Bana aşkım canım bitanem demesine de gerek yok ben zaten eşimin beni sevdiğini biliyorum. Hatta benim onu sevdigimden daha çok seviyor beni farkındayım.
Siz hiç sevgi görmediğiniz halde adamın sizi sevdiğine - hatta sizden daha çok sevdiğine eminsiniz (ki bence sebebi adamın sizi sevmesi değil,ailenizden saglikli bir sevgi almamış olmaniz. Belki de ailenizin sevme- sevgi gösterme anlayışı başınızda durmaktan ibarettir. Adam da başınızda duruyor iş ev , ev iş. Siz de bhbu sevgi gösterisi saniyorsunuzdur)
Peki çocuklarınız babalarinin onları sevdiğini düşünüyorlar mi?
Çocuk kaç defa tanik olmuş çok sevdiği futbola onu götürmemek için kırk dereden su getiren bri babaya, kendinden sebep evde kavga çıkmasına, evde babasına görünmeyen hayalet gibi bir şey olmasına. Bence bu çok ağır bir şey. Çocuklar salak değiller , her şeyi - yanında konuşmasaniz bile anlarlar. Ben o yaslardayken annem tel taktirmami istemisti. Hiç benim yanımda 'pahali, çok para,nasıl yapacaz' falan demediler. Allah var yani hiç duymadım. Ama hayal meyal çok pahalı olduğunu,birkaç ay bekleseler iyi olacağını konuştuklarına tanık olduğumu hatırlıyorum. Sonrasinda ne oldu? Beni yıllarca dişçiye götürmek istediler, ben ısrarla istemedim. Onlar disciden korktum falan sandılar ama aslında o çocuk aklımla aileme yük olmak istememiştim. Ki benim babam 'ben ne kazaniyorsam sizin için kazanıyorum' demekten bikmayan bir adamdir. Asla bize yükmüşüz gibi hissettirmez ama çocuklar böyledir. Ki sizin baba direkt 'ne gerek var,uğraştırma beni'ci. Eğer cocugunuz hassas bir cocuksa yakinda siz zorlasaniz da sevdiği futbola gitmez belki ileride. Ya da başka şekilde yaralanir hassas kalbinde.
"En azından babaları başında, sinek kadar kocam olsun başımda dursun" diyorsunuz ama aslinda başındaki baba çocuklara en büyük travmaları yaşatabilir.
Kizlar için de öyle. Gördükleri erkek figürü onları sallamayan, ihtiyacını gidermeyen, kucağına alıp sevmeyen erkek. Bu his, değer görmeme hissi bir süre sonra onların konfor alanı olabilir ve hep babasina benzeyen, yeterli ilgi göstermeyen erkeklere meyledip onlardan bir aferin alınca sıkıca bağlanabilirler. Bunu ben demiyorum, psikolojiye dair çok bilindik bir önerme. Ki çevremde de örneği çok. Ben de hep babam gibi adamlar bulurum misal, sevgililerim hep değer verdiğini gosterir, kucaklarda taşır,tatlı dillidir. Ama babam gibi plan yapmaktan aciz , tüm organizasyonları benden bekleyen, bir konser bileti bile almayi akıl etmeyen,onu bile benden bekleyen insanlar(di). Hatta konuyla ilgili ben de topik açmıştım. Çok yakın bir arkadaşımın kahvelerden gelmeyen bir babası var. Kız 31 yaşında,hayatına giren tüm adamlar aynı babasi gibi, kahveye gitmiyorlar tabii ama tüm gece arkadaşlarıyla oyun oynuyorlar, varlığı yokluğu bir erkeklere meylediyor.
Yani sizin bu adamla aynı şartlar altında devam etmeniz bugün işinizi kolaylaştırır ama yarın çocuklarınızı da kötü etkiler.
Bence bunlari da düşünüp bir karar verin, terapiye gelmiyorsa da gelsin yani,çocukları için.
Ayrıca 'ogretmen kadın alin' ne kadar çirkin tabir. Adamın amacını yansıtmış.
Ne güzel,öğretmen kadın almış. Her ay (belki kendinden fazla) maaş tıkır tıkır hesapta. Kadın ondan çöp istemiyor, parasını kendi harcıyor. Mesaisi erken bitiyor,evi çekip çevirip yemek yapıyor, çocuklara bakıyor
E bu adam ne yapıyor? Dünyaya kral olarak mı geldi bu adam?