Evlat ölümü acı koca mı

Benim teyzem

Evlat acisini baska biseyle kiyaslamayi benim kafam almiyo.
Ölümde acılar yarıştırılamaz diyorum
Babamı kaybettim dünyada hiçbir acı bu kadar zor değildi benim için
Hani duyardım kayıp acılarını lakin enpati yapmadan bilinemez
Genel olarak En büyük acı yok
En büyük acı kişinin kendi acısıdır herkes yaşadığını bilir
Anneninde acısı çok büyük eşini kaybeden genç bir anneninde acısı çok büyük
Babamı kaybettiğimde sanki en büyük acı benimdi ama annemde çok acı çekiyordu
Şimdi bu kıyaslanır mı
Anne ben senden daha çok acı çekiyorum
Acılar paylaşılır kıyaslanmaz
 
Ananem biri yürüme çağında biri doğumda iki evlat kaybetmiş, çocukken annesini kaybedip üvey anne eline düşmüş, evlenme caginda babasını kaybedip sahipsiz kalmış. Ama dedem öldüğünde 'en acı ölüm, benim canım gitti,ben neden yaşıyorum' cümlelerini kurdu. Ağıt olarak değil,seneler geçti hala kuruyor. 'ana acısı da gördüm evlat acısı da, en zoru eşini kaybetmek' der hep.
Ama tabii ki kıyasa gerek yok. Her acı insana yaradir.
Ayrıca Bazen öyle kocalar var ki, ölünce karısı maaşa kavuşuyor, mendebur yüzünü cekmiyor. Benim yakın bir akrabam var, boşandığı adamla bazı sebeplerden tekrar evlendi. Adam şerefsizin önde gideni. Ona buna salça olur. Her aile muhabbetinde 'koca şehirde su sarhoşu bicaklayacak adam yok mu' muhabbeti döner 😅
 
5 yıl önce ölü doğum yaptım. Ne ben bu acıyı anlatabilirim ne de bunu yaşamayan beni anlar. Kaldı ki yüzünü görmedim, elini tutmadım, sadece hemşireler başına bir bere takmışlar hastaneden çıkarken onu verdiler bana, onu kokladım haftalarca öyle nefes alabildim bir de kucakta taşınan tabutundan yastık çıkmış onu verdiler mezarlıkta. Aylarca içimde büyüttüğüm çocuğumdan bana kalan bir bere ve avuç içi kadar bir tabut yastığı…

Acınızı asla küçümseyemem haddim değil ancak ortada evladını kaybetmiş bir anne varsa ben ilk önce ona sarılırım.
Herkes ona sarılıyor herkes birbirine sarılıyor benim sarılacağım yiğidim vardı o da gitti yavrularım üzülmesin diye hep iyi görünüyorum onda bile benim acım yokmuş gibi tavır alıyorum ve bu yer de aynıymış insanlar demek ki hep aynıymış
 
Ölümde acılar yarıştırılamaz diyorum
Babamı kaybettim dünyada hiçbir acı bu kadar zor değildi benim için
Hani duyardım kayıp acılarını lakin enpati yapmadan bilinemez
Genel olarak En büyük acı yok
En büyük acı kişinin kendi acısıdır herkes yaşadığını bilir
Anneninde acısı çok büyük eşini kaybeden genç bir anneninde acısı çok büyük
Babamı kaybettiğimde sanki en büyük acı benimdi ama annemde çok acı çekiyordu
Şimdi bu kıyaslanır mı
Anne ben senden daha çok acı çekiyorum
Acılar paylaşılır kıyaslanmaz
Evet acılar paylaşılır bende hep dedim evlat acısı dedim sarıldım aman hiç kırmayayım dedim evladı yoksa ben varım dedim ama baktım ki sadece ben diyor insanlar benim lafımı ediyor
 
Tabiki evlat. Ama ben de anneyim kızım da olsa gelinim de olsa damadım da olsa sevdiğini kaybetmiştir onun acısını da küçümseyip her ortamda kendi acımı dile getirmem
Tabiki sizin de aciniz cok buyuk, zor bir mucadele veriyorsunuz. Sizi kucumsemeleri tabiki yanlis. Boyle bir olayda destek olmak yerine aci yaristirmak cok sagliksiz bir yaklasim.
Bana göre annesi demeniz gerek çünkü cevabınız genel ulusal küresel bi bağlayıcılık içermiyor. Yani kısaca size göre böyle. Bana göre de ben daha çok üzülürüm kayınvalidem çocuğunu benim kadar sevmiyor. Her anne olan doğru düzgün anne değil.
Haklisiniz ben standart bir anne - cocuk iliskisi dusunurek yorum yaptim. Yoksa dogurup sokaga atan,kendi anasina postalayip yeni koca pesine dusen kadinlar yok mu tabiki var.
 
Yazamadan kalmisim benim teyzem kaybetti oglunu kan kanserinden 30 sene gecti. Hala unutamadi acisi taze. 30 senede kocasi olmus olsaydi baskasiyla 40 kere evlenir yeniden bi hayat kurardi ama.
Ben arkadaşımın şu cümleyi ağzından duydum ve hayatında onun kadar eşine aşık bir insan daha görmemiştim, evladı 6 8 aylıktı kaybettiğinde; ‘ben kocamı bebeğimden daha fazla seviyordum ki…’
Gitmedi zaten, ailesinin yanına, onu yalnız bırakamam mezarında dedi, kayınailesi ile yaşıyor düşünün.
Biz bile şok olduk, evlensin aşırı isterim ama değil evlilik, kız siyahlardan taziye görüntüsünden çıkmadı ki 9 senedir.
Hala eşi var gibi…

Annenin acısı 100 e gelse geçmez lakin dediğim gibi sarılacak başka evlat varsa yarasına biraz merhem olabilir, dik durmak zorunda değil, hayat gailesinin içinde ‘yaralı’ denilerek çevresi sarılıyor en azından.

Aman ya Allah kimseye yaşatmasın hiçbirini…
 
Acının kıyası ile mi teselli olunacak ya da daha çok ah vah edilecek ?
Peki neden?

Kırmızılı kadın Sultan, gerçek bir hayat . Büyük aşkla evlendiği kocasının, çocukları olmadığı için kendisinin terkinden sonra kırmızı elbiseleriyle ve kırmızı makyajıyla yıllardır Konya sokaklarında avare dolanan ve hala şuan oralarda bir yerlerde yaşayan bir kadın .Onun ne kocası ölmüş ne çocuğu ..

Çok yüzeysel düşünürsek ortada bi ölüm yok ortada sadece bi ayrılık var biraz zaman alır ama yeniden sevebilir yeniden aşık olabilir ya da zaten kıymet vermemiş gerçekten sevmemiş cehenneme kadar yolu diyebilir miydik ? Diyebilirdik .Oysa o aklını yitirmiş .

Bazen acı derin olur hemen iyileşir kalkar bazısı bazen küçük bi acıya yıllarca ağlar ..Ama neden ya da nasıl?

Acının derinliği insanın kendisinin geliştirdiği savunma mekanizmasına ve kendisini iyileştirme çabasına bağlı .
Bakış açıcı kazandırmazsa insan kendine acının kıyası ile mi teselli bulacak bulduğu bu teselli mi hissettiği acının derinliğini azaltacak ?..

Milyarlarca insan dünyaya bir merhaba çakıp geçip gitmiş birazı hemen birazı uzun kalmış ..Bakmak belki de .. Yaşamı ölçeklemeden, merceklemeden ve çok anlam yüklemeden beynimizi bu doğrultuda odaklamak belki de ..Acılar yaşanır yaslar tutulur, acıyla hep kalmak ise ;işte bu bize bağlı .

Beynimizi biz yönetiriz tek gerçek bu.
 
Acıyı bilemem, bildirmesin rabbim kimseye.
Koca kaybında hayatın geleceğin yok oluyor.
Genceciksin, kalmışsın çocukla ve yaşacağın günler ızdırap.
Mutlu senelerin 3 bilemedin 5.
Bambaşka bir insan olup, yegane ömrünü dik durmaya harcıyorsun.
Diğerinde güzel bir ömür, yaşlanınca sonsuz acı e kalan günler sınırlı, ağlayacak omzun tutunacak diğer dalların var.
Anlatabildiğimi umuyorum.
Evet bende bunu diyorum herkes anasına babasına yanıyor gelmişler 70 yaşına çok zor çok evlat sonuçta ama insanlar ya gelin başının caresine bakar yarın bir gün evlenir gider diyor yani kolay mı evlenmek ya da iki çocuğu riske atmak. Yıllarca sabredip bakmak çalışmak hem ana hem baba olmak.
 
Evet acılar paylaşılır bende hep dedim evlat acısı dedim sarıldım aman hiç kırmayayım dedim evladı yoksa ben varım dedim ama baktım ki sadece ben diyor insanlar benim lafımı ediyor
Acınız çok büyük biliyorum anlıyorum lakin siz annesiniz 3 çocuğunuz var onlar için güçlü olmalı onlara odaklanmalısınız o nededi şune yaptıyı boşverin
Hayatınıza odaklanmaya çalışın
Üzgünüm ama sizbu kıyaslamaları yapacak durumda değilsiniz
 
Acınızı yaristirmayin. Ve bence evlat acısı. Kv yerine başka evlat koyamaz. Ama eş bir gün hayata döner, hayatina yeni biri de girer.

Kaç yaşında olduğu önemli değil.bizim 70 kusur yaşında akrabamız 45-50 yaşındaki oğlunun ani ölümden sonra üzüntüden bir hafta sonra vefat etti.

Yine yaşlı bir tanıdığım kendini kurstan kursa atıyordu unutmak için oğlunu..kaldıramıyorum diye anlatıyordu.
 
Genç yaşta kocanı kaybedip çocuklarla kalmak mı zor?
65 yaşında 3 evladından birini kaybetmek mi daha zor
Anneannem günde 100 tane sac ekmeği yapan üstüne fildir fildir dolaşan diri bir kadindi 37 yaşındaki annemi kaybettikten sonra tek başına tuvalete gidemeyecek kadar çöktü. Evlat acisinin tarifi yok.
 
Herkes ona sarılıyor herkes birbirine sarılıyor benim sarılacağım yiğidim vardı o da gitti yavrularım üzülmesin diye hep iyi görünüyorum onda bile benim acım yokmuş gibi tavır alıyorum ve bu yer de aynıymış insanlar demek ki hep aynıymış
Herkes birbirine sarılırken siz nerdeydiniz peki? Mesajımda da söyledim acınızı küçümsemek haddim değil diye niye sizi yok sayıyormuşum muamelesi yapmaya çalışıyorsunuz? Evet önceliğim evladını kaybeden anne olur ama sizi, yaşadığınız acıyı asla gözardı edemem.
 
Evlat acısı kıyas kabul etmez. Ama çocuklar varken eşini kaybetmek çok zor. Yani anne kadar acı çekmezsin ama bu hayatta çok yorulursun.

Kendi ağzıyla kocasının çocuğunun önünde olduğunu söyleyen bir yakınım, 26 yaşında eşini kaybetti. Cenazede bana sorsalar eşi, annesinden daha çok acı çekiyor derdim. ( Henüz bekardım. Eş ve çocuk açısından empati yapamadım sanırım) Daha sonra sık sık görmeye gittim. Adamın annesi de elbete çocuğunun yasını tutuyor ancak hayat şartları aynı devam ettiği için eş kişisi gibi hayatına yüklenen zorluklar yoktu. Eş kişisi ise bin bir zorlukla mücadele ediyor, çocuğuna maddi manevi yetmeye çalışıyordu.

Kadın senelerce mücadele etti. Kocasını unutamadı, pskoljik tedavi aldı. İlaçlarla ayakta dururken diğer yandan işe girip çalışmak zorunda kaldı. Çok güzel bir kadındı ve dul olmanın bu toplumdaki zorluklarını fazlasıyla yaşadı. Anne bu sıra normal hayatına devam ediyor tabi.

Eşimle ahirette buluşacam, başka bir erkek söz konusu olamaz diyen kadın 5 sene sonra evlendi. En son görüştüğümüzde senelerce yasını tutup aşkını anlattığı ilk kocasının aslında 2.kadar iyi olmadığını falan söylüyordu. Ben şok olmuştum.

Aradan 7 sene daha geçti. Anne hala yaslı. Konusu açılsa yüzü değişir. Gözleri dolar. O acı moda hemen geçer. Kadınsa 2.eşiyle gayet mutlu.

Yani evet eşi daha çok zorlandı ama unutup yoluna devam etti. Annenin hayatı hiç zora girmedi ama kalbi hala ve ölene kadar yanacak.
 
Evlat acisi en zorudur. Kocasini kaybedip cocuklariyla kalana, hayat zordur.
Her acinin bir adını bulmuslar
Anasini kaybedene öksüz
Babasini kaybedene yetim
Esini kaybedene bile bulmuslar da
Evladini kaybetmenin bir adı bile yok...
Koyulamaz.
Evet evlat acısı çok zor ben yavrularım yüzü düşsün canım sıkılıyor Rabbim bir acı verdi onların acısını göstermesin ama kimse de bir kadının hayatını bu kadar kolay görmesin
 
Evet bende bunu diyorum herkes anasına babasına yanıyor gelmişler 70 yaşına çok zor çok evlat sonuçta ama insanlar ya gelin başının caresine bakar yarın bir gün evlenir gider diyor yani kolay mı evlenmek ya da iki çocuğu riske atmak. Yıllarca sabredip bakmak çalışmak hem ana hem baba olmak.
Çok zor, Allah sabırların en büyüğünü versin.
Evet gözardı ediliyorsunuz, anlıyorum bunu.
Dediğim gibi arkadaşımızda gözlemliyorum da ama bu sizi küçümsemek değil, öyle düşünmeyin.
Hayatınızın baharında geleceğiniz çalınmış gibi his, çok fena.
Ama tek önerim, kendinizi kapatmayın dış dünyaya.
Yeni biri fikrine ılımlı olun, şuan olmaz 5 sene sonra olur.
Yani mutluluğa açık kapı bırakın ki belki olur, bilemezsiniz.
Zindanınıza zindan eklemek gereksiz.
 
Evet evlat acısı çok zor ben yavrularım yüzü düşsün canım sıkılıyor Rabbim bir acı verdi onların acısını göstermesin ama kimse de bir kadının hayatını bu kadar kolay görmesin
tabi sizin için de zor ama, siz annesinin acısıyla kendi acınızı kıyasladiginiz icin yanlış yapiyorsunuz.
Sadece kendi tarafınızdan açsaydiniz konunuzu, yorumlar ona gore sekillenirdi.
Aci yaristirilamaz.
Hele bir anneyle
Hele de sacma bir sekilde 3 çocuğundan birini kaybeden anne diyerek..
hele de yaş vererek.
Yazdiklarinizin hepsi size de sacma geldi değil mi?

rabbim yolunuzu acik etsin.
 
Evlat acısı kıyas kabul etmez. Ama çocuklar varken eşini kaybetmek çok zor. Yani anne kadar acı çekmezsin ama bu hayatta çok yorulursun.

Kendi ağzıyla kocasının çocuğunun önünde olduğunu söyleyen bir yakınım, 26 yaşında eşini kaybetti. Cenazede bana sorsalar eşi, annesinden daha çok acı çekiyor derdim. ( Henüz bekardım. Eş ve çocuk açısından empati yapamadım sanırım) Daha sonra sık sık görmeye gittim. Adamın annesi de elbete çocuğunun yasını tutuyor ancak hayat şartları aynı devam ettiği için eş kişisi gibi hayatına yüklenen zorluklar yoktu. Eş kişisi ise bin bir zorlukla mücadele ediyor, çocuğuna maddi manevi yetmeye çalışıyordu.

Kadın senelerce mücadele etti. Kocasını unutamadı, pskoljik tedavi aldı. İlaçlarla ayakta dururken diğer yandan işe girip çalışmak zorunda kaldı. Çok güzel bir kadındı ve dul olmanın bu toplumdaki zorluklarını fazlasıyla yaşadı. Anne bu sıra normal hayatına devam ediyor tabi.

Eşimle ahirette buluşacam, başka bir erkek söz konusu olamaz diyen kadın 5 sene sonra evlendi. En son görüştüğümüzde senelerce yasını tutup aşkını anlattığı ilk kocasının aslında 2.kadar iyi olmadığını falan söylüyordu. Ben şok olmuştum.

Aradan 7 sene daha geçti. Anne hala yaslı. Konusu açılsa yüzü değişir. Gözleri dolar. O acı moda hemen geçer. Kadınsa 2.eşiyle gayet mutlu.

Yani evet eşi daha çok zorlandı ama unutup yoluna devam etti. Annenin hayatı hiç zora girmedi ama kalbi hala ve ölene kadar yanacak.
Evet muhtemelen bu anlattığınız hikaye gibi düşünüp benim acımı devamlı bir küçük görmeye gidiyorlar nasılsa unutur yoluna bakar diyorlar
Ananem biri yürüme çağında biri doğumda iki evlat kaybetmiş, çocukken annesini kaybedip üvey anne eline düşmüş, evlenme caginda babasını kaybedip sahipsiz kalmış. Ama dedem öldüğünde 'en acı ölüm, benim canım gitti,ben neden yaşıyorum' cümlelerini kurdu. Ağıt olarak değil,seneler geçti hala kuruyor. 'ana acısı da gördüm evlat acısı da, en zoru eşini kaybetmek' der hep.
Ama tabii ki kıyasa gerek yok. Her acı insana yaradir.
Ayrıca Bazen öyle kocalar var ki, ölünce karısı maaşa kavuşuyor, mendebur yüzünü cekmiyor. Benim yakın bir akrabam var, boşandığı adamla bazı sebeplerden tekrar evlendi. Adam şerefsizin önde gideni. Ona buna salça olur. Her aile muhabbetinde 'koca şehirde su sarhoşu bicaklayacak adam yok mu' muhabbeti döner 😅
Aynen koca var koca var yıllarca yaşayıp kaybetmek daha zordur
 
Back
X