başka bir deyişle öğretmenlere böyle insanlar denk geliyor. Bence çok doğru bir tespit
Yani siz diyorsunuz ki ataerkil yapıya sahip olan erkeklerin çoğu yukarıdaki nedenlerden ötürü öğretmen istiyor. Başka bir deyişle öğretmenlere böyle insanlar denk geliyor. Bence çok doğru bir tespit
Bir de sanırım öğretmenlerde biraz mesleki deformasyonda oluyor. Şöyle ki; çok saçma sapan öğrencilere ve velilere de oldukça sabırlı ve hoşgörülü davranmak zorunda bırakılıyorlar ( çoğunlukla) sanırım bunu bilinçsizce özel hayatlarında da uygulayınca millet tepelerine çıkıyor maalesef.Aynen öyle .
Bir de sanırım öğretmenlerde biraz mesleki deformasyonda oluyor. Şöyle ki; çok saçma sapan öğrencilere ve velilere de oldukça sabırlı ve hoşgörülü davranmak zorunda bırakılıyorlar ( çoğunlukla) sanırım bunu bilinçsizce özel hayatlarında da uygulayınca millet tepelerine çıkıyor maalesef.
Ben yapı olarakta çok sabırlı ve tahammül sınırı yüksek olan bir insan değilim. Demişsiniz ya biz bıçakla gelen Veli ile bile iletişim kurmak zorundayız. Benim yapacağım o adamı bir şekilde kolluk kuvvetlerine teslim etmek olurdu sanırım ama tabii ki mesleğiniz gereklerini siz bilirsiniz. Diğer yazdıklarınıza da sonuna kadar katılıyorum.Öğrencilere ve velilere saçma sapan diyemem. Öğretmenin görevi onlarla da iletişim kurmak ve anlaşmak. Bunun eğitimini aldık biz. Veli toplantısına bıçakla gelen veliyle bile iletişim kurabilecek kadar donanımlı olmak zorundayız. Diyorum ya ben acımasızım bu konuda. Veliden öğrenciden şikayet eden öğretmen, benim gözümde yetersizdir.
Bazen çıldırma noktasına geliyorum ben de ama durup sakin ol, bunu halledebilirsin diyorum ve özeleştiri yapıyorum. Kendimi eksik bulup ilerletmeye çalışıyorum.
Ama düşünsenize evde çok büyük kaosları olan ogretmenlerin, okulda sakin olma şansı olabilir mi?
Bir an önce hayatini yoluna koymalı insan. Kendime de kötü anlarımda bu telkini veriyorum.
Çok oldu benim de derse ağlamış şiş gözlerle gittiğim. Ama her defasında açıklamasını yaptım . Zor günler geçiriyorum atlatacağım. Öğrencilerimin hakkıdır benim güleryüzüm.
Çok bişey yazmaya gerek yok istisnasiz boşan maaşı onun eline saymak yerine kendi halinde çalış çocuğuna kendin bak kendine yeni hayat kur omur gecmez artık o insanlaMerhaba arkadaşlar. Gecenin bu saatinde kriz geçirmemek için zor tutyrm kendimi .Uzun olacak üşenen arkadaşlar okumasın.Daha önce de eşim ve kaynanamla ilgili birkaç konu açmıştım . Yeni doğum yaptım. Artık kaldıramıyorum bana yapılanları . Sütüm gün be gün azalıyor . Stresten üzüntüden. Eşim manyaklık derecesinde ailesine bağlı . Annesi laf sokar bana susar.Gidip söylesem of uzatma sana demedi der ki biliyorum bana söylüyor. Kadın ruh hastası ne zaman evime gelse kavga çıkarmadan dönmüyor .Biz memleketlerine gittiğimizde de aynı şekilde . Inanılmaz şekilde laf sokuyor .Kadın bana kene diyor eşim susuyor sütü bozuk diyr yine susuyr. Tabi hep laf çakarak söylüyor bunları.Ben çok konuşkan değilim sessiz kendi halimdeyim .Ama her zaman saygiliyim. Takmış sessiz oluşuma. Yok çok konuşmalıymışım gülmeliymişim. Gezmeyi sevmiyorum. Evimde vakit geçirmek daha çok hoşuma gdyr .Farklı şehirlerde yasyrz. Ne zaman evime gelse deliler gibi her gün bir yere götürmemi istiyor . Ben de kendisine uymayınca başlıyor eşime sızlanmaya onu doldurmaya.Gidecek bir yer bulamıyor gidip durakta oturuyor. Şaka gibi kadının eve karşı fobisi var .Son gelişi lohusalık döneminde oldu .Yine kavga çıkardı tabi .Biz boşanma aşamasına geldik. Barıştık bir şekilde .Şu an eşimin memleketindeyiz bayram dolayısıyla. Bu küslük döneminde eşimin bana inanılmaz hakaretleri oldu. Geldiğin yere bak ,ailen düğünde ne altın taktı ,bir daha arabama binme ,babanin evinde bindiğin araba belliydi,bundan sonra senin ailenden kimse bu eve girmiycek,benim anneme ne hediye almışsın bugüne kadar ,millette tip yok bebek gibisiyle evleniyor öylesiyle evlensem çektiğime değerdi (Bisey çektiği de yok ),bundan sonra senin paranı da istemiyorum (her ay eline sayıyorum maaşı ),2 aylık oğlunun derdine şimdiden düşmüşsün ben de anamın oğluyum beni ondan ayıramazsın buna benzer tonla hakaret .Bu arada ben üniversite mezunuyum kendisi lise .Surekli ağzında bir okudun da adam mı oldun sıradan bir mesleğin var acaba doktor falan olsan ne yapacaktın lafı. Ki ben hiçbir zaman mesleğimle övünmedim. .Kültürlerimiz o kadar farklı ki .Ailesine hizmetçilik yapmamı bekliyor sen benim aileme ne yapıyorsun diyince kadın ve erkek bir olamaz cümlesini duyuyorum. Şimdi de tutturmuş artık sizinkilere gelip gitmem çok mesafeli olurum .Niye diyorum senden dolayı sana kinim var onlardan da soğumuşum gıcık kapıyorum diyr. Bunlar dışında merhametli bir tarafı var. Kırınca pişmanlık duyuyor. Fakat o kadar dengesiz ki benim de dengemi bozdu artık . Böyle bir insan düzelir mi zamanla ?
Ben yapı olarakta çok sabırlı ve tahammül sınırı yüksek olan bir insan değilim. Demişsiniz ya biz bıçakla gelen Veli ile bile iletişim kurmak zorundayız. Benim yapacağım o adamı bir şekilde kolluk kuvvetlerine teslim etmek olurdu sanırım ama tabii ki mesleğiniz gereklerini siz bilirsiniz. Diğer yazdıklarınıza da sonuna kadar katılıyorum.
Aslında insan yapamadığı şeyi daha çok tasviye etmez mi ben yapamadım siz yapın ben böyle oldum siz olmayın diyeÖğretmenler nesil yetiştiriyor. Ülkenin geleceği ellerinden geçiyor. Ben de öğretmenim. Atacağım her adımda öğrencilerime layık mı bu karar diye düşünüyorum. O yüzden tahammül edilesi bir durum değil. Kendi hayatını kontrol edemeyen bir öğretmen, çocuklara ne tavsiye edebilir ? Ettiği tavsiye ne kadar tutarlı olabilir. Öğrencilerin öğretmenlerinin gözünün içine bakıyorlar. Özeniyorlar vb. Ya da küçümseyip ders bitsin diye bakıyorlar. Bu da verimsiz bir ders boşa geçen zaman. Ben acımasızım bu konuda.
Bu arada eşinin ailesini ikna etmeye çalışmıyorsun inşallah.Allah aşkına bizi dinle de barışmaya çalışmadan kurtul şu adamdanBirde öğretmenler zaten hep boşanıyormuş ve bu evlilik benim yüzünden bitiyormuş . Davayı açanda kendi oğulları . Allahım bunlar nasıl bir ütopyada yasiyorlar
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?